GENEL - 15 Aralık 2019 Pazar 10:32

Ahşap oyuncaklar terapisi oldu

A
A
A
Ahşap oyuncaklar terapisi oldu

Elazığ’da birçok rahatsızlığı nedeniyle yüzde 70 engelli raporu bulunan 66 yaşındaki Mehmet Hayati Çakıcı’nın 20 yıldır yaptığı ahşap oyuncaklar terapisi oldu.

Elazığ’da birçok rahatsızlığı nedeniyle yüzde 70 engelli raporu bulunan 66 yaşındaki Mehmet Hayati Çakıcı’nın 20 yıldır yaptığı ahşap oyuncaklar terapisi oldu.


4 çocuk babası emekli 66 yaşındaki Mehmet Hayati Çakıcı’nın Parkinson, Alzheimer, kalp yetmezliği, şeker ve tansiyon gibi hastalıkları nedeniyle yüzde 70 engelli raporu bulunuyor. Hastalıklarına rağmen hayattan kopmayan Çakıcı, babasının dedesinin Yıldız Sarayı’nda marangoz olmasından esinlenerek ahşap oyuncak yapmaya başladı. 20 yıldır ahşap oyuncak yaparak rahatsızlıklarıyla mücadele eden Çakıcı, 4 parmağını hızara kaptırmasına rağmen bundan vazgeçmedi. 15 metrekarelik atölyesinde 50 farklı ahşap oyuncak üreten Çakıcı, bunları kendi arabası ile gezerek uygun fiyata satıyor. Çakıcı, hem çocukları sevindiren hem de hastalıklarına terapi olan sanatını sağlığı el verdiği sürece devam ettirmeyi planlıyor.



"Oyuncak yapıp çocukları sevindirmek benim için zevk"


Doğuşundan beri içerisinde bir ahşap sevgisi olduğunu ifade eden Çakırcı, “Babamın dedesi Yıldız Sarayı’nda hem marangozluk hem de bahçıvanlık yapmış. Ben de bundan esinlendim. Ben yüzde 70 engelliyim. Parkinson, Alzheimer, kalp yetmezliği, şeker ve tansiyon hastalıklarım var. Fakat ben bu hastalıklara yenilmedim. Bu ahşap oyuncaklarla uğraşma ile ben bu hastalıklarımı yeneceğim. Ahşap oyuncak yapmak ve çocukları sevindirmek benim için bir zevktir. Aynı zamanda hastalığımın bir tedavisi oluyor. Yaptığım iş bir ata sanatıdır, el sanatıdır. Benden başka Doğu Anadolu’da bu işi yapan kimse yok" dedi.



