YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 09:30

VALİ ÇİFTÇİ, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ TEMSİLCİLERİYLE BULUŞTU

A
A
A
VALİ ÇİFTÇİ, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ TEMSİLCİLERİYLE BULUŞTU

Kütahya Valisi Kenan Çiftçi, il merkezde bulunan sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği Toplantı Salonu`nda bir araya gelerek, genel durumları ile istek ve arzularının aktarıldığı bir toplantı yaptı.
Derneklerin bayanlara, erkeklere, gençlere ve çocuklara yönelik çok farklı alanlarda çalışma ve iş alanları ile çok farklı organizasyonlarda faaliyet gösterdiklerini ifade eden Kütahya Valisi Kenan Çiftçi, ``Ben bu çerçevede sizlerle bir araya gelip birincisi kendi arzularınızı ve yapılanları, ikincisi de sizlerin bizden beklentilerini dinlemek istiyorum. Bize uğramadan bizim basından yada çeşitli yollarla takip ettiğimiz çok güzel faaliyetleri olan derneklerimiz var. Sizlerle uzun zamandır bir araya gelememiştik. Sizler Kütahya`nın bir parçasısınız. Ben Kütahya`yı bir aile kabul ediyorum. Bu ailenin bir bölümü de sizlersiniz ve bu bölümünde beraberce istişare etme ve yaptıklarımızı birbirimizle paylaşarak güzel neticeleri nasıl yapabiliriz bunu burada konuşabiliriz`` dedi.
"EОİTİM ALANINDA 400`E YAKIN PROJE YÜRÜTÜLÜYOR"
Diğer bir taraftan da farklı alanlarda projeler yürütüldüğünü ifade eden Vali Çiftçi sözlerini şöyle devam etti: ``Derneklerimize bilgilendirme olmayınca bazı konulardan bilgileri olmuyor. Projeleri yapıp faaliyete geçiremiyoruz, bunlardan istifade edemiyoruz. Ben Kütahya`dan bahsetmek istiyorum. Eğitim konusunda geçen yıldan itibaren yürüttüğümüz güzel projelerimiz var. Burada üç sayaç ayağını uyguluyoruz. Bunlardan bir tanesi öğretmenlerimiz, ikincisi öğrencilerimiz, üçüncüsü de velilerimiz. Okul öğrenci ve aile işbirliğini sağlamaya çalışıyoruz. Bu alanda 400`e yakın proje yürütülüyor. Fiziki şartlar olarak da kendi ayarındaki illerle kıyasladığımızda yatırım babında parasal değer olarak Kütahya kendi emsallerinin çok ötesinde. Eğitimde kalite konusunda da en başta öğretmenlerimizin eğitimi, öğrencilerimizin adına mevcut sistemin yürütülmesi, bunların yanında sosyal aktiviteler ve bunlara destek verilecek projelerin üretilmesi ile ilgili bu projeler yürütüldü ve bilindiği gibi ortaöğretimde Kütahya ilk 7`ye girdi. Kalite olarak da ciddi manada artışlar olmaya başladı. Sivil otoriteyi niye önemsediğime gelince Osmanlıya geri dönersek Osmanlının Devlet idaresinin yanında sivil toplum örgütleri ve dernekler çok ön plandalar ve bütün işlerde yer alıp öncülük etmişler. Burada sivil toplum örgütlerindeki üye ve aktivite sayısını zaman içinde artırmamız gerektiğini düşünüyorum.``
"YABANCI DİL BİLEN ÜYE BULUN"
