YEREL HABERLER - 11 Ağustos 2017 Cuma 11:31

Öfke hastalık değil bir durumdur

A
A
A
Öfke hastalık değil bir durumdur

Psikolog Pelin Su Uzun, öfkenin hastalık değil bir durum olduğunu belirtti.

Psikolog Pelin Su Uzun, öfkenin hastalık değil bir durum olduğunu belirtti.


Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Öfke, saldırganlık ve şiddet geçmişten günümüze kadar insanlık tarihinin önemli bir parçası olmuştur. Son yıllarda dünyada özellikle de ülkemizde şiddet içerikli olaylarda bir artış yaşandığı görülmektedir, bunun farklı birçok sebebi olmakla birlikte öfke duygusunun sağlıklı yollarla ifade edilememesi bu nedenler arasında belki de en önemli olanıdır” dedi.


Öfkenin, bireyin kendisini engelleyen herhangi bir durum, olay veya kişiyle karşılaştığında ortaya çıkan herkes tarafından hissedilen doğal, normal ve gerekli bir duygu olduğunu ifade eden Uzun, “Ancak öfke bir davranış değildir. Öfkenin davranışa dönüşmüş şekli saldırganlıktır. Saldırganlık öfkenin doğru biçimde ifade edilememesinden kaynaklanır. Kaynağı her ne olursa olsun önemli olan nokta, öfkeyi doğru biçimde ifade edebilmektir. Öfke duygusunun bireyin kontrolü dışına çıkması durumunda saldırgan davranış ortaya çıkar. Öfke denetlenebildiği sürece sağlıklıdır ve işe yarar. Öfke çoğu zaman insanlar için tanımlanması zor bir duygudur. Ancak öfkenin kaynağını ve nedenlerini tanımlamak kişi için son derece önemlidir çünkü öfke kontrol edilemediğinde kişinin kendisi ve çevresi için zararlı olabilir, kişi öfkesinin kaynaklarını keşfederek öfkesini kontrol altında tutabilir ve doğru biçimde ifade edebilir. Öfke bir problem çözme aracı değildir. Öfke duygusal bir tepkidir. İnkar edilmeyen, bastırılmayan, kabul edilen, tanınan ve doğru biçimde ifade edilen öfke sağlıklıdır hatta araştırmalar gösteriyor ki, öfke yeni öğrenmeler için motivasyon kaynağıdır” diye konuştu.


Öfkenin şiddetinin kişiye, olaya ve duruma göre değişebilmekte olduğunu kaydeden Uzun, “Öfke bireyin kendi kişisel sorunlarından kaynaklanabileceği gibi daha önceden yaşanmış üzücü, can sıkıcı veya travmatik bir olayın hatırlanması sonucu da ortaya çıkabilir. Unutulmamalıdır ki öfke uyarıcı bir işarettir. Öfke kişiyi tehditlere karşı uyarır ve kendini korumasına fırsat sağlar. Öfke bir haklı çıkma yolu değildir. Öfke başkalarını suçlama biçimi değildir Öfke başkalarını kontrol etme yolu değildir ve en önemlisi öfke şiddeti ve suç işlemeyi haklı kılmaz. Öfke kontrolü ise, öfkeyi doğru ifade etmek demektir. Bir kişinin öfkesini kontrol edemediği durumlarda fizyolojik, zihinsel ve davranışsal birtakım olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Fizyolojik Tepkiler arasında Aşırı miktarda adrenalin salgılanması, Nefes almada güçlük, Kan basıncının yükselmesi, Baş ağrısı, Kas ve eklem ağrıları, terleme ve titreme, uykusuzluk, bayılma başlıcalarıdır. Zihinsel Tepkiler ise, yüksek düzeyde kaygı, performans kaybı, unutkanlık ve dikkatsizlik, motivasyon eksikliği, düşünce yapısında bozulmalardır. Davranışsal Tepkiler, saldırganlık, kendini ifade etmede yetersiz kalma, etkili iletişim kuramama, kendine fiziksel zarar verme, konuşma bozuklukları, aşırı alkol sigara kullanımı, acelecilik, takıntılı davranışlardır” ifadelerini kaydetti.


