SAĞLIK - 24 Mart 2020 Salı 10:19

Kontrolsüz gıda alışverişinden uzak durun

A
A
A
Kontrolsüz gıda alışverişinden uzak durun

Uzmanlar korona virüsle mücadele kapsamında evde kalan milyonlarca kişiyi kontrolsüz gıda alışverişi yapmamaları konusunda uyardı.

Uzmanlar korona virüsle mücadele kapsamında evde kalan milyonlarca kişiyi kontrolsüz gıda alışverişi yapmamaları konusunda uyardı. Yaşanılan endişe ile birlikte çoğu kişinin kendini kontrolsüz bir şekilde gıda alışverişi yaparken bulduğu ifade edilirken, alışverişlerde yapılması gereken temel hareketin raf ömrü uzun, besin değeri yüksek, vitamin, mineral ve lif içeriği zengin gıdaları temin edebilmek olduğu belirtildi.


Burtom Konur Cerrahi Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ebru Kolcu, korona virüs salgınına karşı evde kalanların nasıl beslenmesi gerektiğiyle ilgili önemli bilgiler verdi:



"Tüm besin gruplarını tek tabakta birleştirin


Son aylarda dünya genelinde yayılımına devam eden korona virüs hastalığı ülkemiz için büyük bir halk sağlığı tehdidi oluşturmaktadır. Bu süreçte üzerimize düşen en büyük görev sosyal izolasyonu sağlayarak teması azaltmak ve hijyen kurallarına uymaktır. Yeterli ve dengeli beslenme, uyku düzeni ve fiziksel aktivite bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Peki nedir yeterli ve dengeli beslenme?


Besinler temel olarak 4 gruba ayrılır. Süt ve süt ürünleri, sebze ve meyveler, ekmek ve tahıl grubu ile et-tavuk-baklagil grubu. Her besin grubundan karbonhidrat, protein ve yağ ihtiyacı ile birlikte çeşitli vitamin ve mineral ihtiyaçlarını da karşılamaktayız. Bu sebeple günlük beslenmede her öğünde tüm besin gruplarını tabaklarınızda birleştirmeye çalışmalısınız.



Kontrolsüz gıda alışverişi yapmayın


Yaşanılan endişe ile birlikte çoğu kişi kendini kontrolsüz bir şekilde gıda alışverişi yaparken buluyor. Fakat yapılması gereken temel hareket; raf ömrü uzun, besin değeri yüksek, vitamin, mineral ve lif içeriği zengin gıdaları temin edebilmektir. Bu öneride ise ilk akla gelen grup baklagillerdir. Lif, karbonhidrat ve protein içeriği yüksek olan baklagil grubunun raf ömrü uzun ve tüketimi kolaydır. Marketlerden kontrolsüz bir şekilde almış olduğunuz her bir paket makarnanın ortalama 1800 kaloriye eşdeğer olduğunu düşünürsek, baklagil tüketimi hem besin değeri hem de kalori açısından çok daha iyi bir seçenek olacaktır.


Probiyotikler bağırsak florasını düzenleyerek bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. Probiyotik içeriği yüksek olan ev yoğurdu, ayran ve turşu muhakkak günlük beslenmenizde yer almalıdır.


Protein ve mineral içeriği yüksek olan yumurtayı ise herhangi bir sağlık problemi olmayan tüm bireyler her gün kahvaltılarına eklemeli. Bununla birlikte kırmızı et, tavuk, balık da günlük beslenmede yer almalıdır. Fakat tüketmeden önce iyi pişmiş ve iç sıcaklığının yükselmiş olmasına özen gösterilmelidir. Taze balığa ulaşmada güçlük yaşanan durumlarda ise zeytinyağı ilaveli ton balıkları da beslenmeye eklenebilir.



