GÜNDEM
22 Aralık 2025 Pazartesi - 23:11 TŞOF Genel Başkanı Yiğiner, yenilenen Kırıkkale tesisinin açılışını gerçekleştirdi Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Genel Başkanı Mehmet Yiğiner, restorasyonu tamamlanan Kırıkkale Akaryakıt ve Dinlenme Tesisleri’nin açılışını; TŞOF Yönetim ve Denerim Kurulu üyeleri, ESOB başkanları, Ankara, Aksaray, Çorum, Kırıkkale, Nevşehir, Niğde ve Yozgat il ve ilçe şoförler odası başkanları ve yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirdi. Açılış kapsamında Genel Başkan Yiğiner, yürütülen tadilat çalışmaları hakkında katılımcılara detaylı bilgi verdi. Restoran, tuvaletler, yerden ısıtma sistemi, iç ve dış cephe düzenlemeleri ile ibadet ve dinlenme alanlarında tamamlanan çalışmaların, tesisin konfor ve işlevselliğini önemli ölçüde artırdığı vurgulandı. Kurdele kesiminin ardından yenilenen tüm alanları başkanlar ve yöneticilerle birlikte gezen Genel Başkan Yiğiner, tesisin ulaşım teşkilatına ve vatandaşlara daha nitelikli hizmet sunacağını ifade etti. Açılış sonrası gerçekleştirilen istişare toplantısında ise esnafı yakından ilgilendiren korsan taşımacılıkla mücadele, basit usulden gerçek usule geçişi öngören düzenleme, ticari araçlarda mülkiyet hakkı konusu ile odaların teknik donanım ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik bilgisayar, yazıcı ve barkod okuyucu temini başta olmak üzere birçok başlık ele alındı. Yapılan ve planlanan çalışmalar, birlik ve oda başkanlarıyla paylaşıldı. Konforlu ve işlevsel bir mola noktası olarak hizmet verecek Kırıkkale Akaryakıt ve Dinlenme Tesislerinin; ulaşım teşkilatına ve tüm vatandaşlara hayırlı olması temenni edilirken, açılış ve istişare toplantısına katılım ve katkı sunan tüm başkanlar ile yöneticilere teşekkür edildi.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 23:09 Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı etkinlikleri görkemli törenle tanıtıldı Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı dolayısıyla Osmangazi Belediyesi tarafından 2026 yılı boyunca düzenlenecek etkinliklerin tanıtım toplantısı, Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde görkemli bir açılışla gerçekleştirildi. Toplantıda, Bursa’nın tarihi ve kültürel mirasının önemine dikkat çekilirken, 700’üncü yıl sürecinin yalnızca bir anma dönemi değil, aynı zamanda ortak hafızanın gelecek kuşaklara aktarılmasını hedefleyen kapsamlı bir çalışma olduğu vurgulandı. Bu sürecin önceki dönem belediye başkanları tarafından başlatıldığına işaret edilirken, geçmişten bugüne emeği geçenlere teşekkür edildi. Yaklaşık 8 aydır sürdürülen hazırlıklar kapsamında, 2026 yılı boyunca Ocak ayından Aralık ayına kadar devam edecek geniş çaplı bir etkinlik takvimi oluşturuldu. Normal şartlarda nisan ayında başlayıp bir ay süren fetih etkinliklerinin, bu kez bir yıla yayılarak gerçekleştirilmesi planlanıyor. Program çerçevesinde kültürel, sportif ve tarihî içerikli çok sayıda organizasyon düzenlenecek. Etkinlikler kapsamında Bursa’nın 36 kardeş şehrinin kentte bir araya gelmesi hedeflenirken, uluslararası tarihi kent koşusu, rahvan at yarışları ve çeşitli organizasyonlarla Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı ulusal ve uluslararası düzeyde anılacak. Programda konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, "700 yıl önce ufacık bir Bizans garnizonu olan Bursa’nın, başta Osman Gazi olmak üzere fetih süreci başlamış, ancak onun ömrü vefa etmemiştir. Oğlu Orhan Gazi’ye nasip olmuştur. 