EKONOMİ - 10 Haziran 2018 Pazar 10:32

3 yılda 277 bin 835 araç

A
A
A
3 yılda 277 bin 835 araç

Türkiye’de son 3 yılda hurdaya ayrılan araç sayısı 277 bin 835 oldu. Bu süre zarfında hurdaya en fazla İstanbul’dan araç verilirken, en az araç hurdaya Hakkari’den verildi.

Türkiye İstatistik Kurumu’ndan (TÜİK) elde edilen verilere göre Türkiye’de 3 yıl içinde hurdaya ayrılan araç sayısı 277 bin 835 oldu. 2016 yılı 2018 yılı ve 2018 yılının ilk dört ayını kapsayan verilere göre; İstanbul 71 bin 224 araç ile en fazla hurdaya araç veren şehir görüldü. İkinci sırada 14 bin 351 araç ile Antalya yer alırken üçüncü sırada 12 bin 821 araç ile İzmir yer aldı. En az araç sıralamasında ise 79 hurda araç ile Hakkari ilk sırada yer alırken ikinci sırada 90 hurda araç ile Ardahan, üçüncü sırada 148 araç ile Bitlis oldu.
Verilere göre; toplamda 2016 yılında 118 bin 628 araç hurdaya ayrılırken, 2018 yılında 118 bin 928 araç, 2018 yılının Ocak Nisan döneminde de 40 bin 928 araç hurdaya verildi.

2016 YILI

Hurda araç sıralamasında 2016 yılı verilerine göre şehirler şöyle:
Adana 5 bin 885, Adıyaman 843, Afyonkarahisar bin 385, Ağrı 101, Aksaray 451, Amasya 492, Ankara 3 bin 548, Antalya 7 bin 174, Ardahan 40, Artvin 83, Aydın 2 bin 906, Balıkesir 2 bin 854, Bartın 134, Batman 548, Bayburt 84, Bilecik 193, Bingöl 38, Bitlis 51, Bolu 330, Burdur 793, Bursa 2 bin 668, Çanakkale bin 582, Çankırı 144, Çorum 691, Denizli bin 648, Diyarbakır 512, Düzce 474, Edirne 867, Elazığ 496, Erzincan 188, Erzurum 317, Eskişehir bin 59, Gaziantep 4 bin 296, Giresun 216, Gümüşhane 69, Hakkari 28, Hatay 5 bin 841, Iğdır 286, Isparta bin 154, İçel 5 bin 606, İstanbul 21 bin 475, İzmir 5 bin 868, K.Maraş bin 607, Karabük 190, Karaman 766, Kars 118, Kastamonu 331, Kayseri bin 332, Kırıkkale 251, Kırklareli 806, Kırşehir 258, Kilis 455, Kocaeli bin 71, Konya 3 bin 692, Kütahya 953, Malatya 788, Manisa 3 bin 845, Mardin 498, Muğla 3 bin 8, Muş 81, Nevşehir 270, Niğde 545, Ordu 452, Osmaniye bin 852, Rize 194, Sakarya bin 122, Samsun bin 367 Siirt 135, Sinop 211, Sivas 418, Ş.Urfa 3 bin 750, Şırnak 502, Tekirdağ bin 247, Tokat 815, Trabzon 431, Tunceli 43, Uşak 687, Van 258, Yalova 244, Yozgat 228 ve Zonguldak 419.

2017 YILI 

Hurda araç sıralamasında 2017 yılı verilene göre araç sayıları da şöyle gerçekleşti:
Adana 4 bin 18, Adıyaman 712, Afyonkarahisar bin 200, Ağrı 107, Aksaray 464, Amasya 502, Ankara 3 bin 463, Antalya 5 bin 449, Ardahan 42, Artvin 118, Aydın 2 bin 644, Balıkesir 2 bin 647, Bartın 171, Batman 356, Bayburt 56, Bilecik 227, Bingöl 109, Bitlis 66, Bolu 385, Burdur 664, Bursa 2 bin 554, Çanakkale bin 500, Çankırı 168, Çorum 675, Denizli bin 524, Diyarbakır 402, Düzce 484, Edirne 798, Elazığ 414, Erzincan 226, Erzurum 408, Eskişehir bin 886, Gaziantep 3 bin 459, Giresun 240, Gümüşhane 65, Hakkari 38, Hatay 3 bin 962, Iğdır 293, Isparta bin 5, İçel 3 bin 910, İstanbul 35 bin 616, İzmir 5 bin 68, K.Maraş bin 299, Karabük 227, Karaman 738, Kars 115, Kastamonu 369, Kayseri bin 314, Kırıkkale 282, Kırklareli 720, Kırşehir 256, Kilis 394, Kocaeli bin 52, Konya 3 bin 210, Kütahya bin 53, Malatya 765, Manisa 3 bin 730, Mardin 379, Muğla 2837, Muş 67, Nevşehir 268, Niğde 547, Ordu 305, Osmaniye bin 328, Rize 216, Sakarya 979, Samsun bin 218, Siirt 110, Sinop 198, Sivas 416, Ş.Urfa 2 bin 993, Şırnak 288, Tekirdağ bin 181, Tokat 668, Trabzon 388, Tunceli 30, Uşak 665, Van 263, Yalova 267, Yozgat 266 ve Zonguldak 432.

