ÇEVRE - 26 Kasım 2025 Çarşamba 16:56

Kırgızistan-Türkiye dostluk ilişkileri fidanlarla kök saldı

A
A
A
Kırgızistan-Türkiye dostluk ilişkileri fidanlarla kök saldı

Kırgız Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Chyngyz Toktobekov, göreve atanmasının ardından ilk resmi ziyaretini Bursa’ya gerçekleştirdi. Kırgız Cumhuriyeti Bursa Fahri Konsolosu Bilal Tutuş’un ev sahipliğinde gerçekleşen yoğun temasların ardından, günün anlamlı etkinliği olarak Fahri Konsolos Bilal Tutuş adına kurulan Hatıra Ormanı için fidan dikimi yapıldı. Etkinliğe Bursa’da yaşayan Kırgız vatandaşlar da büyük ilgi gösterdi.



Başkonsolos Toktobekov: "Görüşmelerimiz verimli ve olumlu geçti"


Kırgız Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Chyngyz Toktobekov ve Bursa Fahri Konsolosu Bilal Tutuş, Bursa Valiliği, Bursa Büyükşehir Belediyesi, İl Emniyet Müdürlüğü ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) başta olmak üzere şehir protokolünü ziyaret etti. Başkonsolos Toktobekov, Bursa temaslarını değerlendirirken protokolün gösterdiği ilgi ve iş birliğinden memnuniyet duyduklarını belirtti: "Bursa’da son derece sıcak bir misafirperverlik gördük. Görüştüğümüz tüm konular beklediğimiz gibi çok güzel ve yapıcı geçti. Ekonomik hacmimizi nasıl artırabileceğimizi, kültürel, sportif ve sağlık alanlarında iki ülke ilişkilerini nasıl ileriye taşıyabileceğimizi kapsamlı şekilde değerlendirdik. Fidan dikimi etkinliğimizi de iki ülkenin dostluğunun ve yarınlara güçlü bir şekilde yürümesinin sembolü olarak görüyorum."


Bursa Fahri Konsolosu Tutuş: "İlişkilerimizi daha ileriye taşımakta kararlıyız"


Kırgız Cumhuriyeti Bursa Fahri Konsolosu Bilal Tutuş, gün boyunca süren resmi temasların iki ülke ilişkileri açısından stratejik bir önem taşıdığına dikkat çekti. Tutuş, yeni Başkonsolos’un ilk ziyareti olması sebebiyle şehir protokolünün ziyaret edildiğini hatırlatarak şöyle konuştu: "Bursa’nın Kırgızistan’la uzun yıllardan beri köklü ve doğal bir ilişkisi var. Bu ziyarette amacımız, ilişkilerimizi sadece diplomatik zeminde değil, iş dünyası nezdinde de güçlendirmekti. Yaptığımız görüşmelerle ihtiyaç analizlerimizi ortaya koyduk; ekonomik hacmin artırılması, iki ülke iş insanlarının bir araya geleceği B2B programları ve zirve planlamaları üzerinde yoğunlaştık."


Tutuş ayrıca, yaklaşan seçimler konusunda da değerlendirmelerde bulunarak, "30 Kasım’da Kırgızistan’da gerçekleştirilecek seçimler için Bursa Fahri Konsolosluğumuzda da bir sandık kuracağız. Sandığın güvenliği ve sürecin sağlıklı yürütülmesi adına Valiliğimiz, Emniyet birimlerimiz ve yerel yönetimlerimizle gerekli görüşmeleri tamamladık. Destekleri için kendilerine teşekkür ediyoruz." dedi.



Hatıra ormanı’ iki ülkenin ebedi dostluğunun köklü bir sembolü oldu


Ziyaret programının en anlamlı anı, Fahri Konsolos Tutuş adına oluşturulan Hatıra Ormanı için düzenlenen fidan dikim töreni oldu. Bursa’da yaşayan Kırgız vatandaşların yoğun katılımıyla renklenen etkinlikte, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Sadır Caparovadına birer fidan dikildi. Bilal Tutuş, fidan dikiminin sadece bir çevre etkinliği olmadığını vurgulayarak, "Bu fidanlar aynı zamanda Kırgızistan ile aramızda olan bağın ve bağlılığın köklü bir simgesi olarak ektiğimiz fidanlardır. Ebedi ve köklü olan tarihimiz ve birlikteliğimiz, her fidanla beraber kök salıp büyüsün, dallansın budaklansın; ilişkilerimiz her geçen gün artsın, sağlam bir zemine otursun ve meyveye dönsün istiyoruz." dedi.


Başkonsolos Toktobekov da fidan dikiminin anlamına dikkat çekerek, "Bu fidanların yıllar içinde büyüyüp güçlenmesi, iki ülke dostluğunun da aynı şekilde derinleşeceğinin bir göstergesidir. Bugün burada dikilen her fidan, geleceğimize bırakılmış ortak bir mirastır." ifadelerini kullandı.



Kırgızistan-Türkiye dostluk ilişkileri fidanlarla kök saldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.