GENEL - 26 Mart 2019 Salı 13:31

Öğretmenin kitap okuma aşkı evlere taşındı

A
A
A
Öğretmenin kitap okuma aşkı evlere taşındı

Erzincan’da fedakar bir öğretmen, öğrencilerinin evlerini ziyaret ederek aileleriyle birlikte kitap okuyor.

Erzincan’da fedakar bir öğretmen, öğrencilerinin evlerini ziyaret ederek aileleriyle birlikte kitap okuyor.


Erzincan Bahçelievler İlkokulu 2. sınıf öğretmeninin başlatmış olduğu proje öğrencilerin ve velilerin sevgisini kazandı. Bahçelievler ilkokulunda 2/B sınıf öğretmeni Canan Ulusan başlatmış olduğu "Öğretmenim Evimde Kitap Okuyor Benimle" projesi ile sınıfında ki öğrencilerine akşam saatlerinde evlerine giderek aile fertleri ile birlikte kitap okuma etkinliği yapıyor.


Yapılan proje hakkında bilgi veren Okul Müdürü Yücel Kılıç; “Uyguladığımız birçok projemiz var. Bu projelerden bir tanesi de "Öğretmenim Evimde Benimle Birlikte Kitap Okuyor" projesi. 2/B sınıfı öğretmenimiz Canan hanım sene başında veliler ile yaptığı toplantıda veliler ile ortaklaşa aldıkları bir karar doğrultunda bu projeyi yürütüyor. Yıl sonuna kadar da yürütecek. 26 öğrencisi var. Her öğrencinin evine gidecek. Yalnız öncelikle o hafta kitaplarını okuyan, görevlerini tam yerine getiren öğrencilere öncelik vermek şartıyla. Bu projemizde asıl hedefimiz çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırmak. Aileleri eğitimle iç içe olmalarını sağlamaktır. Başarılı olduğumuza da inanıyorum” dedi.


Sınıf Öğretmeni Canan Ulusan, proje sayesinde öğrencilerin kitap okuma isteklerinin arttığını ifade etti. Ulusan; “Biz öğretmenler olarak en büyük hedefimiz öğrencilerimize kitap okuma alışkanlığını kazandırmak. Bu bağlamda da sene başında velilerimle yaptığım toplantı neticesinde bir okuma saati belirledik. Ve "Öğretmenim Evimde Kitap Okuyor Benimle" projesini tasarladık. Bu proje kapsamında her hafta belirlediğimiz bir öğrencimizin evine gidiyoruz. Bu öğrencimiz öncelikle o hafta içerisinde kitaplarını düzenli okuyacak, sınıf kurallarımıza uyacak, be şekilde seçtik. Daha sonradan da öğrencimizin haberi olmuyor. O akşam velimize haber verip evine gidiyoruz. Okuma saatine iştirak ediyoruz. Birlikte kitap okuyoruz. Çok güzel dakikalar geçiriyoruz. Tabii ki hedefimiz amacımız çocuğumuza okuma bilincini yerleştirmek. Şuana kadar aldığımız dönütler çok iyi. Velilerimiz çok memnun. Çocuklarımızda da olumlu yönde dönütler oluyor. Davranışlarında, sınıf kurallarına uyma konusunda gayet güzel davranışlar sergiliyorlar. İnşallah daha da güzel olacak” dedi.


Öğrenci Nur Semin Meva Köse ise projede kendisine yer verildiğinden dolayı mutlu olduğunu ifade etti; Köse “Düzenli kitap okuyorum. Ailemle kitap okumayı çok seviyorum. Beraber okuyunca çok mutlu oluyorum. Bugün öğretmenimiz bize geldi. Müdür ile beraber. Çok mutluyum. Bugün birlikte kitap okuduk. Çok seviyorum öğretmenimi. Televizyonla tabletle hiç uğraşmıyorum. O zaman etkinlik yada kitap okuyorum. Biz annem ile babam ile saat sekizde kitap okuyoruz” dedi.