2018 YILI OCAK-NİSAN DÖNEMİ 

Hurda araç sıralamasında 2018 yılının ilk dört ayında ise araç sayıları şöyle gerçekleşti:
Adana bin 51, Adıyaman 199, Afyonkarahisar 346, Ağrı 43, Aksaray 153, Amasya 178, Ankara bin 257, Antalya bin 728, Ardahan 8, Artvin 43, Aydın 834, Balıkesir 914, Bartın 61, Batman 103, Bayburt 19, Bilecik 84, bingöl 13, Bitlis 31, Bolu 137, Burdur 193, Bursa 812, Çanakkale 501, Çankırı 53, Çorum 214, Denizli 486, Diyarbakır 130, Düzce 186, Edirne 312, Elazığ 132, Erzincan 76, Erzurum 121, Eskişehir 304, Gaziantep 852, Giresun 98, Gümüşhane 20, Hakkari 13, Hatay bin 131, Iğdır 90, Isparta 277, İçel bin 204, İstanbul 14 bin 133, İzmir bin 885, K.Maraş 282, Karabük 74, Karaman 191, Kars 65, Kastamonu 116, Kayseri 334, Kırıkkale 66, Kırklareli 224, Kırşehir 66, Kilis 66, Kocaeli 454, Konya bin 30, Kütahya 304, Malatya 247, Manisa bin 181, Mardin 133, Muğla 860, Muş 13, Nevşehir 97, Niğde 156, Ordu 151, Osmaniye 359, Rize 86, Sakarya 335, Samsun 424, Siirt 18, Sinop 77, Sivas 109, Ş.Urfa 755, Şırnak 90, Tekirdağ 424, Tokat 214, Trabzon 123, Tunceli 7, Uşak 216, Van 132, Yalova 92, Yozgat 106 ve Zonguldak 147.

