GENEL - 27 Nisan 2012 Cuma 10:23

ÖZGENÇ`İN 21 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

A
A
A
ÖZGENÇ`İN 21 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

Gazipaşa Cumhuriyet Savcılığı`nın talimatıyla 5 Temmuz 2011 tarihinde jandarma tarafından başlatılan ve polisin desteklediği operasyonla gözaltına alınan 15 kişi hakkında hazırlanan iddianame, Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
42 sayfalık iddianameye göre, Gazipaşa Belediye Başkanı CHP`li Cemburak Özgenç, Belediye Başkan Yardımcıları Fazıl Taşlı ve Rıfat Sönmez, Fen İşleri Müdürü Ersan E, Temizlik İşleri Eski Müdürü Cavit Y, Özel Kalem Müdürü Mukadder Ç, Fen İşleri çalışanı Oğuzhan S, ihaleye fesat karıştırmak, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve rüşvet almak, belediyeye iş yapan müteahhitler Şerafettin L, Bedri G, Hüseyin Ş. ve müteahhit çalışanı Dilek Y. ihaleye fesat karıştırmak, kamu kurum ve
kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve rüşvet vermek; Oğuzhan O, Metin B. ve Mehmet E. de ihaleye fesat karıştırma; Meral Ö. ise kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık iddiasıyla yargılanacak. Zanlıların 11 ile 21 yıl arasında hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
CHP`li Belediye Meclisi Üyesi Ergün S.`nin 4 Ocak 2011 tarihinde ortaya attığı iddialar sonucunda harekete geçen Gazipaşa Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmayı derinletti. Yerel gazetelerde yer alan iddiaların ardından Cumhuriyet Savcılığı tarafından ifadesine başvurulan Ergün S., iddialarını doğruladı. İddiasında 2009 yılında belediye tarafından doğrudan temin yöntemiyle kepçe çalıştırıldığını ve 14 firmaya ücret ödendiğini, bunlardan sadece Şerafettin L.`ye 114 bin TL ödeme yapıldığını ve diğer
kepçelere ödenen miktarla aradaki farkın açık bir şekilde anlaşılacağını beyan etti.
Ergün S, yine 2009 yılında Fen İşleri, Su İşleri, Temizlik İşleri, Park ve Bahçeler Müdürlüğü birimlerine hizmet alımı yapıldığını, bu ihaleleri Şerafettin L.`nin kazandığını, kendisine bu ihalelerden dolayı 2009 yılında 1 milyon 156 bin lira para ödemesi yapıldığını, tüm bu ödemelerin ihale yapılmak yerine doğrudan temin yöntemiyle parça parça yapıldığını iddia etti. Ergün S.`nin bu iddialarının ardından Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.
KARŞILIKLI ÇIKAR İLİŞKİSİ İDDİASI
Gazipaşa Belediye Başkanı ve yardımcıları, daire müdürleri ile belediyeye iş yapan müteahhitler arasında haksız ekonomik çıkar sağlama şeklinde bir dayanışmanın bulunduğu, tarafların birbirlerine haksız ekonomik çıkar sağladıkları, ihalelerin serbest, objektif, herkesin eşit yarıştığı rekabet ortamında yapılmadığı, ihaleyi alan firma ile ihaleyi veren kurum arasında karşılıklı çıkar ilişkisi olduğu, ihale verme karşılığında ya da doğrudan temin yöntemleriyle hizmet verme karşılığında rüşvet olarak bir
takım parasal bedellerin ödendiği, yakınların müteahhit firmada sigortalı olarak çalıştırıldığı, işe gitmediği halde para ödendiği, diğer haksız menfaatlerin sağlandığı, doğrudan temin yönteminin genel alım yöntemi olarak benimsendiği, kamu kaynaklarının kamunun menfaatlerine kullanılmadığı sonucuna varan Savcılık, Ergün S.`nin sunduğu evrakları incelenmek üzere bilirkişiye gönderdi. Bilirkişi raporunda, birtakım usulsüzlükler tespit edildi. Usulsüzlük tespit edildiği iddia edilen bazı ihaleler ve
savcılığın iddianamesinde yer alan ifadeler şunlar:
"İhale bedelinin 108 bin 856 TL olduğu, herhangi bir ilave iş bedeli olmadığı halde, yüklenici Şerafettin L.`ye 110 bin 984 TL ödeme yapıldığı, fazladan yapılan 2 bin 128 TL`nin ilgili dosyada herhangi bir açıklamanın bulunmadığı, aradaki fark kadar kamunun zararının olduğu, Şerafettin L.`nin dosyasında eksik olduğu halde ihaleye katılması sağlanırken, dosyasında eksiği bulunmayan bir başka firmanın ihaleden elendiği tespit edildi.