10 yıllık bir kuşatma ile, bir ok atmadan, bir kişinin bile burnu kanamadan bu muhasara ile burası fethedilmiş, fethedildikten sonra da adalet, hoşgörü ve eşitlik ile davranılarak, isteyenlerin burada yaşamaya devam edebileceği, isteyenlerin ise o dönem Bizans’ın başkenti İstanbul’a gitmesi için kolaylıkların sağlanabileceği bir anlayış ortaya konmuştur. O gün burası fethedildikten sonra yayılarak Avrupa’da başkentlere kadar dayanmış, Selçuklu, Osmanlı ve tabii ki Cumhuriyet dönemiyle birlikte bu topraklar hepimize yurt olarak kazandırılmıştır. Osmangazi Belediyesi olarak bu sene 21’incisini düzenleyeceğiz. Yirmi yıldır yapılan Bursa’nın fethi ve Osman Gazi’yi anma etkinlikleri, bizden önceki başkanlarımızın başlattığı bir bayrak yarışıdır. Bu yarışı biz de devralıp daha ileri götürebilmek için çalışıyoruz" dedi. 3 bin yıldır medeniyetlere ev sahipliği yapan bir şehir Bursa’nın Yunan işgali dönemine değinen Aydın, "Buraları bize yurt edinenler, 700 yıl önce buraları fethedenler, onların torunları ve 100 yıl önce de buranın işgaliyle karşılaştılar. Maalesef 100 yıl önceki işgalle birlikte Yunan komutanın Osman Gazi türbesini tekmeleyerek ’Kalk Osman, yurdunu kurtar’ dediğini duyan büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, hemen meclis kürsüsüne siyah örtüyü koyarak 2 yıl 2 ay 2 gün süren Bursa’nın kuşatılmasından sonra 11 Eylül 1922’de düşman işgalinden kurtulduktan sonra da siyah örtüyü kaldırmış ve Bursa tekrar özgürlüğüne kavuşmuş. 700 yıl önce fethedilmiş, 100 yıl önce de işgalden kurtarılmış, 3 bin yıldır da medeniyetlere ev sahipliği yapan Bursa’da olmak bizler için en büyük onur" ifadelerini kullandı. Etkinlikler 1 yıl boyunca sürecek 2026 Ocak ayından Aralık ayına kadar etkinliklerin devam edeceğini kaydeden Aydın, "O gün onların Bursa’yı fethederek bıraktığı izler, eserler ve imalathaneler vardır. Bunları korumak ve yaşatmak görevi de bizlere düşmektedir. Normal şartlarda fetih etkinlikleri ve Osman Gazi’yi anma şenlikleri 6 Nisan’da başlayıp bir ay boyunca devam ediyordu. Nisan ayı boyunca da çeşitli etkinlikler yapıyorduk. Bu yıl 8 ay önce ekibimiz çalışmaya başladılar, profesyonel destekler aldılar. 2026’yı Ocak ayından başlayarak 700’üncü yıl olarak Aralık ayına kadar çeşitli etkinliklerle bir yıl boyunca anma ve kutlama yapılacak. Bunların içerisinde birçok etkinliklerimiz olacak. Otuz altı kardeş şehrimizin Bursa’da buluşmasıyla, dünyanın dört bir yanındaki kardeş şehirlerimizle birlikte, etkinliklerden uluslararası tarihi kent koşusuna, rahvan atlarından çeşitli organizasyonlara kadar bir yıl boyunca 700. yılı anacağız" şeklinde konuştu. Düzenlenecek etkinliklerle, fetihle birlikte oluşan tarihî mirasın korunması ve yaşatılması amaçlanıyor.