Nur Semin Meva Köse’nin babası Turgut Köse ise; “Sezon başında hocamızın yapmış olduğu proje toplantıda bize dile getirdi. Proje bizim içinde mantıklı geldi. En azından çocuklarımızın da unutulmuş olan bir alışkanlığı ailenin de katılması ile birlikte kitap okuma saatini belirledik. Her gün saat sekizde düzenli olarak ben kızım ve annesi ile birlikte kitaplarımızı okuyoruz” dedi.


Nur Semin Meva Köse’nin Annesi ise Merve Köse; “Canan hocamızın başlatmış olduğu bu proje içerisinde yer almaktan mutluyuz. Hem çocuğumuz için hemde bizim için akşam saat sekiz çok verimli bir saat içerisinde oluyor. Akşam saat sekizde babası ben bütün işlerimizi bırakmış ve çocuğumuzla birlikte bu okuma alışkanlığını devam ettirmek için birlikte kitap okuyoruz. Bunu Canan hocamız sayesinde gerçekleştirdik aslında. Daha önce böyle çocukla birlikte okuma alışkanlığı kazanmamıştık. Ama birinci dönemden bu yana bu projeyi gerçekleştirmek istediğimiz zaman diliminden bu yana çocuğumuzla düzenli olarak her akşam saat sekizde düzenli olarak kitabımızı okuyoruz. Öncesinde aslında bizim televizyonumuz yoktu. Çocuklarımın küçüklüğünden beri televizyonumuz yoktu. Bu son 5-6 seneye yakındır televizyona sahibiz. Eşimin de benimde bilgisayarlarımız, tabletlerimiz, telefonlarımız var fakat hiçbir şekilde onları çocuklara vermiyoruz. Çocuklarda küçüklüklerinden bu yana bu şekilde davranışlar gösterdiği için bunlara ihtiyaçta hissetmiyor. Kılarım nasıl vakitlerini geçiriyor? Şöyle. Birinci sınıfta kitap okumaya başladıklarından itibaren kitap okuyorlar. Birçok faaliyette bulunuyoruz ailecek. Hafta sonları ailecek dışarı çıkma, gezdirme birlikte vakit geçirme kazanımlarında bulunduk çocuklarımızda. Bu şekilde ne ailemiz nede bizim teknolojik olarak her hangi bir alete ihtiyaç duymadan yaşayabiliyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Fidan: “Türkiye olarak Güney Afrika’nın İsrail’e karşı UAD’da açtığı davaya müdahil olmaya karar verdik” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Bugün yaptığımız değerlendirmelerin neticesini Cumhurbaşkanımıza arz ettik ve alınan siyasi karar gereği buradan ilk kez duyurmak istiyorum, Türkiye olarak Güney Afrika’nın İsrail’e karşı UAD’da açtığı davaya müdahil olmaya karar verdik. Bu adımlar UAD önündeki sürecin doğru yönde ilerlemesini temenni ediyoruz” dedi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Endonezya Dışişleri Bakanı Retno Marsudi ile Dışişleri Bakanlığı’nda görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından ikili düzenlenen toplantıda gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Görüşmede Türkiye Endonezya Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyinin ilk toplantısının hazırlıklarını ele aldıklarını aktaran Baka Fidan, “Bu mekanizma Cumhurbaşkanımızın 2022 tarihinde Bali’yi ziyaretleri sırasında tesis edilmişti. Bu çerçevede ikili ilişkilerimizin tüm taraflarını görüşme şansımız oldu. Endonezya’nın seçilmiş Cumhurbaşkanı Prabowo’nun ülkemizi ziyareti dahil önümüzdeki dönemde üst düzey ziyaretlerin devamı hususunda da mutabık kaldık. Görüşmelerimizde ekonomik ve ticari ilişkilerimizi yenilenebilir enerji ve helal gıda dahil çeşitli alanlarda geliştirme hususunda mutabık kaldık. Ticaret hacmimizin liderlerimiz tarafından belirlenen 10 milyar dolar hedefine ulaşması için atabileceğimiz adımları istişare ettik” ifadelerini kullandı. Kapsamlı Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Anlaşmasının