DÜNYA - 10 Ocak 2024 Çarşamba 23:16 | Son Güncelleme : 10 Ocak 2024 Çarşamba 23:22

Aliyev: “Ermenistan'ı silahlandıran ve bir sonraki savaşa hazırlayan ülke Fransa'dır"

A
A
A

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Fransa’nın Ermenistan'ı silahlandırmasının amacının Azerbaycan’ı sürekli baskı altında tutmak olduğunu belirterek, “Bugün Ermenistan'ı silahlandıran, destekleyen ve bir sonraki savaşa hazırlayan ülke Fransa'dır” dedi.

 

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, yerel televizyon kanallarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Karabağ sorununda adaletin galip geldiğini belirten Aliyev, “Biz doğru işlerimizi tamamladık ve adaleti kendimiz sağladık. Ancak ne yazık ki uluslararası aktörler bizim görüşümüzü paylaşmıyor. Tam tersine bizi suçlamaya çalıştılar, üzerimize çeşitli baskı mekanizmaları başlatmaya çalıştılar. Biz bu adaleti uluslararası düzeyde siyasi ve diplomatik bir savaş yürüterek elde ettik Dolayısıyla Zaferimizin bu nedenle daha da önemlidir” dedi.

“Hankendi'de bayrağımızın göndere çekilmesi zaferimizin son noktasıydı”

Hankendi’de Azerbaycan bayrağını göndere çekerken Hocalı katliamının kurbanlarının kanının yerde kalmadığını düşündüğünü belirten Aliyev, “Hankendi'de bayrağımızın göndere çekilmesi, adaletin tamamen yeniden tesis edilmesi ve zaferimizin son noktasıydı. Bunlar tarihi anlardı. Hepimiz bu çağda yaşadığımız için mutluyuz, bu dönemin tanıklarıyız ve bu büyük zaferin kazanılmasına katkıda bulunduk. Halkımızın her kesimi çalışmalarıyla bu zaferi yakınlaştırdı” diye konuştu.
Hedeflerine ulaşmaları için minimum düzeyde dış baskıyla karşılaşacak şekilde müzakereleri yürüttüklerini ifade eden Aliyev, “Ama benim için asıl önemli olan bunun tarihi bir mesele olması, bunun ülke çapında bir mesele olması ve burada uygun görülebilecek bir başarının peşinde koşmanın gerekli olmamasıydı. Sorunu köklü bir şekilde çözmeliyiz, kesin olarak çözmeliyiz, toprak bütünlüğümüzü ve egemenliğimizi tam olarak yeniden tesis etmeliyiz. Ülkemizde bölücülük yuvası olmamalı, eğer bizim neslimiz bunu yapacak kadar şanslı değilse, öyle bir genç nesil yetiştirmeliyiz ki, 20 yıl, 30 yıl, 50 yıl sonra gelip yapacaklar. Ana mesele buydu” dedi.

“Askerlerimiz büyük kahramanlık gösterdi”

23 Nisan olaylarının çok önemli bir tarih olduğunu belirten Aliyev, “O tarihten itibaren tüm sınırları kontrol etmeye başladık ve bu toprakların sahibi olduğumuzu bir kez daha gösterdik. ‘Ferruh’, ‘Sarıbaba-Kırkgız’ ve ‘Kısas’ operasyonları sonucunda Karabağ bölgesinin o dönemde kontrolümüzde olmayan stratejik tepeleri ve yükseltileri tarafımızdan kontrol altına alınmıştır ve bu 19-20 Eylül operasyonu süreci açısından büyük önem taşıyordu. Yani bu operasyonlar amaçlı operasyonlardı. Terörle mücadele operasyonu çok başarılı ve profesyonelce yürütüldü, askerlerimiz büyük kahramanlık gösterdi. Operasyonun 23 saat 23 dakika sürdüğü söylense de aslında daha kısa sürede tamamlandı. Operasyonda planladığımız tüm pozisyonları aldık, tüm iletişimimiz vardı, tüm yükseklikleri ele geçirdik ve aslında ayrılıkçıların teslim olması kaçınılmazdı, kaçınılmazdı, eğer teslim olmasalardı yok olacaklardı. Başka bir seçenek olamazdı” ifadelerini kullandı.

