GENEL - 16 Temmuz 2018 Pazartesi 01:18

Bingöl’de 15 Temmuz’un ikinci yıldönümü

A
A
A
Bingöl’de 15 Temmuz’un ikinci yıldönümü

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde bir araya gelen Bingöllü vatandaşlar, ellerinde Türk bayraklarıyla hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde meydanlara akın etti.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde bir araya gelen Bingöllü vatandaşlar, ellerinde Türk bayraklarıyla hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde meydanlara akın etti.


Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) milletin kararlı duruşu karşısında başarısızlığa uğrayan hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde bir araya gelen binlerce Bingöllü vatandaş, ellerinde dev Türk bayraklarıyla Valilik önünden hareket ederek 15 Temmuz Direniş Meydanı’na yürüdü. Meydanda düzenlenen programa Bingöl Valisi Ali Mantı, Belediye Başkanı Yücel Barakazi, kurum amirleri, STK temsilcileri, partililer ve binlerce vatandaş katıldı.


Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programın açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Yücel Barakazi, “Hainler uzun yıllar boyunca devletin değişik kurumlarının içine girmek suretiyle o günü planlamışlardı. Öyle gizli, öyle saklanarak öyle sinsice yapmışlardı ki, hiç kimse inanmıyordu. Çok yakınlarındaki adamlar, eğer ki onlardan değilse onlar bile inanmıyorlardı. Herkes şaşkınlığını ortaya koyuyordu. Biz, iki yıl önce girişilen ve başarısız olan o darbe girişimini hafızalarda canlı tutmak amacıyla burada bulunmuş oluyoruz. Allah’a şükürler olsun ki, ilk gün nasıl direniş gösterildiyse, nasıl darbe püskürtüldüyse Türkiye’nin dört bir yanında, Dünyanın dört bir yanında nasıl direnişler gösterildiyse aynı ruhla, aynı güçle, aynı inançla insanlarımız yine meydanlardalar. Allah’a hamdolsun diyoruz” dedi.


Türkiye’nin tarihinde darbelerin olduğunu anımsatan Başkan Barakazi, “Türkiye’de malumunuz olduğu üzere, 1960 yılında bir darbe yaptı. Yine ordu meşru yönetime karşı darbe yapmıştı. Ardından 1961 anayasası yapıldıktan sonra 1971’de tekrar bir muhtıra gerçekleşti. Onun ardından 1980 yılında tekrar bir darbe oldu. Özellikle Bingöl o darbe anayasasına en fazla hayır oyu vererek tarihe geçmişti” şeklinde konuştu.


“Türkiye mazlumların, mağdurların ve zulme uğramışların son kalesidir”


Türkiye’nin kutsal değerler uğruna canını veren bir millete sahip olduğunu belirten Vali Ali Mantı, “Biz, bayrak denildiği zaman, ezan denildiği zaman, ülke denildiği zaman, toprak denildiği zaman, her şeyini feda etmeye hazır, geçmişten beri, kadimden beri kutsal değerlerini korumak için canını veren bir milletiz. Biz asla geçmişimizi unutmayacağız. Geçmişini unutan insanların geleceği olamaz. Geçmişimizin iyi bir muhasebesini yapmamız lazım ki, geleceğimizi aydınlık ve güzel günlere bırakalım. Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değildir. Türkiye mazlumların, mağdurların ve zulme uğramışların son kalesidir. Eğer son kalede dünyadan giderse inanın ve emin olun ki, 20-30 tane Avrupa ülkesinin besleyemediği, bakamadığı, kabul etmekten çekindiği milyonlarca insanı biz ülke olarak bağrımıza basıyoruz. Her ne kadar gayrisafi milli hasılamız onların ki kadar olmasa da gönlümüz onların kat ve kat üzerindedir” diye konuştu


“Bunların ürediği kümeslere bakmak lazım”