müzakerelerinin devam ettiğini belirten Bakan Fidan, Endonezya’nın yeni başkenti Nusantara’nın inşa sürecinde Türk müteahhitlik firmalarında rol almasını istediklerini kaydetti. “Savunma ve dışişleri bakanlarının yer alacağı ‘2+2’ formatında bir mekanizma kurulması konusunda mutabık kaldık” Türkiye ve Endonezya arasında savunma sanayi işbirliğinin artarak devam etmesini ve firmaların Endonezya ordusunun modernizasyonunda daha fazla rol almasını arzu ettiğini dile getiren Bakan Fidan, “Terörle mücadele dahil önümüzdeki dönemde imzalanabilecek belgeleri gözden geçirdik. FETÖ başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadele konusunda çalışmaya devam edeceğiz. Ayrıca bugün ilişkilerimizin daha da derinleşmesini sağlayacak önemli bir karar daha aldık. İki ülke arasında savunma bakanlarıyla dışişleri bakanlarının yer alacağı ‘2+2’ formatında bir mekanizma kurulması konusunda mutabık kaldık” dedi. “Bazı Avrupa ülkelerinin Filistin’i tanımaya yakın olduklarını söylemeleri de ayrıca umut vericiydi” Endonezyalı mevkidaşı ile görüşmesinde Filistin’deki gelişmelerin yer aldığını aktaran Bakan Fidan, Endonezya’nın Filistin konusundaki tutum ve hassasiyetin ortak olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Endonezya’nın da yer aldığı İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliği Temas Grubu olarak Gazze’ye yönelik saldırılara ilişkin uluslararası farkındalığı artırmak için önemli çalışmalarda beraber görev aldık. Biliyorsunuz Gazze Temas Grubu Toplantısına katılmak üzere Riyad’daydım. Burada öncelikle Temas Grubu olarak kendi aramızda bilahare batılı ülkelerin de temsilcilerinin katılımıyla toplantılar yaptık. Filistin Devleti’nin tanınması ve iki devletli çözüme odaklanan mesajlarımızı bir kez daha kuvvetle vurguladık. Bazı batılı ülkelerin artık iki devletli çözümün bir şart olduğunu kabul ettiklerini, İsrail kadar Filistin de güvenliğinin sağlanmasının eşit derecede önem taşıdığını teslim ettiklerini görmekten memnuniyet duyduk. Tüm çabalarımızla artık dünyanın en azından söylem bazında da olsa aynı noktaya geldiğini görmekteyiz. Bazı Avrupa ülkelerinin Filistin’i tanımaya yakın olduklarını söylemeleri de ayrıca umut vericiydi.” “Zaman, bu söylem birliğinin uygulamaya geçme zamanıdır” Filistin’i 136 ülkenin tanıdığını hatırlatan Bakan Fidan, ağırlıklı olarak Avrupa ülkeleri ve ABD’nin tanımaması nedeniyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde Filistin’in statüsünün tescil edilmediğini aktararak, “Şu anda geldiğimiz aşamada bu yaygın tanımanın daha büyük uluslararası meşruiyete dönüşmesi, başta ABD olmak üzere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne daha büyük bir baskı uygulanması. Bu noktada sistemli ve yoğun çalışmalarımızı dostlarımızla beraber devam ediyoruz. Uluslararası kamuoyunun bu tepkisine karşı İsrail büyük bir pervasızlık ve cüretle Filistinli sivillere karşı işlediği suçları sürdürmektedir. Artık zaman, bu söylem birliğinin uygulamaya geçme zamanıdır. Bu insanlık dışı durma hep beraber uluslararası toplum olarak sistemli bir şekilde aktif bir şekilde ‘dur’ dememiz gerekiyor. 