3 YILLIK TOPLAM SONUÇLAR 

2016 yılı 2018 yılı ve 2018 yılının ilk dört ayını kapsayan verilere göre şehir olarak bakıldığında toplam araç sayısı da şöyle gerçekleşti:
Adana 10 bin 954, Adıyaman bin 754, Afyonkarahisar 2 bin 931, Ağrı 251, Aksaray bin 68, Amasya bin 172, Ankara 8 bin 268, Antalya 14 bin 351, Ardahan 90, Artvin 244, Aydın 6 bin 384, Balıkesir 6 bin 415, Bartın 366, Batman bin 7, Bayburt 159, Bilecik 504, Bingöl 160, Bitlis 148, Bolu 852, Burdur bin 650, Bursa 6 bin 34, Çanakkale 3 bin 583, Çankırı 365, Çorum bin 580, Denizli 3 bin 658, Diyarbakır bin 44, Düzce bin 144, Edirne 1 bin 977, Elazığ bin 42, Erzincan 490, Erzurum 846, Eskişehir 2 bin 249, Gaziantep 8 bin 607, Giresun 554, Gümüşhane 154, Hakkari 79, Hatay 10 bin 934, Iğdır 669, Isparta 2 bin 436, İçel 10 bin 720, İstanbul 71 bin 224, İzmir 12 bin 821, K.Maraş 3 bin 188, Karabük 491, Karaman bin 695, Kars 298, Kastamonu 816, Kayseri 2 bin 980, Kırıkkale bin 599, Kırklareli bin 750, Kırşehir 580, Kilis 915, Kocaeli 2 bin 577, Konya 7 bin 932, Kütahya 2 bin 310, Malatya bin 800, Manisa 8 bin 756, Mardin bin 10, Muğla 6 bin 705, Muş 161, Nevşehir 635, Niğde bin 248, Ordu 908, Osmaniye 3 bin 539, Rize 496, Sakarya 2 bin 436, Samsun 3 bin 9, Siirt 263, Sinop 486, Sivas 943, Ş.Urfa 7 bin 498, Şırnak 880, Tekirdağ 2 bin 852, Tokat bin 697, Trabzon 942, Tunceli 80, Uşak bin 568, Van 653, Yalova 603, Yozgat 600 ve Zonguldak 998.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak: Gençlik ve spor Bakanı Osman Aşkın Bak, "Gençlerimizi tehdit eden bu süreci yakından takip ediyoruz ve özellikle de bu yıl sadece bağımlılıkla mücadeleyle ilgili araştırma yapan üniversitelerdeki akademisyenlere ve sivil toplum kuruluşlarına ve STK’lere 200 milyon TL civarında bir proje desteği vereceğiz yani sahadayız" dedi. Bak, 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bak, gençlerle ilgili projelerden bahsederek, "Burada, özellikle şunu ifade etmek istiyorum: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla beraber ortaklaşa yürüttüğümüz proje çerçevesinde geçtiğimiz dönemde 10 bin istihdam sağlayan projeler gerçekleştirdik. Burada yaklaşık 150 tane fabrikanın kurulmasını Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla beraber sağlamış olduk. Yine, gençlerin, özellikle üniversitedeki gençlerimizin kendilerini ifade edebilmeleri için, hayalini kurdukları projelerini gerçekleştirmeleri için; sosyal, toplumsal değerlerini yükseltmeleri için "ÜNİDES" adını verdiğimiz proje çerçevesinde yani üniversitedeki öğrenci kulüplerini destekleme projesi çerçevesinde geçtiğimiz yıl sadece 360 milyon gibi bir rakamı öğrenci kulüplerine tahsis ettik ve bu gençlerimiz inanılmaz projeler ortaya çıkardı. Kimisi hasat zamanı çiftçilerle beraber oldu, kimisi çevre çalışmalarında oldu, kimisi köylere gidip okulları boyadılar, okulları yaptılar, kimileri teknoloji projesi yaptı. Dolayısıyla, gençlerimizin bu çerçevede aktif bir şekilde katılmasını sağlıyoruz. Yine, bu yıl da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla yaklaşık 1,2 milyar TL’lik bir yatırımı yine gençlerin istihdama katılması çerçevesinde gündeme alıyoruz ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla 50 tane fabrikanın kurulumu ve bu çerçevede de iş istihdamının artırılması noktasında çalışma yürütüyoruz" dedi. Bak, bağımlılıkla ilgili olarak bilgi vererek, "Bizim bağımlılıkla ilgili süreç içerisinde 12 bakanlıktan oluşan Bağımlılıkla Mücadele Kurulu üyesi olarak Gençlik ve Spor Bakanlığı görev yapıyor. Bizim bütçemizde teknik olarak 59 milyon gözüküyor ama bizim Bakanlığımızın -biraz evvel de ifade ettiğim gibi- yaptığı çalışmaların büyük bir kısmı hem gençlik merkezlerinde verdiğimiz eğitimler hem yurtlarda verdiğimiz eğitimler, gençlerimize psikososyal destek olarak