ÇEVRE - 17 Ekim 2025 Cuma 13:15

Mezopotamya Su Forumu: ‘’Suyu korumalıyız’’

A
A
A
Mezopotamya Su Forumu: ‘’Suyu korumalıyız’’

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen ve üç gün sürecek olan 2. Mezopotamya Su Forumu başladı.


Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Mezopotamya Su Forumu ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi iş birliğiyle yapılan 2. Mezopotamya Su Forumu, Çand Amed Kültür ve Kongre Merkezinde başladı. Foruma, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Doğan Hatun, ilçe belediye başkanları, Irak, Suriye ve Türkiye’den çevre aktivistleri, akademisyenler ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. 19 Ekime kadar sürecek olan forumda suyun ekolojik, politik ve toplumsal boyutları tartışılacak.



‘’Su canlılar için yaşamdır’’


Forumun açılışında konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Doğan Hatun, suyun yaşamın kaynağı olduğunu vurgulayarak, forumun Diyarbakır’da olmasından dolayı çok mutlu olduklarını ifade etti. 1. Mezopotamya Su Forumunda hiçbir devletin suyu silah olarak kullanmaması gerektiğine dikkat çektiklerini aktaran Hatun, "Bu söz birinci forumun sloganı oldu. Su bir silah değildir, su tüm doğa için, tüm canlılar için yaşamdır. Birlikte doğamızı da koruyalım, suyumuzu da koruyalım, yaşamı da koruyalım, o zaman insanlığı da koruyabileceğiz. Su insanlıktan daha kutsaldır. Doğanın tamamı canlılığını sudan alır. Yaşam susuz yürümez. Su olmazsa biz yokuz. Biz olmazsak doğa yok’’ dedi.



Mezopotamya Su Forumu: ‘’Suyu korumalıyız’’

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Erzurumlu şehit aileleri Çanakkale 57. Alay Şehitliğinde hüzünlendiler Çanakkale’de bulunan 57. Alay Şehitliği’ni Erzurumlu şehit aileleri ziyaret etti. Çanakkale Savaşları’nda gösterdikleri kahramanlıkla destanlaşan 57. Alay Şehitliği’ni Erzurumlu şehit aileleri ziyaret etti. Erzurum Aile ve Sosyal Hizmetleri İl Müdürlüğü tarafından organize edilen ziyarette 41 kişilik kafile ile Eceabat ilçesine gelen aileler şehitliği ziyaret ederek kahraman ecdadı için dualar okudu. Ziyaret hakkında konuşan Erzurum Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı İsmet Erdal, "Ben şehit aileleriyle birlikte geldim. Şehit anne, baba, eşleriyle birlikte geldim. Epey zamandır böyle bir planımız vardı, bugüne nasip oldu. Onlarla birlikte geldim" dedi. Şehitlik ziyaretinde çok güzel duygular içerisinde olduğunu belirten şehit Sezai Ekşioğlu’nun annesi Arzu Ekşioğlu, "Çok gelmek istiyordum. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız bizi gönderdi çok mutluyum. Şehitlerimiz sayesinde biz varız. Bir şehit annesi olarak ben de vatan sağ olsun diyorum. Sanki olanları yaşamış gibi çok duygulandık. Gerçekten çok etkilendik. Bizleri bu zaman getirmek için neler çekmişler gerçekten çok etkileyici, çok hüzünlendik. Allah onlardan razı olsun şefaatine nail eylesin" diye konuştu. Erzurumlu şehit Rahmi Kaya’nın babası Abdurrahman Kaya, ziyaretten duydukları memnuniyeti dile getirerek "Erzurum’da sayın valimizin, Aile Sosyal Politikalar müdürümüz, müdür yardımcılarımızın sayesinde geldik ve çok memnun olduk. Hepsinden Allah razı olsun. Buralar Mekke, Medine kadar kutsal. Şehitlerimizle gurur duyuyoruz. Allah’ım hepsinden razı olsun. Hepsine gani kalbi rahmet eylesin inşallah" ifadelerini kullandı.