Muğla’da gönüllü gençler doğayı keşfetti, çevre temizliği yaptı
28 Haziran 2025 Cumartesi - 10:34 Muğla’da gönüllü gençler doğayı keşfetti, çevre temizliği yaptı Muğla Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı Uluslararası Gençlik Merkezi gönüllü gençleri, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü iş birliğiyle Marmaris Günnücek Milli Parkı’nda doğa eğitimi ve çevre farkındalığı etkinliğinde bir araya geldi. Deniz ve kara ekosistemlerinin bir arada bulunduğu Günnücek Milli Parkı, zengin biyoçeşitliliği ve ekolojik değeri ile gençlere eşsiz bir doğa deneyimi sundu. Etkinlikte gençler, bölgenin özgün bitki örtüsünü, jeomorfolojik yapısını ve yaban hayatını yerinde gözlemleme imkânı buldu. Doğal zenginlikleri yerinde incelediler Milli parkta yapılan bilgilendirmelerde, alanın doğal değerleri arasında; kızılçam ormanları, bölgeye özgü günlük (sığla) ağaçları, maki ve frigana bitki örtüsü, ayrıca mağaralar, kaya blokları, dolinler ve delta ağızları gibi jeolojik oluşumlar olduğu belirtildi. Parkın yüksek maki florası ve kızılçam meşçereleri, gençlerin büyük ilgisini çekti. Gençler, sahada gözlemledikleri ağaç türleri arasında Kızılçam, Karaçam, Sığla, Dallı Akdeniz Servisi; ağaççık olarak ise Pırnal meşesi, Bodur ardıç, Yabani zeytin, Kocayemiş, Defne, Sumak, Keçi boynuzu, Sandal, Menengiç gibi türleri tanıdı. Ayrıca Zakkum, Laden, Adaçayı, Eğrelti, Funda, Geven, Hayıt, Kekik gibi çalı ve otsu bitki çeşitleri de gençlerin dikkatini çekti. Doğal ortamda yaban hayatını tanıtan uzman görevliler, gençlere bölgedeki türler hakkında detaylı bilgi verdi. Yaban hayvanı örneklerini incelediler Etkinlik kapsamında gençler, milli park alanında oluşturulmuş yaban hayatı müze bölümünü de ziyaret ederek doğal ortamda yaşamını yitirmiş hayvan türlerinin korunmuş örneklerini görme fırsatı yakaladı. Özellikle endemik türlerin tanıtımı, farklı illerden gelen gönüllü gençlerin büyük ilgisini topladı. Çevre temizliğiyle farkındalık oluşturdular Günnücek Milli Parkı’nda orman ve kıyı alanlarında çevre temizliği çalışması da yapan gençler, doğaya olan duyarlılıklarını etkin şekilde ortaya koydu. Etkinlik sonunda gençler, bu tür çevre ve doğa farkındalık projeleri için Gençlik ve Spor Bakanlığı’na teşekkürlerini iletti.
UTTS cihazını taktırmayanlar 10 katı fiyat farkı ile cezasını ödeyecek
28 Haziran 2025 Cumartesi - 10:32 UTTS cihazını taktırmayanlar 10 katı fiyat farkı ile cezasını ödeyecek Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) cihazının son montaj tarihine sayılı günler kaldı. Eskişehirli UTTS yetkilisi Alp Ege Alan, vatandaşların 2 bin lira ücreti olan cihazı taktırmadığı için daha sonrasında 20 bin lira ceza ile karşılaşabileceklerini belirtti. Kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilmesi ve vergi kaybının önlenmesini amaçlayan Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) son taktırılma tarihine sayılı günler kaldı. 30 Haziran 2025’e kadar UTTS cihazını taktırmayan vatandaşları 7 bin ila 28 bin Türk Lirası ceza bekliyor. Bu durumla ilgili konuşan UTTS yetkilisi Alp Ege Alan, vatandaşların 2 bin verip taktırmadığı cihaz yüzünden, 20 bin lira ceza ödeyebileceklerini belirtti. Ayrıca işlemin çok uzun sürmediğini belirten Alan, UTTS taktırılma işleminin kaydıyla beraber 15 dakika civarında olduğunu aktardı. "Ücretsiz bir şekilde montajınızı yaptırabilirsiniz" UTTS teknisyeni Alp Ege Alan, vatandaşların mağdur olmaması için idari para cezaları hakkında, "Son montaj günü 30 Haziran 2025’e kadar UTTS cihazını taktırmayan vatandaşlar 7 bin ila 28 bin lira arasında idari para cezasına çarptırılacaklar. UTTS montajı için teknisyene ayrı bir montaj ücreti ödemiyorsunuz. Devletin belirlediği adrese 2 bin 172 lira UTTS ücretini yatırdıktan sonra, size mesaj yoluyla gönderilen kod ile beraber gelip ücretsiz bir şekilde kaydıyla beraber 15 dakika içinde montajınızı yaptırabilirsiniz" dedi. "Vatandaşların işlerini kolaylaştırıyor" Bu sistemin vatandaşların vergi işlerinde kolaylık sağlaması hakkında konuşan yetkili Alan, "Bu Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi, kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilmesi ve vergi kaybının önlenmesini amaçlıyor. Ayrıca yakıt fişlerini toplayarak muhasebecilerine götürerek yakıt ücretini gider olarak göstermek isteyen vatandaşların işlerini kolaylaştırıyor. Çünkü bu yeni sistem ile beraber siz yakıt aldıktan sonra, yakıt ücreti otomatik olarak muhasebecinizin ekranına düşüyor" ifadelerini kullandı. "İnsanların içinde şüphesi olmasın" Sigortasına zarar gelmesi hakkında endişelenen vatandaşların şüphe duymaması gerektiğini aktaran Alan, "Vatandaşların içinde ’aracımın orjinalliği bozulur mu’ ve ’bunu taktırmak sigortayı bozar mı’ gibi sorular var. Vatandaşların bu konuda içlerinde herhangi bir şüphe olmasın. UTTS cihazını taktırmak sigortayı bozmamakla beraber, yakıt deposunun içine de montajlandığı için görsel olarak da bir sorun teşkil etmez. Vatandaşlar cezalar ile karşılaşmadan gelip cihazlarını taktırsınlar" şeklinde konuştu.
