GÜNDEM - 09 Ağustos 2024 Cuma 09:45

Oltu’da çiftçiler tapu sorununun çözülmesini istiyor

A
A
A
Oltu’da çiftçiler tapu sorununun çözülmesini istiyor

Erzurum’un Oltu ilçesine bağlı Ayvalı Mahallesi mezrasında yaşayan çiftçiler, tapu kadastro kayıtlarındaki yanlışlığın giderilmesini istiyor. 1992 yılında tapu kadastro işlemleri sırasında mezralarının "orman" olarak gösterildiğini belirten vatandaşlar arazilerin "2B" statüsünde kendilerine satışını talep ediyor.


Yaklaşık 100 civarında vatandaşın yaşadığı mezralarda çiftçilik yapan köylüler, ürünlerinin yarısını çöpe atmak zorunda kaldıklarını ifade ediyor. Ürünlerini değerlendirebilmek ve üretimlerini sürdürebilmek adına, arazilerinin tapu satış işlemlerinin hızlandırılmasını ve mezralarına elektrik bağlanmasını istiyorlar.


Çiftçiler, mevcut durumun sürdürülebilir bir tarım için engel teşkil ettiğini belirterek, yetkililerden destek ve çözüm bekliyor. Oltu’nun ekonomik ve sosyal yapısına önemli katkı sağlayan bu mezraların sorunlarının bir an önce çözüme kavuşturulması gerektiği vurgulanıyor.



Oltu ilçesi Ayvalı Mahallesi Muhtarı Yunus Ay, “Bizim dedelerimizden kalan mezramızda ülkemize katkımız olsun diye üretim yapmaktayız. Ekim yerlerimiz büyük ve küçük baş hayvanlarımızın tamamı burada, dedelerimizden de kalan yer burası. Biz bu mezramıza yaşlı ve orta yaşlı köylülerimiz bu mezraya çıkıyor. Bu mezramızda elektriğimiz yok. 1992 yılında kadastro bu mezramızı orman arazisi yapmış şimdi burayı da bizim elimizden almak istiyorlar şuan burada evi olanlar ahırı samanlığı olanların tamamı mahkemeliğiz. Bize diyorlar ki bu mezradan çıkın biz buradan çıkarsak biz nerede üretim yapacağız, bizim köyümüz mahalle oldu ama burası köy statüsünde. Bizim burada üretim yapmamız lazım 600 büyük baş hayvanımız var. Bin adet küçük baş hayvanımız var burada elektrik yok, yaşayan kadınlarımız elle ineklerini koyunlarını sağmaya çalışıyorlar oda gece yarılarını buluyor. Sağdıkları sütü işleyemiyor yarısı bozulup gidiyor bizim derdimiz bizim hayatımızı kolaylaştırsınlar. Bu mezramızı 2B arazisi olarak bize satsınlar biz kendi yerlerimiz 2B arazisi olarak alalım. Biz burda üretim yapmaya devam edelim” dedi.



Ayvalı mahallesinde çiftçilik yapan Havva Aydın ise “62 yaşındayım Kayınpederim 88 yaşında vefat etti benim aklım kesti kayın pederim bu yaylada duruyor. Kayınpederimin babası bu yaylada durdu ve şimdide biz duruyoruz. Buraya önce tapularımızı sonrada elektrik istiyoruz. Yaptığım ürünlerimizin çoğusu boşa gidiyor çöpe atıyoruz hep zayi oluyor. Biz bu mezramızı bırakamayız Benim 7 çocuğum 20 torunum var bunlar ne yiyip içecek ben bu yaştan sonra nere gidebilirim” dedi.


Naime Ay ise “Bu mezrada ilaçlarımız hep bozuluyor. Bizim pişirdiğimiz yemeklerimiz hep bozuluyor, gece karanlık çökünce süt sağımı yapamıyoruz. Buz dolabımız olsa rahat edeceğiz bir çok ineğimizi sağamıyoruz, elektriğimiz olsa süt sağma makinası ile sağar daha fazla peynir yağ üretiriz. Bizim önce tapularımızı istiyoruz sonrada elektriğimizi istiyoruz” dedi.


