- 14 Temmuz 2019 Pazar 12:19

Başkan Sekmen’den 15 Temmuz mesajı

A
A
A
Başkan Sekmen’den 15 Temmuz mesajı

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yazılı bir mesaj yayımladı.

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yazılı bir mesaj yayımladı.


Başkan Sekmen, 15 Temmuz 2016’da gerçekleştirilen hain darbe girişiminin üzerinden tam 3 yıl geçtiğini hatırlattığı mesajında, “O hain girişim, tarihin tozlu raflarındaki yerini aldı ama milli hafızamız halen daha canlı ve dipdiri. Hain emellerini gizleyerek aramıza sinsice giren, kuklası ve taşeronu oldukları emperyalist güçlerin talimat ve direktifleriyle iş gören ve bu uğurda kendi milletine kurşun sıkacak kadar canileşenleri zihnimize tek tek kazımış durumdayız. Unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız” ifadelerini kullandı.


“Milletin sarsılmaz imanını hesaba katmadılar”


Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, aklını ve beynini şeytana kiralamış olan bir avuç üniforma hırsızının, 15 Temmuz’da milletin iradesine pranga vurmaya çalıştığını kaydederek, “Buna kalkıştılar ama aziz milletimizin karşılarına sarsılmaz bir imanla çıkacağını hiç hesaba katmadılar. Uçaklarla, tanklarla, bombalar ve silahlarla halkın üzerine ölüm kustular ama bu necip milletin şehadet uğruna değil bir can, bin canı bile olsa gözünü kırpmadan verebileceğini o kiralık akıllarına getirmediler. Onlar Çanakkale’de kursaklarına dizdiğimiz heveslerini 15 Temmuz’da yeniden yaşamak istediler ama efsunlu ve dualı bu milletin her bir evladının aslında birer Seyit Onbaşı ve birer Nene Hatun olduğunu nedense çok çabuk unuttular. O gece bu satılmış FETÖ hainleri bozguna uğradılar, hezimeti yaşadılar ve o gece yurdun dört bir yanında oluşan çelikleşmiş iman gücümüzün etkisiyle yok oldular” diye konuştu.


“Kahramanlık destanı yazmak, bu milletin işidir”


“Kahramanlık destanı yazmak bu milletin işidir” diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, yurduna bugüne dek alçakları uğratmamış olan Türk milletinin, 15 Temmuz’daki hayâsız o akına da geçit vermediğini ifade etti.


Başkan Sekmen, şunları söyledi:


“O gece Türkiye’yi kuşatan ruh Çanakkale ruhuydu, Aziziye ruhuydu. O gece birlik vardı, beraberlik vardı, kardeşlik vardı ve bütün göğüsler milli bir imanla doluydu. Cesaretimizle, ferasetimizle, basiretimizle hep beraber sarsılmaz surlara ve yıkılmaz setlere dönüştük. Yüreğimizdeki vatan, bayrak ve millet aşkıyla o kadar büyüdük, o kadar büyüdük ki; bu milletin istediğinde neleri yapabileceğini tüm dünyaya gösterdik. İrademize, bağımsızlığımıza ve bölünmez bütünlüğümüze kast edenler için 15 Temmuz gecesini bir cehenneme, ülkemiz ve milletimiz için de bir demokrasi bayramına dönüştürdük. Dolayısıyla kimse ama hiç kimse aziz milletimizi bir daha vatanıyla, bayrağıyla, istiklali ve istikbaliyle sınamaya kalkmasın!”


“Şehitlerimiz ve gazilerimiz şeref payemizdir”


Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, mesajında 15 Temmuz hain darbe girişiminin gerçekleştirildiği gece şehit düşen vatan evlatları ile yaralanan gazileri de unutmadı.


