SAĞLIK - 27 Haziran 2025 Cuma 11:53

Yaz aylarında böcek ve kene ısırıklarına dikkat

A
A
A
Yaz aylarında böcek ve kene ısırıklarına dikkat

Yaz mevsimiyle birlikte açık alanlarda geçirilen zaman artarken, doğada bulunan kene, sivrisinek ve diğer haşerelere maruz kalma riski de yükseliyor.


Sivrisinek ısırıkları bazı viral enfeksiyonlara, keneler ise ciddi bulaşıcı hastalıklara yol açabiliyor. Liv Hospital Gaziantep Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Rıza Çam, yaz aylarında artan böcek ve kene ısırıklarına karşı toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla uyarılarda bulundu.



Kene ısırığı ciddi hastalıklara yol açabilir


Özellikle kırsal ve ormanlık bölgelerde vakit geçiren bireylerin en sık karşılaştığı risklerden biri kenelerdir. Keneler, başta Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) olmak üzere çeşitli bakteriyel ve viral hastalıkların taşıyıcısı olabilir.


Kenelere karşı dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Rıza Çam, "Keneler çoğu zaman ağrısız ısırır ve fark edilmez. Ancak vücuda tutunmuş bir kene asla çıplak elle çıkarılmamalı, üzerine kolonya, deterjan gibi maddeler dökülmemelidir. Kene tutunmuş ise kişinin kendisi ve bir yakını tarafından hiç vakit kaybetmeden çıplak el ile dokunmamak şartıyla vücuda tutunduğu en yakın yerden tutarak uygun bir malzeme ile (bez, naylon poşet, eldiven gibi) çıkarmalıdır. Kene çıkarılsın ya da çıkarılamasın en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır" ifadelerini kullandı.



Sivrisinek ısırıkları sadece kaşıntı değil


Sivrisinek ısırıkları yazın kaçınılmaz gibi görünse de bazı türler Batı Nil virüsü, dengue, zika ve chikungunya gibi enfeksiyonları taşıyabilir. Türkiye’de nadir de olsa bu tür vakalara rastlandığı bilinmekte.


Uzm. Dr. Çam, "Sivrisinek ısırıklarının oluşturduğu kaşıntı dışında, ateş, baş ağrısı, kas ağrısı ve halsizlik gibi belirtiler görülürse mutlaka doktora başvurulmalıdır. Özellikle bağışıklığı düşük bireyler ve çocuklar bu konuda daha dikkatli olmalıdır" açıklamasında bulundu.



Böcek ve arı sokmaları da hafife alınmamalı


Yaban arısı, karınca ve örümcek gibi böceklerin sokmaları, bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara, ciddi vakalarda ise anafilaksiye yol açabilir. Sokma bölgesinde aşırı şişlik, kızarıklık ve nefes darlığı gibi bulgular varsa zaman kaybetmeden acil servise başvurulmalıdır. Bilinen alerjisi olan kişiler, yaz aylarında mutlaka doktor önerisiyle alerji ilaçlarını yanlarında taşımalıdır.


Uzm. Dr. Rıza Çam yaz için koruyucu önerileri söyle sıraladı:


"Açık alanlarda uzun kollu, açık renkli giysiler tercih edilmeli. Piknik, yürüyüş, kamp gibi aktiviteler sonrası mutlaka vücut kene açısından kontrol edilmeli. Keneye çıplak elle müdahale edilmemeli. Hiç vakit kaybetmeden çıkarılmalı. Ev ve çevresi düzenli olarak sinek ve haşere kontrolünden geçirilmeli. Cilt üzerine uygulanabilen sivrisinek kovucu ürünler (repellent) dikkatli ve doktor önerisiyle kullanılmalı. Hayvancılıkla uğraşan ya da kırsalda yaşayan bireyler daha dikkatli olmalı."



"Doğayla temas güzeldir ama bilinçli olunmalı"


Yazın sunduğu doğal güzelliklerin tadını çıkarırken, özellikle açık alanlarda geçirilen vakitlerde dikkatli olunması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Rıza Çam, "Isırıklar ve sokmalar basit gibi görünse de ciddi enfeksiyonlar veya alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Vücudunuzda yeni fark ettiğiniz bir belirti varsa ihmal etmeyin" uyarısında bulundu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.