GÜNDEM - 10 Temmuz 2024 Çarşamba 08:56

Mevsimleri değiştiren şelale: Tomara Şelalesi

A
A
A

Gümüşhane’nin Şiran ilçesinde yer alan ve dağın ortasındaki 40 ayrı kaynaktan dökülen Tomara Şelalesi, doğaseverlerin gözde mekanlarından biri haline geldi. Bölgenin en etkileyici doğal güzelliklerinden biri olan şelale, sadece manzarasıyla değil, serin sularıyla ve yemyeşil doğasıyla da ziyaretçilerini büyülüyor.

Şiran ilçesi sınırlarındaki Tomara Şelalesi, dağın ortasındaki 40 ayrı noktadan yaklaşık 15 metre yükseklikten dökülen berrak suyu ile yazın serinlemek isteyenlerin adresi oldu. Havaların ısınmasıyla birlikte ziyaretçi sayısında artış yaşanan Tomara Şelalesi, Türkiye’de turizm otoriteleri tarafından ziyaret edilmesi tavsiye edilen 10 şelaleden birisi olarak gösteriliyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin en gözde turistik noktalarından olan Tomara Şelalesi Tabiat Parkı’nda piknik alanları, cam seyir terası, çocuklar için oyun parkı ve lokanta da bulunuyor.

Şelalenin en dikkat çekici özelliği ise sularının dağın ortasındaki 40 ayrı kaynaktan beslenmesi. Bu gözelerden çıkan sular, birleşerek görkemli bir şelaleye dönüşüyor ve her mevsim farklı bir güzellik sunuyor. Şelalenin yanında yürüyenler, suyun serinliğiyle adeta mevsim değişimini hissediyor. Son yıllarda yaban keçilerinin şelale kenarına kadar indiği ve insanlara birkaç metre yaklaştığı alanda bulunan yürüyüş parkurları ve piknik alanları ile de tesis ziyaretçilere birçok aktivite imkanı sunuyor.

“Tomara Şelalesi beni gerçekten çok etkiledi”

İstanbul’da yaşayan ve 14 yıl sonra memleketi Gümüşhane’ye gelen Büşra Mutlu, “14 yıldır Gümüşhane’yi görmüyorum. Çok merak ettiğim için öyle bir yolculuk yaptım uzun vakit sonra. Çok güzel bir memleket. Fakat Tomara Şelalesi’ni görmek harikaydı. O kadar güzel ki verdiği ferahlık, verdiği huzur gerçekten çok güzel. Doyamadım diyebilirim. Harikaydı. Tomara Şelalesi’ni İstanbul’da iken çok merak ediyordum. Gelmek nasip oldu, çok güzel. Tomara Şelalesi beni gerçekten çok etkiledi” dedi.

“Daha önce tesadüfen gelmiştim, şimdi ailemle geldim”

Samsun’dan gelen Beytullah Genç de, “Samsun’dan geliyorum buraya. Daha önce bir defa tesadüfen gelme şansı buldum. Muazzam çok hoşuma gitti. Buraya mutlaka bir daha gelmek istiyordum. O zaman pandemi zamanıydı. Çok bir şey anlamamıştık. Bugün yine nasip oldu. Ailemle yine geldim. Mükemmel bir yer. Ben buraya ilk geldiğimde bir şelale bekliyordum ama kaynağından çıkan bir şelale ile karşılaştım. O yüzden yani saklı bir cennet, mükemmel bir yer. Bu taraflara yolum düştüğünde mutlaka yine geleceğim. Şu an yine buraya yolum düşerek gelmedim, ekstra 250 kilometre yol yaparak geldim bu sıcakta. Çok memnun kaldım. Ailecek güzel vakit geçirmek için geldik buraya” diye konuştu.