Çeşme’de termal turizm için uluslararası iş birliği adımı
28 Haziran 2025 Cumartesi - 10:03 Çeşme’de termal turizm için uluslararası iş birliği adımı Çeşme Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) ile Çeşme Kent Konseyi’nin ev sahipliğinde, Almanya’nın Bremen kentine bağlı Osterholz ilçesinden gelen resmi heyetle birlikte önemli bir termal turizm toplantısı gerçekleştirildi. Toplantı, Çeşme’nin turizm sezonunu dört mevsime yayma hedefi doğrultusunda atılan uluslararası iş birliği adımlarından biri olarak dikkat çekti. ÇEŞTOB Başkanı Orhan Belge, toplantının açılışında yaptığı konuşmada Çeşme’nin doğal zenginliklerine ve termal kaynak potansiyeline vurgu yaptı. Belge, "Çeşme, Avrupalı ve özellikle Alman turistler için benzersiz imkanlar sunuyor. Doğallığını koruyan çevresi, kaliteli konaklama tesisleri ve şifalı termal kaynaklarıyla termal turizmde büyük bir avantaja sahibiz. Misafirperverliğimizle Alman dostlarımıza en iyi şekilde ev sahipliği yapmaya hazırız" ifadelerini kullandı. Osterholz Belediye Başkanı Ullrich Schlüter ise yaptığı açıklamada, Alman turistlerin güvenli, huzurlu ve doğal güzelliklere sahip destinasyonları tercih ettiğini vurgulayarak, "Çeşme, sadece güneş ve deniz turizmiyle değil, termal kaynakları ve kültürel mirasıyla da Alman halkı için cazip bir merkez olabilir. Bremen ve İzmir kardeş şehirler. Aynı şekilde Osterholz ile Gaziemir de kardeş şehir. Şimdi bu ilişkileri genişletiyor ve Çeşme’yi de özel bir partner olarak değerlendirmeye alıyoruz" dedi. Toplantıda söz alan Çeşme Kent Konseyi Başkanı Ahmet Güler ise, Çeşme’nin uluslararası düzeyde tanıtımının yeterli olmadığını belirtti. Güler, "Çeşme turizmi hâlâ büyük ölçüde yaz aylarına sıkışmış durumda. Oysa termal kaynaklarımız ve altyapımızla yıl boyunca turist çekebilecek potansiyele sahibiz. Bu tarz iş birlikleriyle sezonu uzatmak ve Çeşme’yi dünya turizm pazarında doğru partnerlerle buluşturmak için çalışıyoruz" diye konuştu.
