YEREL HABERLER - 06 Mart 2012 Salı 10:05

NEÜ REKTÖRÜ PROF. DR. FİLİZ KILIÇ;

A
A
A
NEÜ REKTÖRÜ PROF. DR. FİLİZ KILIÇ;

İstanbul Nevşehirliler Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin kuruluşunun 50’inci yıl dönümü dolayısıyla Nevşehir’de düzenlenen kaynaşma gecesinde konuşan Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, Nevşehir’in geleceğinin üniversitede olduğunu söyledi.
Avanos Belediyesinin ev sahipliğinde Avanos Han Restaurant’ta gerçekleştirilen kaynaşma gecesine Nevşehir Valisi Abdurrahman Savaş, Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, Genel Sekreter V. Doç. Dr. Erdoğan Çiçek, Rektör Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Özden Taşğın, Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Oktay Şaşırmaz, Nevşehir İl Emniyet Müdürü Dr. Ömer Gurulkan, Nevşehir Eski Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyon Başkanı Mehmet Elkatmış, İstanbul Nevşehirliler Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Aşiret Dalcı ve yönetim kurulu üyeleri, İlçe ve belde belediye başkanları, siyasi parti il başkanları, sivil toplum kuruluşu başkanları ve üyeleri, Nevşehir ve İstanbul’da yaşayan Nevşehirli iş adamlarının yanı sıra yoğun bir katılım oldu.
İstanbul Nevşehirliler Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından ’50. Yılda Birlik Bizim, Güç Bizim, Nevşehir Kaynaşma Yemeği’ adı altında düzenlenen gecede birlik ve beraberlik mesajları verildi.
İstanbul’da yaşayan Nevşehirli iş adamlarının Nevşehir’e yatırımlar yapmalarına yönelik bir çok projelerinin olduğunu belirten, birlik ve beraberlik çağrısında bulunarak en büyük yatırımın insana yapılan yatırım olduğunu söyleyen İstanbul Nevşehirliler Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Aşiret Dalcı "Bu gönül yolunda bizlerle birlikte olan sizlerle birlikte 1962’de kurulan derneğimizin bugün 50. yılını kutluyoruz. Kuruluşundan bugüne kadar bize göre Nevşehir’e damga vuran, Nevşehir Üniversitesinin hayatiyet kazanmasında çok büyük emekler veren İstanbul Nevşehirliler Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği olarak bizler sosyal, kültürel, ekonomik yapılanma adına, birlik ve beraberlik adına bir takım çalışmalar yapıyoruz. Bunların en önemlisi de Türkiye’de başarılı olmuş, dereceler elde etmiş öğrencilerimize burs veriyoruz. Bunun yanında İstanbul’da kaybolmaya yüz tutmuş değerlerin bir araya getirilmesi, ortak paydada susamışlığın, özlemlerin giderilmesi adına biz, Nevşehirli hemşerilerimizin bir araya gelmesinde bir takım etkinlikler yaparak buluşmaları gayretleri içerisindeyiz. Nevşehir İstanbullular Derneği bugün 50’inci yılını idrak ediyor. Ne mutlu ki kuruluşundan bugüne kadar belirli evreleri aşarak, sosyal, kültürel, ekonomik yaptırımları ortaya koyarak devamlığını sağlamış bir derneğin bugünkü bireyleriyiz. Bizler de bu bayrağı aldıktan sonra, kendi yönetim anlayışımızla, yeni bir sloganla ’Birlik bizim, güç bizim’ anlayışıyla, paylaşmak ve sevmek misyonuyla bu açılımı İstanbul -Nevşehir, İstanbul tüm Türkiye, İstanbul tüm Osmanlı Coğrafyası ve Türk dünyasıyla pekiştirmek, olgunlaştırmak amacıyla bir takım çalışmalara girdik. Nevşehir derneği İstanbul’da yaptıklarının yanında, Nevşehir’de de bir takım çalışmalar yapmak üzere, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, valilik, belediyeler, rektörlük ve diğerleriyle birlikte bir takım çalışmalar yapmak için birlik ve beraberlik içerisinde birlik ve beraberliğimizin gücünü ortaya koyacağız. Nevşehir’in geleceğiyle ilgili birçok projelerimiz var. İstanbul’dan göç eden iş adamlarımızın Nevşehir’e yatırım yapmaları, burada yaşayan insanlarımızın refah düzeyini arttırmak için, hep birlikte kucaklaşarak, birbirimizi severek hayırlı işler yapmak için yola çıktık. En büyük yatırım insana yapılan yatırımdır. İnşallah hep birlikte büyük şeyler yapacağız." dedi.
