GÜNDEM - 30 Aralık 2025 Salı 09:49

Karlı havalarda şifa arayanlar aktarlarda yoğunluk oluşturdu

A
A
A
Karlı havalarda şifa arayanlar aktarlarda yoğunluk oluşturdu

Kış aylarının gelmesi ve kar yağışının etkili olmasıyla doğal ürünlerle şifa arayan vatandaşlar Gaziantep’teki aktarlarda yoğunluk oluşturdu.


Gaziantep’te grip ve nezle gibi kış hastalıklarından korunmak için organik ve doğal ürünleri tercih eden vatandaşlar, aktarlarda yoğunluk oluşturdu. Son günlerde havaların iyice soğuması ve kar yağışının etkili olmasıyla organik ürünlerin olduğu aktarlarda satışlar arttı. Grip kaynaklı salgın hastalıklardan korunmak için doğal yöntemleri tercih eden vatandaşlar, aktarların yolunu tuttu. Kış mevsimi ile birlikte bağışıklık sistemlerini güçlendirmek isteyen ve daha çok doğal ürünleri tercih eden vatandaşlar, soğuk algınlığına yakalanmamak için çeşitli bitkilerin karıştırılarak hazırlandığı kış çayının tüketilmesini öneren aktarları tercih ediyor.



Vatandaşların en çok tercih ettiği ürünler kış çayları


Özellikle soğuk algınlığı, öksürük ve grip gibi hastalıklara bitkisel çözümler arayan vatandaşların en çok tercih ettiği ürünler arasında ise kuşburnu, ıhlamur, zencefil, zerdeçal, hatmi çiçeği, tarçın ve ada çayı bulunuyor. Soğuk algınlığına karşı bünyesini doğal yollarla güçlendirmek isteyen vatandaşlar, aktarlarda yoğunluk oluşturmaya devam ederken, aktarlar ise vatandaşlar için çeşitli bitkilerden oluşan kış çayı önerisinde bulunuyor.



"Doğal ürünler, tedavi edici özelliğiyle ilgi görüyor"


Tarihi Almacı Pazarı’nda bitkisel ürün satışı yapan aktar Bülent Bilici, 10 bitkinin karışımıyla yaptıkları kış çayına rağbetin çok fazla arttığını dile getirdi. Kış çayının tedavi edici özelliğinin olduğunu ve birçok solunum yolu enfeksiyonuna da iyi geldiğini belirten Bilici, "Şu an ciddi bir yoğunluk var. Havalar kuru gidiyor. Kuru öksürük, grip, nezle şeklinde bize şikayetlerle çok gelen oluyor. Biz tabi ki ilk önce müşterimize hastanelere gitmesini öneriyoruz. Alternatif olarak bizler de burada müşterimize destek veriyoruz. Şimdi genelde bize kuru öksürük, grip ve burun akıntısı şikayetiyle gelen müşterilerimiz var. Biz burada elimizden geldiğince kendileri tedavi etmeye çalışıyoruz. Kuru öksürükle alakalı genelde dut veriyorum. Dutu kaynatıyorlar, içiyorlar. Kış çayımız var, kendi karışımlarımız var. Müşterilerimize polenli ve arı sütlü karışımlardan veriyoruz. Şu an en çok ıhlamur satılıyor, tarçın gidiyor. Kış çayımız içinde tarçın, karanfil, hibiskus, gül, melisa ve papatya var. 10-15 çeşit karışım şeklinde çayımız çok gidiyor. Artı macun veriyorum. Genelde ‘ciğerde balgam var, ciğerim çok ağrıyor’ diye gelen müşterilerimiz var. Onunla alakalı propolisli ürünlerimiz var, onlardan veriyoruz. ‘Eklemlerim ağrıyor, hiç halim yok’ diyen müşterilerimize de daha farklı bizim kendi yaptığımız o rahatsızlıklarla alakalı karışımlardan veriyoruz" dedi.