Eğer öfkeyi kontrol etmede güçlük yaşanıyorsa psikolog veya psikolojik danışmanlardan profesyonel yardım alınabileceğini vurgulayan Uzun, “Fakat kendiniz de bir takım yöntemlerle durumu daha sağlıklı atlatabilirsiniz. Sakin ve rahat hissettiğiniz durumları düşünerek derin derin nefes alıp vererek nefes egzersizleri ve gevşeme egzersizleri yapmaya çalışın. Düşüncenizi mantıklı şekilde ifade ettiğinizde, kızgınlığınızın azaldığını, abartılı şekilde ifade ettiğinizde ise arttığını fark edeceksiniz. Duygularınızı doğru analiz ederek tanıyın. İnsanlar, hayal kırıklığı, engellenme, incinme gibi durumların yarattığı acıdan kaçmak için kızgınlığı kullanırlar. Fakat kızgınlık bu acının yaşanmasını ne yazık ki engellemez. Sizi sinirlendiren olay ve kişilerden zaman zaman uzaklaşın ve mola verin. Spor yapın, spor vücudunuzda biriken enerjiyi boşaltmanıza yardımcı olacak ve gerginliğinizi azaltacaktır. Sizi öfkelendiren kişiye duygularınızı yapıcı bir şekilde ifade edin” açıklamalarında bulundu.


“Bastırılan öfke sonradan patlamaya sebep olabilir”


Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Eğer öfkenizi bastırıyorsanız, ki bu sonradan patlamalar (hakaret etme, küfür etme, kavgaya girişmek vb.) şeklinde açığa çıkar ve aslında sizi rahatlatmaz ya da yok sayıyorsanız, inkar ediyorsanız sağlığınıza ve kendinize zara veriyorsunuz demektir .En önemlisi de öfkeli davranmayı, yaşam biçimi haline getirdiyseniz öfke ile baş etmede kullanılan sağlıksız yöntemler kullanıyorsunuz ve bir süre sonra vücudunuz zihniniz size dur diyecektir. Artan öfke, uygun biçimde ifade edilmediğinde yıkıcı bir duygu haline gelir, aile ve iş yaşantılarında, kişiler arası ilişkilerde sorunlar çıkarır. Öfkenin uygun yolla ifade edilmemesi, saldırganlık; kalp-damar sistemi, sindirim sistemi ve bağışıklık sistemi hastalıklarına yakalanma riskini arttırır. Kısaca öfkenizi sağlıklı yaşarsanız sizde sağlıklı kalırsınız, hem ruhen hem zihnen hem fiziken” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Burdur’da dikkatsiz sürücülerin neden olduğu kazalar kameralara yansıdı Burdur’da mart ayında dikkatsiz sürücülerin neden olduğu kazalara ait KGYS görüntüleri yayınlandı. Kazaların birinde, park halindeyken arkasını kontrol etmeden yola fırlayan sürücünün kullandığı otomobile çarpıp, refüj taşına vuran motosikletli ağır yaralandı. Burdur’da geçtiğimiz Mart ayında meydana gelen ve KGYS kameraları tarafından kaydedilen trafik kazaları Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yayınlandı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından “Biraz daha dikkatli olsalardı, bu kazalar olmayabilirdi” mesajıyla yayınlanan görüntülerde, 4 kazanın da sürücü dikkatsizliğinden kaynaklandığı görüldü. Görüntülerdeki birinci kaza, Necati Bey Mahallesi Manastır kavşağında meydana geldi. Kavşak içerisinde bekleyen otomobilin, Tugay istikametinden Antalya kavşağı istikametine doğru sağ şeritte seyir halinde olan otomobili beklemeyip, bir anda sağ şeride atlaması sonucu, iki otomobil birbirine çarptı. Görüntülerdeki ikinci kaza yine Manastır kavşağında meydana geldi. Şehir içinden kavşağa kontrolsüz giren otomobile; Antalya kavşağı istikametinden gelip Tugay istikametine doğru seyir halinde olan başka bir otomobilin çarpması sonucu, iki otomobilin de sürücüsü kazayı hafif şekilde yaralı olarak atlatıyor. Üçüncü kaza ise Bülent Ecevit Bulvarı Vali Konağı kavşağında oluyor. Nene Hatun Caddesi üzerinden kontrolsüz bir şekilde kavşağa çıkan minibüse, Tugay kavşağından Fethiye istikametine seyir halindeki otomobilin yandan çarpması sonucu, iki otomobilde de maddi hasar meydana geliyor. Otomobile çarptıktan sonra refüj taşına vuran motosikletli ağır yaralanıyor Görüntülerdeki son kaza ise Özgür Mahallesi Gazi Caddesi üzerinde meydana geliyor. Arkadaşına ait 15 ACK 022 plakalı motosiklet ile cadde üzerinde süratle ilerleyen E.E. (22), yol kenarında park halindeyken yola çıkmak üzere hamle yapan E.D. idaresindeki 15 ER 060 plakalı Honda marka otomobile sol kapı kısmından çarpıp yola savrulduktan sonra, motosikletten düşüp refüje vuruyor. Kaskı olmayan E.E., kafasını yere çarptığı için ağır yaralanıyor. Savrulan motosiklet ise karşı şeride geçip, park halindeki 15 LK 808 plakalı Kia marka otomobile çarparak duruyor. Hastaneye kaldırılan motosiklet sürücüsü E.E.’nin ehliyetinin olmadığı öğrenilirken, E.E.’ye ehliyetsiz motosiklet kullanmaktan, motosiklet ruhsat sahibine ise ehliyetsiz birine araç vermekten, toplamda 25 bin 954 TL para cezası uygulandı.
Antalya Yaya önceliği olan yerlerde araç kullananlara 37 bin TL ceza Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde özellikle sahil yürüyüş yolları, kaldırımlar ve trafiğe kapalı bölgelerde yasak olmasına rağmen bisiklet ile motosiklet kullanan 17 sürücüye, "motosikleti yayaların kullanımına ayrılmış yerlerde sürmek" ve "saygısızca araç kullanmak" maddelerinden toplam 37 bin 332 lira ceza uygulandı. İlçe Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Büro Amirliği Jandarma ve Zabıta ekipleri, özellikle akşam saatlerinde çocuk, yaşlı ve ailelerin park ve yeşil alanlarda gönül rahatlığı ile vakit geçirebilmeleri için sürekli devriye halinde oluyor. Ekipler, yaya güvenliğini bozacak şekilde kuralları ihlal eden motosiklet ve bisiklet kullanıcılarını affetmiyor. Ekipler, yayaların kullanımında olan ya da yaya önceliği olan alanlarda bisiklet ile motosiklet kullanılmaması ve kurallara uyulması konusunda sürücüleri uyarıp, kurallara uymayanlara ise para cezası uyguluyor. 37 bin 332 lira ceza yazıldı Ekipler, gerçekleştirdikleri denetimlerde ise Gazipaşa’da sahil yürüyüş yolları, park, yeşil alanlar, kaldırımlar ile trafiğe kapalı bölgelerde yasak olmasına rağmen bisiklet ve motosiklet kullanan 17 sürücüye; "trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan yönetmelikte gösterilen diğer kurallara uymamak" maddesinden 690 lira, "saygısızca araç kullanmak" maddesinden 690 lira ve "motosikleti yayaların kullanımına ayrılmış yerlerde sürmek" maddesinden ise bin 506’şar lira toplam 37 bin 332 lira para cezası uyguladı.
