GÜNDEM - 26 Mayıs 2024 Pazar 11:24

37 yıl önce şehit olan komutanlarını kabri başında andılar

A
A
A

28 Nisan 1987’de Hakkari’de teröristlerle girdiği çatışma sonucunda şehit düşen Piyade Üsteğmen Halil Durmaz’ın Eskişehir Hava Şehitliği’nde bulunan kabri, 37 yıl sonra silah arkadaşları tarafından ziyaret edildi.

Afyon ilinin Emirdağ ilçesi Dağılgan köyünde doğan ve Kara Harp Okulu’ndaki eğitiminin ardından 1982 yılında teğmen olarak orduya katılan Halil Durmaz, 28 Nisan 1987 yılında Hakkari Dağ ve Komanda Tugayı 1’nci Komando Taburu’nda şark hizmeti yaparken teröristlerle girilen çatışmada şehit düştü. Evli ve bir erkek çocuğu babası Durmaz’ın vefatı o dönemlerde hem ailesine hem de komutanları olarak başlarında bulunduğu askerlere büyük üzüntü yaşattı.

Şehadete erişinin ardından Eskişehir Hava Şehitliği’ne defnedilen Şehit Piyade Üsteğmen Halil Durmaz’ın kabri, şehit olduğu dönemde komutanlığını yaptığı askerleri tarafından ziyaret edildi. Farklı illerden Eskişehir’e gelen ve 37 yıl sonra komutanlarının mezarı başında anan silah arkadaşları, duygu dolu anların yaşanmasına sebep oldu. Halil Durmaz’ın şehit olduğu yıllarda gerek vatani görevini yapmak için er ve erbaş olarak orada bulunan gerekse Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde astsubay ve subay olarak görev yapan silah arkadaşları, gösterdikleri vefa örneği ile şehidin eşi Hülya Durmaz’a da duygu dolu anlar yaşattı. Aradan geçen 37 yılın ardından aralarında emekli subayların ve emekli generallerin de bulunduğu silah arkadaşları tarafından şehit eşinin kabrinin ziyaret edilmesinden büyük memnuniyet duyduğunu belirten Hülya Durmaz, kocasının bayrağını seven birisi olarak vatanını ailesine tercih etmesinin gurur verici olduğunu söyledi.

37 yıl önce şehit olan komutanlarını kabri başında andılar

"O zamanın askerleriyle Şehit Üsteğmen Halil Durmaz’ı anmak maksadıyla buradayız"

1987 yılında üsteğmen olarak görev yapan emekli Albay Halit Olgun, "O zamanın askerleriyle beraber Şehit Üsteğmen Halil Durmaz’ı anmak maksadıyla buradayız. Türkiye’nin çok değişik coğrafyalarından gelenler var. 81 vilayetimiz var, inanıyorum ki bunun yüzde 30’undan gelenler oldu. Hatta Almanya’dan gelen arkadaşımız var. Biz 37 yıl sonra şimdi, bu topraklarda can vermiş kardeşimizi anmak maksadıyla bir araya gelmiş o zamanki yirmili yaşlarının gençleriyle şimdiki dede olmuş insanlar bir güzelliği yaşatmaya, değer yargılarının değersizleştiği günümüz dünyasında bir değeri ortaya koymaya çalışıyoruz. İnanıyorum ki bundan da burada bulunan herkes ziyadesiyle memnuniyet duyuyordur" dedi.