"Ciddi bir hastalık yoğunluğu var, insanlar alternatif ürünlere yöneliyor"


Organik ürünler satan Hurşit Aktaş ise özellikle son 2 haftadır satışların arttığını belirterek, "Ciddi bir salgın var, ciddi bir hastalık yoğunluğu var. İnsanlar alternatif ürünlere yöneliyor. Bu alternatif ürünler için de Gaziantep çok zengin bir coğrafyaya sahip. Gerçekten çok fazla ürünümüz var. Gerek zahter olsun, gerek ıhlamur ve ada çayı gibi zengin çeşidimiz var. İnsanlar da bu çeşitlere yöneliyorlar. Gerçekten faydalarını gören insanlar da çok. Ama her şeyde olduğu gibi bu doğal ürünleri bilinçli tüketerek insanlar faydalanabilirler. Çünkü bilinçsiz değil. Bazıları günde bir öğün içiyor, ‘ben bunun şifasını görmedim’ diyor. Doğal ürünleri daha iyi şifa alabilmeleri için azar azar günde 3-5 porsiyon şeklinde tüketmeleri gerekiyor. Biz de insanları aktarlara davet ediyoruz. Gerek bizi ve gerek diğer esnaflarımızı da ziyaret edip bu konuda bilgi alabilirler. Yani bilinçlenerek doğal ürünleri tüketsinler. Her şeyi dengeli bir şekilde tüketsinler. İnsanları bu konuda bilinçli olmaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.



"Bitkisel ilaçları kullanmayı tercih ediyorum"


Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte artan salgın hastalıklardan korunmak için bitkisel ürünleri tercih ettiğini belirten vatandaşlardan Mustafa Hodu da, "Sıvılaştırılmış macun halinde bazı doğal ilaçlar kullanıyorum, onlarla korunmaya çalışıyorum. Genelde tarçın ve ada çayı içiyorum. Bu tür bitkisel ilaçları kullanmayı tercih ediyorum" diye konuştu.