Vali Mantı, “Biz, millet olarak birliğimiz ve beraberliğimiz bozmadığımız müddetçe Allah’ın izniyle inanıyoruz ki, Allah bizimle beraberdir, peygamberimiz bizimle beraberdir. Biz bunu 15 Temmuz’da gördük, daha önce de gördük. Kurtuluş savaşında da gördük. Millet olarak kim ne derse desin, zor zamanların insanıyız. Zor zamanlar geldiği zaman bizim milletimiz elinde ne var ne yok herşeyi vermeye hazırdır. Bazen bizim milletimiz kendinden beklenmedik tepkiler gösterir. Biz bir ekmeği paylaşan, komşusunu da kızsa da başına bir iş geldiği zaman onun acısını paylaşan bir milletiz. Birliğimiz ve beraberliğimizi bozmazsak Allah’ın izniyle hiçbir terör örgütü bu millete zarar veremedi, veremez. Sadece gördüklerimiz terör örgütleri değil, bunların yeşerdiği ortamlar, bunların ürediği inler, bunların ürediği kümeslere bakmak lazım. Bu kümesleri kurutmak lazım. Onun birliğimizi bozmayalım” şeklinde konuştu.


Yapılan konuşmaların ardından Abdurrahman Delen, yazdığı marşı okudu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu toplantısı sonrası açıklama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yüksek İstişare Kurulu toplantısında, dış politikada ve diğer alanlarda en verimli adımların atılarak Türkiye Yüzyılı hedeflerine mutlaka ulaşılacağını, olağanüstü bir durum olmazsa 2024’ün ikinci yarısından itibaren ekonomi programının müspet sonuçlarının görülmeye başlanacağını vurguladı. Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Çankaya Köşkü’nde toplandı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı’na ilişkin yazılı açıklama yaptı. Toplantıya kurul üyeleri İsmail Kahraman, Mehmet Ali Şahin, Köksal Toptan, Cemil Çiçek, Binali Yıldırım, Mustafa Şentop ile İsmet Yılmaz’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan katıldı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı’na ilişkin yazılı açıklama yaptı. Buna göre, Kurul üyeleri toplantıda, 6 Şubat depremleri ve sonrasındaki süreç, Türkiye gündemindeki siyasi konular ve ekonomik meseleler, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı bölgesel ve küresel tüm sınamalar ile ilgili istişarelerde bulundu. Türkiye’de siyaset kurumunun ilgi alanına giren konularla ilgili genel değerlendirmeler ile özellikle yeni anayasa çalışmaları toplantıda ele alındı; Türkiye’nin sivil, demokratik, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasaya olan ihtiyacı vurgulandı. Türkiye’nin kararlılıkla uyguladığı ekonomik programın değerlendirildiği toplantıda, Türkiye ekonomisine yük oluşturacak popülist tutumlardan özellikle kaçınılmasının önemi ve programın hedeflerine ulaşması için yürütülen özenli çalışmanın aynı doğrultuda sürdürülmesinin gerekliliği belirtildi. Kurul toplantısında, Türkiye’nin önündeki seçimsiz 4 yıllık zaman zarfının siyaset, yönetim, dış politika ve diğer alanlar için fırsatlar barındırdığı; Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşma yolunda bu sürenin etkin bir biçimde kullanılmasının önemi vurgulandı. Eğitimde yeni dönemi başlatacak “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ile ilgili kurul üyeleri değerlendirmelerini de paylaştı. Toplantıda ayrıca asrın felaketinden etkilenen illerde yapılan imar ve inşa faaliyetleri, atılan adımlar değerlendirildi. Türkiye’yi ilgilendiren birçok başlığın ele alındığı toplantıda kurul üyeleri görüş ve önerilerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan toplantıda, dış politikada ve diğer alanlarda en verimli adımların atılarak Türkiye Yüzyılı hedeflerine mutlaka ulaşılacağını, olağanüstü bir durum olmazsa 2024’ün ikinci yarısından itibaren ekonomi programının müspet sonuçlarının görülmeye başlanacağını vurguladı.