21. Yüzyılda Gazze’de açlıktan ölümler yaşanırken, İsrail ordusunun çekildiği yerlerde toplu mezarlar ortaya çıkarken, kadın, çocuk, hasta, yaşlı demeden siviller hedef alınırken, uluslararası toplum daha neyi beklemekte? Artık zorlayıcı tedbirlerin gündeme gelmesi gerektiği ortadadır. İsrail’in Filistin halkını boyunduruk altına alma ve topraklarından sürme çabasını, ne Filistinliler ne Türkiye ne de adalet ve hukuk arayışında olan diğer ülkeler ne de uluslararası toplum vicdanı kabul etmeyecektir. Bir tercih ile karşı karşıyayız. Ya hukuktan ve insanlıktan yana olacağız ya da zulmün yol açtığı sorunların bedelini hep birlikte ödeyeceğiz. Bu hususu özellikle İsrail’in suçlarına kefil olan ancak tüm uluslararası sistemi ve güvenliği tehlikeye atan ülkelere ikaz olarak bir kez daha vurgulamak istiyorum. Krizin başından beri Gazze’de yaşanan bu insanlık trajedisinin dünyanın dört bir yanında toplumsal olayları tetikleyebileceğinin önceden söyledik. Bugün görüyorsunuz, İsrail’e şartsız destek olan ülkelerde halk sokaklara dökülmüş durumda. Daha da vahim bir noktaya gelmemek için bu ülkelerin bir an evvel uyanması gerekiyor. Gazze de akan kan, yalnızca Filistinlilerin kanı değil, Gazze’de insanlık bir sınav vermektedir” diye konuştu. “Güney Afrika’nın İsrail’e karşı UAD’da açtığı davaya müdahil olmaya karar verdik” İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği suçlara yönelik Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’na (UAD) yaptığı başvuruyu ilk günden itibaren iki yönlü şekilde değerlendirdiklerini belirten Bakan Fidan, şöyle devam etti: “Riyad’da yaptığım gibi özellikle İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Birliği Ülkeleri başta olmak üzere Filistin’i devlet olarak tanıyan diğer ülkelerle yaptığımız görüşmelerde de şunu gördük, bazı ülkelerde bu konuda tavır almaya hazır hale gelmiş durumdalar. Şu ana kadar biliyorsunuz sadece iki ülke, Nikaragua ve Kolombiya bu konuda somut bir tutum aldı, başvuruda bulundu. Biz de bugün yaptığımız değerlendirmelerin neticesini Cumhurbaşkanımıza arz ettik ve alınan siyasi karar gereği buradan ilk kez duyurmak istiyorum, Türkiye olarak Güney Afrika’nın İsrail’e karşı UAD’da açtığı davaya müdahil olmaya karar verdik. Bu adımlar UAD önündeki sürecin doğru yönde ilerlemesini temenni ediyoruz. Başvurumuza yönelik çalışmalarımız çok uzun süredir devam etmekteydi. Biz bundan sonra bu siyasi karar Cumhurbaşkanımız tarafından alındıktan sonra ve şu anda bütün dünyaya duyurulduktan sonra hukuki çalışmalarımızı tamamlayacağız. Bu esnada bütün aha sonra müttefik ülkelerle bu konuda daha fazla ne yapılabilir, hangi ülkeler başvuruda bulunabilir onun çalışması içerisinde olmaya devam edeceğiz. Çalışmamızın hukuki metni tamamlandığı zaman da alınmış olan bu siyasi kararı fiiliyata geçirmek için resmi müracaatımızı UAD’a yapacağız. Türkiye olarak her her durumda Filistin halkın yanında olmaya devam edeceğiz.” Endonezyalı mevkidaşı Marsudi ile Filistin konusu başta olmak üzere her zaman temasta kalacaklarını belirten Bakan Fidan, Endonezya’yla birlikte Gazze Temas Grubu bünyesinde ve farklı platformlarda Filistin halkının meşru davasını savunmaya devam edeceklerini kaydetti. Endonezya Dışişleri Bakanı Marsudi, Endonezya ve Türkiye’nin bulunduğu bölgelerde stratejik etkiye sahip olduğunu belirterek, iki ülkenin de Filistin konusunda ortak kararlılığı ve konumu paylaştıklarını söyledi. Filistin için insanlığı ve adaleti her zaman savunacaklarını vurgulayan Bakan Marsudi, Endonezya’nın kalıcı ateşkesin oluşturulması, insani yardımın Gazzelilere ulaştırılması ve iki devletli bir çözümle ilgili olarak sürecin başlatılmasını hedeflediklerini kaydetti.