“Suyunda ayağımızı 30 saniyeden fazla tutamıyoruz”

Tomara’da yaşadığı mevsim değişikliğini anlatan Genç, “Şu an belki hava 40 derece olabilir ama şu suya ayağımızı soktuğumuzda inanın 30 saniyeden fazla ayağımızı tutamıyoruz. Bu mükemmel bir şey. Ve kaynağından da burada su içebiliyoruz. Suyun tadına da baktık. Gerçekten lezzetli bir su. O yüzden çok memnun kaldık burada” ifadelerini kullandı.

“Bu yılki hedefimiz 250 bin misafir ağırlamak”

Bu yıl sezona bayram yoğunluğuyla başladıklarını kaydeden işletmeci Zeynep Kara ise, “Okulların tatil olması ve bayramın denk gelmesiyle beraber yoğun bir gurbetçi sayısına hitap ettik. Her sene artan misafir sayımız bu yıl da artarak devam ediyor. Hedefimiz bu yıl 250 bin misafir ağırlamak. Şehrin kalabalığından, sıcağından bunalan misafirlerimize doğada eşsiz yürüyüşle, Tomara Şelalesi’nin serinliğiyle merhaba diyoruz. Aynı şekilde sezonumuza başladığımızdan beri sabah kahvaltısından akşam yemeğine, çocuk oyun parkından hediyelik ürün satışları olan bir yere sahibiz. Misafirlerimizi bekliyoruz, gurbetçimizi bekliyoruz” dedi.

“Türkiye’de bu şekilde birkaç şelale var”

Tomara’nın bir diğer adının da “Kırk Gözeler” olduğunu ve bu şekilde dağdan çıkan suların oluşturduğu birkaç şelaleden birinin Tomara Şelalesi olduğunu hatırlatan Kara, “Tomara ’Kırk Gözeler’ olarak da geçiyor ve Türkiye’de iki tane var. Bir tanesi de bizde. Dağın arasından doğal şekilde çıktığı için görülmeye değer bir nokta. Türkiye’de eşsiz olan bir yer olduğu için bütün misafirlerimiz gezi rotalarının arasına eklemeli. Şu an yaşadığımız aşırı sıcaklar nedeniyle nem oranı da artıyor. Ama şelale yoluna yaklaştığımızda o yürüyüş yolundaki serinlik resmen mevsim değişikliğine sebep oluyor. Yaklaştıkça o suyun serinliğinin verdiği esintiyle beraber direkt mevsim değişikliği yaşanıyor. Sıcaktan şikayeti olan, şehrin kalabalığından, trafiğinden kaçıp bir nefes almak isteyen herkesi Tomara Şelalesi’ne bekliyoruz” diye konuştu.