Sağlıkta ve termal sağlık alanında yapılan faaliyetler, emniyet ve asayiş olayları ile bunlarla yürütülen projeler, yapılan 2023 stratejik plan kitabı ve çeşitli alanlarda Kütahya adına yapılan çalışmaları aktaran Vali Çiftçi, ``Sizler bizim gören gözümüz, işiten kulağımız, hisseden tenimiz oluyorsunuz.Kütahya`da Sivil Toplum Kuruluşları her alanda faaliyet gösterebilir ve bizlere destek olabilirsiniz. Bu konuda çalışma yapanlar var. Bunların artırılarak devam etmesini arzuluyoruz. İçişleri Bakanlığından yılda iki kez proje yaparak destek alınabiliyor. Bunların üst limiti 100 bin TL. Amaç, hedef ve teması olan projeler yapılmalı. Kaç kişiye ulaşılacağı ve bunun sonucunda neyin beklendiği bilinmeli. Bütün derklerimizden bunu yapıp müracaatlarını gerçekleştirmelerini istiyorum. Avrupa Birliğinden çeşitli projeler daha önce Kütahya`dan yapılmış bunların daha fazla yapılmasını arzu ediyorum. Kütahya hepimizin, güzelleşirse hepimiz güzel Kütahya`nın içerisinde yaşayacağız. Bu projeleri yaparken özellikle üniversite öğrencilerini, genç kuşakları üye yapmaya çalışın. Yabancı dil bilenleri üye yapmaya çalışın genişleyip büyüyelim ve çok güçlü hale gelelim. Sizler güçlü olursanız. Sivil toplum örgütleri hem kamu kurumları hem de halk nezdinde arzu ve istekleri ile projelerini daha etkin bir şekilde anlatırlar ve yerine getirirler`` diye konuştu.
Yapılan toplantıya Vali Yardımcısı Bilal Ölmez, İl Özel İdare Genel Sekreteri Salih Akkaya, İl Dernekler Müdürü Mehmet Çelik ve dernek yöneticileri katıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ kitabı tanıtıldı Muhabirler Derneği üyesi 42 gazeteci tarafından yazılan ’Son Dakika-Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ kitabı Ankara’da tanıtıldı. Ankara merkezli olarak 29 Ağustos tarihinde faaliyete geçen Muhabirler Derneği (MUHABİR-DER) Yönetim Kurulu Başkanı Berrin Yücesan önderliğinde bir araya gelen 42 gazeteci kendi hikayelerini kaleme aldı. Gazetecilerin haberde yaşadığı hikayeleri anlattığı ’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ kitabı tanıtıldı. Programa, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, Etimesgut Kaymakamı Özden Bozkurt, Emekli Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Hasan Yücesan, MUHABİR-DER Başkanı Berrin Yücesan, MUHABİR-DER Başkan Yardımcıları Demet Keser Soyuçok, Beyazıt Cebeci, Oya Armutçu, Emrah Alparslan Konukman, Erden Karaoğlu, İsmail Umut Arabacı, Hülya Keklik, MUHABİR-DER Genel Sekreteri Hilal Türkmenoğlu, MUHABİR-DER Saymanı Yeliz Uslu Aslan, MUHABİR-DER Yönetim Kurulu Üyeleri Sevim Taşdelen, Teoman Korkmaz, Selçuk Böke, MUHABİR-DER üyeleri ve davetliler katıldı. Ankara Valisi Vasip Şahin ise etkinliğe, kitabı ve MUHABİR-DER’i tebrik eden yazılı mesaj ile katıldı. "’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ 42 gazetecinin sahada yaşadıklarının ortak sesidir" Yalnızca bir kitabı tanıtmadıklarını, bu mesleğe adanmış hayatları, sahadaki acıları, umutları ve gerçeğin peşinde verilen mücadeleyi geleceğe taşıdıklarını ifade eden MUHABİR-DER Başkanı Berrin Yücesan, "’Son Dakika - Bizim Hikayemiz: Gördük, Yaşadık, Yazdık’ 42 gazetecinin sahada yaşadıklarının ortak sesidir. Yağmurun, karın altında, enkazın başında, savaş alanlarında, kimi zaman hayatı pahasına gerçeğin izini süren meslektaşlarımızın kaleminden dökülen hakikatin sesidir. Çünkü sahada attığımız her adım yalnızca bir haber değil, aynı zamanda bir insanlık görebilir bu geceyi özellikle Filistin’de gerçeği dünyaya duyurmaya çalışırken şehit olan, yaralanan tüm gazeteci meslektaşlarımıza adıyoruz. Onların cesareti bize bu mesleğin kutsallığını ve ağırlığını bir kez daha hatırlatıyor" diye konuştu. "Kitabı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kütüphaneye