İhaleye katılan 4 firmadan 2`si yüksek fiyat verdiği için elenirken, bir firma işçilik maliyetinin altında teklif verdiği için gerekçe alınmadan ihaleden men edilmiş, ihale organizasyon ve personel durumuna ilişkin belgesinin dosyasında olmamasına rağmen Şerafettin L.`ye usulsüz olarak bırakıldığı belirlendi. Aşırı düşük veren isteklilerden açıklama istenilmediği, birden fazla aşırı düşük teklif veren istekli var iken, sadece birisinin değerlendirme dışı bırakıldığı, ihaleye katılan 5 firmadan, asgari
işçilik maliyetinin altında düşük teklif veren, organizasyon ve personel durumuna ilişkin belgesinin dosyasında olmamasına rağmen Şerafettin L.`ye usulsüz olarak bırakıldığı tespit edildi. Bilirkişi raporuna göre, Gazipaşa Belediyesi`ne bağlı müdürlüklerce 2009 yılında finanse edilen ve doğrudan temin yoluyla yapılan projeler, büyük çaplı yatırım projeleridir. Bu projeler için ihtiyaç duyulan kepçe ve iş makinesi çalıştırılması ve kiralanması işlerinde bilinçli olarak usul hatası yapılarak, açık ihale
usulüyle alınması gereken malların doğrudan temin yöntemiyle alındığı tespit edilmiştir. Bu süre zarfında ödenen kepçe kiralarıyla en az 2 kepçenin alınabilecek olmasına rağmen, bu paranın müteahhitleri ödendiği tespit edilmiştir. Şerafettin L.`ye 2006, 2007, 2008, 2009 ve 2010 yıllarına belediyeden toplam 1 milyon 603 bin lira bedelli ihale aldığı belirlenirken, bu hesaplamada doğrudan temin yoluyla alınan kepçe çalıştırma hizmet alımları ve diğer yapı, yol ve kaldırım işleri dahil edilmemiştir.
Belediye yetkililerince ihale süreçleri ihaleyi vermek istedikleri kişilerle birlikte kontrol altında tutulmuş ve dolayısıyla amiyane tabirle iş kitabına uydurulduğu tespit edilmiştir.
Cumhuriyet Başsavcılığı`nın soruşturmaya başlarken yerel gazetelerde yer alan haberleri de dikkate aldığı görüldü. Savcılık iddianamesinde zanlılara şu suçlamalar yöneltildi:
"Gazipaşa Belediyesi yöneticilerinin ilçede faaliyet gösteren müteahhitlerle e`fdğı rekabet ortamında ybir çıkar ilişkisi içinde oldukları, müteahhit Şerafettin L. tarafından tüm imkanların belediye yetkililerine seferber edildiği, Şerafettin L.`nin Belediye Başkanı Özgenç`e otelde oda tahsis ettiği, para verdiği, Belediye Başkan Yardımcısı Rıfat Sönmez`e 07 UB 047 plakalı araba aldığı, yine Belediye Başkan Yardımcısı Fazıl Taşlı`ya para verdiği, Fen İşleri Müdürü Ersan E.`nin teyzesi Meral Ö`nün çalışmadığı
halde çalışıyormuş gibi şirketinde işçi olarak gösterdiği, bu şahsa Ersan E.`nin isteği ile para gönderdiği, yine belediyenin muhasebe biriminde görevlendirdiği Oğuzhan S.`ye 3 müteahhit tarafından değişik miktarda paraların verildiği, özel harcamalarının karşılandığı, Müteahhit Hüseyin Ş. ve Bedri G.`nin yine kendi imkanlarını belediye yetkililerine seferber ettikleri, Belediye yetkililerine gösterilen bu davranışların bir karşılığı olduğu, bunu karşılıklı çıkar sağlamaya yönelik davranışları boyutunda
olduğu, müteahhitlerin belediye yetkililerince TCK. 235/2-4 Maddesi ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu 17/B Maddesine aykırı olarak ihale fiyatını etkilemek için gizli anlaşma yaptıkları, gizli anlaşmalar nedeniyle ihalelerin serbest rekabet şartlarında yapılmadığı, ihale mevzuatına hakim olan serbest rekabet, eşit muamele, güvenilirlik, kamuoyu denetimi, idarenin tarafsızlığı ilkelerinin ihlal edildiği, bu durumun doğrudan kamu zararına yol açtığı, 4737 sayılı yasanın 22/D Maddesinde yazılı ve ancak arizi,
günlük ve basit işler için alım usulü olarak öngörülen doğrudan temin usulünün genel bir alım usulü olarak kabul gördüğü, bu iş yapılırken bile en az 3 adet olması gereken tekliflerin iş yapıldıktan sonra hazırlanıp, iş yapan müteahhide verilip diğer firmalara gönderildiği, iş yapıldıktan sonra yasal prosedürün yerine getirildiği, belli şahıslar dışında belediyeden kimsenin iş alamadığı, Belediye Başkanı`nın işlerin tamamının içinde olduğu ancak işlerin içinde olmadığını kendini kanıtlamak için ihalenin
