ÇEVRE - 04 Eylül 2025 Perşembe 12:49

BTÜ Bursa’nın su duyarlı kentsel tasarımını yapacak

A
A
A
BTÜ Bursa’nın su duyarlı kentsel tasarımını yapacak

Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ), Bursa’nın su altyapılarının akışını tespit edecek. Hanelerde ya da işletmelerde kullanılan suyun altyapıdaki akışını ortaya koyacak proje aynı zamanda Bursa’nın kuraklık durumu, iklim değişikliğinin şehirde oluşturduğu riskler ve şehrin su geleceğini de araştıracak.


BTÜ Denizcilik Fakültesi Denizcilik İşletmeleri ve Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Gökhan Gökmen’in liderliğindeki "AquaSavvy" projesi, Ufuk Avrupa, Kentsel Geçişleri Sürdürülebilir Bir Geleceğe Yönlendirme Ortaklığı desteği de almaya hak kazandı. Su duyarlı kentsel tasarımın yapılmasının hedeflendiği çalışmada; Portekiz, Danimarka ve İsveç’ten partner kuruluşular bulunuyor. Üç yıl sürecek olan çalışmada, Bursa Teknik Üniversitesi ve Bursa Büyükşehir Belediyesinin ortaklaşa koordine edeceği Nilüfer Yaşayan Laboratuvarı kurulacak. Burada, Bursa’nın su altyapılarının "gizli" doğası ve karmaşık su akışları tespit edilecek. Bursa ölçeğinde kuraklık ve yağışlardaki değişkenlik gibi iklim kaynaklı riskler ile sanayi ve tarıma ilişkin baskılar, yaşayan laboratuvarda birlikte değerlendirilecek. Bursa’nın su altyapılarını görselleştirerek görünür hale getirecek olan çalışma şehrin su geleceğini de ortaya koyacak. Yapılacak çalışmalar sonunda şehrin "su duyarlı kentsel tasarımı" yapılacak.


Su döngülerini görünür kılacak görselleler


Proje hakkında bilgi veren Öğretim Görevlisi Dr. Gökhan Gökmen, "AquaSavvy, su-duyarlı kentsel tasarımı, kentlerin dijital ikizlerine taşıyarak su döngülerini görünür kılan görsel, etkileşimli bir web aracı geliştirmeyi hedefleyen, üç yıllık disiplinler-arası bir araştırma projesidir. Çalışma kapsamında su altyapılarının ‘gizli’ doğasını ve karmaşık su akışlarını; görselleştirme yaklaşımıyla ele alacağız. Böylece yerel toplulukların katkı sunduğu veri platformlarıyla desteklenen, birlikte tasarlanmış bir ‘görsel tuval’ üzerinde kent içi su akışları takip ve tartışma konusu yapağız. Bu çalışma ile vatandaş şebekeden kullandığı suyun nasıl bir yoldan ilerleyip, hangi sulara karıştığını görmüş olacak" dedi.


Bursa’ya özgü bilgi ve çözümler ortaya konacak


Çalışmanın Bursa’ya özgü bilgi ve çözümler üreteceğini vurgulayan Dr. Gökhan Gökmen, "Nilüfer Yaşayan Laboratuvarı’nda Bursa ölçeğinde kuraklık ve yağışlardaki değişkenlik gibi iklim kaynaklı riskler ile sanayi ve tarıma ilişkin baskıları değerlendireceğiz. Su yönetimi aktör-ilişki haritası ve duygusal dinamikler, mevcut ve ihtiyaç duyulan su verileri, eğilimler ve senaryo matrisi gibi çıktıları ortaya koyacağız. Nilüfer Yaşayan Laboratuvar, Bursa Büyükşehir Belediyesinin yönlendirmesiyle kurulacak ve kent ölçeğinde dijital ikiz uygulamaları ve yurttaş katılımı için bir test ortamı görevi görecek. Burada Bursa’ya özgü bilgi ve çözümler üreteceğiz, elde edilen yöntem ve araçlar diğer kentlere aktarılabilir bir model haline gelecek" diye konuştu. Dr. Gökmen proje kapsamında AquaSavvy Kentsel Peyzaj Sanat ve Tasarım Yarışması da düzenleyeceklerini sözlerine ekledi.


"Bu proje sürdürülebilir şehircilik açısından bir model olacak"


Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, AquaSavvy projesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Üniversite olarak bilimsel araştırmalarımızı yalnızca akademik yayınlarla sınırlı tutmuyor, kentimize ve ülkemize doğrudan katkı sağlayacak projeler üretmeyi de önemsiyoruz. AquaSavvy projesi, Bursa’nın su altyapısına dair derinlemesine bir analiz sunmakla kalmayacak, aynı zamanda iklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilir şehircilik açısından da örnek bir model oluşturacak. Uluslararası iş birlikleriyle güçlenen bu projenin, üniversitemizin bilimsel kapasitesini artırmasının yanında, Bursa’nın geleceği için de önemli bir rehber olacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.



BTÜ Bursa’nın su duyarlı kentsel tasarımını yapacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.