Gerek ekonomik açıdan, gerekse kültürel ve sosyal açıdan Nevşehir Üniversitesinin daha güçlü olması halinde, Nevşehir’in de bir o kadar güçlü olacağının ve Nevşehir’in geleceğinin üniversitede olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Filiz Kılıç ise, "Nevşehir Üniversitesi 2007 yılında kuruldu ve o döneme kadar da büyük emekler verildi. Bu nedenle emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Üniversitemiz kurulduktan sonra bu bayrağı bizler devralarak, oluşturduğumuz ekiple, arkadaşlarımızla bu bayrağı en iyi seviyelere çıkarmak için çalışıyoruz. 2008 yılında 2010 öğrenci varken bu sayı dört katına çıkarak bugün üniversitemizde 8 bin öğrencimiz oldu. Bunun yanında hoca sayımız ve personel sayımızda da büyük artışlar oldu. Bizler değişik kültür yapısıyla birlikte büyük bir aileliyiz. Bu öğrencilerimizden İstanbul, Ankara, İzmir ve birçok yerden gelen öğrencimiz var. Bizim bu büyük aileyle birlikte Nevşehir ekonomisine büyük katkılarımız olduğu gibi, bizim için en önemlisi Nevşehir’in hayatına sosyal ve kültürel olarak da sağladığımız katkılardır. Sizlerin sayesinde ve desteğiyle Üniversitemiz şu anda çok iyi gelişme gösteriyor. Ama geçen hafta itibariyle Türkiye’de 172’nci üniversite kurulmuş durumda ve üniversitenin olmadığı yer kalmadı. Hemen yakın vilayetlerimize baktığımızda üniversite olarak çok güçlü rakiplerimiz var. Benim en büyük arzum ve gönlümden geçen çok kısa sürede bu hızlı gelişimimizi sizlerinde desteğiyle daha hızlı bir şekilde gerçekleştirerek bu 172 üniversite içinde çok daha iyi yerlere gelebilmek. Nevşehir’in geleceği tarımda ve turizmde olduğu gibi, Nevşehir’in geleceği üniversitede. Gerek ekonomik açıdan, gerekse kültürel ve sosyal açıdan üniversitemiz ne kadar güçlü olursa Nevşehir o kadar güçlü olur. Biz üniversite olarak turizm sektörüne de ara elemanlar yetiştirmek, eğitimciler yetiştirmek için çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Biz Nevşehir’in geleceğinin bacasız sanayi olarak nitelendirdiğimiz tarımda, turizmde ve üniversite de olduğunu görüyoruz." diye konuştu.
Nevşehir’in her alanda gelişebilmesi için birlik ve beraberliğin önemine değinen Vali Abdurrahman Savaş,"Nevşehir Derneği gibi bütün sivil toplum örgütleri bir bütün olarak değerlendirilmeli. Birlik ve bütünlük ancak bu şekilde sağlanabilir. Nevşehir için de İstanbul, Ankara gibi birçok ilde bulunan hemşerilerimizin ve sivil toplum örgütlerinin birliktelik içinde olması gerekir. Memnuniyetle söyleyebilirim ki, Nevşehir’in çıkarı için bugüne kadar bu birlikteliği bozacak kişi ve kurum görmedim. Ekonomik faaliyetler, sanat, kültür gibi konularda Aksaray, Kayseri, Niğde gibi kendimize yakın illerle yarışırken biz aslında pastayı büyüterek yarışıyoruz. Aslında biz onların pastasını almak yerine tarımda, ihracatta ve diğer konuda hesaplarımızı ortaya koyuyoruz. Bizler il olarak uzlaşma halinde veya çoğunluğun uzlaştığı alanda diğerlerinin de onlara uyarak demokratik bir anlayışla arayış içerisinde olmalıyız. Şu anda sizin buradaki varlığınız, burada bir araya gelmeniz büyük bir adım" diye kaydetti.
Sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile iş adamlarının da söz aldığı ve toplu halde hatıra fotoğraflarının çekildiği kaynaşma gecesinin sonunda İstanbul’dan gelen Nevşehirli iş adamları ve beraberindekiler Rektör Prof. Dr. Filiz Kılıç tarafından üniversite Sebahat ve Erol Toksöz Uygulama Oteli’nde misafir edilerek kendilerine sabah kahvaltısı verildi. Kahvaltıya Nevşehir Valisi Abdurrahman Savaş, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çetin Pekacar, Rektör Danışmanı Özden Taşğın, iş adamı Musa Ertaş ve Nevşehir Özel Organize Sanayi Başkanı İlhan Kahraman katıldı.