SODAM’da mezuniyet coşkusu ve sertifika töreni düzenlendi
28 Haziran 2025 Cumartesi - 10:02 SODAM’da mezuniyet coşkusu ve sertifika töreni düzenlendi Edremit Sosyal Dayanışma Merkezi (SODAM), 2025 yılı ikinci dönem mezuniyet töreni ve sertifika töreni geniş katılımla gerçekleştirdi. Edremit Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren SODAM, bu yıl 9’uncu kez düzenlediği mezuniyet etkinliğinde hem kursiyerlerini mezun etti hem de emek ürünlerini sergiledi. Törene Edremit Kaymakamı Ahmet Odabaş ve eşi Ayşe Odabaş da katıldı. Okuma yazma I. kademe, Kur’an-ı Kerim, ahşap baskı, tekstil, aşçı çırağı gibi birçok alanda açılan kurslara katılan 25 kursiyer belge almaya hak kazandı. Mezun olan kursiyerlere toplamda 56 bin 400 TL teşvik ödemesi yapılacağı, bugüne kadar dağıtılan toplam teşvik miktarının ise 543 bin TL’yi aştığı öğrenildi. SODAM’ın açıldığı günden bu yana yürüttüğü eğitim ve destek faaliyetlerinden toplam 305 kursiyerin faydalandığı bildirildi. Kursiyerlerden 98’i 2023 yılında, 144’ü 2024 yılında ve 63’ü 2025 yılında mezun olarak meslek edinme sertifikası aldı. Kurslara katılım alanlarına göre; 49 kişi okuma yazma, 45 kişi Kur’an-ı Kerim, 77 kişi el sanatları, 74 kişi tekstil, 46 kişi aşçılık ve 14 kişi seracılık eğitimlerini tamamladı. Ayrıca 11 kursiyerin kesme çiçek yetiştiriciliği belgesi aldığı belirtildi. 0-6 yaş grubuna yönelik oyun odası hizmetlerinden ise açılıştan bu yana toplam 333 çocuğun yararlandığı aktarıldı. Edremit Kaymakamlığı ve SYD Vakfı, SODAM aracılığıyla sosyal destek çalışmalarına devam edeceklerini açıkladı.
Bayburtlu çiftçinin yıkılan serası devlet eliyle yeniden ayağa kaldırıldı
28 Haziran 2025 Cumartesi - 09:59 Bayburtlu çiftçinin yıkılan serası devlet eliyle yeniden ayağa kaldırıldı Bayburt’un Aslandede köyünde yarım asrı aşkın zamandır çiftçilik yapan İsmail Öksüz’ün yoğun kar yağışı nedeniyle çöken serası, Tarım ve Orman Bakanlığı desteğiyle yeniden ayağa kaldırıldı. Öksüz, havaların ısınmasıyla beraber kurulan yeni serasında üretime başladı. Karın yağdığı gün, "İnsanın 60 yıl emek verdiği bir şeyi bir anda kaybetmesi ne kadar acıymış" diyerek hüznünü dile getiren Öksüz, şimdilerde yeni serasında içtenlikle türküler söylüyor. Mart ayında yaşanan yoğun kar yağışı nedeniyle İsmail Öksüz’ün 3 serası tamamen yıkılmış, yarım asırlık emek bir anda yok olmuştu. Özellikle ata tohumlarının sera altında kalması, Öksüz’ü derinden üzmüştü. Öksüz, yaşadığı üzüntüyü "Geri dönmek istiyorum, yeniden yapmak istiyorum bu işleri. Seralar kurayım tohum ekeyim, zaman beni geri döndür bir daha" dizeleriyle dile getirmişti. O gün yaşadığı üzüntüyü şiir dizelerine sığdıran Öksüz, şimdi yeni kurulan serasında türküler söylüyor, çiftçilik hayatını kaldığı yerden hevesle devam ettiriyor. Tarım ve Ormanı Bakanı Yumaklı, Öksüz’ü telefonla aradı İhlas Haber Ajansı’nın ’Kar nedeniyle seraları çöken çiftçinin 60 senelik emeği heba oldu’ başlıklı haberiyle Öksüz’ün sesine kulak veren Tarım ve Orman Bakanlığı, yaşanan bu talihsiz olayın ardından hemen harekete geçti. 