Başkan Sekmen, şunları kaydetti:


“Şehitlerimiz bizim şeref payelerimizdir, gazilerimiz bizim onur vesilemizdir. O gece canından aziz bellediği vatanı için şehit düşen tüm kardeşlerimize Allah’tan sonsuz rahmet niyaz ediyorum. Gazilerimize ise, hayırlı, sağlıklı ve sıhhatli uzun ömürler diliyorum. Bu duygu ve düşüncelerle 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’müzü kutluyor, FETÖ alçaklarını, hain ve mel’un satılmış kahpe teröristlerle mücadelemizden bir an olsun geri durmayacağımızın altını özellikle çizmek istiyorum. Bu vesileyle kahramanlarımızı ve demokrasi şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Ruhları şad, makamları cennet olsun.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 13’üncü Çalışma Meclisi’nin kapanış toplantısı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapıldı "Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği" temasıyla düzenlenen 13. Çalışma Meclisi’nin kapanış toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda yapıldı. "Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği" temasıyla düzenlenen 13’üncü Çalışma Meclisi, 29-30 Nisan tarihlerinde gerçekleşti. 4 oturumda düzenlenen Çalışma Meclisi’nde “Çalışma Hayatında İnsana Yakışır İş, Yeşil ve Dijital Dönüşümün İşgücü Piyasasına Etkileri ve Adil Geçiş, Sendikal Örgütlenmede Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Önerileri, Toplu Pazarlık Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Yolları” başlıkları ele alındı. İki gün boyunca devam eden programda, işçi, kamu görevlileri ve işveren sendika konfederasyonlarının başkanları, oda ve borsa birliklerinin başkanları, sivil toplum kuruluşlularının başkanları ile akademisyenlerin katılımıyla çalışma hayatına ilişkin istişarelerde ve çözüm önerilerinde bulunuldu. İkinci gününde de devam eden program, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle düzenlenen yemekle sona erdi. Burada konuşma yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, çalışma hayatında; sosyal diyalog mekanizmalarının etkin bir biçimde işletilmesinin Bakanlık açısından çok önemli ve faydalı gördüklerine vurgu yaparak, “Geçtiğimiz yıl içerisinde çalışma hayatında katılımcı sosyal diyalog anlayışının en önemli temsil mekanizmalarından olan; Üçlü Danışma Kurulu’nu, Kamu Personeli Danışma Kurulu’nu ve Ortak Paylaşım Platformu’nu gerçekleştirdik. Çalışma Meclisi ise bu platformlar arasında, en kapsamlı ve en kritik öneme sahip istişare mekanizmalarından biridir. Bu çerçevede; ilgili bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları, işçi, işveren, ve kamu görevlileri sendikaları/konfederasyonları, akademisyenler, iş dünyası, uluslararası ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan geniş katılımlı yapısı ile; Çalışma Meclisi toplantılarımızı, sosyal diyalogun hayata geçirilmesi vizyonuyla gerçekleştirmeye devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. “İşçi, işveren ve kamu ilişkilerinin düzenlenmesi noktasında; ortak çözüm önerilerinin geliştirilmesi, çalışma meclislerinin en önemli hedefleridir” Işıkhan, Türkiye Yüzyılı’nın ilk Çalışma Meclisi olan bu seneki programın ‘Türkiye Yüzyılı’nda Çalışma Hayatı: Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği’ temasıyla gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarına dikkati çekerek, “İşçi, işveren ve kamu ilişkilerinin düzenlenmesi noktasında; ortak işbirliği alanının oluşturulması, mevcut durum hakkındaki değerlendirmelerin yapılması, sorunların karşılıklı olarak, tartışılarak, ortak çözüm önerilerinin geliştirilmesi, Çalışma Meclislerinin en önemli hedefleridir. Dün ve bugün gerçekleştirilen toplantı ve panellerimiz ile çalışma hayatına dair güncel konular yanında, geleceğe dair fırsatlar ve zorluklarla ilgili istişarelerde bulunduk. İki gün boyunca