"Terör ve teröristlerle mücadelenin ilk büyük çatışmasında 12 şehit vermiştik”

Halil Durmaz’ın nasıl şehit düştüğünü anlatan Olgun, "28 Nisan 1987 yılında Ramazan’ın ilk günü. 1980’lerde başlayan terör ve teröristlerle mücadelenin ilk büyük çatışmasıydı. Şemdinli, Tütünlü bölgesinde cereyan etmişti. Çatışmada 1 binbaşı, 2 üsteğmen ve yaklaşık 9 erbaşı şehit vermiştik. O çatışmada Ömer Aktuğ binbaşımız, İzzettin Polat ve Halil Durmaz üsteğmenimiz ile ismini şu an ifade edemeyeceğim vatan evlatları şehit oldular. Bu ülkenin bekası için canlarını feda ettiler. Bu ülke varsa bu bayrakların altında yatan şehitlerin yüzü suyu hürmetine var. Biz askerler olarak vatan, millet, cumhuriyet ve vazife uğrunda seve seve hayatını feda etmeye yemin etmiş insanlar olarak bundan onur ve hep gurur duyuyoruz. Bizim hayatımız vatan, şeref ve vazife. Başka da bir şey yok" şeklinde konuştu.

"Birileri bu vatan için şehit olacaktı, bu şehitlerin arasında benim sevgili eşim de vardı"

Şehit Piyade Üsteğmen Halil Durmaz’ın eşi Hülya Durmaz ise eşinin silah arkadaşlarının gerçekleştirdiği ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirirken şu ifadeleri kullandı:

"82 devreler her yıl 28 Nisan’da anma programlarını gerçekleştiriyorlar. Ancak ben şuna inanıyorum, bu vatanı ve toprağı her bir bireyimiz çok sevmekte. Yakın olmasak da onların gönüllerinde şehitlerimizin yaşadığına ben inanıyorum. Değerli komutanımız, devre arkadaşı ve nefer olan askerleri başta olmak üzere gelen bütün misafirlerimizin hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Karışık duygular yaşadım. Eşimin aralarında olmasını çok isterdim ama vatanını ve bayrağını seven bir asker olarak da bizleri vatanına tercih etmesi gurur veriyor. Bu vatan hepimizin vatanı. Birileri bu vatan için şehit olacak, bu şehitlerin arasında benim sevgili eşim de vardı. Eşim başta olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum."

37 yıl önce şehit olan komutanlarını kabri başında andılarAli Furkan Çetiner - Emir Erten