3 seranın da yeniden ayağa kaldırılacağı müjdesi ise Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı tarafından verildi. Öksüz, yaşlandığı için bu işleri eskisi gibi yapamayacağını belirterek, devlete yük olmamak adına 3 sera yerine bir tane seranın yapılmasını istedi. Öksüz’e kısa sürede yeni serası kuruldu. Bu gelişme, 60 yıllık çiftçilik serüvenin bittiğini düşünen Öksüz’e yeniden umut oldu. Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Kurban Bayramı’nda bizzat İsmail Öksüz’ü arayarak, geçmiş olsun dileklerini iletti. Bakan Yumaklı, telefon görüşmesinde, "Sizin kar yağışı sebebiyle 3 tane seranızda hasar olmuş. Haberi izleyince ben hemen il müdürümüze talimat verdim. Arkadaşlar sizin ihtiyacınızı karşılayacak. Bizden size hediye olsun. Devlet olarak her zaman kim üretiyorsa onun yanında olduk, siz yeter ki üretin sizin de yanınızda olacağız inşallah" ifadelerine yer vererek, çiftçinin yanında olduklarını, olmaya da devam edeceklerinin altını çizmişti. Bakan Yumaklı, beraberlik mesajı vererek, "Sizin gibi ata tohumlarına sahip çıkan üreticileri yalnız bırakmayacağız. Ben tekrar size geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum" şeklinde konuşmuştu. Öksüz ise, Bakan Yumaklı’ya ilgi ve alakasından ötürü teşekkür etmişti. Hüzün dolu şiir yerini keyif dolu türküye bıraktı Yıkılan seraların ardından büyük bir çaresizlik yaşayan Öksüz, şimdi yeni serasında tekrar toprağa dokunmanın, ata tohumlarını yeniden filizlendirmenin heyecanını yaşıyor. Bu destek, 60 yıllık emeğe, ata tohumlarına ve çiftçinin azmine verilen değerin bir göstergesi oldu. Öksüz’ün yüzündeki gülümseme ve söylediği ’Kar yağar bardan bardan’ isimli türkü, umudun her zaman var olduğunu bir kez daha ortaya koydu. "Tam çiftçiliği bırakıyordum o esnada bakanımız aradı" Yaşı sebebiyle yıkılan seraları onaramayacağını düşünen Öksüz, çiftçiliği bırakma kararı aldı. Umudunun tükendiği esnada Bakan Yumaklı’dan gelen telefon, yeniden umutları yeşertti. Bakan Yumaklı’ya ata tohumu yetiştireceğinin sözünü veren Öksüz, "Kışın yoğun kar yağışı sebebiyle seralarımız çöktü. Kar, 3 seramızı yıktı. Ben de yaşlandım, seralarımı tamir edemeyeceğimi düşünerek bu işi yapmama kararı aldım. Tam çiftçiliği bırakıyordum o esnada seralarımızın çöktüğü haberini değerli bakanımız görmüş, bu durumdan haberdar olmuş. Benim bu işi devam ettirmemi istedi, ’ata tohumlarını kaybetme, çevrendeki insanlara seracılık ile ilgili bildiklerini aktar’ dedi. Ben de kendisine söz verdim, bu işe devam ediyorum" diyerek konuştu. "Çiftçiliği bıraksaydım bu yaz gününde ne yapardım" Gönül verdiği, severek yaptığı mesleğini devam ettirmenin mutluluğunu yaşayan Öksüz, hayattaki tek meşguliyetinin çiftçilik olduğunu söyledi. Üretime Bakan Yumaklı sayesinde devam ettiğini ifade eden Öksüz, Tarım ve Orman Bakanlığına verdikleri destekten ötürü teşekkür ederek, "Şu an içinde bulunduğumuz sera, bakanlığımızın bize yeniden verdiği sera. Bu serada ata tohumları üretmeye devam ediyoruz. 60 yıllık tecrübeyle bir şeyler bildiğimi düşünüyorum. Bildiklerimi bu işi yapmak isteyenlere aktarıyorum. Ata tohumlarının kaybolmaması için çevremdekilere dağıtıyorum. Bu arada değerli bakanımıza hürmetlerimi sunuyorum, çok teşekkür ederim. Bu işi bana devam ettirdiler, devam etmekten de razıyım. İyi ki devam etmişim, bıraksaydım bu yaz gününde ben ne yapacaktım, burada toprakla uğraşıyorum" şeklinde konuştu.