Sebze ve meyveleri sirkeli su ile yıkayın


Sebze ve meyve tüketimi günde en az 5 porsiyon olarak belirlenmelidir. Vitamin ve mineral çeşitliliği sağlamak adına farklı renklerdeki sebze ve meyvelere tabaklarda yer verilmelidir. Özellikle C vitamini yüksek olan portakal, limon, greyfurt, ananas, kivi, yaban mersini ve pancar tüketimine özen göstermelisiniz. En çok dikkat edilmesi gereken ise sebze ve meyvelerin yıkanma işlemidir. Pazarlarda ve marketlerde gıdalar birçok kişi ile etkileşime geçtiği için sebze ve meyveleri tüketmeden önce sirkeli su ile yıkayarak ve kabuklarını soyarak tüketmeniz çok önemlidir.



Alkollü içecekler vitamin ve mineral emilimini engelliyor


Günde en az 2-2,5 litre su tüketerek bitki çaylarına da günlük beslenmenizde yer vermelisiniz.


Tüketiminin sınırlandırılması gereken yiyecek ve içeceklerin başında ise glisemik indeksi yüksek olan; şeker içeren gıdalar, beyaz un ile hazırlanmış gıdalar, işlenmiş etler, aşırı tuz içeren paketlenmiş ürünler gelmektedir. Evde bulunulan bu günlerde birçok kişi vaktini unlu ve şekerli gıdalar tüketerek geçiriyor. Bunun yerine ana öğünlerinizi düzenli olarak tüketirken ara öğünlerinize ise taze meyveler, çiğ kuruyemişler ve süt ürünleri eklemek çok daha doğru bir seçim olacaktır.


