EKONOMİ - 23 Aralık 2023 Cumartesi 09:30

(Özel) Daire yatırım aracı olmaktan çıktı...Yeni trend arsa yatırımı

A
A
A
(Özel) Daire yatırım aracı olmaktan çıktı...Yeni trend arsa yatırımı

Yeni imar bölgelerinin mutlaka açılması ve kentsel dönüşümün de Bursa’da hızlandırılması gerektiğini ifade eden Emlak Uzmanı Özkan Aydemir, konutlara gelen yüzde 25 kira artış sınırlaması ile birlikte dairelerin yatırım aracı olmaktan çıktığını söyledi. Aydemir, arsa ve arazinin yanısıra işyerlerinin yeni yatırım aracı olduğunu ifade etti.


Bursa genelinde bulunan binaların yüzde 55’inin deprem öncesi imal edilen binalar olduğunu belirten Elfi Gayrimenkul Kurucusu ve Brokerı Özkan Aydemir, "Türkiye genelini konuştuğumuzda Kasım ayı sonu itibariyle yıllık 93 bin konutun satıldığını görüyoruz. Bunların 5 bin 200’e yakını ise ipotek olarak satılan konutlar. Yani tüm satışların yüzde 5,5’lik kısmı konut kredisi ile satılmış. Bursa geneline geldiğimiz zaman da Kasım ayı 3 bin 449 adet konut satışı gerçekleşmiştir. 11 aylık satışlara baktığımızda son 9 yılın en düşük konut satışının gerçekleştiği yıl oldu. Bursa’daki binaların yüzde 55’i deprem öncesi binalar, yani 2000 yılı öncesi yapılan binalar. Bursa’da resmî verilere göre 965 bin tane bina var. Bunların yüzde 55’i deprem öncesi ve kentsel dönüşüme girmesi gereken binalardır. Bu sebeple gayrimenkul sektöründe fiyatlarda bir düşme olacağını öngörmüyoruz. Tabi fiyatların bir basamak da olsa köpüğünün alınarak satılabilir piyasa rakamlarına geri gelme ihtimali yüksek" diye konuştu.


Son 1 ay içerisinde Marmara Bölgesinde peş peşe yaşanan deprem, herkesi tedirgin ederken, İstanbul, Bursa, Yalova ve yakın illeri ilgilendiren bir depremin olacağı söylenmesi ise insanları evlerinin dayanıklılığı konusunda yine şüpheye düşürdü. Yaşanan küçük depremlerin zamanın daraldığının bir göstergesi olduğunu ve biran önce herkes elinden geleni yaparak dönüşümün önünü açmak zorunda olduğunu belirten Aydemir, "Artık vatandaşın veya kamunun ne dediğine bakmadan biran önce bütün insanlarımızı sağlıklı yapılara kavuşturmak zorundayız. Bursa’da yeni imarlı bölgelerin açılmaması da, hali hazırdaki arsaların ve bölgelerdeki fiyatların yukarı çıkmasına sebep oldu. Yeni imar bölgelerinin açılmamasından dolayı arsa maliyeti inşaat maliyetinin önüne geçmiş durumdadır. Yeni imar bölgelerinin mutlaka açılması ve kentsel dönüşüm de Bursa’da hızlandırılması gerekiyor. Gayrimenkulde enflasyonun yüzde 70’lerde olduğu bir yerde de vadeli olarak güvenebilecek inşaat firmaları olduğu taktirde, vadeli de olsa ben konut almalarını tavsiye ediyorum. Çünkü Türk lirası ile borçlanmak bir yıl sonrası için çok büyük bir katkı sağlayacaktır. Buradaki en önemli kriterlerden birisi gayrimenkulu aldıkları firmanın güçlü olup olmadığı ve müteahhit firmanın finans durumudur" dedi.


