SAĞLIK - 04 Ağustos 2024 Pazar 10:13

Kanser tedavisinde güçlü beslenmenin önemi

A
A
A
Kanser tedavisinde güçlü beslenmenin önemi

Kanser teşhisi koyulan kişilerde başlayan uzun tedavi sürecinin yanında başka birtakım sorunları da beraberinde geldiğini ifade eden Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Nilüfer Avcı, "Bu sorunların başında da beslenme gelmektedir. Etin özellikle mangalda veya kaynatılarak çok yüksek ısıda kimyasal işlemlere maruz bırakılması kanser riskini artırır. Ancak kanser tedavisi sırasında et sağlıklı pişirilerek belirli ölçülerde tüketilebilir" dedi.


Kanser tedavisi gören bir kişinin yediği gıdalara dikkat etmesi gerektiğini belirten uzmanlar, bu hastaların tedavi ve hastalığın etkilerinden dolayı kilo vermeye meyilli olduğunu söyledi. Günümüzde kanserli hastaların tedavi ve psikolojik durumunun hastalığın sürecini etkilediğinin iyi bilinmekte olduğunu belirten Medicana Bursa Hastanesi Tıbbı Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Nilüfer Avcı, beslenmeden egzersize kadar birçok etkenin de sürece katkı sağladığını söyledi. İlk olarak kanser hastasının beslenmesine özen göstermesi gerektiğini belirten Avcı, özellikle doymuş yağlar ve çok kalorili beslenmenin hem obeziteye hem de birçok kanser tipine sebep olduğunu söyledi. Tekli doymamış yağların kanser ile ilişkisinin daha az olduğunu ifade eden Avcı, bu grup yağların ise zeytinyağı, avakado, fıstık, balık, cevizde bulunduğuna dikkat çekti. Avcı, "Yapılan araştırmalarda çok fazla et tüketen insanlarda kolon, prostat ve mide kanseri riskinin arttığı gösterilmiştir. Etin özellikle mangalda veya kaynatılarak çok yüksek ısıda kimyasal işlemlere maruz bırakılması kanser riskini artırır. Ancak kanser tedavisi sırasında et sağlıklı pişirilerek belirli ölçülerde tüketilebilir. Tümüyle kısıtlanması söz konusu değildir. Şeker alımı ile kanser riskinin arttığına dair direkt bir ilişki gösterilmemiş olsa da çok şekerli ve tatlandırıcı kullanılmış gıdaların tüketilmesi kilo artışına sebep olur. Kilo alımı da kanseri tetikleyebilir’’ dedi.


Vitamin ilaçlarına dikkat


Sebze ve meyve tüketimi ile mide ve bağırsak kanseri riskinin azaldığının gösterildiğini belirten Avcı, "Kanserli hastalarda da günde 2-3 porsiyon sebze ve 1-2 porsiyon meyve önerilmektedir. Hangi sebze ve meyvenin daha fazla koruyucu olduğu bilinmediği için tüm sebze ve meyvelerin tüketilmesi öneriliyor. Orta derecede bir fizik aktivite halsizlik, kas kuvveti, kalp-damar sağlığı ve hastanın ruhsal durumunu iyileştirir. Yaşam kalitesi iyileşir. Hastanın durumu ve hastalığın evresi ile ilişkili olarak kanser tedavisi sırasında da doktorun önereceği ölçüde fiziksel aktivite önerilir. Doktor, önermediği sürece hasta vitamin ilaçları kullanmamalıdır. Gereksiz vitamin kullanımı zararlı olabilir. Önerilen kaliteli beslenmektir. Kemoterapi sırasında immun sistemi zayıftır. Bu sebeple kanser hastalarının enfeksiyona yakalanmaması için temizliği çok önemlidir" diye konuştu.


