GENEL - 08 Ocak 2020 Çarşamba 10:05

‘Sultan Kahvesi’ maneviyatıyla gönüllere dokunuyor

A
A
A
‘Sultan Kahvesi’ maneviyatıyla gönüllere dokunuyor

Türk kültürünün önemli parçalarından olan Türk kahvesi, ‘Sultanlara’ yaraşır hale getirildi.

Türk kültürünün önemli parçalarından olan Türk kahvesi, ‘Sultanlara’ yaraşır hale getirildi. Yapımı sır gibi saklanan ve köpüğü yaklaşık 3 santimetre olan ‘Sultan Kahvesi’ maneviyatıyla da gönüllere dokunuyor.


Türk kültüründe önemli yere sahip, Osmanlı İmparatorluğu’dan günümüze kadar gelmiş en eski kahve hazırlama ve pişirme metotlarından olan Türk kahvesi, ‘Sultanlara’ yaraşır hale geldi. Yapımı sır gibi saklanan ve yaklaşık 3 santimetre köpüğü ile hazırlanan Sultan Kahvesi, sunuşuyla da gönüllere dokunuyor.


Ayten Usta Gurme restoran tarafından yapımı 10 ila 12 dakika arasında süren kahve, Anadolu’nun kapılarını Türklere açan Sultan Alparslan’ı ve tüm fatihleri temsil eden bir miğferin içinde getiriliyor. Miğferin üzerindeki gül motifleri ve içindeki gül lokumu ile gül yaprakları ise, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’i (s.a.v) temsil ediyor. Ayrıca bereket ve bolluğu temsilen nar taneleri, Osmanlı İmparatorluğu’ndan günümüze kadar kudret ve merhameti sembolize eden kaftan ve kadifeyle servis ediliyor.



“Türk kahvemizin dışındaki miğfer, Sultan Alparslan’ı ve tüm fatihlerimizi temsil ediyor”


Hazırlanan Sultan kahvesi hakkında bilgi veren Ayten Usta Gurme restoranın 2’nci nesil sorumlusu Aybike Çetin, “Türk kahvesinin bizim kültümüz ve mutfağımızdaki yeri elbette ki tartışılmaz. Bizim yemeklerimiz sonrasında başlı başına bir seremoni şeklinde tüketiliyor. Biz de Sultan kahvemizi çok özenli bir şekilde sunuyoruz. Türk kahvemizin dışındaki miğfer, Sultan Alparslan’ı ve tüm fatihlerimizi temsil ediyor. Miğfer dışındaki gül motifleri, açtığımız zaman içindeki gül lokumu ve gül yaprakları da peygamberimiz Hz. Muhammed’i (s.a.v) temsil ediyor. Biz kahveyi Arap topraklarından aldığımız için ecdadımız bunu önce acı bulmuşlar. O yüzden her zaman şerbetle servis etmişler. Şerbeti, önce ve sonra içerek ağızlarında tatlı bir lezzet bırakmayı hedeflemişler” ifadelerini kullandı.



“Bizim kültürümüzde her zaman kudret ve merhamet bir arada bahsedilmiş”


Ayrıca Çetin, suyun içine de nar taneleri koyduklarını belirterek, “Çünkü nar da bizim kültürümüzde azın çoğalmasını ve bereketi temsil ediyor. Suyun üstündeki kaftan, bizim kültürümüzde gücü ve kudreti temsil eder. Aynı zamanda kahveyi servis ettiğimiz kadife de şefkati ve merhameti temsil ediyor. Bizim kültürümüzde her zaman kudret ve merhamet bir arada bahsedilmiş, bir denge olarak görülmüştür. Bu yüzden biz de bunları beraber sunuyoruz” şeklinde konuştu.



“Biz misafirlerimizden küçük bir hayat molası vermelerini rica ediyoruz”


