SAĞLIK - 21 Ekim 2020 Çarşamba 11:27

Ruhsal hastalığı olanlar damgalanmamalı

A
A
A
Ruhsal hastalığı olanlar damgalanmamalı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferdi Köşger, ruhsal hastalıklarda damgalama ve ayrımcılık yapılmamasına ilişkin bilgilendirmede bulundu.


Doç. Dr. Köşger, ’Stigmatizasyon’ olarak da bilinen damgalama sözcüğünün, köken olarak Ortaçağda suçlu kişileri diğerlerinden ayırmak için kullanılan ‘kızgın demirle dağlama’ işlemi sonucu ortaya çıkan ‘kara leke’den geldiğini belirtti. Damgalama ile oluşturulan farklılıkla damgalanana, içinde yaşadığı toplum tarafından olumsuz özellikler atfedildiğini ve damgalanan birey ayrımcılığa, dışlanmışlığa ve sosyal izolasyona uğradığını anlatan Köşger, "Ne yazık ki ruhsal hastalığı olan bireyler tarihsel süreç içerisinde en fazla damgalama ve ayrımcılığa maruz kalan gruplar arasında olmuştur. Önyargılı bir biçimde toplum tarafından ruhsal hastalığı olanların ‘tehlikeli’ ve ‘şiddet eğilimli’ olarak değerlendirilmesi damgalama ve bu bireylere karşı ayrımcılığı beraberinde getirir. Aslında ruhsal hastalığı olanlarla toplumdaki şiddet davranışı sıklığının karşılaştırıldığı çalışmalarda şiddet davranışı oranları birbirine yakın bulunmuştur. Sadece hasta olduğu için tehlikeli ve şiddet eğilimli olarak önyargılı davranılan ruhsal hastalığa sahip bireyler sosyal yalıtılmışlığa uğrar ve bu durum dışlama ile sonuçlanır. Ruhsal hastalık etiketlemesi ile birlikte bireyin kimliği, kişilik özellikleri ve davranışları nasıl olursa olsun, yani normal dışı davranış göstermese de, olumsuz tutumlar hızla devreye girer ve ruhsal hastalığı olan birey sosyal ayrımcılığa maruz kalır. Ruhsal hastalığı olanlarda mesleki ve ekonomik olarak da etkisini gösteren bu süreç bir sarmal haline gelir ve daha fazla damgalama ve ayrımcılıkla sonuçlanır. Damgalama ve ayrımcılık tanıdan bağımsız olarak ruhsal yakınmaları olan bireylerin psikiyatri kliniklerine başvurularını olumsuz yönde etkilemektedir. Bu da, etkin bir şekilde tedavi edilebilecekken uzayan hastalık süreleri, sosyal ve mesleki alanda yaşanan işlevsellik kayıpları ile sonuçlanmaktadır” dedi.


