EKONOMİ - 28 Temmuz 2025 Pazartesi 12:14

Erzincan’da DAP Destekleri Değerlendirme Toplantısı yapıldı

A
A
A
Erzincan’da DAP Destekleri Değerlendirme Toplantısı yapıldı

Erzincan’da Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresi tarafından yürütülen projelerin mevcut durumu ve geleceğe dönük hedeflerinin ele alındığı "DAP Destekleri Değerlendirme Toplantısı", Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu başkanlığında gerçekleştirildi.


Erzincan’da düzenlenen DAP Destekleri Değerlendirme Toplantısı’nda, son 12 yılda il genelinde tarım, hayvancılık, sulama altyapısı, eğitim, kültür ve sosyal kalkınma alanlarında gerçekleştirilen projeler masaya yatırıldı. DAP İdaresi Başkanı Prof. Dr. Osman Demirdöğen, bugüne kadar Erzincan’a yalnızca DAP üzerinden 1 milyar TL’nin üzerinde yatırım yapıldığını vurgularken; Vali Hamza Aydoğdu, göçü önlemek ve kırsalda genç nüfusu tutmak için özellikle genç ve kadın istihdamının artırılmasının öncelikli hedef olduğunu belirtti.


Toplantıya Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, DAP İdaresi Başkanı Prof. Dr. Osman Demirdöğen ile kurum müdürleri ve çeşitli kamu yetkilileri katıldı.


Prof. Dr. Osman Demirdöğen: "Bölgede Topyekûn Kalkınma Hedefleniyor"


Toplantıda bir sunum gerçekleştiren DAP İdaresi Başkanı Prof. Dr. Osman Demirdöğen, bölgeye ve özel olarak Erzincan’a yapılan yatırımlar hakkında kapsamlı bilgiler verdi. Demirdöğen, DAP kapsamındaki 15 il ve 153 ilçe ile yaklaşık 5.700 köyde ciddi kalkınma ihtiyaçları olduğunu ifade ederek, bu bölgelerin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın gelişmişlik endeksinde son sıralarda yer aldığını hatırlattı.


Demirdöğen açıklamasında, "Amacımız sulanabilir arazi miktarını artırmak. Sulama arttıkça ürün çeşitliliği artacak; bitkisel üretim hayvancılığı destekleyecek, hayvancılığın gelişmesi ise tarıma dayalı sanayinin büyümesini sağlayacak. Böylelikle zincirleme bir kalkınma sağlanacak," dedi.


"13,7 Milyar Liralık bölgesel destek"


DAP Bölge İdaresi tarafından bugüne kadar toplamda 13 milyar 726 milyon lira destek sağlandığını belirten Demirdöğen, bu yatırımların üç ana başlık altında toplandığını söyledi:


Tarım ve Kırsal Kalkınma: 948 projeye 6,9 milyar TL destek verildi. 230.000 hektar alan sulamaya açıldı. 153 hayvan içme suyu göleti, 216 km iletim hattı ve 60.000 sıvat gibi altyapılar kuruldu.


Hayvancılık Altyapısının Geliştirilmesi: 192 projeye 1,9 milyar TL destek sağlandı. 39 hayvan pazarı, 41 kesimhane, 694 süt soğutma tankı ve 4 süt işleme tesisi kuruldu.


Bitkisel Üretim Altyapısı ve Alternatif Ürünler: 330 projeye 1,1 milyar TL destek sağlandı. 4.000 ton tohum dağıtıldı, 4.466 dekar meyve bahçesi oluşturuldu, 188 sera kuruldu.


Beşeri ve Sosyal Kalkınma: Kültür, Eğitim ve Gençliğe Yatırım


Demirdöğen ayrıca, beşeri kalkınma projeleri kapsamında 427 milyon lira bütçeyle çocuk ve gençlere yönelik 162 projeye, 746 milyon lira ile 132 sosyal ve kültürel projeye destek verildiğini açıkladı.


Bu çerçevede; 88 yeni kütüphane kuruldu, 169 kütüphane iyileştirildi. 286 tasarım ve beceri atölyesi kuruldu. 24 tarihi eser restore edildi, 2 arkeolojik kazı ve sokak sağlıklaştırma projesi yürütüldü.