İstanbul 2’nci Sultanbeyli Memleket Günleri yoğun katılımla başladı Bu yıl ikincisi düzenlenen Sultanbeyli Memleket Günleri, büyük bir coşku ve yoğun katılımla başladı. Anadolu’nun dört bir yanından kültürlerin, geleneklerin ve yöresel lezzetlerin buluştuğu etkinliğin açılış töreninde konuşan Sultanbeyli Belediye Başkanı Ali Tombaş, "Sultanbeyli, Türkiye’nin özeti. 81 ilden vatandaşımıza ev sahipliği yapan ilçemizde hem farklı kültürleri buluşturmak hem de geleneksel değerlerimizi daha yakından tanımak için bu günleri düzenliyoruz. 23 Kasım Pazar gününe kadar sürecek etkinliğimize tüm hemşerilerimizi bekliyoruz." dedi. Sultanbeyli Belediyesi tarafından düzenlenen ‘2. Sultanbeyli Memleket Günleri’ başladı. Sultanbeyli Meydan Park’ta düzenlenen açılış törenine; Sultanbeyli Belediye Başkanı Ali Tombaş’ın yanı sıra, AK Parti İstanbul Milletvekili İsmail Erdem, Sultanbeyli Kaymakamı Kemal Şahin, siyasi partilerin ilçe başkanları, STK ve dernek başkanları ile çok sayıda vatandaş katıldı. "16 gün sürecek olan bu etkinlikte Sultanbeyli’deki tüm il derneklerimizin stantları var " Programda konuşan Sultanbeyli Belediye Başkanı Ali Tombaş, Sultanbeyli Memleket Günleri’nin büyük bir coşkuyla ve heyecanla başlamış olduğunu vurgulayarak, "İkincisini düzenlemiş olduğumuz Sultanbeyli Memleket Günleri bugün büyük bir coşkuyla, heyecanla başlamış oldu. 16 gün sürecek olan bu etkinlikte Sultanbeyli’deki tüm il derneklerimizin stantları var. Kendi memleketlerindeki o gelenek, görenekleri Sultanbeyli’ne yansıtmış olacaklar. Aynı zamanda her ilimizin, her bölgemizin, her yöremizin kendine özgün kültürel zenginlikleri var. Bu kültürel zenginlikleri şu anda Sultanbeyli’ne yansıtmış oluyorlar. Buradaki tüm derneklerimiz Anadolu’daki yaşam tarzlarını, oradaki hem yemek kültürlerini hem de gelenek-görenek kültürlerini buraya yansıtmış olacaklar. Geçen yıl gayet güzel geçti. İnşallah bu yıl da aynı coşku ve heyecanla geçeceğine inanıyorum" dedi. "Sultanbeyli Türkiye’nin bir mozaiğidir ve bir özetidir " Sultanbeyli Türkiye’nin bir mozaiğidir ve bir özetidir diyen Başkan Tombaş, "Sultanbeyli’nde 81 ilimizden insanlarımız yaşıyor. Tabii ki yaşamlarını sürdürürken, devam ettirirken aynı zamanda karşılıklı komşuluk ilişkileri olan, birbirleriyle olan iletişimi en üst seviyede tutan bir komşuluk ilişkileriyle bunu yapıyorlar. Onun için Sultanbeyli’ndeki bu birlik ve beraberliğin tüm Türkiye’ye yansımasını görüyoruz. Burada Doğulusu, Batılısı, Karadenizlisi, İç Anadolusu, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Türkü hep birlikte beraber yaşıyoruz. En güzel Türkiye örneğini de Sultanbeyli’nde sergiliyoruz. Onun için bu alana baktığınız zaman, bütün memleketlerimizin stantları yan yanadır. Burada bir kültür alışverişi de yapılmaktadır aynı zamanda. Burada Vanlısı ile Trabzonlusu yan yanadır, Bingöllüsü ile Giresunlusu yan yanadır ya da Yozgatlı ile Ordulu yan yanadır. Aslında bir kültür alışverişi yapılmaktadır Sultanbeyli’nde. Burası da örnek bir etkinlik alanıdır" şeklinde konuştu. Açılış törenin ardından sevilen sanatçı Hülya Polat sahne aldı. Karadeniz’in coşkusunu Sultanbeyli’ye taşıdı. Polat’ın enerjik performansı izleyenlere unutulmaz anlar yaşattı. Konserin ardından memleket günlerinin ilk konuk şehirleri Gümüşhane ve Bayburt oldu. İllerine özgü kültürel gösteriler ve lezzetlerin sergilendiği program, ziyaretçilerin beğenisini kazandı. Halk oyunları, yöresel ezgiler ve ikramlarla dolu programda vatandaşlar hem memleket havası aldı hem de Anadolu’nun renkli kültürünü yakından tanıma fırsatı buldu. Kültür şöleni 23 Kasım’a kadar devam edecek 16 gün boyunca sürecek 2’nci Sultanbeyli Memleket Günleri, her gün farklı bir ilin kültürünü, müziğini ve yöresel lezzetlerini Sultanbeyli Meydan Park’a taşıyacak. Halk oyunları, konserler, yöresel tatlar ve kültürel gösterilerle Sultanbeyli, adeta Anadolu’nun kalbinin attığı bir buluşma noktası olacak.
