EĞİTİM - 02 Haziran 2022 Perşembe 16:32

GAÜN yürütücülüğünde proje toplantısı gerçekleşti

A
A
A
GAÜN yürütücülüğünde proje toplantısı gerçekleşti

Gaziantep Üniversitesi’nin yürütücüsü olduğu ‘Dünya Vatandaşı Olma Yolunda Mültecilerin Ortak İnsani Değerler Konusunda Temel Yeterliliklerini Destekleme ve Geliştirme Projesi’nin üçüncü uluslararası toplantısı Portekiz’in Lousada şehrinde gerçekleştirildi.

Gaziantep Üniversitesi’nin yürütücüsü olduğu ‘Dünya Vatandaşı Olma Yolunda Mültecilerin Ortak İnsani Değerler Konusunda Temel Yeterliliklerini Destekleme ve Geliştirme Projesi’nin üçüncü uluslararası toplantısı Portekiz’in Lousada şehrinde gerçekleştirildi.


GAÜN’ün ulus ötesi ortağı Lousada Belediyesi’nin organizasyonuyla gerçekleşen toplantıya Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, KAYRA Yöneylem Danışmanlık Eğitim, İspanya’dan Ajuntament De Villanueva De Castellon, Litvanya’dan Asociacija Tavo Europa katıldı. Toplantıda, projenin faaliyetlerinin değerlendirilerek, Eğitim Modülü ve Metodolojik Çerçeve Programı hakkında bilgilendirme yapıldı. Ayrıca projenin sonraki aşamalarında yapılacaklar hakkında sunumlar yapılarak görüş alış verişlerinde bulunuldu.


Toplantının açılış konuşmasını yapan Lousada Belediyesi Temsilcisi Carla Magalhaes konuşmasında öncelikle katılımları için tüm ortaklara teşekkür ederek, iki gün sürecek olan toplantının ana gündem maddelerini ve katılımcılardan beklentileri sundu.



“Birey kendini kente ait hissetmeli”


Gaziantep Üniversitesi Temsilcisi ve Proje Yürütücüsü Dr. Öğr. Üyesi Fatma Çapan da Eğitim Modülü ve oluşturulan modüllerin başlıkları hakkında katılımcıları bilgilendirerek, “Kentlerin korunmasında kentte yaşayan bireylerin yaşadıkları kent ile kendilerini bağdaştırmaları ve bağ kurmaları yani kendilerini o mekana ait hissetmeleri gerekmektedir. Kentte yaşayan birey kendini kente ait hissetmelidir. Bireyin kendini yaşadığı yere ait hissetmesi yaşama süresi ile doğrudan orantılıdır. Ancak bazı durumlarda bu aidiyet duygusunun oluşması gecikmekte veya hiç gerçekleşememektedir. Bu durumlardan en önemlisi de göç etmek ve bireyin göç ettiği yere kendini ait hissedememesidir” diye konuştu.



Dr. Öğr. Üyesi Çapan, dünyanın çeşitli bölgelerinde siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklardan dolayı yaşanan çatışma ortamından ve insan hakları ihlallerinden kaçan insanların öncelikle yaşamlarını güvenceye almak sonrasında göreceli olarak daha iyi bir hayat sürdürebileceği gelişmiş ülkelerde sığınmacı ve mülteci olmak istediklerini belirterek, “Çok sayıda mülteciye ev sahipliği yapan ülkelerde su kaynakları yetersiz kalmış ve planlanan birçok projede büyük değişikliğe gidilmesine neden olmuş alt yapı projelerinin planlanandan daha erken yıllara alınmasını zorunlu hale getirmiştir. Artan su tüketiminin ve kirliliğinin olumsuz etkisi atık su debisini de artırarak şehirlerin atık su projelerinin de erkene alınmasına ve dolayısıyla bu projelerin yapılması adına hizmet veren kurumları da kaynak arayışlarına sürüklemiştir. Sığınmacı/mültecilerin yoğun yaşadığı mahallelerde park ve mesire alanlarında verilen hizmetlerde aksamalara, çevre kirliliğine ve eşit hizmetin sağlanamamasına sebep olmaktadır. Bu durum kaliteli hizmet için yoğun mesai ile çalışılmasını gerektirmektedir. Ortak alan kullanılması ve korunmasında bilincin artırılması, farkındalık oluşturulması son derecede ivedilik gerektiren bir konudur. Projemiz yetişkin bireylerde toplumsal yaşamda ortak değerler etrafında birlikte yaşama ve kurum kültürü oluşturma amacıyla faaliyetlerine devam etmektedir” ifadelerini kullandı.