"Konutlar, gelir aracı olmaktan çıktı"


Birer yıl arayla konutlara uygulanan yüzde 25 kira artış sınırlaması ile birlikte dairelerin yatırım aracı olmaktan çıktığını hatırlatan Aydemir, "Daire almaktan vazgeçen müşterilerin yüzde 80’i arsa, arazi ve işyerlerine kaydı. Zaten istatistiklere baktığımızda 10 yıllık süreçte konut satışlarının çok çok önünde arsa, arazi ve işyeri satışları görmeye başladık. Bunun sebebi de konutları alıp kira kazancı göremediğinden gayrimenkul yatırımcısı arsa, arazi ve işyerine yöneldi. 2020 yılında Nilüfer ilçesinde 250 bin bandında 1+1 daireler varken, şu anda buradaki en düşük dairenin 2 milyon gibi bir fiyata yükselmesi gibi bir gerçeklik var. Daire fiyatlarının 1+1 dairelerde dahi 2 milyon bandına çıkması ve konut kredilerinin kapalı olması, alım gücünü zorlaştırmış durumdadır" şeklinde konuştu.



(Özel) Daire yatırım aracı olmaktan çıktı...Yeni trend arsa yatırımı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İBB soruşturmasının 2. dalga operasyonunda gözaltına alınan 18 kişi tutuklandı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik "yolsuzluk" ve "rüşvet" soruşturması çerçevesinde düzenlenen 2. dalga operasyonda gözaltına alınıp adliyeye sevk edilen ve tutuklanması talep edilen 30 şüpheliden 18’i tutuklandı. Tutuklananlar arasında Dilek İmamoğlu’nun ağabeyi Cevat Kaya, Bakırköy Belediyesi Başkan Yardımcısı Ali Rıza Akyüz ve Ekrem İmamoğlu’nun giriş yaptığı otelin güvenlik kamerasını kapatan güvenlik görevlisi Çağlar Türkmen yer aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik "yolsuzluk" ve "rüşvet" soruşturması çerçevesinde düzenlenen 2. dalga operasyonda gözaltına alınıp adliyeye sevk edilen ve tutuklanması talep edilen 30 şüpheli hakkında Sulh Ceza Hakimliği karar açıkladı. 18 kişiye tutuklama kararı Tutuklama talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilen İBB Eski Emlak Yönetimi Daire Başkanı Ali Ayçiçek, İSKİ Genel Müdür Yardımcısı Begüm Çelikdelen, CHP Zeytinburnu Belediye Başkan Adayı Onur Soytürk, CHP Eski Eyüpsultan İlçe Başkanı Sinan Akçiçek ve 4 diğer şüpheli hakkında yurt dışına çıkış yasağı ve imza verme, iş insanı Rasim Kaya, Murat Ongun’un eşi Zeynep Ayten Gözdem Ongun, İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa, İSKİ Çevre Koruma Daire Başkanı Adem Şanlısoy hakkında ise ev hapsi şeklinde adli kontrol hükmü uygulandı. Dilek İmamoğlu’nun ağabeyi Cevat Kaya, iş insanı Mete Mağden, Kültür A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Onur Aldı ve Erdinç Çolak, Kültür A.Ş. Reklam Müdür Yardımcısı Hakan Karaköse, İBB Boğaziçi İmar Müdürü Elçin Karaoğlu, İBB Eski Bilgi İşlem Daire Başkanı Naim Erol Özgüner, İSTTELKOM A.Ş. Genel Müdürü Melih Geçek, Bakırköy Belediyesi Başkan Yardımcısı Ali Rıza Akyüz, güvenlik görevlisi Çağlar Türkmen, İBB Kamulaştırma Şube Müdürü Fatih Özçelik, İBB Harita Mühendisi Yakup Öner, Avrupa Yakası Zabıta Şube Müdürü Hakan Aplak, Anadolu Yakası Zabıta Şube Müdürü Nazan Başelli, İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Ramazan Gülten, İBB Eski Zabıta Daire Başkanı Engin Ulusoy, Kültür A.Ş. Reklam Şefi Gökhan Köseoğlu ve Metin Bal tutuklandı.