Konya Öğrencilere tatili ekran bağımlılığı yerine fırsata çevirin tavsiyesi İlk ve ortaöğretim kurumlarındaki milyonlarca öğrenci 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı ilk ara tatiline başlarken, uzmanlar, tatili ekran bağımlılığı yerine fırsata çevirin tavsiyesinde bulunuyor. Milyonlarca öğrenci 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı ilk ara tatiline girdi. Tatil günlerinin iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, tatilin saatlerce ekran başında vakit geçirmek olmadığını, sınava hazırlanan öğrencilerin okul ve kurs sürecindeki çalışma disiplinlerini bozmamaları gerektiğini vurguladı. Uzmanlar, tatilin öğrencilerin öğrendikleri konuların kısa bir tekrarını yapmak, dinlenmek ve eğlenmek için oldukça güzel bir fırsat olduğunu ifade etti. "Başarılı insanlara baktığımız zaman, zamanı iyi yöneten insanlar olduğunu görebiliyoruz" Sınava hazırlanan öğrenciler için ara tatilin fırsata dönüştürülecek büyük bir imkan olarak görülebileceğine dikkat çeken Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, "Özellikle öğrencilerin okul ve kurs sürecindeki çalışma disiplinlerini bozmamaları gerekiyor. Tatil demek, gece yarılarına kadar televizyon ve ekran başında kalmak demek değildir. Bu nedenle öğrencilerin kesinlikle uyku düzenini bozmamaları gerekiyor. Nasıl ki okul zamanı erkenden kalkıp ya da kurs zamanı erkenden kalkıp, okul ve kurslarına gidiyorlarsa bu kasım ara tatilinde de mutlaka erkenden kalkıp öğrencilerin güne çalışmayla başlaması gerekiyor. Ortalama 8 saatlik bir tempo öğrencilerin kendilerini iyi hissetmelerine sebep olacaktır. Bu nedenle öğrencilerin mutlaka kasım ara tatilinde deneme sınavlarıyla beraber çalışma temposunu yakalaması gerekiyor. Öğrenciler, bu süreçte mutlaka gördüğü konularla ilgili deneme sınavları uygulamalı. Bu deneme sınavları normal süresince yapılmalı ve deneme sınavlarından sonra analizleri mutlaka çok iyi bir şekilde yapılması gerekiyor. Tabii tatil demek sadece ders çalışmak anlamına gelmiyor. Sınava hazırlanan öğrencilerin hobilerine, sporlarına ve akranlarıyla vakit geçirmelerine de önem vermeleri gerekiyor. Başarılı insanlara baktığımız zaman, zamanı iyi yöneten, zamanı iyi planlayan insanlar olduğunu görebiliyoruz" dedi. "Öğrencilerin kesinlikle ekranlardan uzak durması gerekiyor" Tatilin ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri için de fırsat olduğuna dikkat çeken Rehberlik Uzmanı Aladağ, "Bu öğrenciler için de kasım ara tatili hem bu döneme kadar öğrendiği konuların kısa bir tekrarını yapma fırsat olacak, dinlenmek ve eğlenmek için oldukça güzel bir fırsattır. Bu dönemde anne ve babaların öğrencileriyle kaliteli ve verimli zaman geçirmeleri için önemli bir sebep olarak görebiliriz. Bu dönemde öğrencilerin kesinlikle ekranlardan uzak durması gerekiyor. Öğrencilerin ekranlar yerine akranlarıyla bir arada olması, onlarla vakit geçirmesi mutlaka güzel olacaktır. Sosyal projelere önem vermeleri gerekiyor ve akraba ziyaretleri, arkadaş ziyaretleri, hobiler, sporlar, kitap okuma, yürüyüşler, öğrencileri dinlendirecektir. Şunu unutmamak gerekiyor ki durarak düşünmek öğrencileri olumsuzluğa itecektir. Bu nedenle öğrencilerin mutlaka hareketli bir şekilde düşünmeleri ve kendi gelecekleri için bir şey yapmaları gerekmektedir. Velilerin de öğrencileri eleştirmek yerine onları dinleyerek, eksiklerini görerek ve onlarla olumlu diyaloglar kurarak kasım ara tatilinde hoş bir vakit geçirmeleri son derece önemlidir" şeklinde konuştu.