4 parmağı koptu dikildi yine vazgeçmedi


Zamanın gençliğinin bilgisayar ve tabletlerle hayatını geçirdiğini söyleyen Çakıcı, "Ahşabın sağlığa hiçbir sıkıntısı yoktur. Çocuğa enerji verir ve enerjisini alır. Bu sanatın bazı yönleri de var. Ellerime çok zarar verdi. Zorladıkça tendonlarda sıkışmalar olmuş. Ellerimden ameliyatlar oldum. Bunlara meslek hastalıkları diyorlar. Zorlamadan oluyormuş. Sol elimin 4 parmağımı hızara verdim, koptu. 5 saatlik bir operasyon sonucu diktiler. Şuanda parmaklarım gayet iyi durumda. Buna rağmen bu işi bırakmadım, severek yapıyorum. Ölünceye kadar çocuklara ahşap oyuncak yapmaya devam edeceğim. Benim hastalıklarımı tedavi eden ahşap oyuncak yapmak oldu. Bu oyuncaklar ile zaman geçirmem benim en büyük ilacım” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Bağımlılıktan kurtulmak isteyen 219 kişi YEDAM’a başvurdu Samsun’da 2025 yılının ilk 11 ayında 219 kişi Yeşilay Danışmanlık Merkezi’ne (YEDAM) tütün, alkol, madde, internet ve kumar bağımlılığından kurtulmak için başvurdu ve destek aldı. Yeşilay, kurulduğu günden beri topluma bağımlılıkla ilgili önleyici ve koruyucu hizmetleri yürütüyor. Değişen şartlar, yapılan araştırmalar ve toplumdan gelen talepler neticesinde Yeşilay, 2013 yılında tüzüğünde yaptığı değişiklikle yürütmekte olduğu önleyici ve koruyucu çalışmalara tedavi ve rehabilitasyon faaliyetlerini ekledi. Türkiye’de 81 ilde ve KKTC’de olmak üzere 105 Yeşilay Danışmanlık Merkezi hizmet veriyor. YEDAM’la amaçlanan alkol, madde bağımlısı olan bireylerin hayata tekrar kazandırılması, günlük hayatlarını devam ettirirken hayat kalitelerinin yükseltilmesiyle sosyal hayata uyum sağlama sürecinde gerekli sosyal hizmet desteğinin verilmesi ve kişinin temiz kalmaya teşvik edilmesi. Bu kapsamda da YEDAM kadrosundaki uzman klinik psikologlar ve sosyal hizmet uzmanlarının iş birliğinde bağımlılık sorunu olan bireylere ücretsiz psikososyal destek veriliyor. Bağımlılık sorunu olan bireylere yeni bir dünya yerine kendi dünyalarını yaşanılır kılacağı bir seçenek sunuluyor. Tütün, alkol, madde, internet ve kumar bağımlılığı alanında problem yaşayan bireylere ücretsiz ve gizlilik esasıyla çalışarak psikolojik ve sosyal hizmet desteği sağlamanın yanı sıra bireylerin ailesine de destek vererek bozulan yaşam düzenlerinin onarılmasını ve ilişkilerinin sağlıklı devam etmesi amaçlanıyor. YEDAM’dan destek almak isteyen kişiler 115 numaralı danışma hattını arayarak başvuru yapabiliyorlar. Samsun’da 2020’de hizmet vermeye başlayan YEDAM’da açıldığı günden bu yana toplam 1041 ilk başvuru alındı. 2025 yılının ilk 11 ayında ise toplam 219 yeni danışan başvurusu alınıp, 273 danışanın psikoterapi ve sosyal hizmet görüşmelerine düzenli olarak devam edildi. Ayrıca bu süre zarfında 127 aile ile aile görüşmeleri yürütüldü, 31 atölye ve 35 grup terapisi düzenlendi.
Ankara Yürüyemiyordum dedi, şimdi ayağa kalktı: Dirençli tüberkülozda yüz güldüren sonuç Tüberküloz hastası 15 yaşındaki Miskine Erkmen, aylar süren tedavisinin ardından evine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. İlaca dirençli tüberküloz hastalığı kilo kaybı, halsizlik, uzun süreli öksürük gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Yetişkinlerde bulaşıcılığı daha da fazla olan bu hastalık tedavi edilmezse insan hayatını olumsuz etkileyebiliyor. Uzmanlar, hem doktorları hem de hastaları bu hastalığın sinsi bir hastalık olduğu konusunda uyarıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından çok ilaç dirençli tüberküloz merkezlerinden biri olan Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde tedavi olan 15 yaşındaki Miskine Erkmen taburcu olup evine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Prof. Dr. Aslınur Özkaya Parlakay, hastanın 15 yaşında olduğu ve ilk şikayetlerinin 2024’te başladığını aktararak, "Şikayetleri takiben başvurduğu sağlık kuruluşları tarafından tüberküloz tanıtısı alıyor, tedavisine başlanıyor. Ama tedaviye rağmen semptomlarında, bulgularında artış gözlüyoruz. Bu nedenle de bakanlığımızın bize belirlediği çok ilaç dirençli tüberküloz merkezlerimizden biri olduğumuz için bize sevk oluyor hastamız" dedi. "İlaca dirençli tüberküloz daha da uzun ve karmaşık, kompleks bir süreci içeriyor" Tüberküloz tedavisinin uzun bir süreç olduğuna dikkati çeken Parlakay, "Özellikle ilaca dirençli tüberküloz daha da uzun ve karmaşık, kompleks bir süreci içeriyor. Dolayısıyla iki ileri bir geri, bir ileri iki geri gittiğimiz dönemler oluyor. Artık Miskine’nin tedavisinin sonuna yaklaştığımızı ümit ediyoruz. Ama tabii takip etmeye devam edeceğiz. Merkezimizde takiplere devam edecek. Ama şu anda yüz güldürücü bir yere ulaştığımızı ümit ediyoruz" ifadelerini kullandı. "Buraya geldiğimde kilo almaya başladım" 15 yaşındaki hasta Miskine Erkmen, aşırı kilo kaybı ve halsizlik nedeniyle hastaneye başvurduğunu belirtti. Önce Diyarbakır’da 4 ay tedavi görüp taburcu olduğunu sonrasında Ankara’ya geldiğini anlatan Erkmen, "Uçak, acil ve ambulans ayarladılar. Sonra Ankara’ya geldim. Buraya geldiğimde kilo almaya başladım. Kendimi daha iyi hissettim. Şu an iyiyim. Çok kötüydüm. Yürüyemiyordum. Yemek yiyemiyordum. Baya halsizdim" diye konuştu.