verdiğimiz eğitimler, bağımlılıkla mücadele için verdiğimiz eğitimler, formatör eğitimleri, Yeşilayla, sivil toplum kuruluşlarıyla beraber yaptığımız eğitimlerin her birinde bağımlılıkla mücadele ana eksenimiz. Dolayısıyla biz de farkındayız, gençlerimizi tehdit eden bu süreci yakından takip ediyoruz ve özellikle de bu yıl sadece bağımlılıkla mücadeleyle ilgili araştırma yapan üniversitelerdeki akademisyenlere ve sivil toplum kuruluşlarına ve STK’lere 200 milyon TL civarında bir proje desteği vereceğiz yani sahadayız. Yine örnek vereyim: Bağcılar’da, İstanbul’da, Edirne’de, işte, diğer ilçe ve illerde yapılan mücadelelerde muhtarlarımızla, amatör spor kulüplerimizle, kaymakamlıklarımız ve sivil toplum kuruluşlarımızla beraber çok ciddi şekilde mücadele ediyoruz. Tabii, sporun birleştirici gücüne inanıyoruz, sporun iyileştirici gücüne inanıyoruz çünkü biz de büyüdüğümüz yerde, spora gittiğimiz zaman çocuk enerjisini atıyor, enerjisini gideriyor. Düşünün, bir evde uyuşturucu kullanan bir çocuk var, bir de spor yapan çocuk var. Dolayısıyla, biz spora teşvik etmek yönünde çaba harcıyoruz" dedi.
Van Türkiye’de barışın toplumsal, siyasal ve ekonomik boyutları masaya yatırıldı Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO) tarafından düzenlenen "Türkiye’de Barış Nasıl Tesis Edilir?" konulu söyleşi programı gerçekleştirildi. Van TSO ev sahipliğinde düzenlenen programda, çözüm sürecinin hukuk, demokrasi ve iş dünyasına yansımaları ele alındı. Programın moderatörlüğünü Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Suvat Parin yaptı. Söyleşide, Türkiye’de barışın toplumsal, siyasal ve ekonomik boyutları farklı perspektiflerden değerlendirildi. Söyleyişide bir konuşma yapan Van TSO Başkanı Necdet Takva, amacının süreci ekonomik bir perspektiften ele almak olduğunu belirtti. Başkan Takva, "Özellikle ‘Milli Birlik ve Dayanışma’, ‘Terörsüz Türkiye’ ya da ‘Barış süreci’ gibi farklı adlarla ifade edilen; bölgemizi yakından hatta doğrudan ilgilendiren bu meseleye, Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar yaşananlar ve bundan sonra nasıl bir yol izlenmesi gerektiği üzerinden ekonomik değerlendirmeler yapmaktır. Burada bulunma sebebim de budur. Bölgemiz, neredeyse tüm reel verilerde sürekli olarak son sıralarda yer almıştır. Ekonomi, sağlık ve eğitim başta olmak üzere birçok alanda bölgelerimiz, Türkiye’nin en geri kalmış bölgeleri olarak öne çıkmakta; mevcut parametreler ise gerçekten son derece olumsuz bir tablo ortaya koymaktadır. 2022 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yapılan araştırma çerçevesinde, Türkiye genelinde geri kalmış olarak tanımlanan 121 ilçenin 90’ının bölgemizde yer aldığı tespit edilmiştir. Van ilinde ise Edremit, Tuşba ve İpekyolu ilçeleri hariç olmak üzere 8 ilçe bu 90 ilçe arasında bulunmaktadır. Yani Türkiye genelindeki 121 geri kalmış ilçenin 90’ı bölgemizde yer almakta, Van’daki 8 ilçe ise bu listenin en alt sıralarında bulunmaktadır. 2024 yılında yapılan bir başka araştırmada ise Türkiye’nin en gelişmemiş 50 ilçesinin 49’unun bölge illerinde olduğu ortaya konmuştur" dedi. Bölgede işsizlik oranlarının Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde seyrettiğini vurgulayan Takva, "1963 yılından bugüne kadar 18 defa teşvik uygulaması gündeme gelmiş ve bu konuda çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Ancak ne istihdamda ne de eğitimde yer alan gençlerin oranına bakıldığında, hem kadınlarda hem de erkeklerde Türkiye ortalamasının iki katının üzerine çıkıldığı görülmektedir. TÜİK verilerine göre işsizlik oranı Van’da yüzde 16,7; Ağrı’da yüzde 13,1; Hakkari’de yüzde 18,3; Muş’ta ise yüzde 13,1 seviyesindedir. Odamız tarafından yapılan bir araştırmada ise Van’da genç işsizlik oranının yaklaşık yüzde 36 seviyesinde olduğu tespit