YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 16:47

ALACA BELEDİYESİ`NDEN ŞEHİTLER ALBÜMÜ

A
A
A
ALACA BELEDİYESİ`NDEN ŞEHİTLER ALBÜMÜ

Çorum`un Alaca Belediyesi, Alacalı şehitlerin yer aldığı bir şehitler albümü hazırladı.
Kurtuluş Savaşı döneminde şehit olan askerlerin yanı sıra Cumhuriyet döneminde de terörle mücadele başta olmak üzere çeşitli görevler esnasında şehit olmuş asker ve polislerin fotoğraf ve bilgilerinin yer aldığı bir albüm hazırlandı. Alaca Belediye Başkanı Muhammet Esat Eyvaz, bugünlere kolay gelinmediğinin herkes tarafından bilindiğini ifade ederek, Çanakkale Savaşı`na katılan Alacalılarla övünmek kadar onların bıraktığı emanete de sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.
Tarihini unutanları tarihin asla unutmayacağını belirten Eyvaz, özelliklede tüm dünyanın hayran kaldığı şanlı Çanakkale zaferinin asla unutulmaması gerektiğini kaydederek "Çanakkale Geçilmez" dedirten şehitlerimizin her an akıllarda yaşatılması gerektiğini belirtti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sabancı Müzesi’ndeki 97 yıllık Atlı Köşk icradan satışa çıkarıldı Sarıyer’de Sabancı Müzesi’ndeki 97 yıllık Atlı Köşk’ün 1/48 hissesi 62 milyon 500 bin liraya icradan dolayı satışa sunuldu. Atlı Köşk’ün satış nedeninin ise evlilik dışı ilişkiden doğan ve Sabancı ailesinin mirasına sonradan hukuken ortak olan Sevilay Sabancı Çınar’ın borçlarının olduğu öğrenildi. Sarıyer Emirgan’da bulunan Atlı Köşk 1927 yılında İtalyan mimar Edouard De Nari tarafından inşa edildi. Mısır Hıdiv ailesinin uzun yıllar yazlık konut olarak kullandığı köşk, kısa sürede Karadağ Sefareti olarak hizmet verdi. 1950 yılında Hacı Ömer Sabancı’nın satın aldığı tarihi köşkün bahçesine aynı yıl Fransız heykeltıraş Louis Doumas’ın 1864 yapımı at heykeli yerleştirildi. Köşk, yerleştirilen at heykelinden dolayı ’Atlı Köşk’ olarak anılmaya başlandı. 1966 yılından itibaren tarihi köşkte yaşamaya başlayan Sakıp Sabancı, 1998 yılında hat ve resim koleksiyonu ve tarihi köşkü içindeki eşyalarıyla birlikte müzeye dönüştürülmek üzere Sabancı Üniversitesi’ne tahsis etti. Galeri eklenen tarihi köşk 2002 yılında ziyarete açılırken, sergileme alanları 2005 yılında genişletilerek teknik düzeyde uluslararası standartlara kavuştu. Tarihi köşk icra yoluyla satılıyor İddiaya göre, Sabancı Holding’e ait olan Sakıp Sabancı Müzesi içinde yer alan Atlı Köşk’ün icra yoluyla satılmasına karar verildi. 2023/602 talimat dosyasıyla İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Dairesi tarafından kısmen satılığa çıkarılan Atlı Köşk’ün 1/48 hissesi için 62 milyon 500 bin lira değer biçildi. Boğaz manzaralı tarihi köşk, tapu kayıtlarında 14 bin 35 metre olarak görülüyor. Tapuda Mirgün Mahallesi 92 ada, 3 parsel üzerinde yer aldığı belirtilen köşk satış ilanına konuldu. Atlı Köşk’ün satışı için ilk teklif 24 Temmuz - 31 Temmuz olarak belirlenirken, köşkün ilk turda satılmaması durumda ikinci teklif verme süresinin 21 Ağustos - 28 Ağustos tarihleri arasında yapılacağı öğrenildi. İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Dairesi’nin köşkün 1/48 hissesine biçtiği 62 milyon 500 bin lira değerine göre, köşkün toplam değerinin 3 milyar lira olduğu görülüyor. Atlı Köşk’te Sevilay Sabancı Çınar’ın hissesi satışa çıkarıldı Tarihi köşkün 1/48 hissesinin satılmasına neden olan borcun köşke ortak olan Sevilay Sabancı Çınar’a ait olduğu öğrenildi. Merhum işadamı Sakıp Sabancı’nın kardeşi Hacı Ömer Sabancı’nın oğlu İhsan Sabancı’nın yasak aşktan dünyaya gelen kızı Sevilay Sabancı Çınar, mirastan pay isteyerek 8 ayrı dava açmıştı. 40 yıl önce vefat eden İhsan Sabancı’nın Nevin Tenik ile evlilik dışı ilişkisinden dünyaya gelen Sevilay Sabancı Çınar’ın dedesi merhum işadamı Hacı Ömer Sabancı’nın mirasından istediği pay davada karar bağlandı. Sevilay Sabancı Çınar’ın Sabancı Holding’in kurucusu Hacı Ömer Sabancı’nın mirasçısı olduğu onandı. Gündeme bomba gibi düşen olayda sürpriz mirasçı Sevilay Sabancı Çınar’ın borçları nedeniyle Atlı Köşk icradan satışa çıkarıldı.