İstanbul’dan gelen Nevşehirli iş adamları ve beraberindekiler daha sonra Nevşehir Valisi Abdurrahman Savaş tarafından Topuzlu Han’da verilen öğle yemeğine katıldıktan sonra Nevşehir’den ayrıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın BARÜ, 9 farklı göstergede Türkiye’nin en başarılı üniversiteleri arasında Bartın Üniversitesi (BARÜ) Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yayımlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025"e göre 9 farklı göstergede ilk 20’de yer aldı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından 67 farklı gösterge doğrultusunda Türkiye’deki 201 üniversiteye ait analizlerin yer aldığı "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" yayımlandı. Üniversitelere yönelik en kapsamlı değerlendirmelerden biri olan rapora göre Bartın Üniversitesi (BARÜ) kalite, erişilebilirlik ve uluslararası sıralamalardaki yükselişiyle farklı göstergelerde Türkiye’de ilk 20 üniversite arasında yer almayı başardı. YÖK raporu, üniversiteleri "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslararasılaşma", "Sürdürülebilirlik" ve "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" olmak üzere 5 ana kategori altında değerlendirip üniversitelerin yükseköğretime yaptıkları katkı ve sağladıkları gelişmeye göre hazırlandı. BARÜ, her gösterge için ilk 20’de yer alan üniversitelerin açıklandığı raporda 9 göstergede 201 üniversite arasından Türkiye’nin en iyileri arasına girdi. BARÜ, engelsiz üniversite çalışmalarıyla 2 göstergede ilk 5’te BARÜ engelsiz üniversite olma yolundaki çalışmalarıyla sahip olduğu 40 erişilebilirlik bayrak ve nişanlarıyla ise engelsiz bayrak ödül sayısının en yüksek olduğu üniversiteler arasında ilk 5’te yer aldı. BARÜ, erişilebilir bilgi kaynaklarına yönelik kütüphanelerde sesli kitap ve engelli dostu kaynak sayısına göre hazırlanan listede ise 1 milyonu aşan kaynağıyla 5’inci oldu. BARÜ, "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın" alanlarında üst sıralarda BARÜ, ders işleyişinden memnuniyet yüzdesinin en yüksek olduğu üniversiteler arasında 7’nci, öğretim üyelerinden memnuniyet yüzdesinin en yüksek olduğu üniversiteler arasında 13’üncü, TÜBİTAK BİDEB kapsamında en fazla destek alan üniversiteler arasında 8’inci oldu. Öğrenciler tarafından yürütülen sosyal sorumluluk projeleri göstergesinde ise BARÜ, 214 projesiyle 12’nci sıraya yerleşti. Son olarak kariyer merkezinin gerçekleştirdiği faaliyet sayısında da BARÜ, istikrarlı gelişimini bir kez daha ortaya koydu. Uluslararası sıralamalarda başarısıyla adından söz ettiren BARÜ Times Higher Education (THE) Dünya Sıralaması’nda en başarılı Türk üniversiteleri arasında 13’üncü, UI GreenMetric Yeşil Üniversite Sıralaması’nda en iyi sıralamaya sahip üniversiteler arasında 13’üncü, THE Etki Sıralamaları kapsamındaki iklim eylemi kategorisindeki üniversiteler göstergesindeyse 18’inci oldu. "Yükseköğretim hedeflerine katkı sunmayı sürdüreceğiz" Rapor hakkında değerlendirmelerde bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, "Yükseköğretim Kurulumuz (YÖK) tarafından büyük bir titizlikle hazırlanan ‘Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025’te birçok alanda Türkiye’nin en başarılı üniversiteleri arasında yer almamız bizler için büyük bir gurur kaynağıdır. Eğitim-öğretimden araştırma-geliştirmeye, uluslararasılaşmadan erişilebilirliğe kadar farklı göstergelerde elde edilen bu başarı, sürdürülebilir gelişim anlayışımızın bir sonucudur. Bu süreçte üniversitelerimize sunduğu desteklerden dolayı YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Erol Özvar ve YÖK üyelerimize teşekkür ediyorum. Bartın Üniversitesi olarak ülkemizin gelecek vizyonu doğrultusunda hazırlanan yükseköğretim hedeflerine katkı sunmaya devam edeceğiz" dedi.