Alkollü içecekler vitamin ve mineral emilimini engellemesi ve uyku düzenini de olumsuz etkilemesi nedeniyle tüketilmemelidir. Evde bulunulan vakitlerde de fiziksel aktiviteyi arttırmak tabi ki mümkün. Bağışıklık sistemini güçlendirebilmek adına evde zumba, pilates vb. egzersizler yapabilirsiniz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Başkan Tutdere’den su kesintisi açıklaması Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, yaşanan su kesintisiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Başkan Tutdere, yıkımdan dolayı su kesintisine neden olan firma hakkında işlem başlattıklarını duyurdu. Adıyaman Belediye Başkanı Tutdere, usulsüz yıkım nedeniyle su kesintisine neden olan firma hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatıldığını ve birkaç saatlik süren kesintisinin yapılan çalışmalar sonrası sona erdiğini belirtti. Yıkım alanına gelerek durum hakkında bilgiler alan Başkan Tutdere, su arızasına müdahale eden belediye çalışanlarına kolaylıklar dileyerek halkın mağdur olmaması için işi hızlandırılmasını ve tamiratın sağlam bir şekilde yapılmasını istedi. Başkan Tutdere, “Dün gece Hoca Ömer Mahallesi Atatürk Bulvarı üzerinde yıkım esnasında gerekli güvenlik önlemlerinin alınmaması ve usulsüz yıkım nedeniyle bina yola devrilerek su şebekesine zarar verdi. Adıyaman Belediyesi ekipleri de gece olaya müdahale ederek saat 01.00’da su kesintisi yaşanan mahallelere su arzını sağladı. Ancak su arzının sağlanmasının ardından aynı noktada meydana gelen yeni şebeke arızaları nedeniyle bu kez de Hoca Ömer, Kap Camii, Ulu Cami, Bahçelievler, Yunus Emre, Bahçecik, Ali Taşı, Mara ve Varlık Mahallelerinde su kesintisi meydana geldi. Yapılan çalışmalar sonucunda su yeniden şebeke hattına verildi. Vatandaşlarımızı mağdur eden firma hakkında gerekli yasal çalışmalar başlatıldı ve tutanak tutuldu. Bize düşen kısmıyla ilgili olarak kıymetli hemşerilerimizden özür diliyor, anlayışları ve sabırları için teşekkür ediyorum. Ekiplerimiz olay yerinde canhıraş bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Enkazın kaldırılmasıyla birlikte tüm mahallelerimize su arzını sağlayacağız” diye konuştu.
Nevşehir Kapadokya’nın lezzetleri ‘Kapadokya’da Bahar Sofraları’ etkinliğinde görücüye çıktı Kapadokya bölgesinin önemli organizasyonlarından biri olan ’Kapadokya Gastronomi Festivali’ bu yıl ’Kapadokya’da Bahar Sofraları’ adı altında Kapadokya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde başladı. İlki 2022 yılında yapıldığında Kapadokya bölgesinde gastronomi rüzgarını başlatan festival; yine insan, tarih ve doğa temaları üzerinden yürütülüyor. Tarih boyunca kadim topraklarda yaşamış çeşitli kültür ve inançlara sahip insanların baharın gelişini, şifa, bolluk ve bereket beklentileriyle anlamlandırarak kutladıkları Hıdırellez’in geleneksel lezzetleri öne çıkartılıyor. Katılımcılar doğanın uyanışı ile insanın yeşeren umutlarının bütünleştiği, mevsimsellik ve yerelliğin ön planda tutulduğu Kapadokya’da Bahar Sofraları etkinliği ile gastronomi alanında kanaat önderleri Kapadokya’nın gastronomi mirası ile tanışma imkânı buldu. Nevşehir Valiliği himayesinde Kapadokya Üniversitesi, Ürgüp Kaymakamlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Ahiler Kalkınma Ajansı (AHİKA) ve Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) iş birliği ile düzenlenen festival, Kapadokya Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Bölümü ile Kapadokya bölgesinin değerli şeflerinin öncülüğünde hazırlanan ve ’Kapadokya’da Bahar Sofraları’ sloganı ile sunulan öğle yemeği ile başladı. Kapadokya Üniversitesi Gastronomi bölümü mutfağında hazırlanan ve bölgeye özgü birbirinden farlı tatların bir araya getirildiği festivalde, özellikle küllü mısırlı ısırgan çorbası ve tatlı su balığından yapılan fava tabağı dikkat çekti. Kapadokya yöresinde yetişen bitkilerden yapılan yemeklerin ön plana çıktığı etkinlikte katılımcılara, taze otlu, asma yapraklı, bölgeye özgü bulgur pilavı ile sunulan kuzu yahninin yanı sıra, bazlama üzerinde karamelize edilmiş soğan ile sunulan kuzu ciğeri ve bölgede yetişen otlarla yapılan gözlemeler ikram edildi. Tıbbi ve aromatik bitkiler uzmanı Saniye Gezer, bölgede yenilenebilir otlardan bir araya getirdiği su ritüeli hazırladı. Bölge özgü yemeklerin sunumunun yapıldığı festivalde konuşan Anadolu Halk Mutfakları Araştırmacısı ve Program Yapımcısı Adnan Şahin, "Kapadokya’da bu yıl 3.’sü yapılan bu festivalin gecikmiş bir festival olduğunu düşünüyorum. Bölgenin gastronomik zenginliğinin öne çıkması konusunda çok önemli bir çalışma" dedi. Akademisyen şef ve TV yapımcısı Asuman Kerkez de yenilen yemeğin damağa imza atması gerektiğini söyledi. Kerkez, "Bu festival gerçekten çok önemli, belki de yüz yıllar önceki reçeteleri burada tatma ve deneyimleme şansınız oluyor. Kapadokya’yı çok seviyoruz. Her sene buraya keyifle geliyoruz. Eskiyle yeniyi bir araya getirmeyi çok iyi başarıyorlar. İçeride birbirinden güzel nefis şeyler tattık. Özellikle tatlı su balığından yapılan bir fava tabağı var. O tabak benim favorimdi. Bunun üzerine yetiğin hiçbir şey o tadı değiştiremedi. Yemek böyledir, damağınıza imza atar. Yıllar sonra bile hatırlarsınız" ifadelerini kullandı.