Tedavide kullanılan ilaçlara değinen Avcı, "Aslında kemoterapi derken tek bir ilaçtan bahsetmiyoruz. Kemoterapide ilk olarak sitotoksikler dediğimiz bir grup ilaç kullanılmıştır. Bu sitotoksiklerde kendi arasında etki mekanizmalarına göre gruplandırılır. Dolayısıyla her bir ilacın etki mekanizması kadar yan etkisi de farklıdır. Bu yan etkiler hastanın vücut direnci ile ilişkili olarak farklı şiddet derecelerinde görülür. Sitotoksik ilaçlar, hızlı çoğalma ve bölünme yeteneğine sahip kanser hücrelerini etkiler. Ancak tedavi sırasında hızlı bölünme yeteneğine sahip normal hücreler de etkilenebilir. Yani saç dökülmesi, kansızlık, ağızda yara, bulantı, ishal ve kabızlık gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bazı kemoterapi ilaçları kalp, böbrek, akciğer ve sinir sisteminde de yan etki oluşturabilir’’ şeklinde konuştu.


"Artık akıllı ilaçlar var"


Kanser hücrelerinin normal hücrelerden farklı özelliklere sahip olduğunu ifade eden Avcı, "Sadece kanser hücrelerinde bulunan bu özellikleri tanıyan ve kanser hücresini yok etmeye yönelik ilaçlara akıllı ilaç (hedefe yönelik) denir. Akıllı ilaçlarda etki mekanizma ve moleküler yapılarına göre ayrılırlar. Bu ilaçlar ile tedavideki amaç normal hücrelere zarar vermeksizin daha fazla kanser hücresini öldürmektir. Günümüzde modern tıptaki gelişmeler ile birlikte kanser hücresinin biyolojik özelliklerini tespit edebiliyoruz. Bu özelliklere göre de hedefe yönelik ilaçları daha fazla kullanıyoruz" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Fidan, Hamas heyetiyle Ankara’da görüştü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hamas Siyasi Büro Üyesi Halil Hayye başkanlığındaki Hamas heyetiyle Ankara’da bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Bakan Fidan, Hamas Siyasi Büro Üyesi Halil Hayye başkanlığındaki Hamas heyetiyle bugün Ankara’da görüştü. Görüşmede Gazze’deki durum değerlendirildi ve Gazze barış planının ikinci aşamasıyla ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. Bakan Fidan, Türkiye’nin Filistinlilerin haklarını her platformda en güçlü şekilde savunmaya devam ettiğini kaydetti; ayrıca Gazze’deki barınma ve insani yardım ihtiyacının giderilmesi için Türkiye’nin sürdürdüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi. Hamas heyeti, ateşkesin şartlarını yerine getirdiklerini; buna rağmen İsrail’in Gazze’yi hedef almaya devam ettiğini ve bu tutumun barış planının ikinci aşamasına geçilmesini engellemeye yönelik olduğunu belirtti. Hamas heyeti ayrıca, Gazze’ye girişine izin verilen tırların yüzde 60’ının ticari mal taşıdığını, insani yardım miktarının ihtiyacı karşılayacak düzeyde olmadığını ifade etti; özellikle temel ihtiyaç maddeleri, ilaç, barınma malzemesi ve yakıt tedariki konusundaki eksikliklerin sürdüğünü aktardı. Görüşmede, Filistinli gruplar arası uzlaşı süreciyle ilgili gelişmeler ve Batı Şeria’daki durum da değerlendirildi. İsrail’in Batı Şeria’daki uygulamalarının kabul edilemez olduğu vurgulandı.