“Örnek bir yetişkin eğitimi hedefliyoruz”


KAYRA Yöneylem Temsilcisi Ayşe Yıldız Köroğlu ise sunumunda “Değerler Eğitimi Modülü” ve “Çok Kültürlülük ve Dünya Vatandaşlığı Bilinci” modüllerinin içeriği hakkında bilgi verdi. Ortak kullanım alanlarının ve kaynaklarının kullanımı sırasında ülke coğrafyasını ortak bir şekilde paylaşan insanların ortak insani değerler çerçevesinde birleşmesiyle gerçekleşeceğini belirten Köroğlu, “Projemiz ortak insani değerler ve kaynakların kullanımı ile ilgili yenilikçi, faydalı, yaygınlaştırılabilir, sürdürülebilir, örnek model olabilecek bir yetişkin eğitimi yapmayı hedeflemekteyiz. Günümüz dünyasında mültecilik her geçen gün biraz daha gerçeklik kazanan evrensel, sadece Türkiye’nin değil tüm dünya ülkelerinin önemli bir sorunudur. Mültecilere Avrupa vatandaşlığı bilinci kazandırmak ve sınırları bir kenara bırakarak dünyanın dört bir köşesinin tüm dünya insanlığı tarafından korunması ve kaynaklarının bilinçli bir şekilde kullanılması, bu noktada bir topluma mensup olan insanların aidiyet duygusu içerisinde sunulan hizmetlerden yararlanırken ve kullanırken tüm toplumun menfaatlerini gözetmesini sağlamak en önemli hedeflerimiz arasındadır” diye konuştu.


Gaziantep Büyükşehir Belediyesi temsilcileri Yunus Emre Hökenek ve Kıymet Berra Ülgey ise çalışmalarda yer alarak proje faaliyetlerini yaygınlaştırma konusundaki sunumları ile toplantıya katıldı.