“Bize tehdit ve kibirle yaklaşmak mümkün değil”

İkinci Karabağ Savaşı’ndan sonra Karabağ'da olup bitenlerden farkında olduklarını vurgulayan Aliyev, “Bu süreci hem görsel hem de operasyonel olarak takip ettik. Yani biz Ermenistan'a bunun bizim kontrolümüzde olduğunu, her an operasyon yapabileceğimizi anlatmaya çalışıyorduk. Hem Ermenistan yönetimine hem de uluslararası aktörlere düğmeye basıp bu operasyonu bir dakika içinde gerçekleştireceğini ve onların hiçbir şey yapamayacaklarını açıkça söylemiştim. Bu olaylar sadece Ermenistan için değil, Ermenistan'ın arkasında duranlara da ders olmalı. Bize tehditle, kibirle yaklaşmak mümkün değil” dedi.

“Zengezur Koridoru’nun açılmaması durumunda Ermenistan zarar görecek”

Azerbaycan’ın toprakları arasında insanların ve malların hiçbir sınır kontrolü olmadan geçmesi gerektiğini belirten Aliyev, “Aksi takdirde Ermenistan'ın ebedi bir çıkmaz olarak kalacak, bahsettiğim Zengezur Koridoru’nun açılmaması durumunda Ermenistan'la başka hiçbir yerde sınırımızı açmak gibi bir düşüncemiz yok. Yani onlar bundan yarardan çok zarar görecekler” dedi.

“Ermenistan'ı silahlandırarak savaşa hazırlanan ülke Fransa'dır”

Azerbaycan’a belirli yerlerden gelen olumsuzlukların bitmeyeceğini vurgulayan Aliyev, “Ermenistan'ı silahlandırmanın amacı bizi sürekli baskı altında tutmaktır. Bu gelecekte rahat yaşamamızı engellemeye yönelik çalışmalardır. Ne yazık ki burada da Fransa ön planda. Bugün Ermenistan'ı silahlandıran, destekleyen ve bir sonraki savaşa hazırlayan ülke Fransa'dır. O yüzden Fransa'nın politikası Kafkasya'da gerginliğe neden oluyor derken bunu kastetmiştim” ifadelerini kullandı.

“Ciddi bir sorun ile karşılaşırsak arayacağım ilk kişi Erdoğan olacaktır”

İkinci Karabağ Savaşı sırasında telefonda en çok konuştuğu kişilerin isimlerini açıklayan Aliyev, “İkinci Karabağ savaşı sırasında en çok telefonda konuştuğum kişiler Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’di. Bu doğaldır, Türkiye Cumhurbaşkanı'nın savaşın ilk gününden son gününe kadar yanımızda olması, Azerbaycan'a siyasi ve manevi desteği birçok insana mesaj olmuştur. Bugün ülkemiz karşı karşıya geldiği ciddi bir sorun olursa arayacağım ilk kişinin elbette kardeşim Recep Tayyip Erdoğan olacaktır ve kendisini bilgilendirirdim” dedi.

Azerbaycanlılar Karabağ’a geri dönüyor

Karabağ’da altyapı projelerinin hızla devam ettiğini işaret eden Aliyev, “Bu yıl daha fazla kişinin kendi ata topraklarına geri dönmelerine imkan sağlanacak. Bu yıl insanların geri dönecekleri şehirler arasında beş şehir yer alıyor, Şuşa, Cebrail, Kelbecer, Hankendi ve Hocalı. 2025 yılında ise vatandaşlarımızın Ağdam, Zengilan ve Gubadlı kentlerine dönmelerini planlıyoruz. Laçın, Fuzuli, Ağalı, Talış ve Zabuh köyleri şimdiden canlanıyor. Bu yıl da zorla yerinden edilen insanlarımızın bu yerleşim yerlerine dönüşü devam edecek. Karabağ ve Doğu Zengezur'daki tüm altyapı projelerine bu yıl da devam edilecek. Bunlar çok büyük projeler” dedi.