Ankara Kıbrıs’ta alıcı ve satıcıya tuzak kuran dolandırıcı sahte otomobil satışından 550 bin liralık vurgun yaptı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden verilen satılık otomobil ilanını satın alma vaadiyle internet sayfasından sildiren dolandırıcının, kopyaladığı ilanı daha düşük fiyatla tekrar yayınlayarak 550 bin liralık vurgun yaptığı ortaya çıktı. Aracın gerçek sahibine ve satın almak isteyen kişiye Kıbrıs’ta askeri personel olduğunu ve bu nedenle dışarı çıkamayacağını söyleyerek tuzak kuran dolandırıcının, alıcıya ve satıcıya kendisini karşı tarafın kuzeni olarak tanıttığı öğrenildi. Başka kişilere ait telefon hattı ile banka hesabı kullandığı tespit edilen zanlının, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında yakalanmasına yönelik çalışma başlatıldı. Olay, geçtiğimiz temmuz ayında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde meydana geldi. İddialara göre, kendisini M.K. olarak tanıtan şahıs, Gazimağusa şehrinden ilana konulan ve ortalama piyasa değeri 800 bin lira olan 2022 model otomobilin sahibi Salih Macit (19) ile irtibata geçti. Macit’ten otomobili satın alacağını fakat ilanı kaldırmasını isteyen M.K., sildirdiği ilanı kopyalayarak yaklaşık 200 bin lira daha ucuz fiyata tekrar yayınladı. Yeni ilanı gören Ferhat Erdem (40), aracın gerçek sahibi sandığı M.K.’yi arayarak satın almak istediğini söyledi. Tuzağa düşürdüğü kişilere kendisini asker olarak tanıttı Kendisini asker olarak tanıtan ve dışarıya çıkmasının yasak olduğunu ifade eden M.K., Erdem’e satış işlemlerini kuzeni olarak gösterdiği vekaletlisi Salih Macit ile yapması gerektiğini söyledi. Aynı anda Macit’i de kandıran M.K., yine kuzeni olarak tanıttığı Ferhat Erdem aracılığıyla otomobili satın alacağını söyledi. Alıcıyı ve satıcıya fiyat konuşmamaları için uyarıda bulunmuş Salih Macit’e satış üzerinden komisyon alacağını ve bu durumu ailesinin bilmemesi gerektiğini belirten M.K., Erdem’e ise satış işlemini ucuza gerçekleştirdiğinden dolayı ailesinden gizlediği yalanlarını söyledi. Bu sayede alıcı ve satıcının fiyatla ilgili konuşmasının önüne geçen M.K., araç sahibi ile alıcıyı devir işleminden önceki gün bir araya getirerek kendisinden şüphe duyulmasını da engelledi. Satışın olacağı günden önce Erdem’den 10 bin lira kapora alan M.K., ertesi gün de iki parça halinde 350 bin ve 190 bin lira para aldı. Toplamda 550 bin lira dolandırıcılık yapan M.K., havale işlemlerinin ardından Macit ve Erdem’i cep telefonundan engelleyerek izini kaybettirdi. Dolandırıldıklarını geç de olsa fark ettiler Dolandırılanlardan Salih Macit, Erdem’in kuzeni sandığı M.K. ile 950 bin liraya anlaştığını ve 100 binini komisyon olarak göndereceğini itiraf etti. Diğer mağdur Erdem ise Macit’in kuzeni sandığı M.K. ile 550 bin liraya anlaştığını fakat aracın ederinden daha aşağıya satıldığı için fiyat hakkında konuşmaması gerektiği yönünde uyarıldığını belirtti. Mağdur Macit ve Erdem, dolandırıcı hakkında suç duyurusunda bulundu. Başka kişilere