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Özgür Ozel: “Küfeyi benim sırtıma ver. Ben taşırım” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara hitap etti. Sırtına küfe alan Özel, “Tayyip Bey, bırak küfeyi benim sırtıma ver. Ben emekliyi aslan gibi taşırım” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara otobüs üzerinden seslendi. İki gencin protesto amaçlı küfe getirdiğini gören Özel, gençleri yanına çağırdı. Burada eleştirilerini sürdüren Özel, “Geçen gün Tayyip Bey’i dinliyorum. Ben demişim ‘emekliye 12 bin 500 yetmez, 17 bin 500 ver.’ ‘Asgari ücrete zam yok’ demiş, asgari ücreti zam yapalım demişim. 17 bin lira çay parası çay parası olmaz, 25 bin taban fiyat olsun dedim. 9 bin 200’e buğday satılmaz, 15 bin olsun dedim. Tarlalarda 2 liraya domates kaldı, kavunun karpuzun bostanda kalması olmaz demişim, diyor ki ‘Özgür Bey’in sırtında küfe yok, emekliye zam istiyor.’ ‘2 bin 500 lira zam 33 milyar tuttu’ diyor. ‘Benim sırtımda küfe var’ diyor. Gençler bunu duymuş, küfeyi getirmişler. Tayyip Bey’e dedim ki, ‘Doğru, senin sırtında küfe var. Bu milletten oy istedin, onlar da aldı küfeyi sırtına koydu. Tayyip Bey diyor ki, ‘Emekliler bana ağır geliyor, taşıyamam. Asgari ücretli ağır gelir taşıyamam. Rizeli hemşerime çay parası veremem ağır geliyor’ diyor. Ama bir bakıyorsunuz yandaş müteahhitte sıra gelince dikeliveriyor. 660 milyar lirayı buluyor. Ben diyorum ki, ‘Tayyip Bey, bırak küfeyi ver benim sırtıma. Ben emekliyi aslan gibi taşırım. Asgari ücretliyi taşırız. Biz bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan, bırak küfeyi. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler değil, asgari ücretliler değil, esnaf, çiftçi değil. Bu küfeye ne yük koyarsan koy, biz taşırız. Taşıyamayanlar bırakacak, taşıyanlar gelecek. Getir sandığı küfeyi biz taşıyalım. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız” dedi. Özel, seçimlerin galibiyetle sonuçlanması durumunda kutlamalarda bu iki gencin de olacağının sözünü verdi.
Konya Konjonktivit tedavi edilmezse gözde ömür boyu izler bırakabiliyor Uzmanlar, gözlerde biraz kızarıklık sonrasında ise çapaklanma, göz kapaklarında şişme ve kızarıklığın şiddetinin gittikçe artmasıyla karşımıza çıkan kırmızı göz hastalığı olarak bilinen konjonktivitte, belirtileri görülen kişilerin göz doktoruna gitmesi konusunda uyarıyor. Konjonktivit, gözün beyaz ve şeffaf bölümünü ve göz kapaklarının içini kapsayan tabakanın (konjonktivanın) iltihaplanması olarak tanımlanıyor. Normalde saydam olan konjonktiva, iltihap oluştuğunda pembe ya da kırmızı renk alıyor. Konjonktivitin temas yoluyla bulaştığını ifade eden Medicana Konya Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Hasta olan kişi elini gözüne dokunduktan sonra başka bir yere dokunduğunda siz de aynı yere temas ettiğinizde ve gözünüzle temasta bulunursanız maalesef bizlere de bulaşıyor" dedi. "Göz yüzeyinde izler bırakıp görme azlığına, bulanıklığına neden olabilen önemli bir virüstür" Adenoviral konjonktivitlerin, adenovirüs denilen bir virüs nedeniyle ortaya çıktığını belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Hastalarımızda genellikle ilk günlerde gözlerde biraz kızarıklık sonrasında ise çapaklanma, göz kapaklarında şişme ve kızarıklığın şiddetinin gittikçe artmasıyla karşımıza çıkar. Özellikle pandemi döneminden sonra adenovirüslerdeki salgınlar daha da artmaya başladı. Daha çok toplu yaşam alanları, çocuklarımızın gittiği kreşler gibi alanlarda daha sık görülüyor. Çünkü bu enfeksiyonda en önemli etken aslında dışarıdan bulaş. Havadan bir bulaş olmuyor. Genellikle temasta bulaş olur. Hasta olan birey elini gözüne dokunduğu zaman başka bir yere dokunduğunda siz de aynı yere temas ettiğinizde ve gözünüzle temasta bulunursanız maalesef bizlere de bulaşıyor. Bu virüs aslında uzunca sürebilen, tamamıyla geçmesi bazen bir ayı bulabiliyor, bazen göz yüzeyinde izler bırakıp görme azlığına, bulanıklığına neden olabilen önemli bir virüstür. O yüzden evde herhangi birinde gözünde bir kızarıklık başladı, birkaç gün içinde şiddetlenerek arttı, göz kapaklarında şişlik oldu, aşırı bir kızarıklık oldu mutlaka bir an önce bir hekime başvurmak lazım. Hekim muayenesinde eğer adenovirüs tanısı koyduysa hemen uygun ilaçlarla tedaviye