Kamil Nadirli

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda” Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikada çıkan yangınla ilgili olarak “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Kahramanmaraş’ta ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikadaki alanda incelemede bulunan Başkan Görgel, yetkililerden bilgi alıp fabrika sahiplerine ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti. Yangının büyük bir bölümünün kontrol altına alındığını ifade eden Başkan Görgel, “Burası büyük bir mobilya fabrikası, bize gelen ihbarın ardından kısa sürede gelip yangını söndürmeye çalışıyoruz. Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Kimyasal maddelerin de olduğu için yangının söndürmek kolay değil. Gerçekten arkadaşlarımız büyük bir özveri ile çalışıyor. Biraz önce kum ocağı atölyemizde kaza meydana geldi, bir kardeşimiz canımız vefat etti. Ne yazık ki zor bir gece geçiriyoruz. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Başkan Görgel, yangın söndürme çalışmalarına itfaiye daire başkanlığının ekiplerinin yanı sıra orman bölge ve emniyet teşkilatının da destek verdiğini ifade etti.
İstanbul Akademisyenin kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadına adli işlem başlatıldı Türk-Alman Üniversitesi Akademisyeni ve Akşam Gazetesi yazarı Tacettin Kutay’ın 6 yaşındaki kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadın hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama-Hakaret" suçlarından adli işlem başlatıldı. Kutay, olaya ilişkin sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak şunları kaydetti: “6 yaşındaki kızım Fulya ile Göztepe’de yürüyorduk. İlahi söylemek istedi ve ’Ey aşıkı dildade’ okumaya başladı. ’Lailahe illallah Muhammedurrasulullah’ derken videodaki kadın yanımızdan geçiyordu. Durdu ve Fulya’ya ’Bunları size nerede öğretiyorlar anaokulunda mı?’ diye sordu. ’Ben öğretiyorum’ dedim. ’El kadar çocukların beynini bu saçmalıklarla yıkıyorsunuz. Ben üniversite hocasıyım, siz ne cahil insanlarsınız’ dedi. Bu gemi azıya almışlık, şuursuzluk sokak ortasında altı yaşında çocukları sözlü taciz etmeye kadar vardı. Varın gerisini siz hesap edin.” Edinilen bilgilere göre, Kutay’ın polisi araması üzerine M.G. (73) isimli şüpheli işlemler için karakola götürülürken her iki taraf da birbirinden şikayetçi oldu. Emekli hemşire olduğu öğrenilen M.G. hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama- Hakaret" suçlarından, Kutay hakkında ise "Hakaret" suçundan adli işlem başlatıldı. Dosyaları ikmalen adliyeye gönderilen şahıslar adli makamlarca karakoldan serbest bırakıldı.
Bursa “Mahzen-32” operasyonunda yakalanan 27 şüphelinin tamamı tutuklandı Bursa İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü ile Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan çalışmalar sonucu Bursa merkezli 7 ilde eş zamanlı düzenlenen “Mahzen-32” operasyonunda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 kişi, kıskıvrak yakalandı. Hakim karşısına çıkarılan şüphelilerin tamamı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bursa merkezli İstanbul, Ankara, Trabzon, Sakarya, Yalova ve Diyarbakır’da düzenlenen “Mahzen-32” operasyonları ile elebaşılığını cezaevinde olan Ümit Saral’ın kardeşi Hakkı Saral’ın yaptığı suç örgütü çökertildi. Organize suç örgütü üyesi şüphelilerin, Bursa merkez ve İnegöl’de vadeli araç alım satım faaliyetlerinde bulunarak vatandaşlardan silah zoruyla yüksek miktarlarda para tahsilatı yaptıkları tespit edildi. Bunun yani sıra Bursa’ya il dışından getirdikleri yaşları 17 ile 25 arasında tetikçiler vasıtasıyla para vermeyi kabul etmeyen kişilere ve bu kişilerin iş yerlerine yönelik silahlı saldırı düzenledikleri öğrenildi. Sıkı takibin ardından çete çökertildi Bursa’ya farklı illerden gelerek vadeli araç alımı yapanların adreslerini tespit ettikleri ve bu kişileri hürriyetlerinden yoksun bırakarak darp ettikleri, araç alım satımı nedeniyle kişiler arasında meydana gelen alacak-verecek konularına müdahil oldukları ve sözde mahkemeler kurarak haksız menfaat sağladıkları, silahla ölüm tehdidinde bulundukları kişilerin iş yerlerine ve araçlarına zorla el koydukları ve bu malları örgüt üyelerinin üzerine geçirdikleri, silah ve tehdit zoru ile el konulan araçları hediye adı altında örgütün elebaşına verdikleri ve suç faaliyetleri esnasında, güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırıda bulundukları tespit edildi. Operasyon için düğmeye basan polis, çeteyi çökertti. Operasyonlarda çetenin elebaşını Hakkı Saral’ın da arasında bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 şüpheli yapılan operasyon ile kıskıvrak yakalandı. Operasyonlar sonucu 10 iş yeri ile 34 evde yapılan aramalarda 16 adet tabanca, 56 milyon 434 bin TL değerinde 53 adet çek ve senet, bin 272 adet farklı çaplarda fişek, 430 bin 400 TL nakit para, 123 bin 800 dolar, 20 bin 800 euro ve 2 tane lüks araç ele geçirildi. İnegöl’de çetenin faaliyetlerini başlatan kişinin ise 41 yaşındaki iş kadını D.T. olduğu öğrenildi. Çetenin elebaşının da aralarında bulunduğu 27 kişi adliyeye sevk edildi. Çıkarıldığı mahkemece 27 şüphelinin tamamı tutuklanıp cezaevine gönderildi.