de koyacağız" Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu ise muhabirliğin çok zor bir meslek olduğuna değinerek, "Muhabirler, bizi haberle buluşturmak için hayatlarını ortaya koyuyorlar. Savaş alanlarında, Gazze’de yapılan soykırımı haberleştirirken Allah onların yardımcısı olsun. Görevi başında şehit olanlara Cenab-ı Hak rahmet etsin. Bu görevi en zor şartlarda yürüten bütün arkadaşlarımıza Allah yardımcı olsun. Biliyorsunuz biz yazıyı bulan ilk milletlerden biriyiz. Yani bugün dünyanın sahibi olduğunu iddia edenler, daha dünya tarihinde yerleri yokken biz devletimizin manifestosunu taşlara yazı olarak yazmışız. 40 küsur arkadaşın meydana getirdiği bu eser okuyucularla buluştukları zaman muhabirliği gerçekten ne kadar çetin ama bir o kadar şerefli bir görev olduğunu görmüş olacaklar. Bu kitap geleceğe de onların yaşadıklarını kendi meslektaşlarına da aktarmış olacak, topluma da aktarmış olacak. ’Söz unutulur, yazı kalır’ sözünden hareketle böyle bir eseri meydana getiren arkadaşlara da çok teşekkür ediyorum. İnşallah kitabın bir tanesini alacağım. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kütüphaneye de koyacağız. Bir tanesini de beyefendiye arz edeceğiz" ifadelerini kullandı. "STK’larımıza, derneklerimize mekan ve her türlü desteğe vermeye hazırız" Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu ise muhabirliği doktorluk gibi gördüğünü dile getirdi. Mumcu, şöyle konuştu: "Bugün buraya gelme sebebimiz birbirinden kıymetli üstatlarımızın yaşadığı olayları ve gördüğü gerçeklikleri kaleme alması. ’Söz uçar yazı kalır’ bu anlamda çok kıymetli bir konu olduğunu da hepinizin huzurunda bir kez daha ifade etmek istiyorum. Biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bu tarz STK’larımıza, derneklerimize mekan ve her türlü desteğe vermeye hazır olduğumuzu bakanımızın da selamlarını ileterek sizlere söylemek istiyorum." "Muhabirliğin bir ruhu vardır ve bunu yapay zeka karşılayamaz" İnsanları haberden bihaber yapmayan muhabirlerle bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu aktaran İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan ise şu şekilde konuştu: "Gerçeğin peşinde koşan, dertleşen, büyük mesai harcayan özel bir mesleğin mensuplarıyla bir aradayız. Eski dönemlerde gezginler vardı. Köy köy, şehir şehir gezer. Gördüğünü yazar, kitap hazırlardı. Fakat sadece kitap yazmak, anı yazmak değil. Gittiği yere geldiği yerin de haberini götürüp bir anlamda habercilik yapan seyyahlar vardı. O günlerden bugünlere gelindi. Şimdi de daha ötesi acaba ’o gezginlerin görevi bitti, muhabirlerin de bitecek. Yapay zeka bu görevi alacak’ tarzı söylemler başladı. Fakat kim ne derse desin tabii ki yapay zekaya veri yükleyeceğiz. Sonuç alacağız, metin alacağız ama muhabirliğin bir ruhu vardır ve bunu yapay zekanın karşılamasının imkanı olmadığını iddia ediyoruz. Çünkü yapay zeka ne yazarsa yazsın, bir muhabirimizin savaş alanındaki heyecanını, bir yangın ortamındaki terini, bir toplantının saatlerce sürüp heyecanla anlatılmasını yapay zekanın yapma ihtimali yok. Yani zekanın adı ne olursa olsun muhabirlik yok olmayacak." Etkinlikte, hatıralarını kitaba yazan 42 gazeteciye plaket verildi.