başlıyor" diye konuştu. "Bu virüste erken tedaviyle beraber hemen ilk zamanlarda başarılı bir sonuç alıyoruz" Evde dikkat edilmesi gereken birtakım durumlar olduğunu belirten Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Elimizi her gözümüze dokundurduğumuzda mutlaka sabunlu suyla beraber yıkamamız gerekiyor. Ortak havlu kullanımını ortadan kaldırmalıyız. Bu tarz şeyler evde salgınlar halinde görülmesine neden oluyor. Genellikle gördüğümüz tablolar ailede bir sağlık çalışanı ya da çocuklarımız kreşe gittikten sonra diğer aile bireylerine bulaşla ortaya çıkıyor. Bu virüste erken tedaviyle beraber hemen ilk zamanlarda başarılı bir sonuç alıyoruz. Fakat hastalarımız bize geç zamanda gelirse ya da kişilerin bağışıklık sistemine bağlı göz yüzeyinde kalıcı izler oluşturursa, bu kalıcı izler göz yüzeyinde ömür boyu bile kalıcı olabilen izler bırakabilmekte. Bu da hastaların gözünde astigmata, görme bulanıklıklarına neden olabilmektedir. O yüzden böyle bir durumdan şüpheleniyorsak en kısa zamanda mutlaka bir göz hekimine başvurmalıyız" şeklinde konuştu.
Siirt Siirt ili Pervari kırsalında gerçekleştirilen “Gürz-2” operasyonunda 2’si turuncu 2’si gri kategoride olan 4 terörist etkisiz hale getirildi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Siirt ili Pervari kırsalında gerçekleştirilen “Gürz-2” operasyonu ile turuncu kategoride olan Benda Amed kod adlı Semra Ayverdi ve Baran Hemlin kod adlı Seyithan Sencer ile gri kategoride olan Sarı İbrahim kod adlı Yakup Nişo ve Destina Botan kod adlı Bişenk Durmuş adlı 4 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı ile TEM Daire Başkanlığı koordinesinde, Asayiş Kolordu Komutanlığı sevk ve idaresinde; Siirt, Şırnak ve Van İl Jandarma Komutanlıklarınca yapılan istihbari çalışmalar sonucu Pervari kırsalında “Gürz-2” operasyonu gerçekleştirildi. Hava Kuvvetleri Komutanlığı uçakları, ATAK taarruz helikopterleri ile J-SİHA desteğinde Jandarma Özel Harekat (JÖH), Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK), Jandarma Komando timleri ve Güvenlik Korucuları ile teröristler arasında sıcak temas sağlandı. Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) mensubu teröristler çatışmada silahlarıyla birlikte etkisiz hale getirildi. Etkisiz hale getirilen teröristlerin; 6 güvenlik görevlisi ile 5 sivil vatandaşın şehit edildiği, 6 güvenlik görevlisi ve 11 sivil vatandaşın yaralandığı toplam 9 eyleme katılan turuncu kategorideki Benda Amed kod adlı Semra Ayverdi ve Baran Hemlin kod adlı Seyithan Sencer ile gri kategorideki Sarı İbrahim kod adlı Yakup Nişo ve Destina Botan kod adlı Bişenk Durmuş adlı teröristler olduğu tespit edildi. Teröristlerin katıldığı eylemler ise şu şekilde: “31 Temmuz 2015 tarihinde Tunceli- Erzincan kara yolunda araç yakılması ve yol kesilmesi eylemi, 21 Ağustos 2015 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında üs bölgesine yapılan saldırıda 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 2 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 12 Ağustos 2016 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında yol kesme eyleminde 2 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 1 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 1 Eylül 2016 tarihinde Siirt ili Pervari ilçesi kırsalında meydana gelen çatışmada 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 1 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 24 Mayıs 2017 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında meydana gelen çatışmada 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 2 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 17 Eylül 2018 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında aracın yakılması ve 2 sivil vatandaşın şehit edilmesi eylemi, 15 Temmuz 2019 tarihinde Şırnak-Beytüşşebap karayolu yapımında çalışan işçileri taşıyan minibüsün EYP’ye basması sonucu 1 sivil vatandaşın şehit edilmesi, 2 sivil vatandaşın yaralanması eylemi, 8 Haziran 2020 tarihinde Van ili Çatak ilçesi kırsalında yol iyileştirme çalışması esnasında EYP’nin patlaması sonucu 2 sivil vatandaşın şehit edilmesi, 9 sivil vatandaşın yaralanması eylemi, 13 Ekim 2022 tarihinde Van ili Çatak ilçesi kırsalında 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi eylemi."