Aydın Plaza hayatını bıraktı huzuru tarımda buldu İstanbul’da özel bir şirkette çalışan ve plaza hayatından sıkılarak Aydın’a ailesinin yanına dönen 32 yaşındaki Vildan Uğurlu, çiftçilik hayalinin peşinden koşarak huzuru tarımda buldu. 2020 yılında tanıştığı “Efeler diyarında pitaya” projesi ile hayatı değişen Uğurlu, betondan yapılı kapalı alanlar yerine toprağı seçtiğini ve çok mutlu olduğunu söyledi. Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı kırsal Gölhisar Mahallesi’nde yaşayan 32 yaşındaki Vildan Uğurlu, çocukluğundan bu yana içinde büyüdüğü topraktan kopamadı. İstanbul Yeditepe Üniversitesi’nin Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık bölümünden mezun olan Uğurlu, İstanbul’da bir şirketin lojistik bölümünde 2 sene çalıştı. Metropol hayatının yoğun temposundan sıkılan ve beton yapılar içerisinde kapalı olduğunu fark ederek toprağı olan özlemini fark eden Uğurlu, çiftçilik yapmaya karar verdi. Plaza hayatını bir kenara bırakıp istifa ederek çiftçilikle uğraşan ailesinin yanına dönmeye karar veren Uğurlu, ilk etapta besi hayvancılığı yapmayı düşünürken, tanıştığı devlet destekli “Efeler diyarında pitaya” projesi ile hayatına yeni bir yön verdi. Ejder meyvesi olarak da bilinen tropik pitaya meyvesinin Aydın’ın bereketli topraklarında yetiştirilmesi için projeye dahil olan Uğurlu, çiftçilik hayalini gerçeğe dönüştürerek huzuru tarımda buldu. “Betonların içinde yaşıyoruz” Aydın’da ilk pitaya üreticilerinden olduğunu ve ilk etapta nasıl yapacağını, kime pazarlayacağını bilmeden bu işe girdiğini anlatan Vildan Uğurlu, “İstanbul’da Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık bölümü mezunuyum. Mezun olduktan sonra 2 sene özel sektörde lojistik departmanında çalıştım. Gayet güzel bir işim ve kariyerim vardı. Klimalı ortam, çok rahat şartlar, maaşım iyi, özel sigortam var. Her şey çok iyi ama rahat değilsiniz. Orada büyük bir koşuşturma var ve sürekli kapalı gibisiniz. Betonların içinde yaşıyorsunuz. Ailem buralı. Ben de doğma büyüme çiftçiyiz. Çiftçilikle uğraşarak büyüdük. Daha sonra istifa edip niye köyüme dönüp, kendim üretip, toprakla beraber yaşa mıyım diye bir karar aldım. Sonra istifamı verdim ve köyüme geldim. Aslında ilk geldiğimde ne yapacağıma dair hiçbir fikrim yoktu. Şunu yapacağım diye dönmedim. İstifa edeceğim kesin ama ne yapacağım konusunda ailem çiftçi olduğu için bir şekilde bir yerden başlarım şeklinde gelmiştim. Aslında ilk geldiğimde besi hayvancılığı yapmak istiyordum. Çünkü biz küçükken hayvancılık yapıyorduk. Şu an halihazırda damlarımız vardı. Besi yetiştiriciliğine