olduğu gün ilçe dışında olmayı genel bir alışkanlık haline getirdiği, belediye idarecileriyle müteahhitler arasında hayatın olağan akışına uymayacak aile ve arkadaşlık ilişkilerinin bulunduğu, 3 müteahhit arasında denge gözetilerek iş dağıtıldığı, ihaleye giren ve kazanamayan firmaya doğrudan temin işi verilerek memnun edildiği, belediye hizmetlerinin yürütülmesinde haksız çıkar ilişkisinin bir tekelleşmeye yol açtığı, tarafların telefon görüşmelerinden sürekli birbirlerini uyarıp şifreli konuştukları,
hatta telefonla konuşmaktan kaçınıp yüz yüze konuşmayı tercih ettikleri, ihale ile yapılması gereken büyük işleri, haksız çıkar sağlamak, ihale mevzuatının ve ihaleye fesat karıştırma suçunun muhtemel ağır sonuçlarından kurtulmak amacıyla parçalara bölerek, bölüm bölüm doğrudan temin yoluna gittikleri, işlerin usulsüz olarak doğrudan temin sınırları içinde kalmak için parçalara bölündüğü, kamunun zarara uğratıldığı ve taraflar arasında rüşvet ilişkisinin söz konusu olduğu ortadadır.
Belediye yetkilileriyle müteahhitler arasındaki sıkı ilişki değerlendirildiğinde Şerafettin L.`nin Belediye Başkanı Cemburak Özgenç, Fene`fdğı rekabet ortamında y İşleri Müdürü Ersan E. ile Bedri G.`nin, Fazıl Taşlı ile Hüseyin Ş.`nin Cavit Y, Rıfat Sönmez ve Oğuzhan S. ile yakın ilişki içinde oldukları, yani her müteahhidin belediye içinde kendisini koruyan ve kollayan bir hamisi olduğu, çıkarlarının belediye içindeki bu kişiler tarafından korunduğu sonucuna varılmıştır.
Gazipaşa Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 21 Ocak 2011 tarihinde verilen izinle başlatılan ve 5 Temmuz 2011`e kadar süren teknik takip süresince Gazipaşa Küçük Sanayi Sitesi İmar Yolu Beton Parke İmar İhalesi, İnönü Caddesi Parke Döşeme Hizmet Alım İhalesi, İkinci El Araç Alım İhalesi, Kültür Merkezi Tadilat İhalesi ve Şehir İçi Minibüs Hattı Kiralama İhalesi yapılmış, bu ihalelerde çeşitli usulsüzlükler yapıldığı savcılık makamınca iddia edildi.
ŞÜPHELİLER HAKKINDAKİ İDDİALAR
Cemburak Özgenç`in, İhaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 158/1E, 252/1 ve 252/3 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Fazıl Taşlı`nın, ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235, 252/1 ve 158/1E maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Rıfat Sönmez`in, ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235/1 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Ersan E`nin de ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Cavit Y`in ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235/1, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi
Mukadder Ç`in ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235/1, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Oğuzhan S`in ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet alma eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Şerafettin L`in ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet verme eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235/1, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Bedri G de, ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet verme eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla ifadesi alınırken TCK`nın 235/1, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Hüseyin Ş`in ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet verme eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235/1, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Dilek Y`in de (Şerafettin L`nin sekreteri), ihaleye fesat karıştırma, kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık ve rüşvet verme eylemlerini gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 235/1, 158/1E ve 252/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Meral Ö`nene`fdğı rekabet ortamında yün (Ersan E`nin teyzesi), Kamu kurumunun aleyhine dolandırıcılık gerçekleştirdiği iddiasıyla TCK`nın 158/1E maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Oğuzhan O`nun (Ersan E`nin arkadaşı, mühendislik firması sahibi), Kendisi ihaleye girme yeterliliğine sahip olmayan kişiye bu yeterliliği sağlamaya yönelik davranışlarda bulunduğu iddiasıyla TCK`nın 235/1 maddesi uyarınca yargılanması istendi.
