GÜNDEM - 04 Aralık 2023 Pazartesi 14:10

Depremde 5 saniyenin önemi

A
A
A

Bursa’da yaşanan 2 depremin bir gerçeği hatırlattığını belirten Yapı Denetim ve Deprem Mühendisleri Bursa Dernek Temsilcisi Serkan Işık, “Yaşadığımız deprem yaklaşık 7-8 saniye sürdü. Bu 5 veya 10 saniye daha sürseydi, emin olun biz şu an farklı şeyler konuşuyor olurduk. Böyle atlattığımız için Allah’a şükretmemiz gerekiyor” dedi.

Bursa’da ardı ardına yaşanan depremler, korku dolu anlara sahne oldu. Vatandaşlar, öğrenciler, esnaf ne yapacağını şaşırırken, deprem anları ise saniye saniye güvenlik kameralarına yansıdı. Yaşanan depremin beklenen Marmara depreminin öncüsü mü veya devamı yaşanacak bir deprem mi? olduğu merak konusu oldu.

Konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na konuşan Yapı Denetim ve Deprem Mühendisleri Bursa Dernek Temsilcisi ve AK Parti Osmangazi Belediye Başkan aday adayı Serkan Işık, “10 yıldır yaşanan 5 büyük depremde de sahada bilirkişilik yaptım. Saha tespit komisyonlarında bulundum. Bugün, Bursa’da 5.4 derinliğinde ve 5.1 şiddetinde merkez üssü Mudanya’da deprem yaşandı. Biz 10 yıldır Bursalılara, hatta tüm Türkiye’deki vatandaşlara bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz. Bursa, tarihi olarak eski bir yapıya sahiptir. Bu depremde bir daha gördük ki, acilen tedbirler almamız gerekiyor. Allah beterinden saklasın. Ama elimizdeki fırsatı kullanmamız gerekiyor. Bu dönüşüm fırsatını kullanmamız gerekiyor. Bu dönüşümün de çok hızlı olması gerekiyor. Deprem siyaset üstü bir olay. 6 Şubat depreminde de bunu yaşadık. Bugün Bursa’da yaşadığımız peş peşe depremin ardı arkası illa gelecektir.

Bütün bilim adamları bunlardan bahsediyor. Bir Marmara depreminden bahsediliyor. İstanbul, Bursa, Yalova ve yakın illeri ilgilendiren bir depremin olacağı söyleniyor. Ama bugün bu depremler bir şeyi daha bize gösterdi. Zaman daraldı biran önce herkes elinden geleni yaparak dönüşümün önünü açmak zorundayız. Artık vatandaşın veya kamunun ne dediğine bakmadan biran önce bütün insanlarımızı sağlıklı yapılara kavuşturmak zorundayız. Bu öncü deprem mi, artçı deprem mi bunu ilerleyen zamanlarda görülecektir. Yaşadığımız deprem yaklaşık 7-8 saniye sürdü. Bu 5 veya 10 saniye daha sürseydi, emin olun biz şu an farklı şeyler konuşuyor olurduk. Böyle atlattığımız için Allah’a şükretmemiz gerekiyor” dedi.

“Bursa yıkılmadan, dönüşüme girmeli”

Bursa’nın yüzde 60’ının eski yapılardan oluştuğunu ifade eden Işık, “Biz bu binaların biran önce yenilenmesi gerektiğini biliyoruz. Bu depremde can kaybının yaşanmaması bizleri sevindirdi. Ama büyük can kayıplarının olmaması için biran önce dönüşümün önü açılmalıdır. Biz seçildiğimiz takdirde, 3 yıl içerisinde bütün eski yapıları yenileyeceğimizin sözünü verdik. Buna göre bütün çalışmalarımızı yaptık. 120 gün içerisinde bütün planları sahada uygulamaya koyacak şekilde hazırlayacağız. Deprem öldürmüyor. Deprem riski taşıyan binalarımız öldürüyor. Şu saatten sonra bilimin konuşması gerekiyor” diye konuştu.

