EKONOMİ - 21 Kasım 2023 Salı 17:55

Kooperatif ortaklarının su kullanımına hibe desteği verilecek

A
A
A
Kooperatif ortaklarının su kullanımına hibe desteği verilecek

Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, tarımsal sulama kooperatif ortaklarının 2023 yılında tarımsal amaçlı su kullanım hizmet bedellerinin yüzde 50’sine hibe desteği verileceğini duyurdu.


Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, tarımsal sulama kooperatif ortaklarının 2023 yılında tarımsal amaçlı su kullanım hizmet bedellerine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Hibe desteği sulama kooperatifleri tarafından işletilen sulama sahalarında tarımsal üretim yapan çiftçilerin, bu yıl su kullanım hizmet bedellerinin desteklenerek üretim maliyetlerinin azaltılması amaçlanmıştır. 6 Mayıs 2023 tarihinde başlayan süreç 17 Kasım 2023 tarihinde sona ermiş ve ödeme icmalleri Bakanlığa gönderilmiştir” denildi.


Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:


“Alpu ilçesinde 10 kooperatifin 329 ortağına 8 milyon 462 bin TL, Beylikova ilçesinde 4 kooperatifin 33 ortağına 333 bin TL, Çifteler ilçesinde 4 kooperatifin 60 ortağına 1 milyon 732 bin TL, Günyüzü ilçesinde 4 kooperatifin 63 ortağına 430 bin TL, Mahmudiye ilçesinde 4 kooperatifin 119 ortağına 4 milyon 253 bin TL, Mihalıççık ilçesinde 6 kooperatifin 46 ortağına 302 bin TL, Seyitgazi ilçesinde 6 kooperatifin 91 ortağına 2 milyon 541 bin TL, Sivrihisar ilçesinde 16 kooperatifin 312 ortağına 7 milyon 358 bin TL, Tepebaşı ilçesinde 8 kooperatifin 265 ortağına 7 milyon 565 bin TL, Odunpazarı ilçesinde 3 kooperatifin 76 ortağına 2 milyon 310 bin TL hibe ödemesi yapılacaktır. İl genelinde 10 ilçede 65 sulama kooperatifinin bin 394 ortağına yapılacak 35 milyon 286 bin TL su kullanım hizmet bedeli hibe desteği ile kooperatif ortağı üreticilerin üretim maliyetlerinin azaltılmasına, üretimde verimin ve çiftçi gelirinin artmasına, sulama kooperatiflerinin de daha iyi hizmet vermesine katkı sağlanmış olacaktır.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Osmanlı Dönemi’nde sancağın muhafaza edildiği Sancak Köşkü’nün restorasyonunda sona gelindi Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü’nde bulunan Sancak Köşkü’nün 2021 yılında başlanan restorasyonunun yüzde 90’ı tamamlandı. Osmanlı Dönemi’nde ordunun sefere çıkarken padişah tarafından uğurlandığı ve seferden dönerken de karşılandığı Sancak-ı Şerif’in de o dönemde muhafaza edildiği köşkün 2024 yılının ilk aylarında açılması planlanıyor. Sultan 2. Beyazıt döneminde 14 yıl boyunca sadrazam olarak görev yapan Davut Paşa tarafından Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü’nün bulunduğu alana saray inşa edildi. Sarayın kalıntılarına rastlanan bölge eski adıyla Davut Paşa Sahrası olarak biliniyordu. Tarihte sur içinin dışında kalan Davut Paşa Sahrası ordunun ilk toplanma alanıydı. 1596 yılında Davutpaşa Sarayı’nın olduğu alana seferlere çıkacak veya seferden dönen orduyla Sancak-ı Şerif’in padişah tarafından kabul ve uğurlama törenlerinin gerçekleştirildiği Sancak Köşkü yapıldı. Mehmet Paşa ismiyle de bilinen tarihi köşkte ordu seferden döndüğünde istiklal töreni düzenleniyordu. Törenin ardından ise alınan sancak köşkteki arz odasında muhafaza ediliyordu. 19. yüzyılda Davutpaşa Kışlası’nın yapılmasıyla işlevini yitiren köşk, zamanla metruk hale geldi. 