Erzincan özelinde 1 Milyar TL’nin üzerinde destek


Prof. Dr. Demirdöğen, Erzincan özelinde 2013-2025 döneminde DAP ve Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı destekleriyle çok sayıda projeye imza atıldığını söyledi. Erzincan’da bugüne kadar sadece DAP üzerinden yaklaşık 1 milyar TL yatırım yapıldığını vurguladı.


Erzincan’da yapılan önemli çalışmalar şunlar oldu: 266.755 dekar alan sulamaya açıldı. 74 km açık, 104 km kapalı sulama kanalı inşa edildi.


Hayvancılık alanında: 2 hayvan pazarı, 3 kesimhane, 4 altyapısı iyileştirilmiş mera, 21 güneş enerjili sistem, 2.100 arılı kovan, 175 süt sağım makinesi dağıtıldı.


Bitkisel üretim: 1.066 metrekare sera, 1.397 kişiye tohum, 14 tarımsal makine, 3 işleme tesisi, 5 dekar kapama meyve bahçesi desteği sağlandı.


Eğitim ve kültürde: 5 yeni kütüphane, 29 beceri atölyesi, 3 işleme tesisi, bir restorasyon projesi ve gençlik kültür merkezi tamamlandı.


Vali Aydoğdu: "Göçü durdurmak için genç ve kadın istihdamı şart"


Toplantıda söz alan Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu ise DAP’ın Erzincan’a sağladığı katkılardan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, 12 yıl içinde 1 milyar 160 milyon TL destek sağlandığını açıkladı.


Vali Aydoğdu şu verileri paylaştı: Sulama alanında 91 projeye 790 milyon TL destek, Hayvancılıkta 18 projeye 111,5 milyon TL destek, Bitkisel üretimde 27 projeye 80 milyon TL destek, Eğitim ve kültürde 26 projeye 184 milyon TL destek verildi.


Toplamda 589.664 dekar alan sulamaya açılmış, 324 km kapalı ve 206 km açık kanal sistemi inşa edilmiştir. Ayrıca 57 tarım makinesi, 2.100 arılı kovan, 4 yeni kütüphane, 29 beceri atölyesi ve 3 işleme tesisi Erzincan’a kazandırılmıştır.


Vali Aydoğdu açıklamasında, "Şehrimizin en büyük sorunu göç ve genç nüfusun kırsalda azalmasıdır. DAP bu noktada genç çiftçilerin teşviki, modern hayvancılık ve iklim dostu yatırımlar gibi çok değerli destekler veriyor. Eğitimi üretimle birleştirerek kırsalda kalkınmayı ön plana çıkaracağız," ifadelerini kullandı.


Son olarak, Erzincan Valisi Aydoğdu, başta Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır olmak üzere emeği geçen tüm DAP yetkililerine teşekkür ederek, Erzincan’ın sürdürülebilir kalkınma vizyonuna katkı sağlayan tüm kurumlarla iş birliği içerisinde çalışacaklarını vurguladı.