dair araştırma yaparken İlçe Tarım Müdürümüz Mehmet Esen’den ‘Efeler diyarında pitaya’ projesi olduğunu duydum. Daha sonra ailemle biz bir araştırmaya girdik. İzmir’e Muğla’ya gittik. Farklı seraları gezdik. Sonrasında 1 dönüm için hibe proje desteği vardı eski kaymakamımızın. Onun desteğini alarak bu işe girme kararı aldık. Aydın’da aslında ilk yetiştirenlerden bir tanesi benim. Bu ürünü kime pazarlayacağız, nasıl pazarlanacak, kim yiyecek gibi bunlara dair herhangi bir fikrimiz yoktu” dedi. “Ağaçlarımız tam olgunluğa ulaştı” Bu yıl tam kapasite olarak hasat yapmayı beklediğini ifade eden Uğurlu, “2020 yılının Kasım ayında ilk meyvelerimizi diktik. Şu an dördüncü senemizdeyiz. 2 hasat dönemi geçirdik. Bu sene üçüncüsünü gerçekleştireceğiz. İlk 2 senede çok ürün alamadık. Bu sene inşallah tam kapasitede ürün alacağım. Yaklaşık bin 500 tona yakın bir ürün elde etmeyi düşünüyorum. Ağaçlarımız artık tam olgunluğa ulaştı ve hepsi meyve verebilecek pozisyona geldiler şu an” şeklinde konuştu. “Çiftçiliğe daha geniş açıdan bakabiliyorum” Öğrencilik dönemlerinde gittiği Amerika ve Kanada’daki çiftçileri de gözleme fırsatı bulduğunu ve yurt dışı tecrübesinin de kendisine çok şey kattığını vurgulayan Uğurlu, “Aslında yurt dışı tecrübesini görüp ondan sonra buraya gelmek ekstra bir güzel. Çünkü tam içine giremedim ama Amerika’da çiftçilikle uğraşan insanları gözlemledim. Benim için farklı ve güzel bir tecrübe oldu. İyi ki gitmişim, görmüşüm diyorum çünkü buraya geri döndüğümde bir şeylere kapalı değil de daha geniş açıdan bakabiliyorum. Daha bilinçli olarak nasıl yapabilirizi şu anda görebiliyorum. Şu an aynı zamanda tekrardan üniversite sınavına girdim. Normalde alaylı olarak bu işi yapıyorum. Ailem çiftçi olduğu için onların bilgi birikimiyle yapıyordum. Şimdi birinci sınıfım, Bitki Koruma bölümüne girdim. Teori ile birleştirip gitmek ekstra bir boyut kazandırdı” dedi. “Üretmeyi kesinlikle bırakmayın” Her fırsatta hemcinslerini de teşvik etmeye çalıştığını ve toprağın önemine dikkat çektiğini ifade eden Uğurlu, “Buraya döndükten sonra kesinlikle bir pişmanlık hissetmedim. Hatta şey gözüyle bakılıyor. Genelde okuduysan, masa başı klima altında bir işin varsa burada çok el üstünde tutuluyorsun. Ülkemiz genelinde hatta çiftçilik biraz daha alt sınıf gibi görünüyor ama ben inanılmaz mutluyum. Biz kadınlar her alanda her şeyi yapabiliyoruz. Çevremdeki kadın arkadaşlarıma da bu konuda teşvik etmeye çalışıyorum. Eğer imkanınız varsa toprağınıza sahip çıkın ve üretmeyi kesinlikle bırakmayın” diyerek herkesin topraklarına sahip çıkmasını istedi.
