GENEL - 31 Aralık 2019 Salı 14:23

Mahkûmlar üretiyor, çocuklar seviniyor

A
A
A
Mahkûmlar üretiyor, çocuklar seviniyor

Büyükşehir Belediyesi’nin Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu iş birliğiyle hayata geçirdiği proje ile mahkûmların el emeği, göz nuru ile yaptıkları ahşap oyuncaklar çocuklara hediye ediliyor.

Büyükşehir Belediyesi’nin Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu iş birliğiyle hayata geçirdiği proje ile mahkûmların el emeği, göz nuru ile yaptıkları ahşap oyuncaklar çocuklara hediye ediliyor.


Ulaşımdan alt yapıya, çevreden tarihî kültürel mirasa kadar her alanda önemli yatırımlarla Bursa’yı geleceğe taşıyan Büyükşehir Belediyesi, bu hizmetleri hayata geçirirken iş birliği yaptığı kurumlara Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nu da ekledi. Yaklaşık 4 yıldır adeta bir fabrika gibi çalışan, tekstilden, mobilya ve ahşap atölyelerine kadar farklı alanlardaki üretimleri ile hem mahkumlara ek gelir sağlayan hem de ekonomiye değer katan Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda üretilen ahşap oyuncaklar, Büyükşehir Belediyesi sayesinde çocuklarla buluşuyor. Son yıllarda özellikle plastik ve kimyasal madde içeren oyuncakların çocukların sağlığını tehdit ettiği belirlenirken, Büyükşehir Belediyesi çocukları artık sağlıklı, ahşap oyuncaklarla buluşturacak. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, bundan sonra çocuklara cezaevinde üretilen ahşap araba ve helikopter oyuncaklardan hediye edecek. Çocuklar bu ahşap oyuncakları kendileri boyayarak, hem hayâl güçlerini, hem de el becerilerini geliştirecek.


Bursa için büyük kazanç


Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa Milletvekili Ahmet Kılıç ile birlikte Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nu ziyaret etti. Kurum içindeki tekstil, otomobil yan sanayi, ahşap ve metal atölyeleri ile fırın ve tatlı imalathanesini gezen Başkan Aktaş’a, Kurum Müdürü Selahattin Tutkun tarafından bilgilen verildi. Başkan Aktaş, Büyükşehir Belediyesi tarafından siparişi verilen oyuncakların üretildiği ahşap atölyesindeki mahkumlarla sohbet etti, üretilen birbirinden farklı oyuncak ve hediyelik eşyaları da yakından inceledi. H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda yürütülen faaliyetlerin hem suçluların ıslahı hem de ekonomiye artı değer sağlanması açından Bursa için büyük kazanç olduğunu ifade eden Başkan Aktaş, “Başta Kurum Müdürü Selahattin Tutkun olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Biz de Büyükşehir Belediyesi olarak siparişimizi verdik. Alışverişimizi daha da artırmak istiyoruz. Çocukları motive eden en önemli unsurlardan biri de oyuncak. Özellikle oyuncaklarda plastik ve kimyasalların fazla olması, sağlık ve hijyen açısından sıkıntılar çıkarıyor. Ahşabın sıcaklığı hiçbir şeyde yok. Buradan aldığımız oyuncakları hem Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi’nde kullanacağız, hem de çocuklarımıza hediye olarak dağıtılacağız. Çocuklarımızın ahşaba yönelmesi bizim için mühim. En azından plastik ve kimyasallardan uzaklaşmış olacaklar” dedi.


İlk yüklü sipariş


Hediyelik eşya atölyesinde 1 yıldır üretim yapıldığını ifade eden Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Selahattin Tutkun ise Büyükşehir Belediyesi’nin siparişi ile ahşap atölyesinde de hızlı bir gelişim olduğunu söyledi. İlk kez bir kurumdan böyle yüklü miktarda sipariş aldıklarını dile getiren Tutkun, “Eğitim faaliyetlerimiz çerçevesinde üretimin tamamı, dışarıdan hiç destek alınmadan mahkûmlarımız tarafından yapılıyor. Verdikleri sipariş ile bir anlamda üretime destek sağladıkları için Başkanımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Başkan Aktaş, ziyaretin sonunda kurumun hediyelik eşya atölyesini de gezip, çok beğendiği ahşap bir arabayı da satın aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.