Öte yandan Ayten Usta Gurme restoranın 2’nci nesil sorumlusu Aybike Çetin, “Biz, misafirlerimiz bu kahveyi sipariş ettiğinde, onlardan biraz zaman ve sabır rica ediyoruz. Çünkü yapımı gerçekten emek ve sabır isteyen bir kahve. Ve bu kahveyi beklerken, sevdikleriyle sohbet etsinler, anın tadına varsınlar istiyoruz. Çünkü günümüzde artık her şey hızlı ve süratle tüketildiği bir toplumda ve hayatta yaşıyoruz. Biz onlardan küçük bir hayat molası vermelerini rica ediyoruz. Daha sonra kahveyi keyifle içebilsinler, tadına varabilsinler diye” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Palandöken: “Tüm sektörler sermayenin elinde” Enflasyonla mücadelenin en önemli ayağı olan esnaf ve sanatkarların haksız rekabet karşısında dayanacak gücü kalmadığını hatırlatan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Tüm sektörler sermayenin elinde. Maalesef perakende yasası bir türlü çıkmıyor. Çıkmayınca da haksız rekabetle birlikte fiyatları regüle edecek mahalle esnafı neredeyse yok noktasına geldi. Artan nüfusa karşı esnaf sayısında büyük bir artış yok. Sokakta kasap, manav kalmadı. Karşılıklı fiyatların ucuzlamasını sağlayacak bir sistem gerekiyor. Öncelikle zincirlerin haftada 1 gün tatil ve açma kapama saati belli olmalı. Bunun içinde perakende yasası şart. Yasanın olmaması, Hakkari’de, İstanbul’da, Ankara’da veya Bursa’da da aynı fiyatları dayatmaya yol açıyor. Oysa esnaf ve sanatkarlarımız enflasyonla mücadelenin en önemli ayağıdır. Anayasanın 173. maddesinde olduğu gibi esnaf ve sanatkar korunmalı. Meclis tatile girmek üzere bundan sonraki süreçte açılır açılmaz perakende yasası tartışılacak ilk madde olmalı” dedi. “Esnafı tezgahtar, çiftçiyi işçi konumuna getirdiler” Haksız rekabet yüzünden esnafın tezgahtar çiftçinin ise işçi konumuna geçtiğini söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Türkiye’de, gelişmiş ülkelerden örneği alınanla hiç uyuşmayan bir haksız rekabet var. Tüm sektörler sermayenin elinde. Tüm sektörlerdeki ürünleri sattıkları yetmiyormuş gibi ülkenin her yerindeki ürünlerin fiyatını tek tuşla belirleyebiliyorlar. Esnafı bitirdiler, tezgahtar yaptılar. Çiftçiyi de kendilerine işçi yaptılar. Fideyi veriyor, ürettiriyor. Ondan sonra ürünü toplayıp kendi mağazalarına gönderiyor. Fiyatı da kendisi belirliyor. Bir tarafta işsizler ordusu varken diğer tarafta da iştigal edecek, kendi kendine iş yeri müteşebbis olacak insan yok. Artık her şey sermayenin elinde. Ben yaparım, ithal ederim diyor. Bireysel işletme kalmadığı müddetçe etin fiyatının düşmesini kimse beklemesin” şeklinde konuştu. “Haksız rekabetin önüne geçilmeli” Her şeyi bol olan ülkemizde fiyatları düşürememe sıkıntısı olduğunu dile getiren Palandöken, “Küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Devletimizin enflasyonla mücadele ederken aldığı tedbirlerin işe yarayabilmesi için önce esnaf ve sanatkarların korunması şart. Küçük işletmeler ayakta kalmalı ki vatandaş fiyatları mukayese edip gerçek indirimin farkına varsın” diye konuştu.
Bursa Özgür Ozel: “Küfeyi benim sırtıma ver. Ben taşırım” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara hitap etti. Sırtına küfe alan Özel, “Tayyip Bey, bırak küfeyi benim sırtıma ver. Ben emekliyi aslan gibi taşırım” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara otobüs üzerinden seslendi. İki gencin protesto amaçlı küfe getirdiğini gören Özel, gençleri yanına çağırdı. Burada eleştirilerini sürdüren Özel, “Geçen gün Tayyip Bey’i dinliyorum. Ben demişim ‘emekliye 12 bin 500 yetmez, 17 bin 500 ver.’ ‘Asgari ücrete zam yok’ demiş, asgari ücreti zam yapalım demişim. 17 bin lira çay parası çay parası olmaz, 25 bin taban fiyat olsun dedim. 9 bin 200’e buğday satılmaz, 15 bin olsun dedim. Tarlalarda 2 liraya domates kaldı, kavunun karpuzun bostanda kalması olmaz demişim, diyor ki ‘Özgür Bey’in sırtında küfe yok, emekliye zam istiyor.’ ‘2 bin 500 lira zam 33 milyar tuttu’ diyor. ‘Benim sırtımda küfe var’ diyor. Gençler bunu duymuş, küfeyi getirmişler. Tayyip Bey’e dedim ki, ‘Doğru, senin sırtında küfe var. Bu milletten oy istedin, onlar da aldı küfeyi sırtına koydu. Tayyip Bey diyor ki, ‘Emekliler bana ağır geliyor, taşıyamam. Asgari ücretli ağır gelir taşıyamam. Rizeli hemşerime çay parası veremem ağır geliyor’ diyor. Ama bir bakıyorsunuz yandaş müteahhitte sıra gelince dikeliveriyor. 660 milyar lirayı buluyor. Ben diyorum ki, ‘Tayyip Bey, bırak küfeyi ver benim sırtıma. Ben emekliyi aslan gibi taşırım. Asgari ücretliyi taşırız. Biz bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan, bırak küfeyi. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler değil, asgari ücretliler değil, esnaf, çiftçi değil. Bu küfeye ne yük koyarsan koy, biz taşırız. Taşıyamayanlar bırakacak, taşıyanlar gelecek. Getir sandığı küfeyi biz taşıyalım. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız” dedi. Özel, seçimlerin galibiyetle sonuçlanması durumunda kutlamalarda bu iki gencin de olacağının sözünü verdi.