Metin B`in (İlaçlama firması sahibi), Şüphelinin TCK`nın 235/1 maddesi uyarınca yargılaması istendi.
Mehmet E`nin de Fazıl Taşlı ile beraber TCK`nın 235/1 maddesi gereğince yargılanması istendi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum’dan Avrupa’ya staj için gidiyorlar Oltu Mesleki Eğitim Merkezi’nde onlarca öğrenci, farklı meslek gruplarında Avrupa’nın değişik ülkelerine staj amaçlı gönderiliyor. Oltu Mesleki Eğitim Merkezi’nin hazırlayıp sunduğu ve Türkiye Ulusal Ajansınca akredite edilerek finanse edilen proje çerçevesinde; kuaförlük dalında Barselona’ya beş öğrenci bir öğretmen, motorlu araçlar teknolojisi dalında Almanya’ya yedi öğrenci bir öğretmen ve aşçılık dalında Portekiz’e beş öğrenci bir öğretmen gidecek. Adeta Avrupa’da üs kurdular Oltu Mesleki Eğitim Merkezi öğrencileri stajlarının önemli bir bölümünü Avrupa Birliği ülkelerinde yapıyorlar. Merkez Müdürü Önser Yeğin’in göreve gelmesinden sonra yaptığı AB projeleriyle gündeme gelen Oltu Mesleki Eğitim Merkezi, Türkiye’de kendi türünde akredite olan iki Mesleki Eğitim Merkezi’nden birisi olmayı başardı. Adeta bir şubesini Avrupa ülkelerinde açan merkez, şimdiye kadar onlarca öğrencisine 14 günden bir yıla kadar sürelerle yurt dışında mesleki eğitim alma imkanı sağladı. 2 Mayıs 2024 tarihinde 5 öğrenci 1 öğretmen ile İspanya Barselona’ya kadın kuaförü dalında öğrenciler 21 günlük staj eğitimine gidecek. Motorlu Araçlar Teknolojisi alanından da ise yedi öğrenci 21 gün ile 90 günlük staj için Almanya’nın sanayi kenti olan Hamburg’da olacak. Bangkok’ta staj yapacaklar Oltu Mesleki Eğitim Merkezi’nin Müdürü ve Proje Koordinatörü Önser Yeğin, “9 Mayıs 28 Mayıs 2024 tarihleri arasında da beş öğrenci bir öğretmenimiz ile beraber Portekiz’e staj eğitimi için gidecekler. Aynı şekilde Kuyumculuk Teknolojisi alanı değerli taş işleme ve faset kesim teknikleri için 25 Mayıs -9 Haziran 2024 tarihleri arasında ise Tayland’ın başkenti Bangkok’a 2 öğrenci 3 öğretmen ile giderek burada değerli taşların işlenmesi sanatı ile alakalı eğitim alacaklar. Bu alanda bir ay içinde bir okuldan bu kadar yurt dışı faaliyeti gerçekleştirmek rekordur. Bir ayda 25 öğrenci ve beş öğretmenin yurt dışı iş ve işlemlerini gerçekleştirerek. Bu organizasyonu başarmanın sevincini tüm personel ve öğrencilerimizle haklı gurunu yaşıyoruz. Görev sürem burada 12 Temmuz 2024’te bitecek ve bu okuldan ilçemizin başka bir okuluna tayin olacağım. Bu zamana kadar en güzel hizmetleri yapmaya devam edeceğiz” dedi. 95 öğrenci staj imkanı buldu İlçe Milli Eğitim Müdürü İlhami Şahin, “Oltu Mesleki Eğitim Merkezi özellikle Oltumuzla ismi anılan taş işlemeciliğini tüm dünyaya tanıtması ve mesleki eğitiminde bir farkındalığı oluşturması açısından Merkez Müdürü Önser Yeğin’nin olağanüstü gayretlerini takdir ediyoruz. Türkiye’de bu kadar Mesleki Eğitim Merkezi içerisinde sadece iki mesleki Eğitim Merkezi’nden birisi olarak Türkiye Ulusal Ajansınca akredite edilmesi başlı başına önemli bir başarıdır” şeklinde konuştu. Oltu Mesleki Eğitim Merkez’inden şimdiye kadar AB ülkelerinde 25 öğretmen, 95 öğrenci 14 gün, 21 gün, 90 gün , 180 gün ve 365 gün sürelerle mesleki alanlarında staj eğitimi yaptı. Bir öğrenci Londra’da istihdam imkanı bulurken, dört öğrenci de Hollanda’da iş buldu. AB Staj hareketliliğine katılan tüm öğrenciler alanlarında istihdam edilmişlerdir. 2027 yılına kadar akredite olan Oltu Mesleki Eğitim Merkezi, AB ülklerine staj eğitimi için öğrenci göndermeye önümüzdeki yıl da devam edecek.