Doç. Dr. Köşger, açıklamasını “Toplumun her kesiminde karşılaşabildiğimiz ruhsal hastalıklara yönelik damgalama ve ayrımcılık ile mücadelede, ruhsal hastalıklara ilişkin oluşmuş olan yanlış inanç ve tutumları değiştirmek öncelikli hedef olmalıdır. Alanın uzmanları tarafından ruhsal hastalıklarla ilgili yapılacak doğru bilgilendirmelerin, ruhsal hastalıklara yönelik damgalama ve ayrımcılığı hafifletici etkisi olacaktır” ifadeleri ile sonlandırdı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Evlilik Okulu’nda eğitim gören 530 çifte sertifika Aile kavramının sağlam temeller üzerine kurması için Şahinbey Belediyesi tarafından 2009 yılından bu yana düzenlenen Evlilik Okulu Projesi’nden mezun olan 530 çift daha sertifikalarını aldı. Toplumun temel taşı olan aile yapısının korunması evli ve evlenecek olan çiftlerin bir biri ile diyaloglarını daha sağlam temeller üzerine kurmayı hedefleyen Şahinbey Belediyesi, Gaziantep İl Müftülüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğü, Hasan Kalyoncu Üniversitesi ve Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte Evlilik Okulu projesini yürütürken bu zamana kadar 49.345 çifte eğitim verildi. 2009 yılından bu yana düzenlenen projede çiftlere evliliğin dini, hukuki ve sağlıkla ilgili boyutları anlatılıyor. “Evlilik toplumumuzun çekirdek yapısıdır” Evlilik Okulu Projesini önemsediklerini ifade eden Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, "Allah çiftlerimizi mesut ve bahtiyar eylesin. Şahinbey Belediyesi olarak evlilikte yanınızda olduğumuz gibi çocuklarınız olduğunda da yanınızda olacağız. Göreve geldiğimiz günden bu yana ‘Hoş Geldin Bebek’ projemiz ile evinizdeki ilk ziyaretçiniz Şahinbey Belediyesi olacak. Bebeğinizin bakımı ile ilgili bilgilendirmeler yapılacak. Sonraki yıllarda da ana sınıfından başlayarak eğitimlerinde de onların yanında olacağız. Evlilik insan hayatında çok önemli bir dönüm noktası. İnsana hem dünyasını hem de ahiretini kazandıracak bir müessese. Eşinizle iyi iseniz eviniz cennet hayatı, eşinizle aranız iyi değilse eviniz cehennem hayatına döner. Bu nedenle eşler birbiriyle iyi olmak zorunda. Aile mutlu olursa toplumda huzurlu olur. Bu nedenle elimizden geldiği kadar fedakârlık yaparak aileyi ayakta tutmaya gayret etmemiz gerekiyor. Şimdiden tüm çiftlerimizi tebrik ediyor, mutluluklar diliyorum” diye konuştu.
Sakarya Sakarya’daki Gazeteciler Sitesi’nde konutlar teslim ediliyor: İşte detaylar Sakarya Gazeteciler Birliği’nin (SGB) girişimleriyle Sakarya’daki gazetecilerin ev sahibi olması için 2020 yılında başlatılan konut projesinde sona gelindi. Gazeteciler konutlarını 10-25 Haziran arasında teslim alabilecekler. Sakarya Gazeteciler Birliği Başkanı N. Müjdat Çetin, Adapazarı Alandüzü Mahallesi’nde SGB-TOKİ işbirliği ile TOKİ tarafından 2020 yılı sonunda yapılan ihale sonrası 2021 yılında inşaatına başlanan ‘Alandüzü 159 Konut Projesi’nin tamamlandığını belirterek, “10-25 Haziran arasında meslektaşlarımız hasretle bekledikleri konutlarını teslim alacaklar. Şimdiden herkese hayırlı olsun” dedi. Çetin, gazeteciler için yapılan ancak talep fazlası olan konutlarında TOKİ tarafından vatandaşlara kura usulü satış yapıldığını belirterek, “Sakarya Gazeteciler Birliği olarak sadece üyelerimize değil ilimizdeki tüm gazeteci meslektaşlarımıza yönelik gerçekleşen projede sona gelinmesinin mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz. Bu çerçevede 159 konutun teslim işlemleri; 10-25 Haziran 2024 tarihleri arasında müşavir firması tarafından Adapazarı Alandüzü Mahallesi 159 konut projesi şantiyesinde teslim program çerçevesinde gerçekleştirilecek. Konut sahiplerine ayrıca mesaj ile bilgilendirmede yapılacak” dedi. Konut projesi teslim işlemleri Konut projesi teslim işlemlerinin detayları ise, “T.C. Ziraat Bankası 1913 Ankara Caddesi / Sakarya Şubesine 3065 sayılı KDV kanunu gereğince teslim işlemi nedeniyle, doğacak Katma Değer Vergisi tutarı Peşin olarak ödenecektir. (T.C. Ziraat Bankası A.Ş. tarafından, konut alıcılarının hesaplarından (Bankada hesapları olan) otomatik olarak tahsil edilecektir. Proje çerçevesinde yer alan konutların, ilk taksit ödemeleri Temmuz 2024 ayı itibariyle, ilk dönemsel artış uygulaması ise Ocak 2025 tarihi itibariyle başlatılacaktır. Konut alıcılarının aşağıda yer alan Teslim Programında belirtilen tarih aralığında konutunu teslim almaması durumunda, ilk taksit ödemesi yine Temmuz 2024 tarihinde başlatılacaktır” denildi. Konut tesliminde getirilmesi gereken belgeler Konut teslimi sırasında istenilen belgelerde eksiklik olması durumunda konut tesliminin yapılmayacağı da belirtilerek, “Konut teslimi sırasında getirilmesi gereken belgeler: Kimlik belgesi (nüfus cüzdanı), gayrimenkul satış sözleşmesinin nüshası, konut vekaleten teslim alınacak ise vekaletnamenin aslı ve fotokopisi. Belirtilen tarihlerden önce T.C Ziraat Bankası A.Ş 1913 Ankara Caddesi / Sakarya Şubesine gidilerek KDV bedeli yatırılacak ardından ilgili şantiyeden konut teslim alınacaktır. İstenen belgelerde eksiklik olması durumunda konut teslimi yapılamayacağından, söz konusu belgelerin eksiksiz olarak getirilmesine özen göstermenizi rica eder, konutunuzda sağlıklı ve mutlu bir yaşam dileriz” ifadeleri kullanıldı.