Manisa Başkan Balaban Spil Mahallesi sakinlerini dinledi Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Spil Mahallesi’nde düzenlenen mahalle buluşmasında vatandaşlarla bir araya geldi. Mahalle sakinlerinin yoğun ilgi gösterdiği buluşmada, mahallenin ihtiyaçları, talepleri ve çözüm bekleyen konuları ele alındı. Mahalle ziyaretlerine hız kesmeden devam eden Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, bu kez Spil Mahallesi’nde vatandaşlarla buluştu. Belediye Başkan Yardımcısı Mimar Yusuf Ataç, Park ve Bahçeler Müdürü Volkan Aydoğdu, Temizlik İşleri Müdürü Muğdat Gündoğdu’nun yanı sıra Aksa Doğalgaz Dağıtım A.Ş. Bölge Müdürü İbrahim Başaran ile İşletme Müdürü Yasin Korkmaz ve Mahalle Muhtarı Mehmet Calay’ın da yer aldığı buluşmada Belediye Başkanı Balaban, vatandaşları tek tek dinledi. Yaklaşık 2 saat süren ziyarette iletilen talepler Belediye Başkanı Balaban tarafından not alındı. Mahalle odaklı hizmet anlayışları doğrultusunda bu buluşmaları önemsediklerini ifade eden Belediye Başkanı Balaban, sorunların yerinde tespit edilmesinin önemine vurgu yaptı. Yunusemre’de ortak akıl ve katılımcı belediyecilik anlayışıyla çalıştıklarını belirten Başkan Balaban, "Mahallelerimizin ihtiyaçlarını en doğru şekilde vatandaşlarımızdan dinleyerek, önceliklerimizi buna göre belirliyoruz" diyerek mahalle buluşmasının sonunda iletilen taleplerin ilgili birimlere aktarılacağını sözlerine ekledi.
İstanbul Çocuklarda bakteriyel menenjit ciddiye alınmalı Özellikle çocuklarda menenjitin hızlı ilerleyebilen ve erken tanı konulmadığında hayati risk taşıyan bir hastalık olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Ali Şal, menenjitin beyin ve omuriliği saran zarların iltihaplanmasıyla ortaya çıktığını belirtti. Şal, "Menenjit; bakteri, virüs ya da daha nadiren mantarlar nedeniyle gelişebilir. Özellikle bazı türleri çok hızlı seyredebilir ve acil tıbbi müdahale gerektirir" dedi. Bakteriyel kaynaklı menenjitin, menenjit türleri arasında en ağır ve en riskli tabloyu oluşturduğunu vurgulayan Medicana Çamlıca Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Şal, "Bakteriyel menenjit saatler içinde hızla ilerleyebilir. Tedavi geciktiğinde işitme kaybı, nörolojik hasar, öğrenme güçlüğü gibi kalıcı sonuçlara ve yaşam kaybına neden olabilir. Bu nedenle belirtilerin başlamasından itibaren zamanla yarış söz konusudur. Bakteriyel menenjitte yüksek ateş, şiddetli baş ağrısı, ense sertliği, kusma ve bilinç değişikliği gibi belirtiler daha belirgin ve ağır seyredebilir. Bu tabloda evde beklemek son derece tehlikeli sonuçlara sebep olabilir" dedi. Belirtiler soğuk algınlığıyla karıştırılabiliyor Menenjitin erken dönem belirtilerinin zaman zaman basit bir üst solunum yolu enfeksiyonuyla karıştırılabildiğine dikkat çeken Uzm. Dr. Ali Şal, ailelerin özellikle dikkate alması gerektiği belirtileri söyle sıraladı: "Yüksek ateş, şiddetli baş ağrısı, ense sertliği, kusma, ışığa karşı hassasiyet, uykuya meyil, bilinç bulanıklığı, bebeklerde huzursuzluk, bıngıldakta kabarıklık ve beslenme güçlüğü." "Bu belirtilerden bir ya da birkaçının birlikte görülmesi halinde vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır" diyen Uzm. Dr. Ali Şal, erken tedavinin hayati önem taşıdığını ifade etti. Aşılar menenjite karşı en güçlü koruma Menenjit vakalarının önemli bir bölümünün aşılarla önlenebildiğini hatırlatan Uzm. Dr. Ali Şal, aşılamanın hem bireysel hem de toplumsal koruma açısından kritik rol oynadığını vurgulayarak, "Ulusal aşı takviminde yer alan hemofilus influenza tip b (Hib), pnömokok ve meningokok aşıları, çocukları menenjitin en ağır ve ölümcül formlarına karşı korumaktadır. Özellikle meningokok kaynaklı menenjitler çok hızlı ilerlemekte ve saatler içinde hayati risk oluşturabilmektedir. Meningokok aşısı bu nedenle yalnızca bireysel