2021 yılında İstanbul Valiliğinin desteğiyle Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından restorasyon çalışmaları başlamıştı. Zamana yenik düşen tarihi köşkün bugüne ulaşamayan kısımları aslına uygun inşa edilirken, yapının restorasyonunun yüzde 90’ı tamamlandı. Çevre düzenlemesinin ardından tarihi köşkün 2024 yılının ilk aylarında açılması planlanıyor. “Ordunun kent içinden dışarıya doğru çıktığı ilk menzil ve toplanma alanı” Davutpaşa bölgesi hakkında bilgi veren Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Görevlisi Can Binan, “Bu gördüğünüz köşk, Mehmet Paşa veya Sancak Köşkü olarak bilinen Yıldız Teknik Üniversitesi’nin kullandığı eski Davut Paşa Sarayı’ndaki önemli yapılardan bir tanesi. Davutpaşa alanı eski adıyla Davut Paşa Sahrası ismini şöyle alıyor. Sultan 2. Beyazıt’ın önemli sadrazamlarından biridir. 14 yıl sadrazamlık yapıyor. Burada o yıllarda bir saray yaptırıyor. Burası kentten uzak bir bölge olduğu için o sarayın bir hedefi var. O hedefte; özellikle kapıkulu ocaklarının, ordunun merkez kuvvetlerini oluşturan birliklerinin Rumeli seferlerine çıkarken toplandığı bir alandır. Bu alan Davut Paşa tarafından yaptırılıyor. Daha sonraki süreçte de hep Davut Paşa Sahrası olarak geçiyor. Ordunun kent içinden dışarıya doğru çıktığı ilk menzil ve toplanma alanı. Ordundun toplandığı, birleştiği alanlar var ama Davutpaşa bu bakımdan çok önemli. 19. Yüzyılda ordunun modernleşme sürecinde Davutpaşa Kışlası yapılıyor” dedi. “Yapının restorasyonu yüzde 90 oranında bitmiş durumdadır” Sancak Köşkü’nün restorasyonunu anlatan Binan, “Yıldız Teknik Üniversitesi bu bölgeye geldiğinde burası harabe diyemeyeceğim ama duvarları belli bir seviyeye kadar ayakta duran bir yapı halindeydi. Ve tabi yapının ne olduğu da çok iyi bilinmiyordu. Ama araştırmacılar bunu gayet iyi biliyordu. İstanbul Valiliğinin desteğiyle 2021 yılının 6. ayında başlayan bir restorasyonla şuanda gördüğünüz hale geldi. Koruma ve restorasyon ilkeleri açısından bakarsanız yapı üzerinde hakikaten çok önemli birtakım özgün kısımların muhafaza edildiğini göreceksiniz. Geri kalan kısımlar yeniden yapıldı. Genel olarak mimarisine baktığımızda Sedat Hakkı Eldem Hoca’nın 1936 - 1938 yıllarında ilk defa burayı gördüğünü ve incelemeler yaptığını biliyoruz. Hatta ‘Köşkler ve Kasırlar’ isimli kitabın birinci cildinde burasıyla ilgili çok ayrıntılı bir çalışma var. Çalışma tarihsel belgelere dayanmış. Hatta köşkün içindeki tefrişata ilişkin oldukça ayrıntılı bilgi de var. Ve hoca bir restitüsyon çalışması yapmış. Yani köşkün yapıldığı halini gösteren bir çalışma yapmış. Bu restorasyonda o projeye bağlı olarak yapıldı. Bir başka belirtmem gereken önemli hususta, yapının restorasyonu yüzde 90 oranında bitmiş durumdadır. Tek başına yapıyı ele alırsanız bitmiş gibi görünüyor. Ufak tefek bazı şeyler olabilir. Çevre düzenlemesi benzeri birtakım çalışmalar muhtemelen bir süre daha devam edecek. 2024’ün ilk aylarında belki de daha erken açılacağını düşünüyorum. Bu açılış üniversite için önemli olacak. Bir kültür varlığı daha öğrencilerle birleşmiş olacak” ifadelerini kullandı. “Ordu seferden döndüğünde burada hünkar tarafından bir istiklal töreni yapılıyordu” Restorasyonunda sona gelinen Sancak Köşkü’nün önemini ifade eden Can Binan, “Mehmet Paşa Köşkü’nün şöyle bir özelliği var. Aslında Sancak Köşkü demek daha doğru olur. Ordu seferden döndüğünde burada hünkar tarafından bir istiklal töreni yapılıyor. Ve sancak içerdeki sancak odasına konuyor. Ve orada muhafaza ediliyor. Yani törensel bir anlamı var. Zaten çok ufak bir yapı. Dönemi açısından bakarsanız böyle büyük görünüyor ama içindeki mekanları açısından bakarsanız iki tane ana mekanı var. Bir ocaklı odası var. Dışında geniş bir sofası var. Bu tipik olarak bize 15 veya 16. yüzyıl yapısı olduğunu gösteriyor. Aslında elimizdeki belgelere bakarsak bazı tarihçiler yapım tarihini 1596 yılına tarihliyor. Aşağı yukarı da “otağı hümayunla” da birbirine yakın. Tabi yapı daha sonraki dönemde uzun süre kullanılmadı. Hemen yakınında 19. yüzyılda yapılan Davutpaşa Kışlası vardır. Bu 19. yüzyılın çok önemli kışlalarından bir tanesidir. Buranın kullanımı ordunun modernleşmesiyle birlikte ortadan kalkıyor” şeklinde konuştu.