Karlı havalarda şifa arayanlar aktarlarda yoğunluk oluşturdu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Bu ilçe adeta sporcu fabrikası Rize’nin 43 bin nüfuslu Ardeşen ilçesinde hentboldan hokeye, raftingden futbola uzanan 12 branşta 4 bine yakın lisanslı sporcu bulunuyor. Ardeşen ilçesi, son yıllarda spor alanında ortaya koyduğu tabloyla yalnızca bölgesel değil, ulusal ölçekte de dikkat çeken bir örnek haline geldi. Yaklaşık 43 bin nüfusa sahip ilçede, Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürlüğü’ne bünyesinde çeşitli kulüplerde 12 farklı branşta 4 bine yakın lisanslı sporcu bulunması, Ardeşen’i klasik bir ilçe profilinin çok ötesine taşıyor. Futbol, hentbol, hokey, rafting, kano, taekwondo ve daha birçok branşta sürdürülen çalışmalar, ilçeyi gerçek anlamda bir "sporcu fabrikası" konumuna getirmiş durumda. 26 faal kulüp Ardeşen’de 26 spor kulübü faaliyet gösteriyor. İlçede pasif ya da dondurulmuş kulüp bulunmaması, sporun süreklilik kazandığını ve kurumsal bir yapıya oturduğunu gösteriyor. Kulüplerin önemli bir bölümünün okul temelli olması ise sporla tanışma yaşının oldukça erken olduğunu ortaya koyuyor. Bunun yanında belediye bünyesindeki kulüpler, doğa sporları, satranç, off-road, olimpik branşlar ve savunma sporları gibi alanlarda faaliyet gösteren yapılar, Ardeşen’de sporun yalnızca futbolla sınırlı kalmadığını kanıtlıyor. Lisanslı sporcu havuzu ilçe ölçeğini aşıyor Genel lisans verileri, Ardeşen’in sporcu potansiyelini sayılarla ortaya koyuyor. İlçede yaklaşık 3 bin 851 lisanslı sporcu bulunurken, fiilen spor yapan sporcu sayısı 3 bin 243 olarak ifade ediliyor. Erkek sporcu sayısı 2 bin 293, kadın sporcu sayısı ise 1 bin 558. Bu tablo, kadın sporunun da Ardeşen’de güçlü bir yer edindiğini gösteriyor. Branş bazlı dağılımda satranç, taekwondo, hentbol, voleybol, kick boks ve gelişmekte olan spor dalları öne çıkıyor. Özellikle satrançta 800’ü aşkın lisanslı sporcu bulunması, ilçede sporun zihinsel boyutuna da ciddi yatırım yapıldığını ortaya koyuyor. Süper Amatör Lig’de mücadele eden Rize’nin köklü spor kulübü Ardeşenspor, altyapıdan yetişen sporcularıyla dikkat çekiyor. Kulüp bünyesinde 172 lisanslı, 70 lisanssız olmak üzere toplam 242 sporcu bulunuyor. Futbolun, diğer branşlarla birlikte gelişmesi; dayanıklılık, disiplin ve rekabet kültürünün sahaya daha güçlü yansımasını sağlıyor. Ardeşen’de sporun merkezinde ise Ardeşen Belediyesi Spor Kulübü yer alıyor. 2015 yılında kurulan kulüp bugün aktif olarak 12 branşta faaliyet yürütüyor ve 921 lisanslı sporcuya ev sahipliği yapıyor. Kulüp, bugüne kadar bin 500’ün üzerinde çocuk ve gence spor hizmeti sundu. 2015’ten bu yana 40 sporcu, farklı branşlarda milli takımlara kazandırıldı. Güncel milli sporcu sayısının 40’a ulaşması, ilçede kurulan altyapı modelinin somut çıktısı olarak değerlendiriliyor. Dünya şampiyonları bu ilçeden Ardeşen’in spor hikayesini sıradanlıktan çıkaran başlıklardan biri de rafting ve kano branşlarında elde edilen uluslararası başarılar. Raftingte Ardeşen sporcuları, son dönemde dünya şampiyonluğu elde ederek ilçenin adını dünya sahnesine taşıdı. Kano branşında milli sporcular yetiştirilmesi, doğa sporlarında da sürdürülebilir bir yapı kurulduğunu gösteriyor. Ardeşen’de spor, yalnızca madalya ve lig başarısı olarak görülmüyor. Kadın sporunun desteklenmesi, gençlerin spora yönlendirilmesi ve sosyal eşitlik, kulüplerin temel yaklaşımı olarak öne çıkıyor. Tamamı altyapıdan yetişen sporcularla üst liglerde mücadele eden kadın hentbol takımı, bu anlayışın en dikkat çekici örnekleri arasında yer alıyor. 