SAĞLIK - 29 Ocak 2025 Çarşamba 16:20

Kataraktta tedavi ihmali olduğunda görme kaybına kadar gidebiliyor

A
A
A
Kataraktta tedavi ihmali olduğunda görme kaybına kadar gidebiliyor

Denizli Tavas Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gizem Küçükalpelli, tek tedavi yöntemi ameliyat olan katarakt hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Katarakt tedavisinde geç kalınmasında görme kaybı oluşabileceğini belirtirken aynı zamanda Tavas Devlet Hastanesinde katarakt ameliyatlarının başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini dile getirdi.



Kataraktın, ilerlemesi halinde günlük yaşam aktivitelerinde önemli ölçüde zorluklara neden olabileceğini belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gizem Küçükalpelli, tedavi edilmediğinde görme kaybına kadar giden durumlar yaşanabileceğine dikkati çekti. Aynı zamanda Denizli Tavas Devlet Hastanesinde katarakt ameliyatlarının başarı ile gerçekleştirdiklerini belirtti. Op. Dr. Küçükalpelli: “Katarakt, gözdeki doğal merceğin zamanla saydamlığını kaybedip bulanıklaşması sonucu görme kabiliyetinin bozulmasına neden olan bir hastalıktır. Genellikle yaşla birlikte gelişir ve başlangıçta görüş bulanıklığı, renklerin solması ve gece görüşü zorluğu gibi belirtilerle kendini gösterir. Katarakt ilerledikçe, görme keskinliği azalır, ışığa karşı duyarlılık artar ve bu durum günlük yaşamda ciddi zorluklara yol açabilir” diye konuştu.



“Tavas Devlet Hastanemizde katarakt göz ameliyatlarını gerçekleştiriyoruz”


Kataraktın tedavisinin yalnızca cerrahi yollarla mümkün olduğunu belirten ve Denizli Tavas Devlet Hastanesinde başarılı katarakt ameliyatlarını gerçekleştirdiklerini vurgulayan Op. Dr. Gizem Küçükalpelli, “Kataraktın tek tedavi yöntemi cerrahidir. Ameliyat sırasında bulanıklaşan mercek çıkarılır ve yerine gözün ihtiyacına uygun bir yapay mercek yerleştirilir. Bu işlem genellikle başarılı sonuçlar verir ve görme kalitesini yeniden kazandırır. Ameliyat öncesinde, gözün durumu detaylı bir şekilde incelenir, göz içi mercek için ölçümler yapılır ve varsa diğer göz sorunları da dikkate alınarak en uygun tedavi planı belirlenir. Hastanemizde, katarakt tedavisi için gerekli ölçümleri alıp, başarılı şekilde katarakt cerrahisi gerçekleştirebilmekteyiz. Aynı zamanda göz kapağındaki sarkmanın cerrahi olarak düzeltilmesi, göz ve çevresindeki dokulardan kitle eksizyonu, gözyaşı kanallarının tedavisi, gözde et büyümesi cerrahisi ve göz kapak kenarında içe entropion veya dışa dönmenin ektropion cerrahi tedavisini yapmaktayız. Kataraktı olan hastalarımız, yine göz sağlığı ile ilgili problem yaşayan tüm vatandaşlarımız hastanemize başvurarak tedavilerini olabilir ve görme rahatsızlıklarından kurtulabilirler” dedi.