Yozgat Kitapseverlere müjde, ne okusam derdine yapay zekalı çözüm üretildi Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi tarafından geliştirilen karakter ve yaş bilgisine göre kitap türü önerisi yapan yapay zeka yazılımı programı ile kitapseverlerin ne okusam düşüncesi sona erdi. Program ile kitapseverler aradıkları kitaba kısa sürede zorlanmadan ulaşabilecek. Yozgat Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Gamze Mete ve öğrencisi Muhammed Mert Er, karakter ve yaş bilgisine göre kitap türü önerisi yapan yapay zeka yazılımı projesi geliştirdi. Proje ile 2204-B Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda bölge birincisi olarak Türkiye finallerine katılmaya hak kazandı. Kişinin yaşına ve karakter özelliklerine göre mBlock veri tabanlı program ve yapay zeka algoritmaları kullanılarak dünya klasikleri arasından uygun kitap türlerini kişiye öneren bir yazılım geliştirilen proje, yarışmada Türkiye 2.si oldu. Proje öncesi 466 kişinin katıldığı bir anket çalışması yapıldı, kişilerin, yaş, karakter ve hangi tür dünya klasikleri okudukları soruldu. Analiz sonuçlarına göre kişiler karakter ve yaş gruplarına ayrıldı. Anket çalışmasındaki verilere göre program kodlandı ve tasarlandı. Kişilerin yapay zeka ile yaşını bulan kodlar eklenerek yapay zeka konuşması tanımlandı. Daha yapay zeka ile yaşı belirlenen kullanıcıdan karakterine uygun 2 adet karakter türü seçmesi istendi. Sonuç olarak kullanıcıya yaşına ve karakter türüne uygun olarak anket analizleri doğrultusunda çıkan dünya klasikleri kitaplarından uygun olanın resmi programda gösterildi ve proje başarıyla sonuçlandı. Proje ile kişilerin kitap seçim süreleri kısalırken kitap okuma oranlarında da artış gözlendi. Projenin geliştirilerek okul ve kütüphanelerde de kullanılabilmesi hedefleniyor. “Okumak istedikleri kitapları zorlanmadan seçebilecekler” Proje ile ilgili açıklamalarda bulunan Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Gamze Mete, öğrencileriyle birlikte ulusal ve uluslararası alanlarda yarışmalara katıldıklarını söyleyerek, “Ortaokul öğrencileri araştırma projeleri yarışmalarında Türkiye ikincisi olduk. Projemizin adı karakter ve yaş bilgisine göre kitap türü önerisi yapan yapay zeka yazılımı. Projemizin amacı kişinin yaş ve karakter analizlerine bakarak okuyabilecekleri kitap türlerini yapay zeka yazılımı ile kendi türünde emsalsiz olan dünya klasikleri arasından kitap önerisi yapan bir yazılım geliştirmek. Bu proje ile kişilerin kitap seçme işlemlerini hızlandırmayı ve bu sayede de kitap okuma oranlarının artmasını bekliyoruz. Projemiz geliştirilerek okullarda, sahaflarda hatta kütüphanelerde de çok rahat bir şekilde kullanılabilir. Bu sayede insanlar okuyacakları kitapları zorlanmadan ve rahatça seçebilirler.” dedi. “Proje ile Türkiye ikinciliği elde ettik” Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi 7. sınıf öğrencisi Muhammed Mert Er ise “Projemin amacı kişilerin yaş ve karakter özelliklerine bağlı olarak onlara kitap önerisinde bulunmaktı. Ben mblog tabanlı bir kodlama yaptım, yapay zekayı da kullanarak projeme yaş ve konuşma özelliği ekledim. Projeyi okulda arkadaşlarımla denedim ve öğretmenimle projenin nasıl olabileceğini konuştum. Projeyi yaptık. Yarışmaya başvuru yaptık, başvurumuz olumlu geçti ve bölge yarışmasına çağrıldım. Oradan birinci olunca Türkiye finallerinde yarışmaya hak kazandık ve ikinciliği elde ettik. Bu proje ile kişi kendi karakter özelliğine sahip kitabı bulabilecek ve rahatça okuyabilecek” şeklinde konuştu.