Niğde Niğde’de baharın gelişini müjdeleyen Hıdırellez düzenlenen etkinlikle kutlandı Tabiatın canlanması, toprağın bereketlenmesi ve Hazreti Hızır ile İlyas peygamberlerin buluştuklarına inanılan ’Hıdırellez’ Niğde’nin Yeşilburç Köyü’nde düzenlenen etkinlikle kutlandı. İl Kültür Müdürlüğü ve Yeşilburç Muhtarlığı işbirliğinde organize edilen Hıdırellez Şenliği renkli görüntülere sahne oldu. Şenliğe, Niğde Valisi Cahit Çelik’in eşi Nermin Çelik, Niğde İl Kültür ve Turizm Müdürü Elif Belkıs Baştürk, Yeşilburç köyü sakinleri ve il merkezinde yaşayan vatandaşlar katıldı. Köy sokaklarında temizlik yapılması ile başlayan kutlama programında köydeki evlerin kapılarına çiçekler asıldı, köy halkı tarafından misafirlere ikramlarda bulunuldu. Şenlik alanında bir araya gelen köy sakinleri müzik eğlence eşliğinde sohbet edip renkli yumurta tokuşturdular, ateş üzerinden atladılar. Şenlikte konuşan Niğde Valisi Cahit Çelik’in eşi Nermin Çelik burada yaptığı konuşmada şunları söyledi; "Bilindiği üzere Hıdrellez, dünya tarihinin en eski mevsimlik bayramlarından biri olarak kabul edilmektedir. Ülkemizde de bu bayram, baharın başlangıcının kutlatması ve doğanın uyanışını, canlanışının simgelenmesi olarak değerlendirilmektedir. Hıdrellez, aynı zamanda hoşgörü, yardımlaşma ve doğa sevgisi gibi değerleri pekiştirmek için önemli bir fırsattır. 2017 yılında ülkemiz tarafından UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Temsili Listesine kaydettirilerek insanlığın ortak mirası ilan edilen ’Bahar Kutlaması Hıdrellez’ her yıl 6 Mayıs’ta yurt genelinde kutlanmaktadır. Bugün bizler de kültürel faaliyetleri ve tarihi dokusuyla ön plana çıkan Şehrimizin güzide köyü Yeşilbuç’ta kıymetli hemşerilerimizle Baharın gelişini müjdeleyen Hıdrellez etkinliklerine katılmanın mutluluğunu paylaşıyoruz. Hıdrellezin, doğanın uyanışıyla birlikte insanların da ruhsal ve fiziksel olarak yenilenmeye ihtiyaç duyduğu bir döneme denk gelmesi, bu tür etkinliklerin önemini daha da arttırmaktadır. Bu vesileyle, geleneksel kültürümüze sahip çıkmak ve doğayı koruma bilincini yaygınlaştırmak adına düzenlenen Hıdrellez’ in anlam ve önemini vurgulayan bu programa katılmaktan memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum."
Uşak Başkan Yalım’dan Tarhana Festivali ve Murat Dağı ile ilgili açıklama Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım, Gediz Belediye Başkanı Necdet Akel’in açıklamalarına karşılık olarak sosyal medya hesaplarından açıklamalarda bulundu. Bu karara istinaden Gediz Belediye Başkanı Necdet Akel gerçekleşen toplantıda alınan karara yönelik sosyal medya hesaplarından kamuoyuna açıklamalarda bulundu. Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım’da yapılan açıklamaya karşılık olarak sosyal medya hesaplarından bir açıklama yayınladı. İşte Özkan Yalım’ın açıklamaları; "Komşu ilçemizin Belediye Başkanı Sayın Necdet Akel, hem Murat Dağına hem de tarhanaya sahip çıkması sevindirici olduğu kadar bizi bu kadar yakından takip ve taklit etmesi de işi ehlinden öğrenme gayreti içerisinde olduğunu göstermektedir ki bu da bizim açımızdan sorun teşkil etmemektedir. Uşak Tarhanamız coğrafi işaret olarak 209 Tescil numarası ile; 31.07.2016 tarih ve 29787 sayılı Resmi Gazetede ilan olunup, 21.03.2017 tarihinde coğrafi işaret olarak tescil edilmiştir. Dolayısıyla coğrafi işaret olarak tescil ettirdiğimiz bir değerimizle ilgili festival yapmamız sizleri neden rahatsız etmiştir anlamış değiliz. Temmuz ayında yapacak olduğumuz Tarhana festivalimizde stant talebiniz olursa da yardımcı olacağımızdan şüpheniz olmasın. Keşke el birliği güç birliği ile ortak değerlerimizi nasıl tanıtabiliriz bununla ilgili ortak ne gibi çalışmalar yapabiliriz kaygısı gütmeniz memleket namına daha faydalı olabilirdi. Ayrıca Yine ortak değerimiz olan Murat dağının Uşak ilimiz sınırları içerisinde etekleri bulunmaktadır. Bizde ilimizin bir doğal güzelliği olan Murat dağının yok olmaması talan edilmemesi ile ilgili maddi manevi katkılar sunarken eylemler yaparken sizi yanımızda göremedik. Uşaklı ve Gedizli hemşerilerimiz bu eylemlerimizde bize destek olurken Murat Dağına sahip çıkmak şimdi aklınıza gelmiş olmalı. Yine de bu açıklamanız talihsiz ve acemice bir açıklama olarak görerek ortak değerlerimizle ilgili yapılacak her türlü çalışma ve işbirliğine açık olduğumuzu bildiriyor kolaylıklar diliyorum." ifadelerini kullandı.