Kataraktta tedavi ihmali olduğunda görme kaybına kadar gidebiliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Kesmek için aldığı koyunlara şimdi antrenörlük yapıyor Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Araplı kasabasında yaşayan Erol Önal, kesmek amacıyla aldığı iki koyunla kurduğu bağ sayesinde kasabanın ilgi odağı oldu. Kendisine alışan koyunları kesmekten vazgeçen Önal, şimdi her sabah onlarla birlikte kilometrelerce yol yürüyerek spor yapıyor. İstanbul’daki çalışma hayatının ardından 45 yaşında emekli olan ve memleketi Araplı kasabasına yerleşen Erol Önal, vakit geçirmek amacıyla iki adet koyun satın aldı. İlk etapta kesmek ve beslemek için alınan koyunlar, kısa sürede sahiplerine bağlılık gösterdi. Koyunların kendisini bir gölge gibi takip ettiğini gören Önal, bu duruma kayıtsız kalamayarak onları kesmekten vazgeçti. Erol Önal ve koyunları arasındaki bu bağ, her sabah sıra dışı bir görüntüye sahne oluyor. Önal sabahın erken saatlerinde yürüyüşe çıktığında, iki koyunu da bir an olsun yanından ayrılmıyor. Kasaba yollarında Erol Önal önde, koyunlar arkada yapılan bu yürüyüşler hem hayvanların hem de sahibinin günlük spor aktivitesi haline geldi. Koyunların sadakati karşısında oldukça şaşıran Erol Önal, "Emekli olduktan sonra köyüme döndüm. İki tane koyun aldım kesmek için. Spora çok meraklıyım. En büyük hobim spor yapmak. Günlük burada yarım saat spor yapıyorum. Bu hayvanlar da benimle yarım saat koşuyorlar. Günümüzü böyle geçiriyoruz. Doğaya çıkıp mantar topluyorum, bana eşlik ediyorlar. Beni adım adım takip ediyorlar. Bana alıştılar, ben de kesmekten vazgeçtim. Onlara antrenörlük yapıyorum. 3 aydır böyle devam ediyoruz" dedi.
İzmir Aort damarı yırtılan Libyalı hasta, İzmir’de kapalı yöntemle tedavi edildi Libya’nın Mısrata şehrinde yaşayan, emekli ve 5 çocuk babası Alhussein Ahmed Mohamed Abdulkafi, hayati risk taşıyan aort damarı yırtılması nedeniyle yatırıldığı Acıbadem Kent Hastanesi’nde kapalı yöntemle gerçekleştirilen "stentli yapay damar" uygulamasıyla şifa buldu. Doç. Dr. Cüneyt Narin, hastada hayatı tehdit eden Tip III aort diseksiyonu (yırtılması) olduğunu belirterek, "Yırtığın ilerleyerek beyin damarlarını etkileme riski vardı. Girişimsel yöntemle yırtığı kontrol altına aldık ve hastanın şikâyetlerinde belirgin düzelme sağladık. Sağlıkla ülkesine uğurladık" dedi. Uzun süredir yüksek tansiyon hastası olan ve daha önce kalp damarlarındaki darlıklar nedeniyle stent takılan Libyalı hastada, ani gelişen karın, sırt ve bel ağrıları üzerine yapılan tetkiklerde hayati risk taşıyan Tip 3 aort diseksiyonu tespit edildi. Yapılan tetkiklerde, aort damarının sol kol damarının çıktığı bölgeden başlayarak sol bacak damarına kadar uzanan ciddi bir yırtık olduğu belirlendi. "Tip III aort diseksiyonu" olarak adlandırılan bu hayati tablo, böbrek damarlarına giden kan akımını da azaltarak böbrek yetmezliğine yol açtı. Hasta bu süreçte diyalize alınmak zorunda kaldı. Tedavi amacıyla bir dönem Tunus’ta da izlenen hasta, daha sonra Türkiye’ye getirilerek farklı merkezlerde takip edildi. Şikâyetlerinin medikal tedaviyle gerilememesi üzerine 21 Ekim 2025 tarihinde Acıbadem Kent Hastanesi’ne sevk edilen Abdulkafi, Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Narin ve Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Parıldar tarafından multidisipliner olarak değerlendirildi. Stentli yapay damar uygulandı Hastaya, yırtılan damarın stabilize edilmesi ve yırtığın beyin damarları gibi hayati bölgelere ilerlemesinin önlenmesi amacıyla kapalı (anjiyografik) yöntemle operasyon planladıklarını belirten Doç. Dr. Narin, şu bilgileri verdi: "Hastamızda hayatı tehdit eden Tip III aort diseksiyonu mevcuttu. Çok şanslıymış. Yırtığın ilerleyerek beyin damarlarını etkileme riski vardı. Geçtiğimiz 23 Ekim’de Prof. Dr. Parıldar ile birlikte girişimsel yöntemle hem yırtığın başladığı bölgeye hem de yırtık nedeniyle kapanan sol böbrek atar damarına stentli yapay damar yerleştirdik. Uygulanan tedaviyle, aort damarındaki anormal kan akışı engellenerek kanın olması gereken damar boşluğundan akması sağlandı. Operasyon öncesinde sırt üstü yatmakta zorlanan, şiddetli karın ve bel ağrıları nedeniyle sürekli eğilmek zorunda kalan hastanın, işlem sonrası ağrıları geçerken, rahatça yürüyebilir ve günlük aktivitelerini sorunsuz şekilde yapabilir hale geldi. Tedavi sürecinde diyetisyen eşliğinde beslenmesi düzenlenen hastamız, haftada üç gün diyaliz programına alındı ve kalp ritim bozukluğu nedeniyle pıhtı önleyici tedavisi planlandı. Genel durumunun düzelmesi üzerine taburcu ettik ve ülkesine uğurladık." 2022 yılında sağlığının bozulduğunu, kalp damarlarından birine stent takıldığını, kalp kasında zayıflık, kol ve bacaklarında ödem olduğunu belirten Abdulkafi ise ülkesine yeniden doğmuş olarak döneceğini belirterek, "Ne oturabiliyor, ne yürüyebiliyordum. Sadece sağ tarafıma sabit yatıyordum. Aorttaki yırtık yaşamımı tehdit ediyordu. Yani her an ölümle burun burunaydım. Öldürmeyen Allah öldürmüyor, çok şanslıymışım. Libya’da bu tedaviler yapılmıyor, keza Tunus’ta da öyle. Ben de tedavi olmak için İzmir’e geldim. Çok çektim ama Acıbadem Kent Hastanesi’nde gördüğüm başarılı tedaviyle şikayetlerimden kurtuldum. Emeği geçen tüm doktorlarıma çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.