ait telefon hattı ile banka hesabı kullandığı tespit edilen zanlının, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında yakalanmasına yönelik çalışmaların devam ettiği aktarıldı. "Kullandığı telefon numarası ve banka hesabı da başka kişilere ait" Olayla ilgili konuşan Ferhat Erdem’in avukatı Ahmet Haklıgör, "Yaklaşık 5 ay önce, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan bir vatandaşımız beni arayarak dolandırıldığını söyledi. Bir ilan sayfasında satılık araç ilanı verilmiş. Piyasa değerinin altında bir fiyattan satışa konulan bu araçta müvekkilimin dikkatini çekmiş. Aracın neden bu kadar ucuza satıldığını sormak için satıcıyla iletişime geçmiş. Araç için pazarlık yapmış. Satıcı görünümündeki dolandırıcı ise kendisinin askeri personel olduğunu ve bulunduğu yerden çıkamayacağı için satış işlemlerine kuzenini göndereceğini söylemiş. Kullandığı telefon numarası ve banka hesabı da başka kişilere aitmiş. Aracın gerçek sahibi de satış işlemleri için dolandırıcı görünümdeki alıcının kuzeninin geleceğini sanıyormuş. Dolandırıcı her iki tarafı da bu şekilde kandırmış ve tarafları buluşturmuş" dedi. "Dolandırıcı iki tarafa da fiyat konuşmaması için uyarıda bulunmuş" Alıcı ve satıcının durumun farkına geç vardıklarını ifade eden Avukat Haklıgör, "Taraflar arasında hiç pazarlık muhabbeti olmamış. Dolandırıcı kişi iki tarafa da bu yönde uyarıda bulunmuş. Aracı alacak kişiye ’piyasanın altında satıldığı için çok para lafı etme’, satıcıya da ’paradan komisyon alacağım için asla o konuları açma. Yoksa aramızdaki pazarlık bozulur’ demiş. Aracın kontrolleri yapıldıktan sonra devir işlemlerine geçilmiş. O sırada dolandırıcı, alıcıdan kapora istemiş. Müvekkilim de 10 bin lira para göndermiş. Dolandırıcı satışın olacağı gün paranın geri kalanını istemiş. Diğer tarafa da ’araç vergi dairesinin önüne geldiğinde sana paranı göndereceğim’ demiş. Her iki mağdur vergi dairesinin önünde bir araya gelmiş. Aracı gören müvekkilim paranın kalan kısmını dolandırıcıya göndermiş. İşlemler için bekledikleri sırada asıl satıcının durgun olduğunu hissetmiş. Ne olduğunu sorduğunda, ’kuzenin beni telefonundan engelledi. Para göndermesi gerekiyordu’ demiş. O sırada dolandırıldıklarını anlamışlar. Daha sonra da dolandırıcı hakkında şikayette bulunmuşlar" diye konuştu. "Vatandaşlarımızın tanımadığı kişilere kesinlikle bilgilerini vermemeleri gerekiyor" Benzer durumlara karşı duyarlı olunması gerektiğini dile getiren Haklıgör, "Şüpheliyle ilgili suç duyuruşunsa bulunduk. Soruşturma devam ediyor. Söz konusu banka hesabı ve telefon numarasıyla ilgili araştırmalar da sürüyor. Dolandırıcılar başka banka hesapları kullanıyorlar. Harçlık dahi sayılmayacak derecedeki paralar için bile vatandaşlarımız başlarına bir şey gelmeyeceğini düşünerek hesaplarını paylaşıyorlar. Bu durumda dolandırıcıların izlerini kaybettirmesine yardımcı oluyor. Bu nedenle ceza alabiliyorlar. Vatandaşlarımızın tanımadığı kişilere kesinlikle bilgilerini vermemeleri gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Bana kuzeni olarak tanıttığı kişiyle fiyat üzerine konuşmamla ilgili uyarıda bulundu" Mağdur olduğu olayla ilgili açıklamalarda bulunan Ferhat Erdem, "Satıcıyla irtibata geçtim. Araç piyasanın çok altındaki bir fiyata ilana konulmuştu. Bana askeri personel olduğunu söyleyerek, ’WhatsApp’ üzerinden konuşmamızı istedi. Arabanın kuzeninin üzerine olduğunu söyledi. Aracı görmek istediğimi söyledim. Kuzeni olarak tanıttığı kişi arabaya getirdi. Aracı beğendim. Satıcıyla konuştuğumuzda alıcının benim kuzenim olduğunun söylediğini hiç dile getirmedi. O da benim gibi kandırılmış. 550 bin liraya anlaşma sağladık. Dolandırıcı kişi, aracın çok fazla talibinin olduğunu belirterek benden kaparo istedi. Ben de 10 bin lira para gönderdim. Daha fazlasını istedi ama elimde yoktu. Bana kuzeni olarak tanıttığı kişiyle fiyat üzerine konuşmamla ilgili uyarıda bulundu. Bahanesi de, aracını ne kadara sattığından ailesinin haberinin olmamasıymış. Eğer ailesinin haberi olursa satışa izin vermeyeceklerini şeklinde konuştu" ifadelerine yer verdi. "Sürekli mesaj atarak beni meşgul etmeye çalıştı" Dolandırıldığını anladığı ana kadar hiç şüphe duymadığını söyleyen Erdem, "Ertesi gün elimdeki dövizleri bozdurmamı ve banka hesabına göndermemi istedi. Ben de kuzeninin ve arabanın yanımda olması şartıyla parayı göndereceğimi söyledim. Kabul ederek kuzeni olarak tanıttığı kişiyi yanıma gönderdi. O sırada içim rahattı. Şüphem yoktu. Dolandırıcı da o sırada sürekli mesaj atarak beni meşgul etmeye çalıştı. Sanki ablukaya alınmış gibiydim. Ne yapacağımı bilemiyor, düşünemiyordum. Parayı önce kendi hesabıma yatırdım. Ardından da verdiği hesaba 350 bin lira gönderdim. 190 bin lira göndermemi istedi. Ben de devir işlemlerinden sonra göndereceğimi söyledim. Parayı hemen göndermem için ısrar ederek mesajlar gönderdi ve baskı yaptı. Yanımdaki satıcıya, kuzeninin garip hareketlerinden bahsettiğimde sanırım ne dediğimi tam anlayamadı. Hiç tepki vermedi. Muhtemelen onun da aklını karıştırmış. Onu da satıştan alması gereken komisyon bahanesiyle kandırmış. Alıcının bu durumu öğrendiği zaman satıştan vazgeçeceğini söyleyerek kandırmış" dedi. "O kişinin benim kuzenim olmadığını söyledim" Şüpheli hakkında şikayetçi olduklarını belirten Erdem, "Hiçbir şeyin farkına varmadan kalan 190 bin lirayı da gönderdim. Satıcının o sırada sürekli telefonuyla ilgilendiğini gördüm. Satıcı arabanın devri için 850 bin lira beklediği sırada dolandırıcı tarafından telefondan engellendi. Yanıma gelerek, ’abi senin kuzenin beni engelledi’ dedi. O kişinin benim kuzenim olmadığını söyledim. O da bana aynı şeyi söyledi. Bana, ’kuzenin aracı 950 bin liraya alacaktı. 850 bin lirasını bana verip 100 bin lirayı kendisi alacaktı’ dedi. Ben de aracı 550 bin liraya satın aldığımı ve parasını gönderdiğimi söyledim. O esnada dolandırıldığımızı anlattık. Şikayette bulunduk. Bankaya gittik. Hiçbir şey yapılmadı. 550 bin lira param gitti" şeklinde konuştu.