edilmiştir" diye konuştu. Bölgemizde yapılan güvenlik harcamalarının Batı illerine yapılan güvenlik harcamalarının üç katından fazla olduğunun altını çizen Takva, "Uzmanlar tarafından TRT’de yapılan bir hesaplamaya göre, bu süreçte harcanan yaklaşık 2 trilyon dolarlık kaynakla 196 adet İstanbul Yeni Havalimanı ya da bin 176 adet Marmaray projesi yapılabilecek imkân bulunmaktadır" şeklinde konuştu. Van’ın yüzölçümünün yaklaşık yüzde 64,7’sinin mera alanı olmasına rağmen yayla yasakları nedeniyle hayvancılığın ciddi sorunlar yaşadığını söyleyen Takva, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tarım ve hayvancılık açısından bakıldığında, Van ilinin yüzölçümünün yaklaşık yüzde 64,7’si mera alanıdır. Türkiye’deki toplam mera varlığının yaklaşık yüzde 10’u bu il sınırları içerisindedir. Yaklaşık 21 bin kilometrekare yüzölçümüne sahip olan bir kentte yaşıyoruz ve bu alanın neredeyse yüzde 65’i mera niteliği taşımaktadır. Ancak yayla yasakları ve çeşitli kısıtlamalar nedeniyle hayvancılık bu anlamda ciddi sorunlar yaşamaktadır. Mesele, tüm bu süreçleri sebep-sonuç ilişkisi içerisinde ele alan, samimi ve gerçekçi bir bakış açısıyla değerlendirmek ve buna uygun çözümler üretmektir." Katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği program, konuşmaların ardından yapılan değerlendirmelerle sona erdi.
Bursa Bursaspor sahasında Aliağa FK ile golsüz berabere kaldı TFF 2. Lig Kırmızı Grup 17. hafta maçında Bursaspor, Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadyumu’nda konuk ettiği Aliağa FK ile 0-0 berabere kaldı. TFF 2. Lig Kırmızı Grup’un 17. haftasında Bursaspor, Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadyumu’nda Aliağa FK’yı konuk etti. İlk yarının kapanış niteliği taşıyan karşılaşmada iki ekip te yakaladığı fırsatları değerlendiremezken, mücadele golsüz eşitlikle sona erdi. Karşılaşmaya kontrollü başlayan iki takım, ilk yarıda zaman zaman etkili ataklar geliştirdi. Bursaspor, özellikle kanatlardan bulduğu pozisyonlarla gole yaklaşsa da kaleci Ahmet Pekgöz ve Aliağa savunması kritik anlarda gole izin vermedi. İlk 45 dakika 0-0 eşitlikle tamamlandı. İkinci yarıda tempo yükseldi İkinci yarıya oyuncu değişikliğiyle başlayan Bursaspor, oyunun kontrolünü ele almaya çalıştı. Yeşil-beyazlı ekip, İlhan Depe, Hamza Gür ve Musa Çağıran ile net gol pozisyonları yakaladı ancak bu fırsatları değerlendiremedi. Konuk ekip Aliağa FK da özellikle son bölümde etkili oldu. Ahmet İlhan Özek’in ortasında Harun Kavaklıdere’nin vuruşunda savunmaya çarpan top kornere giderken, mücadeledeki en net pozisyonlardan biri kaçtı. Karşılaşmanın sonuna eklenen 7 dakikalık uzatma bölümünde de skor değişmezken, mücadele 0-0 eşitlikle tamamlandı. Kadrolar Bursaspor: Anıl Atağ, Ertuğrul Ersoy, Hamza Gür, Muhammet Demir, Hakkı Türker, Alperen Babacan, Murat Akyüz, Barış Gök, Ertuğrul İdris Furat, Ali Kerim Yıldız, Ahmet Hakan Atış, Muhammet Zeki Dursun Aliağa FK: Ahmet Pekgöz, Oktay Kancı, Hasan Kılıç, Mertcan Akıkgöz, Ahmet İlhan Özek, Harun Kavaklıdere, Oğuzhan Yıldırım, Göktuğ Yılmaz, Necati Özdemir, Erhan Kartal, Yusuf Erdem Gümüş
Bursa Bursa, suyunu konuştu Bursa Kent Konseyi’nin ‘Bursa Suyunu Konuşuyor’ temasıyla düzenlenen 92. Olağan Genel Kurulu’nda, kentin geleceğini doğrudan etkileyen su kaynakları ve iklim değişikliği konuları tüm yönleriyle ele alındı. Bursa’da katılımcı demokrasinin yaygınlaşması adına önemli görevler üstlenen Bursa Kent Konseyi’nin 92. Olağan Genel Kurulu, ‘Bursa Suyunu Konuşuyor’ başlığıyla Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Bursa Kent Konseyi Genel Sekreteri Elvan Atay Özkan, BUSKİ Genel Müdürü Mehmet Ercihan Subaşıoğlu, Bursa Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyeleri, meclislerin ve çalışma gruplarının temsilcileri ile çok sayıda gönüllü katıldı. Kent