İstanbul Diş teline avantajlı alternatif: Şeffaf plaklar Hizalanmış dişlere ve sağlıklı bir gülüşe sahip olmak isteyen fakat diş teli kullanmaktan çekinenlerin sıklıkla tercih ettiği şeffaf plaklara dair merak edilenleri anlatan Ortodontist Dr. Öğr. Üyesi Merve Kurt Bıyıklıoğlu şeffaf plakların çocukların kullanımına da uygun olduğunu vurguladı. İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Diş Hastanesi’nden Ortodontist Dr. Öğr. Üyesi Merve Kurt Bıyıklıoğlu şeffaf plak tedavisinin kişiye özel planlanarak üretilen, takılıp çıkartılabilen şeffaf hizalayıcılar kullanılarak dişlerin kademeli olarak düzeltilmesini amaçlayan bir işlem olduğunu belirtti. Günde ortalama 22 saat takılmalı Bıyıklıoğlu, şeffaf plakların neredeyse kimsenin fark etmeyeceği kadar ince bir yapıda olduğunun altını çizerek, “Diş yüzeyine eklenen ve ataçman adı verilen dolgu çıkıntıları üzerinden kuvvet uygulanarak dişleri düzeltir. Dişlerin hareket edebilmesi için uygulanan kuvvet devamlı olmalıdır. Bu sebeple ortodontik plakların beslenme zamanı ve diş fırçalarken çıkarılması haricinde günde ortalama 22 saat takılması gerekiyor. Şeffaf plaklar ilk takıldığında bir baskı hissedilebilir ancak kısa süre sonra alışmak mümkün” dedi. “Hem çocukların hem de yetişkinlerin kullanımına uygun” Bıyıklıoğlu, şeffaf plakların diş destek dokuları sağlıklı ise hem çocuklarda hem de yetişkinlerde kullanılabileceğini belirterek “Diş çapraşıklığı, dişler arası boşlukların kapatılması, gülümseme estetiği planlaması, protez öncesi hazırlıklar gibi tedavi hedefleri için uygulanıyor. Tedavi sonrasında dişlerin eski haline dönmesini engellemek için tel tedavisinden sonra yapıldığı gibi dişler arkadan ince bir telle sabitlenir, bu tel dışarıdan görünmez.” dedi. “Ortodontist yönlendirmesi çok önemli” Şeffaf plak tedavilerinde sürecin ortodontistin ağızdan ölçü alması ile başladığını anlatan Bıyıklıoğlu, “Bu aşamada geleneksel ölçü yöntemleri kullanılabildiği gibi ağız içi tarayıcılar da tercih ediliyor. Alınan ölçü bilgisayar ortamına aktarılıyor ve dişler bilgisayar simülasyonu ile hareket ettirilerek şeffaf plaklar hazırlanıyor. Dişlerin hareket etmesi istenen pozisyona göre seri şekilde üretim yapılıyor. Ölçüler alındıktan sonra plakların hastaya teslim edilmesi kullanılan sisteme göre 4 haftayı bulabilir. Şeffaf plak tedavisinde her bir plak ortalama 7-10 gün kadar takılır, tedavinin devam ettiği süreçte ortodontistin yönlendirmesiyle gerekli diğer plaklara geçilir.” ifadelerini kullandı. Ağız hijyeni için oldukça faydalı Hastaların, günlük diş temizliğinde olduğu gibi plaklarını çıkartarak dişlerini ve plaklarını temizleyebileceklerini dile getiren Bıyıklıoğlu, “Plaklar sert olmayacak şekilde fırçalanabilir. Bu nedenle hastanın ağız hijyenini sağlaması bakımından bir sorun teşkil etmez. Hastaların daha önce bir tedavi görmüş olması (ortodonti, dolgu, kanal tedavisi, kuron kaplama vs.) şeffaf plak tedavisi için bir engel oluşturmaz. Şeffaf plak tedavileri geleneksel tel tedavileriyle kıyaslandığında daha fazla hasta kooperasyonu gerektirir.” şeklinde konuştu. Şeffaf plakların avantajları saymakla bitmiyor: Tedavi sonucu önceden görülüyor, yeme içme kısıtlaması gerektirmiyor Dr. Öğr. Üyesi Merve Kurt Bıyıklıoğlu, hastaların sıkça merak ettiği şeffaf plak kullanımının avantajlarını şu şekilde sıraladı: -Dijital olarak oluşturulan tedavi simülasyonu sayesinde hasta, tedavi sonucunu henüz tedavi başlamadan önce üç boyutlu olarak görülebiliyor. -Yemek yerken çıkarılabilir olması