Erzincan’da DAP Destekleri Değerlendirme Toplantısı yapıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa CBÜ en iyi 20 üniversite arasına girdi Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yayımlanan 2025 Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu’nda elde ettiği göstergelerle dikkat çekici bir başarıya imza atarak ilk 20 üniversite arasında yer aldı. Rapora göre Manisa Celal Bayar Üniversitesi, olumlu sonuçlanan patent oranı en yüksek üniversiteler arasında Türkiye genelinde 3. sırada konumlandı. TEKNOFEST, TÜBİTAK, TÜBA ve benzeri kurumlar tarafından düzenlenen yarışmalara katılımda gösterdiği performansla da öne çıkan Manisa Celal Bayar Üniversitesi, en yüksek takım sayısına ulaşan üniversiteler arasında 11. sırada yer aldı. Erişilebilirlik envanter sayısı açısından öne çıkan üniversiteler arasında da yer alan Manisa Celal Bayar Üniversitesi, bu alanda 16. sıraya yükselerek kapsayıcı ve erişilebilir üniversite hedefi doğrultusunda yürüttüğü çalışmaların somut ve ölçülebilir bir karşılığını elde etti. Bu sonuç, erişilebilirlik çalışmalarının yalnızca belirli merkezlerle sınırlı kalmadığını; ülke genelinde yaygınlaşan bir farkındalık ve uygulama alanı bulduğunu ortaya koyarken, üniversitenin bu alandaki yatırımlarının eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirdiğini ve toplumsal kapsayıcılık hedeflerine doğrudan katkı sağladığını gösterdi. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Rektör Prof. Dr. Rana Kibar, elde edilen başarının üniversitenin ortak emeğinin bir sonucu olduğunu vurgulayarak, "YÖK 2025 İzleme ve Değerlendirme Raporu’nda üç ayrı göstergede ilk 20 üniversite arasında yer almak, Manisa Celal Bayar Üniversitesi olarak doğru bir akademik ve kurumsal strateji izlediğimizin önemli bir göstergesidir. Eğitim-öğretimden araştırma ve projelere, sürdürülebilirlikten öğrenci odaklı çalışmalara kadar geniş bir yelpazede ortaya koyduğumuz bu başarıda, akademik ve idari personelimizin özverili çalışmaları ile öğrencilerimizin dinamizmi büyük rol oynamıştır. Üniversitemizi daha ileriye taşıyacak nitelikli çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Elde edilen bu sonuçlarla Manisa Celal Bayar Üniversitesi, ulusal ölçekteki konumunu güçlendirirken; bilimsel üretim, proje geliştirme ve erişilebilirlik alanlarında hedeflediği vizyonu kararlılıkla sürdürdüğünü bir kez daha ortaya koydu.
Erzurum Doğu Ekspresi Erzurum’da mola verdi Son yıllarda oldukça fazla ilgi gören ve biletleri aylar öncesinden tükenen Turistik Doğu Ekspresi, bu yılki ilk kış seferinin Erzurum durağında dört saatlik mola verdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürlüğü Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 dönemi ilk seferine başladı. Ankara Tren Garı’ndan bu sezonun ilk seferine başlayan Turistik Doğu Ekspresi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katıldığı törenle uğurlanmıştı. Turistik Doğu Ekspresi bölge turizmine ve ekonomisine önemli katkılar sağlıyor ve geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da Turistik Doğu Ekspresi’ne katılımın yoğun olduğu belirtiliyor. Erzurum’da dört saatlik mola Her yıl yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun ilgi gören Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 sezonunda da yolcularına Doğu Anadolu’nun doğal ve kültürel zenginliklerini keşfetme imkanı sunması hedefleniyor. Turistik Doğu Ekspresi kapsamında tren; Erzincan, Erzurum, Sivas ve Kars gibi önemli duraklarda planlı molalar veriliyor. Yaklaşık 1.360 kilometrelik güzergahta, duraklamalar dâhil yaklaşık 33 saat süren bu özel yolculuk boyunca misafirler; karla kaplı dağlar, derin vadiler ve tarihi yapılar eşliğinde unutulmaz manzaralara tanıklık ediyor. Bu yılın ilk seferi olması nedeniyle Erzurum Garı’nda bir karşılama programı yapıldı. Trenden inen yolculara karanfil verildi, Erzurum Halk Oyunları ekibi gösteri yaptı, yolculara ayran aşı çorbası, kadayıf dolması, kahve ve çay ikramı yapıldı. Tren Erzurum Garı molasının ardından seferini tamamlamak üzere son durağı olan Kars yönüne doğru hareket etti. Erzurum İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Yer, Turistik Doğu Ekspresi yolcularını Erzurum’da en iyi şekilde misafir etmek için çaba harcadıklarını söyledi. Gençlere çekilişle Doğu Ekspresi turu 8 adet konforlu yataklı vagondan ve 1 adet yemek vagonundan oluşan Turistik Doğu Ekspresi, tren başına 160 yolcu kapasitesiyle hizmet sunuyor. Böylece yeni sezonda 10 bin 800 seyahat tutkununa, Anadolu’nun büyüsünü yaşatma imkanı sağlanacak. Doğu Ekspresi; Ankara-Kars yönünde Erzincan’da 2 saat 30 dakika, Erzurum’da 4 saat; Kars - Ankara yönünde ise İliç’te 3 saat, Divriği’de 2 saat 30 dakika ve Sivas’ta 3 saat duruşlarla, yolcularına şehirlerin tarihini, kültürünü ve lezzetlerini tanıma fırsatı veriyor. Ayrıca, popülerliği giderek artan Turistik Doğu Ekspresi’ni gençlerin deneyimlemesine imkân sağlamak üzere U-FEST kapsamında çekilişler gerçekleştiriliyor, Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerde öğrenim gören öğrenciler de bu eşsiz yolculuğu ücretsiz olarak hediye ediliyor.
Ordu HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan: "Terörsüz Türkiye süreci yeni ve çok daha avantajlı bir süreç" Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) ve HİZMET-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, ‘Terörsüz Türkiye’ projesini desteklediklerini belirterek, sürecin geçmişe kıyasla daha avantajlı olduğunu söyledi. Arslan, özellikle Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) süreçte üstlendiği rolün, Türkiye açısından son derece kıymetli olduğunu vurguladı. Genel Başkan Mahmut Arslan, Ordu’da bir otelde düzenlenen programda, ‘Terörsüz Türkiye’ projesine dair açıklamalarda bulundu. Terörsüz Türkiye projesinin ülke gündeminin önemli başlıklarından biri olduğunu ifade eden Arslan, "Bu süreç hepimizi hem heyecanlandıran hem de zaman zaman endişeye ve tereddüde düşüren bir süreçtir. Ancak mevcut tabloya baktığımızda, bu sürecin geçmişe göre çok daha avantajlı olduğunu görüyoruz" dedi. "Çözüm süreci provokasyonlarla yarım kaldı" HAK-İŞ’in 2013 yılında başlatılan çözüm sürecinde aktif rol aldığını hatırlatan Arslan, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle elimizi değil, gövdemizi taşın altına koyarak yola çıkılan çözüm süreci maalesef provokasyonlar nedeniyle yarım kaldı. Amerika ve Batı’nın müdahaleleri, PKK ve uzantılarının bu oyunlara gelmesi süreci akamete uğrattı" diye konuştu. "Bölge halkı terörden en çok zarar gören kesim" Çözüm sürecinde ‘akil insanlar’ heyeti kapsamında Doğu Anadolu Bölgesi’nde görev aldıklarını dile getiren Arslan, "Üç ay boyunca bölge halkıyla birebir çalıştık. O dönem de gördük ki Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan vatandaşlarımız terörden en çok zarar gören kesim oldu. Terör örgütünün baskısı nedeniyle insanlar özgürce yaşayamadı, bu da ülkemize büyük kayıplar yaşattı" ifadelerini kullandı. "MHP’nin bugünkü rolü sürecin başarısı açısından kıymetli" Mevcut sürecin en önemli avantajlarından birinin siyasi tablo olduğunu belirten Arslan, "Özellikle geçmişte çözüm sürecine itiraz eden ve bugün bu sürecin başlatıcıları arasında yer alan Milliyetçi Hareket Partisi’nin rolünün farklı bir noktada olması, Türkiye açısından son derece kıymetlidir. Bu durum sürecin başarıya ulaşması için önemli bir fırsattır" dedi. "TBMM’nin inisiyatif alması önemli bir kazanım" Arslan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) süreçte aktif rol üstlenmesini de önemli bir avantaj olarak değerlendirerek, "O günlerde en çok yapılan eleştiri, Meclis’in devre dışı bırakılmasıydı. Bugün ise TBMM’nin terörsüz Türkiye konusunda inisiyatif alması çok önemli bir kazanımdır. Neredeyse bir siyasi parti hariç, tüm partilerin komisyonda yer alması son derece değerlidir" şeklinde konuştu. "Bu fırsatı kaçırmamalıyız" Komisyona katılmayan siyasi partilerin endişelerinin de saygıyla karşılanması gerektiğini belirten Arslan, "Katılmayan partilerin Türkiye için endişe duyması ve görüşlerini dile getirmesi de kıymetlidir. Esas olan, komisyondaki yapının büyük çoğunluğunun bu süreci desteklemesidir. Bence buradan bu fırsatı kaçırmamamız gerekiyor" diyerek sözlerini tamamladı.