İstanbul İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’un eşine, emniyette verdiği çelişkili beyanları soruldu İBB’ye ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’un eşi Zeynep Ayten Gözdem Ongun’un savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Ongun’a savcılıktaki ifadesinde, emniyette verdiği çelişkili ifadeleri soruldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen ve savcılıktaki ifadesinin ardından tutuklanması talebiyle nöbetçi hakimliğe çıkarılan İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’un eşi Zeynep Ayten Gözdem Ongun’un savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Çelişkili ifadeleri soruldu Şüpheli Ongun’a ifade sırasında Rize’den hesabına yatan 4 milyon 529 bin liraya ilişkin hesap hareketleri incelendiğinde hem kira ödemesinin hem depozitonun buradan karşılandığının anlaşıldığı, emniyetteki ifadesinde ise kira ödemesinin eşi Murat Ongun’dan elden alınarak ödendiği şeklinde söylediği belirtilerek söz konusu çelişki soruldu. Ongun cevap olarak, "Kayınvalidem Giresun’da yaşamaktadır. Ev sahibi bir sergi yapacağı için evin kira parasını ve depozitoyu bizden talep etti. Murat bu parayı Ekrem İmamoğlu’ndan alıp ev kirasını ödeyecekti ancak para gecikince ve Murat da parayı veremediği için çocuğun sünnet, kızımın doğumu ve düğünden gelen kayınvalidemde duran altınları alarak Rize’de bir kuyumcuya götürdüm. Götürdüğüm kuyumcunun adresini hatırlamıyorum. Burada vermiş olduğum altınların parası benim hesabıma havale edildi. Kuyumcu tarafından düzenlenen gider pusulasını benim imzalamam gerektiği bana söylenmedi. Bundan dolayı imzalamamış olabilirim. Hatırladığım kadarıyla bir ay içerisinde bu para geldi. Bu gelen paranın bir kısmı ile altın aldım, geri kalanı ile hayatımızı idame ettirdik." dedi. "Ben İBB’nin iştiraklerini ve bu iştiraklere iş yapan hiçbir firmayı tanımam, bilmem" 9 firmadan hesabına gönderilen paralara ilişkin ifade veren Ongun, "Ben bu şirketlere fatura kestim ve mal gönderdim. Mal göndermediğim beyanlarını kabul etmiyorum. Ben İBB’nin iştiraklerini ve bu iştiraklere iş yapan hiçbir firmayı tanımam, bilmem. Ben cebimden sermaye çıkartarak ham maddeleri satın aldım. El ürünü hazırladığım birçok ürünün satışını gerçekleştirdim. Dediğim gibi bu şirketlerin siparişleri üzerine bu satışlar gerçekleşmiştir. Bu yaptığım siparişleri ofisime gelen bir şahıs teslim aldı, bu örneklerden sadece bir tanesidir. Nereye götürdü hangi şirkete götürdü bilmiyorum. Başka bir husus varsa dahi hiçbir şekilde bilgim veya katkım yoktur." şeklinde konuştu. "Eşimden dolayı bazı suçlamalara maruz kalmak beni yaralamaktadır" Şüpheli Zeynep Ayten Gözdem Ongun ifadesinin devamında ise "Murat’ın maaşı ile benim maaşım ve birikimlerimiz bu hayatı sürmemizde sıkıntı yaşatmamıştır. Benim bu işlerle hiçbir ilgim yoktur. Ben kendi şirketini kurmuş, iyi bir eğitim almış, dört dil bilen, iki çocuklu bir anne ve iş kadınıyım. Bu şekilde anılmak, eşimden dolayı bazı suçlamalara maruz kalmak beni yaralamaktadır. Oğlumun yanından alınmak hak etmediğim bir uygulamadır. Üzerime atılı suçlamaların hiçbirisini kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.