“Bursa’da 400-450 bin kişi risk altında”

Türkiye’de 2021 yılında yapı denetim ve deprem sistemi ortaya çıktığını belirten Işık, “Bursa’da yapı denetime tabi olan binaların 906 milyon metrekare bunların içerisinde sanayi, ticarethaneler ve konutlarda var. 16 ilçe dahilinde bütün köylerde hesaplandığında, eski hiç mühendislik hizmeti almamış veya gecekondulaşmış bölgede yapılmışları da koyduğumuz zaman yaklaşık 800 bin kişiye varan bir rakam ortaya çıkıyor. Bunları kendi aralarında analiz ettiğimiz zaman ilçelerde dahil 400-450 bin kişi risk altında oturduğu tespit ediliyor. Ancak bunların en yoğun olduğu bölge, Osmangazi ilçesidir. Eski yapılan derhal dönüşmesi gerekiyor. İstanbul ve Bursa depremi konuşurken, esasında bunun adı Osmangazi depremi olacak. İnşallah bunu yaşamadan bunun dönüşümünü sağlayabiliriz. İnsanların güvende olması için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullandı.

Abdullah Çibir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Dondurucu soğukta 290 günlük adalet nöbeti Van’da belediyelerden işten çıkarılan işçilerin hak arayışı, soğuk kış şartlarına rağmen yaklaşık 290 gündür kesintisiz devam ediyor. 1 Mayıs İşçi Bayramı gecesi, DEM Partili belediyeler tarafından çok sayıda işçiye SMS gönderilerek iş akitleri sonlandırıldı. Bunun ardından HAK-İŞ Van Şubesi öncülüğünde başlayan eylemler, zamanla Edremit, Tuşba ve Gevaş belediyelerinde işlerine son verilen işçilerin de katılımıyla büyüdü. Şu ana kadar bu belediyelerden yaklaşık 800 işçi işten çıkarıldı. DEM Partili İpekyolu Belediyesi önünde toplanan işçiler, dondurucu soğukta eylemlerini sürdürüyor. Kar yağışı ve sıfırın altında 10 dereceye varan hava sıcaklıklarına rağmen işçiler, haklarını savunmak için 9 ayı aşkın süredir mücadelelerine devam ediyor. "Dedikleriyle yaptıkları birbirini tutmuyor" İHA muhabirine konuşan HAK-İŞ Van Şube Başkanı Fatih Akdeniz, eylemlerinin yaklaşık 290 gündür devam ettiğini belirtti. Büyükşehir Belediyesi, VASKİ, İpekyolu, Edremit ve Tuşba belediyelerinden çok sayıda işçinin ekmeğinden edildiğini ifade eden Akdeniz, "Baştaki bahaneleri personel fazlalığı ve bütçe yetersizliği oldu. Ancak çok ilginçtir ki 800’e yakın arkadaşımızı işten çıkardılar. Aldığımız duyumlara göre, Van genelinde toplamda bin 600’e yakın yeni personel alımı yapıldı. Dedikleriyle yaptıkları maalesef birbirini tutmuyor. Biz burada 9 buçuk aydır eylem yapıyoruz. Hükümet yetkililerimize, devlet büyüklerimize HAK-İŞ olarak sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. İşten çıkarılan arkadaşlarımız 290 gündür yaz-kış, yağmur-çamur demeden İpekyolu Belediyesi’nin önünde eylemlerini sürdürüyor. Üstelik açtığımız davaları kazanmamıza rağmen bu sefer dosyalar istinafa gönderiliyor ve süreci uzatmak için çeşitli yollar deneniyor" dedi. "Biz de tam olarak bu yüzden çadır kurduk" Büyükşehir Belediye Başkanı Abdullah Zeydan’a verilen ceza sonrası belediye önünde kurulan çadıra dikkat çeken Akdeniz, sözlerini şöyle sürdürdü: "’Buraya çadır niye kurdunuz?’ diyenler şimdi Büyükşehir Belediyesi önünde çadır kurmuş, sabaha kadar bekliyor ve ‘Hakkımız ihlal ediliyor’ diyorlar. Evet, biz de tam olarak bu yüzden çadır kurduk. Çünkü burada işçi arkadaşlarımızın hakkı ihlal edildi. Bu mağduriyetin bir an önce bitmesini, sesimizin duyulmasını istiyoruz. Hak, hukuk ve adaletten bahsedenler, şimdi Büyükşehir Belediyesi önünde çadır kurmuş, ateş yakmış etrafında dönüyorlar. Peki, neden bu insanların hakkını düşünmediniz? Neden bu insanların hakkını ihlal ettiniz?"