EĞİTİM - 04 Eylül 2019 Çarşamba 12:18

Gürtürk, “ Elazığ’da, bu yıl 324 derslik açmayı planlıyoruz”

A
A
A
Gürtürk, “ Elazığ’da, bu yıl 324 derslik açmayı planlıyoruz”

Yeni eğitim öğretim yılı öncesinde bilgi veren Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü Feyzi Gürtürk, “Elazığ’da bu yıl 324 derslik açmayı planlıyoruz ve Sağlık Bakanlığı izin vermesi halinde hastaneyi de eğitim ve öğretime dönüştürmüş olacağız” dedi.

Yeni eğitim öğretim yılı öncesinde bilgi veren Elazığ İl Milli Eğitim Müdürü Feyzi Gürtürk, “Elazığ’da bu yıl 324 derslik açmayı planlıyoruz ve Sağlık Bakanlığı izin vermesi halinde hastaneyi de eğitim ve öğretime dönüştürmüş olacağız” dedi.


İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 2019-2020 eğitim öğretim yılı öncesinde bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Öğretmenevi’nde yapılan toplantıda basın mensupları ile bir araya gelen İl Milli Eğitim Müdürü Feyzi Gürtürk, yeni dönem ile eski Eğitim ve Araştırma Hastanesi binası ile ilgili açıklamada bulundu.


Elazığ’da bu yıl yeni 324 derslik açmayı planladıklarını belirterek sözlerine başlayan İl Milli Eğitim Müdürü Feyzi Gürtürk" Okullarımızın büyük çoğunluğu bitti. Okulların bir kısmında ise basit alt yapı çalışmaları bittiği zaman eğitim ve öğretime açtığımızda yüzde 90’ın üzerinde tam gün eğitime geçmeyi planlıyoruz. Gündemimizdeki eski hastane binası ise, Milli Eğitim ile Sağlık Bakanlıkları nezdinde Milli Emlak Genel Müdürlüğü arsayı ve binayı verdi. Fakat kullanım hakkı Sağlık Bakanlığı’nda olduğu için tüm girişimler devam etmekte ve en son olarak Sağlık Bakanlığı izin vermesi halinde hastaneyi de eğitim ve öğretime dönüştürmüş olacağız. Hastanenin eğitim ve öğretime açılması halinde Elazığ Ortaokulu, Mezre Ortaokulu, Dumlupınar İlk ve Ortaokulu, İsmet Paşa İlkokulu ve Gazi Ortaokulu hinterlant alanında tam gün eğitime geçmiş olacağız. Hastane yeri bize tahsis edildiği zaman en kısa zamanda dönüşümünü sağlayarak belki de 2020 yılında merkezde tam gün eğitime geçmiş olacağız. Okullardaki güçlendirme çalışmaları yapıldı ve devam da ediyor” dedi.


Yeni eğitim öğretim yılının 9 Eylül’de başlayacağını anımsatan Gürtürk, “ Okul Öncesi, 5. sınıf ve 9. sınıflarda uyum eğitimlerimiz var. Bu uyum eğitimleri iki yıl sürecek. Okula yeni başlayan, farklı bir ortamda fiziki olarak eğitim ve öğretime başlayan öğrencilerin daha rahat hareket etmesi, okul başlamadan okulu gezmesi ve fiziki donatılarını görmesi açısından bu eğitim önemli. Çocuklar, Perşembe ve Cuma günleri uyum eğitimine alınacaklar. Pazartesi günü ise inşallah 2019-2020 yılı eğitim ve öğretim yılına başlamış olacağız. Yerleştirmelerde sıkıntılarımız yok. Yalnızca yerleşmeyen 4 öğrenci var. Bu öğrencileri de uygun olan okullara yönlendirdiğimiz taktirde Elazığ’da LGS’den yerleşmeyen öğrenci kalmayacak. Bu sene sınavlarda da başarı gösterdik. Soru yapma oranı olarak Türkiye ortalamasının üzerindeyiz. Ayrıca Öğretmenevi’ne yatak ihtiyacımız var. İnşallah hastane yeri olursa, eski ortopedi bölümünde 80’e yakın tek kişilik odalar var. Basit dönüşümlerle orayı da Öğretmenevi’ne tahsis ettiğimizde ek bina olarak yatak yoğunluğunu bu şekilde karşılamış olacağız”ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”