Mezrada yaşayan Serdar Ay “Ben bu mezrada doğdum babam 85 yaşında rahmetli oldu burada yaşıyordu, babamdan önce dedemlerde burada yaşıyordu. Biz burada ticaret yapmıyoruz üretim yapıyoruz. Ülkemize katkı sağlamaya çalışıyoruz ekonomimize faydamız olsun diye üretim yapıyoruz yüz yıllardır elektriğimiz yok yağımız peynirimiz hep ziyan oluyor, yolumuz yok suyumuzu kendimiz getirdik evlerimizden su akmıyor biz elektrik almak isterken şimdi yaylamızı elimizden almak istiyorlar. Bu duruma büyüklerimizin el koymasını istiyoruz, mezramızı bize versinler istiyoruz” dedi.


Nazım Ay da “Burası bizim 500 yıllık mezramız, biz burada hayvancılık yapıyoruz. Devletimize kendimize katkı olsun diye biz hep tüketicimi olalım biz hiç üretici olmayalım mı? Bizim gibileri hep çekip büyük şehirlere göç etmişler şimdi orada dert yanıyorlar peynir 300 lira yağ 300 lira peki bizlerde bırakırsa yağı peyniri 1000 liraya bile bulamayacaklar. Biz hayvancılık yapıyoruz ben dedemden beri buradayım halen daha buradayım bizim devlet büyüklerimizden ricamız bizim sorunumuza el atmasını istiyoruz. Bir an önce sorumuzu çözerseler çok mutlu oluruz, biz yıllardır elektrik almak için müracaat ediyoruz tapu yok diye alamıyoruz. Elektrik olmayınca ürettiğimiz ürünlerimizin yarısı çöpe gidiyor bizim dedelerimizin yaptıkları evler çöktü artık biz bunların yerine yenilerini yaptık şimdi bunları sökmek istiyorlar. Ne imiş tapumuz yokmuş eğer bu şekilde devam ederse bu iş hiçbir yaylada insan kalmaz inek kalmaz bu millet ne yiyip içecek” dedi.


Suzan Polat da “Ben buraya 42 yıl önce gelin geldim, burada kayınpederimin malı davar vardı bizde yıllardır onun yolundan gidiyoruz, evlerimiz uçuyordu bizde söküp yeniden yaptık bu evlerimizi sökmek istiyorlar. Biz memnun değiliz razı değiliz benim 10 tane ineğim var sadece 3 tanesini sağa biliyorum ben şeker hastasıyım yaptığım yoğurdum peynirim yağım hep zayi oluyor biz tapumuzu ve elektriğimiz istiyoruz” dedi.