gerçekleştirilen panelde; çalışma hayatının geleceği, insana yakışır iş, ikiz dönüşüm ve adil geçiş konuları yanında; sendikal örgütlenmede ve toplu pazarlık süreçlerinde yaşanan sorunlar ve çözüm önerilerini kapsamlı olarak ele aldık” diye konuştu. “Temel hedefimiz, refahtan herkesin pay alabildiği, insanı merkeze alarak büyüyen bir Türkiye’dir” Bakanlıkların, sosyal tarafların, sivil toplum kuruluşlarının ve uluslararası kuruluşların temsilcileri ile akademisyenlerin katkıları doğrultusunda etkin ve verimli bir Çalışma Meclisi toplantısını gerçekleştirdiklerini aktaran Bakan Işıkhan, şu ifadelere yer verdi: “Temel hedefimiz, sadece üreterek büyüyen ve istihdamı arttıran bir Türkiye değil; aynı zamanda; ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ temel değeriyle; refahtan herkesin pay alabildiği, hakkın ve adaletin korunduğu, insanı merkeze alarak büyüyen bir Türkiye’dir. Bu noktada; Çalışma Meclisi gibi çözüm odaklı platformlar; çalışma hayatının hem yapısal hem de fonksiyonel sorunlarının çözüme kavuşturulabilmesi bakımından büyük önem taşımaktadır. Bu meclisin çıktıları, özellikle; kayıt dışı istihdam ve kayıt dışı ücret, çalışma koşulları, iş sağlığı ve güvenliği gibi çalışma hayatının öncelikli sorun alanlarının kalıcı olarak çözüme kavuşturulması için bizlere, geleceğe ait önemli fırsatlar sunacaktır.” “Emeğe ve onun müdafaasına verdiğimiz değerin en net kanıtı yarın kutlayacağımız 1 Mayıs Emek Ve Dayanışma Günü’dür” Işıkhan, Türkiye’nin 21 yılda sosyal güvenlikten sendikal örgütlenmeye kadar çalışma hayatını ilgilendiren her alanda çok büyük mesafeler kat edildiğini belirterek, “Geçmişte; hak ettiği ilgiyi göremeyen sendikacılık ile işçi, memur ve işveren ilişkilerini düzenleyen sosyal diyalog mekanizmaları son 21 yılda etkin bir şekilde işletilmiştir. Özellikle; örgütlü emek mücadelesinin kendine en rahat yaşam alanı bulduğu dönem, hükümetlerimiz, dönemidir. Çünkü; emek ve alın teri bizim hem maddi hem de manevi dünyamızda derin karşılıkları olan kavramlardır. Emeğe ve onun müdafaasına verdiğimiz değerin en net kanıtı yarın kutlayacağımız 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’dür. Daha önce kanlı olaylarla anılan ve toplumda büyük endişelere yol açan 1 Mayıs; Başbakanlığı döneminde; Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 2009 yılında resmi tatil ilan edilmiştir. 1 Mayıs resmi tatil yapıldıktan sonra hem kutlamalar tüm Türkiye’ye yayılmış; hem de toplumun tüm kesimlerince kutlanmaya başlanmıştır” dedi. Işıkhan, Türkiye’nin her yerinde 1 Mayıs’ın barışçıl gösterilerle, anlamına uygun olarak kutlandığını söyleyerek, “Daha önce belli başlı marjinal gruplar tarafından sahip çıkılan 1 Mayıs; günümüz itibariyle tüm emekçilerimize bir bayram olarak teslim edilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde; işçimizin, memurumuzun ve tüm emekçilerimizin hakkının korunması, her zaman öncelikli meselemiz olmaya devam edecektir” değerlendirmesinde bulundu. Programda Jandarma Genel Komutanlığı’nda temizlik işçisi olarak çalışan evli ve iki çocuk sahibi Saadet Tom da bir konuşma yaptı. Tom, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlayarak, “Bugün burada, 2018 yılında taşeron işçi olarak çalışırken kadroya geçirilmiş bir kardeşiniz olarak bulunuyorum. Hepiniz çok iyi biliyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanımız bizlere kadro verdi. Emekçiler olarak istediğimiz hastanelere gidemediğimiz günlerden, SSK hastanelerinde ilaç kuyruklarında beklemekten bugün istediğimiz hastanelerde muayene olacak bir sosyal güvenlik sistemine sayenizde sahip olduk. Çocuklarının ve ailesinin geleceği adına büyük kaygılar içerisinde evine helal lokma götürebilmenin telaşı içerisinde olan biz emekçiler olarak sizlere teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.