Recep Ergin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırıkkale 17. Anadolu Spor Ödülleri sahiplerini buldu Kırıkkale’de düzenlenen "17. Anadolu Spor Ödülleri" sahiplerini buldu. "Yılın Teknik Direktörü" ödülüne layık görülen Arda Turan, İspanya’daki programı nedeniyle katılamadığı törene gönderdiği video mesajında, "Teknik direktör olarak aldığım ilk ödül" dedi. Kırıkkale Belediyesi ve Kırıkkalegücü Spor Kulübü iş birliğiyle düzenlenen "17. Anadolu Spor Ödülleri" töreni, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Törende konuşan Belediye Başkanı Ahmet Önal, ödül sahiplerini tebrik ederek organizasyonun sporun gelişimine katkısına dikkat çekti. Önal, "Şehrimizde sporu daha da ileriye taşımak ve gençlerimize daha fazla fırsat sunmak için sporu desteklemeye devam edeceğiz" dedi. Kırıkkalegücü Spor Kulübü Başkanı Güven Gündüz ise katılımcılara ve emeği geçenlere minnettarlığını ifade etti. "Yılın Teknik Direktörü" ödülünü kazanan Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan, İspanya’daki programı nedeniyle törene katılamadı. Bir video mesaj gönderen Turan, "Sevgili Kırıkkaleli dostlarım, bugün aranızda olmak isterdim ama maçları yakından takip etmek üzere İspanya’dayım. Bu ödül benin için çok kıymetli. Çünkü teknik direktörde aldığım ilk ödül.Sizleri çok seviyorum, Kırıkkale’ye mutlaka geleceğim. İnşallah bir gün birlikte olma dileğiyle" ifadelerini kullandı. Turan’ın ödülünü, Eyüpspor Yardımcı Antrenörü Atilla Gerin teslim aldı. Gerin, aynı zamanda "Yılın Yardımcı Antrenörü" ödülünün de sahibi oldu. Farklı branşlarda başarı gösteren isimler ve kulüpler ödüllerle onurlandırıldı. Elazığspor’u TFF 2. Lig’e çıkaran Serkan Çayır, "Yılın Kulüp Başkanı" olarak seçildi. Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın ve Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu ise "Yılın İl Belediye Başkanı" ödülüne layık görüldü. Başkan Aşgın, farklı programları nedeniyle törene katılamazken, ödülünü Çorum Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Yağbat teslim aldı. Spor camiasının önemli isimleri, federasyon başkanları ve spor programları da ödüllendirilenler arasında yer aldı. Türkiye Cimnastik Federasyonu Başkanı Suat Çelen ve Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Başkanı İbrahim Türkiş, "Yılın Federasyon Başkanı" ödülünü aldı. Nesibe Aydın Spor Kulübü’nden Ali Kavaklıoğlu "Yılın Basketbol Yöneticisi", Anadolu Ajansı Spor Müdür Yardımcısı Hüseyin Doğru "Yılın Medya İnsanı", Bursa AS TV Spor Müdürü Süha Gürsoy ise "Yılın Spor Müdürü" ödüllerinin sahibi oldu. TRT Spor’dan Asena Üner "Yılın Kadın Spor Spikeri", Hünkar Mutlu ise "Yılın Erkek Spor Spikeri" seçilirken, Ülke TV’den Ömer Önder ve TRT Spor’dan Cem Çınar, "Yılın Spor Programı" kategorisinde ödül kazandı. Futbol programları kategorisinde ise Futbol Anadolu (TRT Spor), Spor26 (Kanal26), Women Gool (TV6) ve Tam Saha (Altaş TV) ödül alan yapımlar arasında yer aldı.
Ankara Hukuk muhakemelerindeki ücret tarifeleri Resmi Gazete’de Hukuk muhakemelerinde gider avansı, hakem ücreti ve tanık ücreti tarifeleri tebliğleri Resmi Gazete’de yayımlandı. Resmi Gazete’de yayımlanan gider avansı tarifesi tebliğine göre, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı davacı için, taraf sayısının beş katı tutarında tebligat ücreti ile diğer iş ve işlemler için 400 Türk lirası olarak belirlendi. Davacı, tarifede gösterilen gider avansını dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olacak. Gider avansı her türlü tebligat ücreti ile posta ücretleri gibi giderleri kapsayacak. Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilecek. Davacı tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle yapılacak. Hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve iş yerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilecek. Hakem ücretleri tarifesi yayımlandı. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre tahkim yoluyla görülen dava ve işlerde, taraflarla hakem veya hakem kurulları arasında ücretin belirlenmesi konusunda anlaşmaya varılamaması veya tahkim anlaşmasında bir hüküm bulunmaması ya da taraflarca bu konuda yerleşmiş kurallara veya kurumsal tahkim kurallarına yollama yapılmaması hallerinde hakem veya hakem kuruluna ödenecek ücretin miktarı yayımlanan tarife ile belirlendi. Buna göre hakem ücretleri anlaşmazlığın konusunun değerine göre, ilk gelen 500 bin lira için tek hakemde yüzde 7, 3 veya daha fazla hakemde yüzde 8 olarak, sonra gelen 500 bin lira için tek hakemde yüzde 4, 3 veya daha fazla hakemde yüzde 7 olarak, sonra gelen 1 milyon lira için tek hakemde yüzde 3, 3 veya daha fazla hakemde yüzde 6 olarak, sonra gelen 3 milyon lira için tek hakemde yüzde 2, 3 veya daha fazla hakemde yüzde 4 olarak, sonra gelen 5 milyon lira için tek hakemde yüzde 1, 3 veya daha fazla hakemde yüzde 2 olarak ve 10 milyon liradan yukarısı için ise tek hakemde yüzde 0,1 3 veya daha fazla hakemde yüzde 0,2 olarak uygulanacak. Başkanın ücreti ise hakemlerden her birine ödenecek hakem ücretinin yüzde on fazlası olarak hesaplanacak. Aksi kararlaştırılmadıkça hakem kararının düzeltilmesi, yorumlanması veya tamamlanması halleri ek ücreti gerektirmeyecek. Tanıklara 100 ila 150 lira arasında ücret Yayımlanan tebliğe göre, tanıklara tanıklık nedeniyle kaybettiği zamanla orantılı olarak 100 ila 150 Türk lirası arasında ücret ödenecek. Tanık, hazır olabilmek için seyahat etmek zorunda kalmışsa yol giderleriyle tanıklığa çağrıldığı yerdeki konaklama ve beslenme giderleri de karşılanacak. Tanığa bu tarifeye göre ödenmesi gereken ücret ve giderler hiçbir vergi, resim ve harca tabi olmayacak.
Zonguldak BEUN’da “100. Yıl Mühendislik Kongresi” Başladı 100. Yıl Mühendislik Kongresi Açılış Töreni, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in katılımıyla gerçekleştirildi. 2024 yılında kuruluşunu 1924 yılı olarak tescilleterek Cumhuriyetin ilk üniversitesi nişanesine sahip olan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde 100. yaşına özel tertip edilen “100. Yıl Mühendislik Kongresi” Açılış Töreni, BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in katılımıyla gerçekleştirildi. Sezai Karakoç Kültür Merkezinde aziz şehitlerin anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan törene; BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, BEUN Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, Prof. Dr. Bekir Hakan Bakkal ve Prof. Dr. Servet Karasu, BEUN Genel Sekreteri Prof. Dr. Zehra Safi Öz, Zonguldak Belediyesi Başkan Vekili Ferhat Günaydın, Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürü Muharrem Kiraz, Zonguldak Orman Bölge Müdürü Faruk Bayraktaroğlu, Zonguldak Gençlik ve Spor İl Müdürü Hakan Yüksel, Esnaf ve Sanatkâr Odaları Birliği Başkanı Muharrem Coşkun, senato üyeleri, akademik ve idari personel ile öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin 100’üncü yıl anısına hazırlanan videosu gösterildi. Video gösterisinin ardından BEUN Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü akademisyenlerinden Öğr. Gör. Emel Doğan Uğurlu ile Öğr. Gör. Gonca Yerlikaya tarafından keman ve yan flüt dinletisi gerçekleştirdiler. Dinletinin akabinde kongre, açılış konuşmalarıyla devam etti. 100. Yıl Mühendislik Kongresi’nin açılış konuşmasında BEUN Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamit Aydın, Üniversitenin yüzüncü yılında düzenlenen bu kongreye birçok üniversiteden araştırmacıların katılım göstererek modern dünyada mühendislik alanındaki yenilikçi faaliyetlerin tartışılıp yeni ufuklar oluşturacağının önemine değindi. Konuşmasının sonunda kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen başta BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer olmak üzere herkese teşekkür etti. Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamit Aydın’ın konuşmasından sonra kürsüye çıkan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, mühendislik kökenine sahip olan Üniversitenin 100. yaşında böylesine anlamlı bir etkinliği düzenlemenin gururu ve mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Rektör Özölçer, daha sonra emeğin ve enerjinin başkenti Zonguldak’ın ve akademinin öncü kurumu olan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin iş gücü ile mühendislik alanındaki nitelikli kapasitesiyle sanayinin merkezi olduğunun altını çizdi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk mühendislerinin alnında Cumhuriyetin istikbalini aydınlatan ışık parıldar.” sözü ile milli kalkınmanın ve mühendisliğin önemini işaret etti. Akabinde günümüz dünyasında teknolojinin ve mühendisliğin hızlı bir dönüşüm içinde olduğunu ifade ederek; yapay zekâ, yenilenebilir enerji, nanoteknoloji, akıllı şehirler ve sürdürülebilir inşaat teknikleri gibi birçok yenilikçi alanın mühendislik bilimlerinde yeni bir sayfa açtığını belirtip kongrede ele alınacak bu alandaki çalışmaların Türkiye’nin yarınlarına kayda değer bir zemin oluşturacağının inancında olduğunu dile getirdi. BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, konuşmasının sonunda kongrenin akademik dünyaya ve sektör temsilcilerine yol gösterici olmasını temenni ederek sözlerine son verdi. BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in konuşmalarının ardından kongrenin birinci oturumuna geçilerek Türkiye Taşkömürü Kurumundan emekli Maden Mühendisi Ekrem Murat Zaman, Zonguldak’ta kömür yataklarını keşfiyle başlayan mühendislik alanının gelişmesi ve üniversitenin kurulmasıyla akademik bir disipline kavuştuğunu ifade etti. Bununla birlikte 1924 yılında Yüksek Maden Mühendis Mektebi adı ile kurulan ve bugün Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi adı ile tüm dünyada köklü mühendislik akademik kurumu olarak bilinen BEUN’un tarihi geçmişten günümüze süregelen tarihi, kültürel ve sosyal gelişiminden bahsetti. Konuşmasının sonunda böylesine anlamlı etkinliğin düzenlemesinde emeği geçen başta kongrenin onursal başkanı Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer olmak üzere herkese teşekkürlerini sundu. Ekrem Murat Zaman’ın konuşmasının ardından kürsüye çıkan Eren Enerji Santral Müdürü Hakan Demiray, konuşmasının başında Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin yüzüncü yılına özel olarak düzenlenen mühendislik kongresinde BEUN mezunu olarak yer almaktan duyduğu mutluluğu ifade etti. Ardından Zonguldak’ın enerji üretimindeki rolü üzerine bir sunum gerçekleştiren Demiray, sunumunda Zonguldak’ta elektriğin tarihsel gelişiminden başlayarak, geçmişten bugüne Zonguldak’ın Türkiye’nin enerji üretimindeki rolüne değinip sanayileşen İstanbul ve Sakarya’nın elektrik ihtiyacının karşılanmasında Zonguldak’ın kayda değer bir öneme sahip olduğunun altını çizdi. Konuşmasının sonunda endüstri-üniversite iş birliğinin önemini vurgulayarak BEUN ile Eren Enerji arasında yapılan nitelikli iş birliklerinin şehrin ve bölgenin ekonomik kalkınmasına da önemli katkılar sunduğunu ifade etti. Demiray’ın sunumunun ardından kürsüye çıkan Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Uğur Çevik, “Dijitalleşme ve Enerjinin Geleceği” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Çevik, sunumunda dünya genelinde enerji üretiminden daha çok enerji yönetiminin öne çıktığına dikkat çekti. Çevik daha sonra enerji yönetiminde dijitalleşmenin önemine değinerek enerji sektöründe veri ve veri analizinin dijitalleşme süreci açısından oldukça mühim olduğunu belirtti. KTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Çevik, konuşmasının sonunda özellikle dijital çağda akıllı şebekeler inşa etmek, yenilenebilir enerji kaynaklarının tüm süreçlerini yönetmek, uçtan uca yönetimi sağlayabilmek ve tüm bu entegrasyonu kusursuz bir şekilde yönetebilmek için dijital dönüşümden faydalanmanın elzem olduğuna değindi. Açılış töreni, oturum konuşmalarının ardından Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in katılımcılara teşekkür belgelerini takdim etmesi ve hatıra fotoğrafı çekiminin ardından son buldu.