Bartın BARÜ’de kampüsteki hayvanlar için yaşam merkezi oluşturuldu Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kutlubey Yerleşkesi’nde kampüs içinde yaşayan hayvanlar için "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Bartın Üniversitesinde (BARÜ) kampüs içinde yaşayan hayvanların güvenli ortamlarda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Kutlubey Yerleşkesi’nde 400 metrekarelik alana inşa edilen merkez, BARÜ Doğa ve Hayvan Kulübü öğrencileri ile akademik ve idari personelin iş birliğiyle oluşturuldu. Böylece BARÜ, Öğrenci Yaşam Merkezi ve Engelsiz Yaşam Alanı’ndan sonra oluşturduğu Hayvan Yaşam Merkezi ile sosyal, erişilebilir ve kapsayıcı kampüs çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Hayvan Yaşam Merkezi’nde incelemelerde bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, kulüp yetkililerinden yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Rektör Akkaya, hayvan dostu kampüs çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayarak "Hayvanların beslenme ve barınma ihtiyaçlarını daha düzenli ve kontrollü şekilde sağlamak için Doğa ve Hayvan Kulübümüz ile birlikte sürdürülebilir bir model oluşturduk. Kampüs içinde yaşayan hayvanlarımızın güvenli ve doğal bir ortamda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla bir yaşam merkezi inşa ettik. Akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve Bartın esnafımızın katkılarıyla oluşturduğumuz bu projenin, diğer üniversitelerimize örnek olmasını temenni ediyorum. Başta kulüp danışmanı Doç. Dr. Lale Özdemir Şahin olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Kars Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’ne birinci derece tarımsal örgüt belgesi Kars’ta hayvancılık alanında faaliyet gösteren Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından verilen "Birinci Derece Tarımsal Örgüt Belgesi" almaya hak kazandı. Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen tarımsal amaçlı örgütlerin derecelendirilmesi programı kapsamında "Birinci Derece Tarımsal Örgüt Belgesi" almaya hak kazandı. Belge, Kars Tarım ve Orman İl Müdürü Enver Aydın tarafından Birlik Başkanı Eren Alp’e takdim edildi. Belgeyle birlikte Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin kurumsal yapısı, üretici temsil gücü ve tarımsal faaliyetlerdeki yeterliliği resmiyet kazanmış oldu. Birliğin, aldığı belge sayesinde destekleme programları ve projelerde daha etkin rol alması bekleniyor. Kars’ta ilk kez bir tarımsal örgütün birinci derece statüye ulaşması, hayvancılık sektörü açısından önemli bir başarı olarak değerlendirildi. Belge takdim töreninde konuşan Kars Tarım ve Orman İl Müdürü Enver Aydın, Kars’ın tarım ve hayvancılıktaki stratejik önemine dikkat çekti. Aydın, "Kars, tarım ve hayvancılığın başkenti konumunda. 600 binin üzerinde büyükbaş hayvan varlığımızla ülkemizin hem besilik dana hem de süt ve süt ürünleri ihtiyacının önemli bir kısmını karşılıyoruz. Bu noktada Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, üye sayısı ve yaptığı çalışmalarla çok kıymetli bir sivil toplum kuruluşudur. Bakanlığımızın yeni yönetmeliğiyle tarımsal örgütlerin derecelendirilmesi yapılıyor. Bu kapsamda birinci derece belge alan örgütlerin üyeleri, desteklemelerden ve kredi imkanlarından daha avantajlı şekilde yararlanıyor. Kars’ta ilk kez bir birliğimiz bu başarıyı elde etti. Bu hem Kars hayvancılığı hem de üreticilerimiz adına son derece önemlidir. Ülke genelinde bu yıl 105 örgüt bu kapsama girdi, bunlardan biri Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği oldu. Gurur duyuyoruz" dedi. Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Eren Alp ise elde edilen başarının ortak bir emeğin sonucu olduğunu belirtti. Alp, "Kars, hayvancılığıyla var olan bir il. Biz göreve geldiğimiz günden itibaren birliğimizi daha güçlü hale getirmek için çalıştık. Bu başarı; sadece Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin değil, Kars üreticisinin ve Tarım İl Müdürlüğümüzün de başarısıdır. Birinci derece örgüt olmanın çok önemli avantajları var. Birliğimize üye üreticilerimiz kamu bankalarında kullandıkları kredilerde yüzde 10 faiz indiriminden yararlanacak. Ayrıca süt ve buzağı destekleriyle birlikte üreticilerimiz yaklaşık 1.000 TL’ye varan ek destek alacak. Bu, doğrudan Kars ekonomisine giren bir kazançtır. Merkez Birliği yönetiminde yer almamız, Kars’ın hayvancılıkla ilgili sorunlarını doğrudan bakanlığa iletmemiz anlamına geliyor. Masada artık Kars’ın bir koltuğu var. Ayrıca bu yıl 172 bin küpeleme yaparak Türkiye genelinde ikinci sıraya yükseldik. Bu başarı sahada çalışan personelimizin ve kurumlarımızın koordineli çalışmasının sonucudur" diye konuştu. Konuşmaların ardından program hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.