sayesinde yeme-içme kısıtlaması gerektirmez. -Diş fırçalarken çıkarılabilir olması braket tedavisine kıyasla fırçalamada kolaylık sağlar. -Spor, yüzme gibi aktivitelerde plaklar engel teşkil etmez. -Plakların varlığına alışma süreci geçtikten sonra konuşmada sorun oluşturmaz. “Uzaktan tedavi takibi sağlanabiliyor” Şeffaf plakların kontrol sürecinde hastaların genellikle 4 - 6 haftada bir rutin kontrollere çağırıldığını ve tedavi sürecine göre bu aralığın daha uzun veya kısa tutulduğu zamanlar da olabildiğini belirten Bıyıklıoğlu sözlerini, “Kontroller sırasında şeffaf plakların ağıza uyumunun kontrolü, dişlerin konumunun önceden planlanan simülasyondaki konumlarla karşılaştırılması, genel gidişatla ilgili hasta bilgilendirmesi gibi işlemler olur. Ayrıca şehir dışı/ yurt dışı hastalar için uzaktan tedavi takibi sağlanabilir.” şeklinde sonlandırdı.
Erzurum Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin’den işbirliği protokolü Erzurum’un Narman ilçesine bağlı Kilimli köyünde yöresel gıda ürünleri üzerine üretim faaliyetlerini sürdüren Köyden Gelsin ve Erzurum merkezde faaliyet gösteren Erzurum Kadın Kooperatifi örnek bir protokole imza attı. Protokolde imzalar, Erzurum Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Polat ve Köyden Gelsin işletme sahibi Ömer Karahan tarafından atıldı. Faaliyetlerinde doğal ve organik ürün üretimi ve satışını esas alan Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin, yöresel ürünlerin değerini ve kadın gücünü artırmaya yönelik yapılan anlaşmayla; köy dokusunu tüm doğallığıyla ürünlerine yansıtan Köyden Gelsin ürünlerinin Erzurum’da tek satış noktasının Erzurum Kadın Kooperatifi olacağını bildirdi. Protokolün; yerelde ticari işbirliğine destek vermek, yerel dokunun doğal ve organik standartlarda, ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtılmasına aracılık etmek, ürün portföyünü geliştirmek, kadın istihdamını ve kadın dayanışmasını artırmak, fiziki ve dijital ortamda satış/pazarlama faaliyetlerini birlikte yürütmek adına gerçekleştiği, bu protokolün sadece iki firmanın iş birliği anlamına gelmenin ötesinde, yöresel ürünlerin ticaretiyle yerel ve bölgesel kalkınmaya önemli katkılar sağlayacak nitelikte olduğu belirtildi. Erzurum Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Polat; “İmzalanan protokolle Erzurum Kadın Kooperatifi üye sayısının artması ve kooperatifin faaliyetlerinin genişlemesi, bölgedeki kadınların iş imkanlarını ve gelirlerini artıracak aynı zamanda, kooperatifçilik ruhu sayesinde kadınlar arasında dayanışma ve güç birliği artacaktır” dedi. Polat; “Bu protokolle yöresel ürünlerin değerlendirmesi konusunda örnek teşkil etmesi hedefiyle, Erzurum’un yöresel ürünlerinin ulusal ve uluslararası pazarda tanınması ve Erzurum’un turizm potansiyelinin artması da beklenmektedir. Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin arasındaki bu protokol, sadece iki firmanın iş birliği anlamına gelmenin ötesinde, önemli bir sosyal ve ekonomik kalkınma projesidir” dedi. Köyden Gelsin işletme sahibi Ömer Karahan ise; “Bu iş birliği, bölgedeki diğer küçük işletmelerin ve girişimcilerin de gelişmesine ilham kaynağı olacak ve yerel ekonomiye katkıda bulunacaktır. Köyden Gelsin ve Erzurum Kadın Kooperatifi arasındaki bu protokolle, her iki kuruluşun bilgi ve birikimlerini paylaşması Erzurum’un zengin kültürü ve gastronomisinin daha geniş kitlelere tanıtılabilmesine vesile olacak, yeni ürünler geliştirilerek mevcut ürünlerin kalitesi artırılacaktır” diye konuştu.
Gaziantep MÜZSAN organizasyonu ile bağlama öğrenen depremzede kursiyerlere sertifika verildi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen proje kapsamında Türkiye Müzisyenler ve Sanatçılar Federasyonu (MÜZSAN) organizasyonu ile bağlama çalmayı öğrenen 250 depremzede öğrenci düzenlenen törenle sertifikalarını aldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen ‘bağlama ve eğitim bizden, öğrenmek sizden’ projesi kapsamında Türkiye Müzisyenler ve Sanatçılar Federasyonu (MÜZSAN) organizasyonu ile depremden etkilenen 11 ildeki konteyner kentlerde yaşayan gönüllü öğrencilere bağlama kursu verildi. Depremzede 250 öğrencinin bağlama öğrenmesini sağlayan projenin finali ve sertifika töreni yapıldı. Gaziantep Şahinbey Kültür Merkezi’nde yapılan törene MÜZSAN Genel Başkanı Ahmet Onurlu, Gaziantep İl Kültür ve Turizm Müdürü Selçuk Korkmaz, deprem bölgesindeki illerden gelen öğrenciler, velileri ve hocalar katıldı Onurlu’dan Bakan Ersoy ve ekibine teşekkür Törende konuşma yapan MÜZSAN Genel Başkanı Ahmet Onurlu, “Aylarca devam eden projemizin bugün sonuna geldik ve burada finali yapıp kursa katılan kursiyerlerimize katılım belgelerini veriyoruz. Daha önce dağıttığımız bağlamaları ile bu kursiyerlerimiz bağlama çalmayı öğrendiler ve bugün de bu belgeyi almaya hak kazandılar. Bu projede bizlerden desteklerini esirgemeyen başta Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bakan yardımcısı Nadir Alpaslan, Telif Hakları Genel Müdürü Erkin Yılmaz ve bakanlık çalışanları ile bu projede üstün gayret gösteren hocalarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Yapılan konuşmaların ardından bağlama kursiyerlerine katılım belgeleri teslim edildi. Tören sonrası MÜZSAN Genel Başkanı Ahmet Onurlu ve depremzede kursiyerler ile birlikte Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesi ziyaret edildi. Ziyaret sırasında Halfeti Kaymakamı Zikrullah Erdoğan ile de bir araya gelen heyet, daha sonrasında tekne turuna katıldı, sıra gecesi eşliğinde doyasıya eğlendi. Program, günün anısına hatıra fotoğrafı çekilmesiyle son buldu.
Bayburt Bayburt’tan özel çocuklar ilk defa atlarla tanıştılar Bayburt’ta özel gereksinimli öğrenciler at çiftliğinde at binerek keyifli vakit geçirdiler. İlk defa atlarla tanışma fırsatı bulan çocukların heyecanlı ve mutlu halleri yüzlerde tebessüm oluştururken, özel çocukların at bindiği, doyasıya eğlendiği o anlar adeta yürekleri ısıttı. Bayburt Özel Eğitim Uygulama Okulunda eğitim gören öğrenciler için Bayburt Atlı Spor Kulübü ve Gençlik Merkezi işbirliğiyle Kurucakol köyünde bulunan at çiftliğinde at binme etkinliği düzenlendi. İlk defa at binen öğrenciler heyecanlı anlar yaşarken, etkinlikte çocuklarını yalnız bırakmayan veliler çocukların heyecanlarına ortak oldular. Öğretmenleri ve gençlik merkezi gönüllüleri kontrolünde ata binen çocukların mutlulukları yüzlerine yansırken, çocuklar çok mutlu olduklarını söylediler. Cirit kulüpleri olarak sadece cirit oynamadıklarını, sosyal ve kültürel etkinliklere de katkı sunduklarını söyleyen Bayburt Atlı Spor Kulübü Başkanı Arif Köprücü, "Bayburt Atlı Spor Kulübü ve Bayburt Gençlik Merkezi olarak özel kardeşlerimize özel bir etkinlik düzenledik. Özel çocuklar atla tanıştılar, ata bindiler. Bugüne kadar yaptığımız etkinlikler içerisinde en sevdiğimiz etkinlikler bu tür etkinlikler oluyor. Cirit kulüpleri olarak sadece cirit oynamıyoruz, aynı zamanda atlarımızla birlikte şehrimizdeki bu tür kültürel ve sosyal faaliyetlere de katılıyoruz" dedi. Özel öğrencilerin mutlu olduğunu, keyifli bir gün geçirerek, unutulmaz anlar yaşadıklarını belirten Gençlik Merkezi Gençlik Lideri Kadir Köprücü, "Özel öğrencilerimizi çiftliğimizde ağırladık. Onların bu özel ve güzel gününde yanlarında olmaktan onur ve mutluluk duyduk. Onların sevincini görmek, onların mutluluğunu görmek bizleri de gerçekten mutlu etti. Buradan herkese bu kardeşlerimize özel olduklarını hissettirmeleri gerektiğini ve her daim yanlarında olmaları gerektiğini söylemek istiyorum. Göründüğü gibi çocuklar çok mutlu oldular, atlarla tanıştılar, atları sevdiler, mutlu bir gün geçirdiler" ifadelerini kullandı. Düzenlenen etkinliğe Bayburt Özel Eğitim Uygulama Okulu Müdürü Mahmut Sarıaslan, Kop Atlı Spor Kulübü Başkanı Arif Köprücü, Gençlik Merkezi liderleri, gönülleri, öğretmenler, aileler ve çocuklar katıldı. Renkli görüntülere sahne olan etkinlik, toplu hatıra fotoğrafı çekilmesinin ve öğrencilere ikramlarda bulunulmasının ardından son buldu.