konseylerinin önemine vurgu Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kent konseylerinin vatandaşlar ile resmi kurumlar arasında köprü vazifesi gördüğünü söyledi. Kent konseylerinin halkın sorunlarına duyarlılık gösterdiğini, takibini yaptığını ve sonuçlarını paylaştığını anlatan Başkan Mustafa Bozbey, halkın çıkarları doğrultusunda çalışmaların sürdürüldüğünü ifade etti. "Su kaynakları azaldı" Dünyanın ciddi bir iklim kriziyle karşı karşıya kaldığını belirten Başkan Mustafa Bozbey, tüm bunlara rağmen Bursa’da gerekli önlemlerin alınmadığını vurguladı. Suyun bir yaşam kaynağı olduğunu hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, "Geldiğimiz noktada çevremizi ve suyumuzu kirlettik. İklim krizinden dolayı da su kaynakları azaldı. Bu süreçte Bursa Ovası’nda suyu fazla tüketen işletmelere de izin verildi. Bu, geleceği iyi okumamanın sonuçlarıdır" dedi. "Bursa ovasında su seviyesi 250 metrenin altına indi" Su kesintileri yapmak zorunda kaldıkları dönemde bazı tepkiler aldıklarını belirten Başkan Mustafa Bozbey, "Ama bu sayede farkındalığı başardık. Şu anda Bursalılar suyu tasarruflu kullanıyor. Kesinti yapmadan önce 510 bin metreküp civarında kullanım vardı, kesintilerin ardından 430 binlere düştü. Kesintileri kaldırdık ve hala bu seviyelerde izliyor. Bizim halkı doğru bilgilerle bilgilendirme sorumluluğumuz var. Bursa artık su şehri değil. Bursa Ovası’nda su seviyesi 250 metrenin altına indi. Bilim insanları, Bursa Ovası’nın her sene 6 santim çöktüğünü açıkladı. Bunun sebepleri araştırılmalıdır. Aralık ayının 20’si oldu ve Uludağ’da hala doğru düzgün kar yok. Gerekli tedbirleri almaya devam etmeliyiz" diye konuştu. "Günlük 500 bin metreküp suya ihtiyacımız var" Çınarcık Barajı’ndaki arıtma tesisi için çalışmaların yoğun biçimde devam ettiğini dile getiren Başkan Mustafa Bozbey, "Göreve gelir gelmez çalışmaları başlattık. Bu yaz bu sıkıntının çekileceğini biliyorduk. Baypass hattı yaparak 100 bin metreküp suyu aktardık. Bunu yapmasaydık daha önceden su kesintileri yapmak zorunda kalabilirdik. Ama bizim günlük 500 bin metreküp suya ihtiyacımız var. Yaz aylarında daha da artacaktır. Artık bahçelerin işlenmiş suyla sulanmaması lazım. Tarımda yeni çözümler üretmeliyiz. Daha az suya ihtiyaç duyan ürünlere yönelmeleri lazım. Yanlış politikalar, Bursa’nın daha vahim su sıkıntısı yaşamasına sebep olabilir" dedi. Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkür Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, suyun sadece çevresel başlık olmadığını, sosyal, ekonomik ve hayati bir mesele olduğunu ifade etti. İklim krizinin etkilerinin yerel ölçekte daha görünür hale geldiğini belirten Aksoy, su politikalarının katılımcı ve bilimsel temelde yeniden ele alması gerektiğini vurguladı. Genel kurulda su kriziyle ilgili çözüm önerilerinin geliştirilmesini amaçladıklarını anlatan Aksoy, yerel yönetimlerin, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların birlikte hareket etmesinin önemine değindi. Tüm paydaşlarla birlikte kent için önemli çalışmalar yürüttüklerini belirten Aksoy, her alanda kendilerine destek veren Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkür etti. Açılış konuşmalarının ardından oturum bölümüne geçildi. Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hayrettin Kuşçu ‘Tarımsal kuraklık, su verimliliği ve etkin sulama yöntemi’, Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Doç. Dr. Aslıhan Katip ‘İklim değişikliği ve sürdürülebilirlik çerçevesinde su kaynakları’, BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Ali Alper Makam ‘İklim değişikliğinin Bursa ve su kaynakları üzerindeki etkisi’, Bursa Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi Murat Demir ‘İklim krizi ve su hakkı’ konularında sunumlar yaparak önemli bilgiler paylaştı.