Oltu’da çiftçiler tapu sorununun çözülmesini istiyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Bakan Yardımcısı Eminoğlu, Muş’ta sporun geleceğini gençlerle konuştu Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Enes Eminoğlu, Muş Spor Lisesi’ndeki öğrencilerle bir araya geldi. Muş Spor Lisesi Öğrencileriyle Söyleşi programı kapsamında buluşan Eminoğlu, Sultan Alparslan’ın şehrinde olmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın birkaç ay öncesinde Muş’ta milli sporcularla bir araya geldiğini söyleyen Eminoğlu, "Özellikle spor lisemizde genç arkadaşlarımızla buluşmak istedik. Dereceye giren arkadaşlarımıza yürekten tebrik ediyorum. Biz bu buluşmalarda sizleri dinlemek istiyoruz. Sizlerden gelen geri dönüşleri, sizlerin önerileri, katma değerleri, eleştirileri varsa onları dinlemek istiyoruz. Gerçekten spor anlamında Türkiye son 20 yılda, çok büyük şansımız var, Sayın Cumhurbaşkanımız sporu seviyor, futbolu seviyor, bütün branşları seviyor. Medyadan takip ederseniz her ay başarılı olan dünya şampiyonlarımızı külliyede misafir ediyor. Dünyada sporu böyle yakından takip eden ve seven belki nadir cumhurbaşkanlarından biri. Muş’ta, Bitlis’te, Van’da, 81’in tamamında sporda sessiz bir devrim yaşandı. Bugün baktığımızda spor tesisleri, yüzme havuzları, gençlik merkezlerimiz var" dedi. "Son 20 yılda, 200 yıllık iş yapıldı" Eminoğlu, "2002’de yurt kapasite sayısı 100 bindi, şimdi 1 milyonu geçti. Gençlik Merkezi sayısı 9’du, 600’e yaklaştı. Son 20 yılda, 200 yıllık iş yapıldı. Burada Sayın Cumhurbaşkanımızın gençlere verdiği değerin en büyük karşılığıdır. Balkanlar, Avrupa, dünya ve olimpiyatlara katılacak arkadaşlarımız bu sıralardan çıkacak. Ülkemizi en güzel şekilde temsil edecekler ve bayrağımızı göndere çekeceksiniz. İstiklal Marşı’mızı bütün dünyaya okuyacaksınız. O yüzden yaptığınız iş çok önemli arkadaşlar. Diğer genç arkadaşlarımıza rol model oluyorsunuz. Bu büyük bir emek, büyük bir özveri. O yüzden her birinizi hayranlıkla tebrik ediyorum. İnşallah daha güzel başarılar da imza atacaksınız. Bu ülkede sporda sessiz bir devrim yaşandı. Hala da devam ediyor. Yatırımlar, tesisler her alana gittiğinizde Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın özellikle yatırımları görünüyor. Havuzlar, sentetik sahalar, basketbol salonları, atletizm pistleri, statlar vesaire baktığımızda doğusu, güneyi, batısı, kuzeyi tamamen tesislerle çevrilmiş vaziyette. Bu oranları da artırmamız lazım. Spor ile meşgul olan gençler, dijital, madde ve diğer bağımlılıkta önleyici faktör olarak bir rol oynuyorsunuz. Ben her birinizi tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı. "Spor lisesinde geçtiğimiz dönemde ilimizin gururu oldular" Muş Valisi Avni Çakır da, Muş’un genç ve dinamik nüfus yapısının sporu doğal olarak ön plana çıkardığını belirterek, ilde sporun hem eğitimle hem de sosyal hayatla bütünleştiğini ifade etti. Vali Çakır, "Hem ilimizdeki gençlerimizin beklentileri, hayalleri, hem Muş’un spordaki konumu, durumu, hem ihtiyaçları çok güzel bir söyleşi olmuştu. Muş bir öğrenci şehri. Türkiye’nin en genç nüfuslarından birine sahip bir ilimiz. Nüfusumuz yaklaşık 400 bin. Bunun 200 bini 22 yaş altı diye söyleyebiliriz. Genç yoğun nüfusuna sahip olunca da bu da spor demek. Hem eğitimde hem de sporda çok güzel adımlar atıldı. Spor lisesinde geçtiğimiz dönemde ilimizin gururu oldular. Diğer branşlarda sporcu kardeşlerimiz var. Çok tercih edilen okulumuz. Sporla bütünleşmiş bir şehir. Spor yatırımları anlamında da çok iyi bir imkanlara sahibiz. Özellikle spor alanının güzel yatırılar yaptığı için teşekkür ediyoruz. Amacımız gençleri yarınlara çok daha güçlü bir şekilde hazırlamak" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından sporcuların talep ve önerileri dinlendi. Söyleşiye, Muş Gençlik ve Spor Müdürü Yusuf Kılıç, İl Milli Eğitim Müdürü Abdulkadir Altay ve sporcular katıldı.