Toplantının ikinci gününde de projenin Portekiz ortağı Municipality of Lousada’yı temsilen Carla Raquel Pacheco Magalhães, İspanya ortağı Ajuntament De Villanueva De Castellon’u temsilen Ramon Miguel Navalon Peris, Litvanya ortağı Asociacija Tavo Europa’yı temsilen Greta Paskociumaite ve Smilte Karvelyte Bireysel ve Evrensel Değerler hakkındaki sunumlarını gerçekleştirerek yaygınlaştırma faaliyetleri hakkında bilgilendirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler Belediyesi’nin düzenlediği ’6. Esenler Film Festivali’ ödülleri sahiplerini buldu Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 6.’sı düzenlenen ’Esenler Film Festivali’nde "Kısa Film Yarışması" ve "Kısa Film Yapım Desteği" ödülleri sahiplerini buldu. Esenler Belediyesi tarafından düzenlenen 6. Esenler Film Festivali, kapanış ve ödül törenine ev sahipliği yaptı. "Dijital Hayat" temasıyla sinemaseverlere unutulmaz bir deneyim yaşatan festivalde, "Kısa Film Yarışması" ve ‘Kısa Film Yapım Desteği’ ödülleri sahiplerine verildi. Beyoğlu’ndaki bir sinemada gerçekleşen festivale, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Yönetmen Senarist ve Yapımcı Reis Çelik, Görüntü Yönetmeni Cevahir Şahin, Yazar Cihan Aktaş, Oyuncu Hakan Karsak, Oyuncu Nursel Köse ve sanatseverler katıldı. Açılış konuşmalarının ardından kürsüye salondakilere seslenen Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, "İnsanı diğer canlardan ayıran temel özellik adalet anlayışı, doğruyla yanlışı birbirinden ayırt etme yeteneğidir. İşte insan yanlışla doğruyu birbirinden ayırt etme yeteneğine sahip olduğu için akım sahiptir. Akıl sahibi olduğu için de nefes aldığı günden itibar yaşadığı her bir hayatın hikâyesinde sorumluluklar taşır. Bu sorumlulukları taşırken bazınız duygularımızla hareket ederiz. Bazılarımız akıllarımızla hareket ederiz. Bazılarımız inançlarımızla, değerlerimizle hareket ederiz. Ama hepimizin dayandığı ve baktığı bir yer vardır. Hepimiz bir şehir arayışındayız. İyiyi aramak isteriz. Güzele ulaşmak isteriz. Doğruya ulaşmak isteriz. Hakikate ulaşmak isteriz. Hepimiz hep iyi ve güzelin yanında yer alarak kendimizi orada bir yer biçeriz. Bunu bazen iş ortamında ararız. Bazen beyaz perdede ararız. Bazen okulda ararız, bazen makalede ararız, bazen resim yaparken ararız. Ama kendimizi resim yaparken de en iyinin güzeli yanında isteriz. Makale yazarken de kendimizi iyi bir güzelin yanında yazarız. Beyaz perdede sinemayı izlerken de kendimizi iyi ve güzel olanın yanında buluruz" dedi. Göksu’nun konuşmalarının ardından festivale katılan yarışmacıların ödülleri takdim edildi.
Ankara HAK-İŞ: "Mevcut asgari ücret tespit komisyonundan sağlıklı bir ücret çıkmaz" HAK-İŞ Konfederasyonu Yönetim Kurulundan, asgari ücretin açıklanmasının ardından yapılan açıklamada, "Mevcut asgari ücret tespit komisyonundan sağlıklı bir ücret çıkmaz" dedi. HAK-İŞ Konfederasyonu Yönetim Kurulundan yapılan açıklamada, "HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısından çalışanları memnun edecek ve toplumu rahatlatacak sağlıklı bir asgari ücret çıkarılmayacağını her platformda dile getirdik. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısı, 1970’li yılların koşullarına göre şekillenmiş, çağın gerisinde kalmış ve çoğulcu temsilden uzak bir yapıdır. Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren ve bu yönüyle Türkiye’nin en büyük toplu iş sözleşmesi olarak değerlendirilebilecek asgari ücretin, çok daha güçlü, kapsayıcı ve temsil kabiliyeti yüksek bir komisyon yapısı içerisinde belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Komisyonun; konfederasyonların temsil gücünü yansıtan, sosyal diyalogu esas alan ve toplumsal uzlaşıyı önceleyen bir yapıya kavuşturulması, sürecin sağlıklı işlemesi açısından zorunludur" ifadelerine yer verildi. Asgari ücretin Türkiye’de çalışanların yaklaşık yarısının geçim ücreti olduğuna değinilerek, "Asgari ücret, ülkemizde artık yalnızca ‘asgari’ bir ücret değil; çalışanların yaklaşık yarısının geçim ücreti haline gelmiştir. HAK-İŞ olarak asgari ücretin; bir kişiyi değil, dört kişilik bir ailenin insanca yaşam koşullarını esas alması gerektiğini savunuyoruz. Gıda, kira, ulaşım, enerji ve eğitim gibi zorunlu harcamaların merkeze alındığı, gerçekçi ve kapsayıcı kriterlere dayanan bir yaklaşım ile daha güçlü, daha gerçekçi ve daha adil kriterlere ihtiyaç olduğu açıktır. Öte yandan, asgari ücrete endeksli olarak kamuda yer alan çok sayıda düzenleme, ücret artışlarını baskılayan bir mekanizma haline gelmiştir. Mevcut bağlantılar ortadan kaldırılmadan, asgari ücretin özgür, gerçekçi ve çalışanların ihtiyaçlarını karşılayacak bir düzeyde belirlenmesi mümkün değildir. Asgari ücret, emeğin yaşam standardını koruyan temel bir güvence olarak ele alınmalıdır" denildi. Komisyonun yapısının yeniden ele alınması beklentisine dikkat çekilen açıklamada, "HAK-İŞ Konfederasyonu olarak beklentimiz; Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısının demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anlayışla yeniden ele alınmasıdır. Asgari ücreti belirleme yetkisinin, dünyadaki örneklerde olduğu gibi işçi ve işveren temsilcilerinde olduğu, objektif ve güvenilir verilerle çalışan bağımsız bir mekanizmanın oluşturulması talebimizi yineliyoruz. Ancak bu şekilde hem çalışanların beklentilerini karşılayan hem de toplumsal huzuru güçlendiren bir asgari ücret politikasının hayata geçirilmesi mümkün olacaktır. 2026 yılı için belirlenen asgari ücretin emek camiamıza, çalışma hayatımıza ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.