43 bin nüfuslu ilçede 12 branşta 4 bine yakın lisanslı sporcuya ulaşılması, Ardeşen’i sporcu yetiştiren değil, sistemli biçimde sporcu üreten bir merkez konumuna taşıyor. Ardeşen’de spor, günlük hayatın doğal bir parçası olarak kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Aktif lisanslı sporcuların yanı sıra geçmişte sporla uğraşmış geniş bir kitle de dikkate alındığında, sporla temas eden nüfus ilçe nüfusunun yarısını aşıyor. Bu yapı sayesinde çocuklar erken yaşta branşlarla tanışıyor, kadınlar sporda görünür oluyor ve altyapıdan yetişen sporcular düzenli bir spor disiplini kazanıyor. Ortaya çıkan tablo, geçici bir başarıdan ziyade kalıcı ve sürdürülebilir bir spor ekosistemine işaret ediyor. Aktif branşlar ve lig organizasyonları Ardeşen Belediyesi Spor Kulübü bünyesindeki branşlar, federasyon ligleri ve resmi organizasyonlarda Rize’yi temsil ediyor. Kadın hentbol takımı Kadınlar 1. Ligi’nde, hokey takımları ise 1. ve 2. Liglerde mücadele ediyor. Rafting ve kano branşlarında Ardeşen’den yetişen sporcular Türkiye, Avrupa ve Dünya şampiyonalarında yer alırken, taekwondo, karate ve kick boks branşlarında sporcular ulusal ve uluslararası organizasyonlara katılıyor. Satranç başta olmak üzere birçok branşta okul sporları ve federasyon turnuvalarında geniş katılım sağlanıyor.
Bursa AŞAV Başkanı Akar: "İmanlı Türk Milleti’nde yiğit, sinede ise vatan aşkı asla tükenmeyecek" Anadolu Şehit Aileleri Gazileri ve Güvenlik Korucuları Vakfı (AŞAV) Bursa Şube Başkanı Mehmet Akar, Türkiye üzerinde sinsi planları bulunan terör örgütleri ve arkasındaki emperyal güçlerin hiç bir zaman amacına ulaşamayacaklarını belirterek, "Bu aziz toprağa düşen her bir damla şehit kanı, bizler için semalardan inen ilahi bir madalyadır. Devlet ve millet el ele vererek, bu alçaklığın hesabını en ağır şekilde sormaya muktedirdir" dedi. Yalova’da DEAŞ terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda teröristler ile polis arasında çıkan çatışmada 3 polis şehit oldu. Çatışmada 6 terör örgütü elemanı etkisiz hale getirildi. Yalova’daki hain saldırı sonrası konuşan AŞAV Bursa Şube Başkanı Mehmet Akar, "Yalova ve çevre illerimizde yürütülen eş zamanlı operasyonlarda, hain terör örgütü DEAŞ mensupları ile çıkan çatışmada vatan evlatlarımızın şehadet haberini derin bir teessürle öğrenmiş bulunmaktayız. Zalimde hile ve kahpelik bitmese de; imanlı Türk milletinde yiğit, sinede ise vatan aşkı asla tükenmeyecektir. Bu kutlu toprakların huzuru için canını feda eden kahraman polislerimize Allah’tan rahmet; kederli ailelerine ve aziz milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum. Çatışmada yaralanan kahramanlarımıza ise Mevla’dan acil şifalar niyaz ediyorum" dedi. AŞAV Bursa Şube Başkanı Mehmet Akar, açıklamasına şu ifadelere devam etti; "Tarihin her safhasında olduğu gibi bugün de hatırlatıyoruz ki; bizler İslam’ın son ordusu, hakikatin son savaşçılarıyız. Coğrafi ve tarihi varoluş mücadelemiz göstermiştir ki; değil birkaç alçak terör örgütü, tüm dünya bir araya gelip üstümüze gelse dahi Allah’ın davasından ve ay-yıldızlı bayrağımızın gölgesinden bir adım geri atmayız. Başımızı asla öne eğmeyiz! Bu aziz toprağa düşen her bir damla şehit kanı, bizler için semalardan inen ilahi bir madalyadır. Devlet ve millet el ele vererek, bu alçaklığın hesabını en ağır şekilde sormaya muktedirdir. Asırlardır farklı maskeler ardına gizlenerek birliğimize kastedenlerin maskeleri artık düşmüştür. Şunu net bir şekilde ifade ediyoruz: Zalime merhamet, mazluma ihanettir. Hain emellerine asla ulaşamayacaklar. Buradan tüm hain şer odaklarına ve onların destekçilerine sesleniyoruz: Alçak emellerinize asla ulaşamayacaksınız. Bu milletin sinesindeki imanı, devletimizin azametini ve vatan sevgimizi asla sarsamayacaksınız. Aziz şehitlerimizin mübarek hatıraları önünde saygıyla eğiliyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum."