ASAYİŞ - 02 Mart 2015 Pazartesi 22:03

4 aylık bebeği evde bırakıp iş aramaya gittiler

A
A
A
4 aylık bebeği evde bırakıp iş aramaya gittiler

Mersin'de anne ve babası iş aramak için dışarı çıkan ve evde uzun süre yalnız bırakılan 4 aylık bebek, ölü bulundu.

Biberonla süt içirilen bebeğin, kendi kusmuğundan boğulduğu sanılırken, akşam saatlerine kadar hala eve dönmeyen anne ile baba gözaltına alındı. 

Edinilen bilgiye göre olay, merkez Toroslar ilçesi Çukurova Mahallesi 221. Cadde 78 numaralı evde meydana geldi. İddiaya göre, 2,5 yaşındaki Yağmur ve 4 aylık Damla adlı iki kız çocuğu sahibi olan Yıldırım ve İlknur A. çiftçi, işsiz olduklarından dolayı büyük kızlarını aynı mahallede oturan dede Enver Erseçkin'e, 4 aylık küçük kızlarını ise tek başına bırakarak iş bulmak için sabah evden ayrıldı. Eşinden sonra evden çıkan baba Yıldırım A., çıkmadan önce kızına biberonla süt içirdi.

Akşam saat 18.00 sıralarında eve döndüğünde ise, bebeği yatağında cansız vaziyette buldu. Olaydan, damadının aramasıyla haberdar olan dede Enver Eseçkin, önce sağlık görevlilerini, ardından da polisi aradı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, 4 aylık kız çocuğunun öldüğünü belirledi. Talihsiz bebeğin cenazesi, cumhuriyet savcısı ve polis ekiplerinin yaptığı incelemenin ardından otopsi için Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi morguna kaldırıldı. Baba Yıldırım A. olay yerinde, o saate kadar eve henüz gelmediği için çocuğunun öldüğünden haberi bile olmayan anne İlknur A. ise bir iş merkezinde polisler tarafından bulunarak gözaltına alındı.

"ÖĞLEDEN SONRA EVE GELDİM, ÇÖPÜ DÖKTÜM AMA ÇOCUĞA HİÇ BAKMADIM"

Baba Yıldırım A., doktora kontrolü için getirildiği Mersin Devlet Hastanesi'nde polise verdiği ifadede, sabah iş bulmak için evden ayrıldığını, öğleden sonra tekrar eve gelip gittiğini, akşam döndüğünde ise çocuğunu ölmüş olarak bulduğunu söyledi. Baba, öğleden sonra geldiğinde evin çöpünü döktüğünü ancak çocuğa hiç bakmadığını da belirtti.

Öte yandan, çiftin büyük kızları Yağmur A.'ya bakan dede Enver Erseçkin, kucağında torunu ile birlikte gazetecilere yaptığı açıklamada, büyük torununa kendilerinin baktığını belirterek, "Ölen torunum anne ve babası ile kalıyor. Ne olup bittiğini onlar biliyor. Neden öldüğünü bilmiyorum" dedi.

Ölen çocuğun dayısı Murat Erseçkin ise, eniştesinin akşam saatlerinde kendilerine gelerek durumu bildirdiğini ifade ederek, "Babası öğleden önce çocuğa ağladığı için biberon vermiş. Annesi zaten sabah erkenden iş aramak için çıkmış. Babası da daha sonra evden çıkmış. Akşam eve gelince çocuğu bu halde bulmuş. Sanırım, çocuk biberonla sütü içtikten sonra kusmuş ve boğazına takılıp boğulmuş" diye konuştu.
Bebeğin kesin ölüm nedeninin otopsi sonrası belirleneceği ifade edilirken, soruşturmanın sürdüğü kaydedildi. 

HÜSEYİN KAR

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Ormanlık alanda gezintiye çıkan 3 genç mahsur kaldı, ekipler seferber oldu Bursa’nın Orhangazi ilçesinde dağlık arazide gezintiye çıkan ve dere kenarında mahsur kalan 3 genç, ekiplerin yaklaşık 3 saatlik çalışmasıyla kurtarıldı. Olay, Orhangazi’ye bağlı Sölöz mahallesi ile Bayırköy yolu üzerinde dağlık bir bölgenin içinde yer alan vadide meydana geldi. Alınan bilgilere göre, motosikletler ile Sölöz köyüne gelen Beyzanur A., Ali K., Ahmet Arda Ş. isimli 3 genç, yanlarına hiçbir koruyucu ve güvenlik malzemesi almadan yaya olarak ormanlık alanda gezintiye çıktı. Geldikleri yerden yaklaşık 1 kilometre uzaklaşan ve orman içindeki vadide yollarını kaybeden 3 genç, 112’den yardım istedi. Gençlerin bulunduğu bölgeye ihbar üzerine ilk olarak Orhangazi İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri sonrasında ise çok sayıda AFAD, JAK ve itfaiye personeli sevk edildi. Sölöz Mahallesi ile Bayırköy Mahallesi arasındaki yol üzerinden başlatılan çalışmayla ekipler yaklaşık 500 metre mesafeden aşağı indi. Yoğun akan bir derenin karşı tarafından yerleri tespit edilen 3 genç, ilk olarak derenin karşı tarafına alındı ve sonrasında ekiplerinde yardımı ile yukarı çıkarıldı. 3 saatlik bir çalışma ile mahsur kaldıkları yerden alınan ve sağlık durumları iyi olduğu öğrenilen gençler daha sonra yol üzerinde hazır bekletilen sağlık ekipleri tarafından tedbir amacıyla Orhangazi Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Elazığ Eğitmeninden ’astroloji’ vurgusu, ’medyum’ yanılgısı Astrologların medyum olarak görüldüğünü, astroloji denince insanların aklına fal, büyü ve cadılık gibi yanlış bilginin geldiğini ifade eden astroloji eğitmeni Yüsra Öztürk, astrolojinin, M.Ö. 4000’li yıllara dayandığını söyledi. Astroloji eğitmeni Yüsra Öztürk, gökyüzü bilimi ve astroloji hakkında toplumda doğru olarak kabul edilen yanlışlar konusunda açıklamalarda bulundu. Öztürk, astrolojinin, gökteki gezegenlerin hareketleriyle, dizimleriyle, güneş sisteminin varlığı ve yokluğuyla, dereceleriyle alakalı bir bilim dalı olduğunu kaydetti. Özellikle astrologların, medyum, falcı ve cadı olarak tanımlanmasının yanlış olduğunu ifade eden Öztürk, yaşam koşullarını, hayat kalitesini ve yaşamın sürdürebilirliği için evrenle sürekli bağlantı halinde olunması için insanlara, astrolojiyi araştırma ve öğrenme önerilerinde bulundu. ’’Gezegenlerin hareketleri ile dünyadaki sarsılmalar eş zamanlı’’ Astrolojinin tarihsel gelişimine değinen astroloji eğitmeni Yüsra Öztürk, ’’Astrologlar medyum olarak görülüyor. Batıya göre doğu tarafında astroloji hiç gelişmemiş. Astroloji denince insanların aklına fal, büyü ve cadılık geliyor. Bizim yaşadığımız toplumda bizlere çok garip bir gözle bakılıyor. Batıda astroloji, bir ilim bir bilim olarak kabul edildi ama doğuda bu şekilde değil. Astroloji, haram bir şey olarak görülüyor. Aslında astroloji, Kur’an’da da geçen, fizikte de kanıtlanmış ve matematik hesapları ile ortaya çıkan bir bilim dalıdır. Astroloji, M.Ö. 4000’li yıllara dayanan, en büyük gelişimini İslamiyet sayesinde gerçekleştiren bir bilim dalıdır” dedi. Astrolojinin yıldızları inceleyen gökyüzü bilimi olduğunu belirten Öztürk, “Biz de uzman astrologlarımız gibi sürekli, depremleri, heyelanları, doğa olaylarını, insanların ruh halini ve hastalıklarını anlatıyorlar. Astroloji, yalan değildir. Astroloji, gökteki gezegenlerin hareketleriyle, dizimleriyle, güneş sisteminin varlığı ve yokluğuyla, dereceleriyle alakalı bir bilim dalıdır. Örneğin, pandemi döneminde balık burcu dolunayı etkisi altındaydı. Balık burcu astrolojide sağlık demektir. Pandemi döneminde balık burcu dolunayı komple Türkiye ve dünyanın sağlığını derinden etkiledi. Depremlerin hepsi önceden gökyüzünde biliniyor. Çünkü gezegenlerin hareketleri ile dünyadaki sarsılmalar eş zamanlı” şeklinde konuştu. ’’Evrenin hareketleri bizi etkiler’’ Astrolojinin araştırılması ve doğru bilinmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, “Bizim yaşam koşullarımız, hayat kalitemiz ve yaşamımızı sürdürebilmemiz için evrenle sürekli bağlantı halinde olmamız gerekmektedir. Evrenin hareketleri bizim günlük hayatımızı, duygularımız, düşüncelerimizi, ruh halimiz ve sağlığımızı çok derinden etkiler. Astrolojiyi, araştırmaktan öğrenmekten çekinmeyin. Astroloji, bir fal değildir veya medyumlarla alakalı bir şey değildir. Astroloji tamamen yıldız bilimidir, gökyüzü ile alakalıdır. İnsanlar, astrolojiyi araştırmaya, öğrenmeye daha çok meylederse doğuda da batıda da astroloji hayatımızın her alanında kolaylıklar sağlayacak bir ilimdir” diye konuştu.
İstanbul Galatasaraylı Sporcular Derneği’nin dayanışma yemeği düzenledi Galatasaraylı Sporcular Derneği, birlik ve beraberlik mesajı vermek adına dayanışma yemeği düzenledi. Şişli’de bir otelde düzenlenen organizasyona, Galatasaraylı Sporcular Derneği Başkanı Levent Nazifoğlu, Galatasaray eski başkanlarından Alp Yalman ile Burak Elmas, sarı-kırmızılı kulübün eski ikinci başkanlarından Ergun Gürsoy, Divan Kurulu eski Başkanı İrfan Aktar, mevcut Divan Kurulu Başkanı Aykutalp Derkan, Galatasaray Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Metin Ülgen ve oyuncular ile davetliler katıldı. Galatasaraylı Sporcular Derneği Başkanı Levent Nazifoğlu, burada yaptığı konuşmada, “Bu gece, futbolla ilgili önümüzdeki çok önemli maçlarda bütün camianın bir arada olduğunu göstermek için yapılan bir gecedir. Galatasaray Kadın Futbol Takımı’nın da bu hafta sonu maçı var. Kazandıkları takdirde ilk kez şampiyon olacaklar ve direkt Şampiyonlar Ligi’ne katılacaklar. Takımın bu maçı kazanmasını istiyoruz" dedi. Nazifoğlu, konuşmasının ardından Galatasaray eski başkanlarından Alp Yalman ile Burak Elmas’a, sarı-kırmızılı kulübün eski ikinci başkanlarından Ergun Gürsoy’a, Divan Kurulu eski Başkanı İrfan Aktar’a, mevcut Divan Kurulu Başkanı Aykutalp Derkan’a, Galatasaray Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Metin Ülgen’e ve oyunculara desteklerinden ötürü plaket takdim etti.