TZOB Başkanı Bayraktar: "Kuraklıktan zarar gören çiftçilerimiz yardım kapsamına alınmalıdır"
28 Haziran 2025 Cumartesi - 09:55 TZOB Başkanı Bayraktar: "Kuraklıktan zarar gören çiftçilerimiz yardım kapsamına alınmalıdır" Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kuraklığın tarımsal üretimde yol açtığı zararlara dikkat çekerek, mağdur olan çiftçilerin yardım kapsamına alınması gerektiğini belirtti. TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kuraklığın tarımsal üretimde yol açtığı zararlara dikkat çeken bir açıklama yayımladı. Bayraktar, küresel iklim değişikliğinin sonucu olarak dünyanın birçok bölgesinde artan sıcaklıklar ve azalan yağışlar, kuraklık afetinin sıklığını ve şiddetini artırdığını belirterek, "Birçok doğal afetin aksine kuraklık yavaş gelişim gösterebilmekte, çok geniş bölgelerde ve hatta kimi zaman bir ülkenin tümünde ciddi ekonomik, çevresel ve sosyal etkilere sebep olabilmektedir" dedi. Ülkenin küresel ölçekte yarı kurak bir iklim kuşağında bulunmasının kuraklığın hassasiyetini artırdığını söyleyen Bayraktar, "Kuraklığın tarıma etkilerini 2008, 2014 ve 2021 yıllarında ülkemizde yaşadık. Bitkilerin çıkış ve gelişme döneminde ihtiyaç duydukları suyun toprakta bulunmaması nedeniyle söz konusu yıllarda hem verimde hem de kalitede ciddi sorunlar yaşanmıştır. O yıllarda kuraklık sonucu tarımsal üretim önemli ölçüde etkilenmiş ve birçok üreticinin yanı sıra ülke ekonomisi de oldukça zarar görmüştür. 2024 - 2025 sezonu da ülkemizde tarımsal kuraklık sebebiyle üretimde azalmalar meydana gelmiştir. Özellikle Güneydoğu ve İç Anadolu Bölgesi’ndeki illerimizde ciddi verim kayıpları görülmektedir. Kuraklığın yaşandığı yerlerde çiftçilerimiz maliyetini kurtarmayacağından tarlasına biçerdöver sokamamıştır" ifadelerini kullandı. 2025’in ilk yarısında birçok afetin yaşandığını bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: "Nisan ayında yaşanan don afetinden zarar gören çiftçilere sigortası olmasa da hasarları oranında yardım ödemesi yapılacak olması olumludur. Bu sezon yaşanan kuraklık da buğday, arpa ve mercimek başta olmak üzere stratejik ürünlere zarar vermiştir. Bu sebeple kuraklıktan zarar gören ve geliri düşen çiftçilerimizin de yardım kapsamına alınmasını, Ziraat Bankası’na ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının faizsiz olarak en az 1 yıl ertelenmesini talep ediyoruz."
Erzincan Gıda Kontrol Laboratuvarı "Araştırma Yetkili Kuruluş" oldu
28 Haziran 2025 Cumartesi - 09:52 Erzincan Gıda Kontrol Laboratuvarı "Araştırma Yetkili Kuruluş" oldu Erzincan Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğü, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan değerlendirme sonucu "Araştırma Yetkili Kuruluş" belgesi almaya hak kazandı. Erzincan Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü tarafından yerinde yapılan incelemeler sonucu kurumun insan kaynağı ve teknik altyapısının yeterli bulunduğu belirtilerek, "Başvurumuz uygun olarak değerlendirilmiştir. Emeği geçen herkese teşekkür eder, bölgemize hayırlı olmasını dileriz" ifadelerine yer verildi. "Araştırma Yetkili Kuruluş Onayı", özel veya kamu kurumlarının tarımsal araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerini yürütebilmesi için gerekli olan resmi bir yetkilendirme belgesi niteliği taşıyor. Bu belge sayesinde kurumlar, tarımsal Ar-Ge projeleri yürütebilecek, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü ve diğer kurumlarla resmi iş birliği yapabilecek, bakanlık desteklerinden yararlanabilecek ve gerekli altyapı ile personel donanımına sahip olduklarını belgeleyebilecek. Yetkilendirme sayesinde kurumlar, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü destekli tarımsal Ar-Ge projeleri başvurusu yapabilme, bakanlıkla protokol ve iş birliği gerçekleştirme, yürüttükleri projelerle ilgili yasal koruma ve teşvik avantajlarından faydalanma hakkı kazanıyor. Ayrıca üretilen bilgi ve teknolojilerin yaygınlaştırılmasında da yetkili konuma geliyor.