değil, salgınların önlenmesi açısından da hayati öneme sahiptir. Erken yaşta ve uygun zamanda yapılan meningokok aşılaması, ani gelişen ağır tablo ve ölüm riskini belirgin ölçüde azaltmaktadır" ifadelerini kullandı. Bazı menenjit aşılarının ulusal aşı takvimi dışında yer alabildiğini belirten Uzm. Dr. Ali Şal, "Hekim önerisiyle uygulanan ek meningokok aşıları da özellikle okul çağındaki çocuklar, ergenler ve bağışıklık sistemi zayıf bireyler için büyük önem taşır. Aşıların zamanında, eksiksiz ve önerilen dozlarda yapılması, hastalıktan korunmanın en etkili yoludur" ifadelerini kullandı. Aşı tereddüdünün menenjit gibi önlenebilir ancak ağır seyreden hastalıkların yeniden gündeme gelmesine neden olabileceğine dikkat çekerek, aileleri bilimsel veriler ışığında bilinçli kararlar almaya davet etti. Toplumsal farkındalık şart Menenjitin hızlı seyri nedeniyle yalnızca sağlık çalışanlarının değil, toplumun tüm kesimlerinin belirtiler konusunda bilinçli olması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Ali Şal, özellikle okul çağındaki çocuklar için farkındalığın hayati önem taşıdığını belirtti. "Okullar, kreşler ve yurtlar gibi kalabalık ortamlar, menenjit etkenlerinin yayılımını kolaylaştırabilir. Bu nedenle öğretmenlerin, okul yöneticilerinin ve velilerin menenjit belirtilerini tanıması, şüpheli durumlarda vakit kaybetmeden sağlık kuruluşlarına yönlendirme yapması büyük önem taşır" dedi. Toplumsal farkındalığın erken tanıyı hızlandırdığını ifade eden Uzm. Dr. Ali Şal, "Ateş, baş ağrısı, kusma, ense sertliği gibi belirtilerin hafife alınmaması ve ‘geçer’ düşüncesiyle beklenmemesi gerekir. Menenjitte zaman, telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açabilir. Bilinçli aileler ve duyarlı eğitim kurumları, bu hastalığın yol açabileceği ağır sonuçların önüne geçilmesinde kilit rol oynar" diye konuştu.
Gaziantep Şahin: "Regaip Kandili, iyiliği çoğaltma ve gönülleri arındırma fırsatıdır" Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Regaip Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajında, bu mübarek gecenin gönülleri diri tutan, duaları çoğaltan ve manevi yenilenmeye kapı aralayan müstesna bir zaman olduğunu ifade etti. Regaip Kandili’nin, üç ayların manevi iklimini hissettiren ilk işaretlerden biri olduğuna dikkat çeken Şahin, bu gecenin affa yönelmek, iyiliği büyütmek ve kalpleri arındırmak için önemli bir fırsat olduğunu vurguladı. Başkan Şahin mesajında, "Regaip Kandili kendimizi yeniden gözden geçirdiğimiz, niyetlerimizi tazelediğimiz ve hayatımıza güzellikleri çoğaltma iradesiyle yön verdiğimiz kutlu bir gecedir. Bu geceyi, kırgınlıkları onarmak, gönül köprülerini güçlendirmek, komşuluk hakkını hatırlamak ve ihtiyaç sahiplerinin elinden daha sıkı tutmak için bir vesile olarak görmeliyiz" ifadelerine yer verdi. Gaziantep’in kültüründe paylaşma ve dayanışmanın güçlü bir yeri olduğunu belirten Şahin, "Bu şehrin mayasında iyilik vardır. Regaip Kandili’nin manevi iklimini fırsat bilerek merhameti çoğaltalım, kardeşlik bağlarımızı güçlendirelim, gönüllerimizi güzelleştirirken şehrimizi de güzelleştirmeye devam edelim" dedi. Başkan Şahin mesajını, "Rabbim dualarımızı kabul eylesin, gönüllerimizi nurla doldursun. Regaip Kandili’nin şehrimize huzur, ülkemize bereket, tüm insanlığa barış getirmesini niyaz ediyor; tüm hemşerilerimin kandilini tebrik ediyorum. Hayırlı kandiller" sözleriyle tamamladı.