Mersin Sakinliği sevenler için Kızkalesi’nin en güzel zamanı Son günlerde havanın ısınmasıyla birlikte deniz suyunun 23 derecelere ulaştığı Akdeniz’in incisi Mersin’in en gözde mekanlarından Kızkalesi’nde sakinliği sevenler tatilini geçirmeye başladı. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Korykos Antik Kenti’nin en önemli parçası olan Türkiye’nin turizm merkezlerinden Mersin’in Erdemli ilçesi sınırlarındaki ’Kızkalesi’nde en güzel zamanlar yaşanıyor. Havanın 28 derecelere ulaştığı bugünlerde deniz suyunun da 23 derece olmasıyla sakinliği sevenler tatillerini geçirmeye Kızkalesi’ne gelmeye başladı. Tatil şehirleri arasında denizi, altın sarısı kumuyla dikkat çeken Kızkalesi’nde tatilciler uygun fiyata tatil yapmanın fırsatını da yaşıyor. 5 gecelik tatil fiyatının otel ve pansiyonlarda 10 ile 15 bin TL’ye gelmesi de tatilcileri cezbediyor. Mayıs ayında tatile gelenler hem denizin, hem kumsalın tadını çıkartıyor. Günü birlik gelenler ise tekne turu yaparak Kızkalesi’ne giderek tarihi mekanı geziyor. "En güzel zamanları Şehir dışından tatil amaçlı gelen ve kendini dünyanın harika yerlerinden Kızkalesi’nde bulduklarını belirten Mehmet Uysal," Şuan en güzel zamanları. Çocuklarla birlikte harika bir zaman geçiriyoruz. Deniz çok güzel. Gelir gelmez denize girdim. İnsan dayanamıyor, Mart ayında da olsak girerdim denize o kadar güzel albenisi var ki. Dünyanın öbür ucundan insanlar geliyor. Oteller de fiyat olarak çok uygun. Gerçekten en güzel zamanları, yoğunlaşmadan herkese tavsiye ederim"dedi. "Kızkalesi dünyaya açılan turizm kapısı" Kızkalesi Kültür ve Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Mehmet Şirin Öztop ise," Sakinliği tercih edenler için mayıs, haziran en güzel dönem. Kurban bayramıyla beraber Eylül’ün 15’ine kadar her yer dolu dolu geçeceği için sakinliği tercih edenleri şimdi bekliyoruz. Fiyatlar çok makul, herkesin bütçesine uygun konaklayacağı tesisler mevcut, alternatifler çok fazla"ifadelerini kullandı. İnsanların denize girmeye başladığına dikkat çeken Öztop," Denizin sıcaklığı 23 derece. Tabi Mersin tatil noktasında çok güzel bir yer. 321 kilometre kıyı şeridimiz mevcut. Başlı başına bir destinasyon. Bununla beraber Kızkalesi dünyaya açılan turizm kapısı. Gerçekten muazzam bir denizimiz var, 25 metreden sonra derinleşiyor. Denizin içinde de taş yok. Şuanda üstünde bulunduğumuz altın sarısı kumumuzda da taş yok. Tam denizin ortasında bir de karada kalemiz var. İki kale var, yüzlerde tarihi nokta var. Misafirlerin günlerini kültür turları ile zenginleştirecekleri inanılmaz alternatifler var" diye konuştu.