Mersin Yenişehir Belediyesi kentin en yoğun bölgesinde ek hizmet noktası kurdu Mersin’in merkez ilçe Yenişehir Belediyesi, kentin en yoğun sosyal yaşam alanlardan olan Pozcu’da kurduğu ek hizmet binasında Yenişehir Halk Masası, Kariyer Merkezi ve Kadın ve Aile Danışmanlığı Merkezi ile vatandaşlara hizmet verecek. Vatandaşların hizmetlere erişimini kolaylaştırmak amacıyla çalışmalarını sürdüren Yenişehir Belediyesi, Güvenevler Mahallesi’nde bulunan Forum AVM’nin güneyinde ek hizmet binası kurdu. Yenişehir Belediyesi burada halk masasıyla vatandaşların şikâyet, talep ve önerilerini alacak, Kariyer Merkezi ile iş arayanlara istihdam fırsatı sunacak, Kadın ve Aile Danışmanlığı Merkezi ile de kadınlara sosyal, psikolojik ve hukuki destek verecek. Üç farklı merkezi bir araya getirerek vatandaşların ihtiyaçlarına daha hızlı ve etkili çözümler sunmayı amaçlayan Yenişehir Belediyesi, yeni ek hizmet binası ile hizmet kapsamını da genişletti. Yenişehir Halk Masası Yenişehir Belediyesi tarafından 2019 yılında kurulan Yenişehir Halk Masasına vatandaşların erişimini kolaylaştırmak amacıyla ek hizmet binasında da yer verildi. Yenişehir Halk Masası ile vatandaştan gelen şikâyet ve talepler tek tek kayıt altına alınıyor. Hizmet talep eden veya aldığı hizmet ile alakalı sorun yaşadığını düşünen vatandaşların talepleri, Yenişehir Halk Masası tarafından hızlı bir şekilde değerlendirilerek belediyedeki yetkili birimlere anında iletiliyor. Takibi yapılan talepler çözüme kavuşturulduktan sonra vatandaşa geri dönüş yapılarak bilgi de veriliyor. Vatandaşlar ’444 33 54’ numaralı çağrı hattı üzerinden de Yenişehir Halk Masasına ulaşarak talep, öneri veya şikayetlerini iletebiliyor. Kariyer Merkezi Yenişehir Belediyesi hayata geçirdiği Kariyer Merkezi ile iş arayan vatandaşlara istihdam fırsatları sunmayı amaçlıyor. Merkezde iş arayanlara kariyer planlamalarını yapmalarına destek verilecek, işverenlerle iş arayanları bir araya getirilecek. Ayrıca, kariyer danışmanlığı ve eğitim programları ile bireylerin mesleki gelişimlerine de katkı sağlanacak. Kadın ve Aile Danışmanlığı Merkezi Yenişehir Belediyesi, Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü bünyesinde ek hizmet binasında da Kadın ve Aile Danışmanlığı Merkezi ile kadınlara destek verecek. Yenişehir Belediyesi kadınların yaşadığı sorunların çözümünde onlara psikologlarla rehberlik ederek yanlarında olacak. Talep eden kadınlara Mersin Barosu iş birliğiyle hukuki destek de verilecek. Yenişehir Belediyesi kadınların sosyal yaşamda daha aktif bir rol almalarına katkıda bulunacak. Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, “Halkımızın yaşam kalitesini yükseltmek ve onların beklentilerini en iyi şekilde karşılamak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bu yeni hizmet noktasının, Yenişehir halkına hayırlı olmasını diliyor, tüm vatandaşlarımızı bu hizmetlerden yararlanmaya davet ediyorum” dedi.
Bursa ’Bilim Günleri’ne yoğun ilgi Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen ’Bilim Günleri’ne akademisyenler ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Fen-Edebiyat Fakültesi tarafından 2021 yılından itibaren gerçekleştirilen ’Bilim Günleri’nde, lisans bitirme tezleri çerçevesinde yapılan çalışmalar da poster olarak sunuldu. Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgen Osman, düzenlenen etkinliğin lisans öğrencileri arasında araştırma kültürünün yayılmasında çok olumlu bir etkiye sahip olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Bilgen Osman, “Bu etkinlikler öğrencilerimizin projelere olan ilgisini de artırdı. Programı düzenlemekteki bir diğer hedefimiz de yine öğrencilerimizin bilime bakış açılarını şekillendirebilmek ve bilim insanları ile bir araya getirebilmektir. Bu anlamda etkinliğimize katılan ve öğrencilerimize deneyimlerini aktaran tüm akademisyenlerimize teşekkür ediyoruz” dedi. Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Funda Günsoy Turowski, ’Bilimin Tarihine Kısa Bir Yolculuk’, Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Didem Acar ise, ’Stresin Gölgesinde Güneşlenmek Mümkün Müdür?’ başlıklı sunumlarıyla salondakiler tarafından beğeniyle takip edildi. Bilimsel yaklaşımların tarihi ve stres ile mücadele etmenin yollarının anlatıldığı konuşmaların ardından kimya (71), sanat tarihi (22), coğrafya (31), biyoloji (37) ve arkeoloji (19) bölümü öğrencileri tarafından toplam 180 poster sunuldu. Öğrenciler, hazırladıkları posterleri ziyaret eden öğrenci ve akademisyenlere çalışmalarıyla ilgili detaylı bilgiler verdi.