DÜNYA - 21 Kasım 2023 Salı 19:29 | Son Güncelleme : 21 Kasım 2023 Salı 19:33

Aliyev: "Fransa, bölgemizde yeni savaşların başlamasına zemin hazırlıyor"

A
A
A
Aliyev: "Fransa, bölgemizde yeni savaşların başlamasına zemin hazırlıyor"

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Bağlantısızlar Hareketi'nin gerçekleştirdiği sömürge konulu konferansa gönderdiği mesajında, "Fransa, sadece geçmiş ve şimdiki sömürgelerini değil, bölgemiz olan Güney Kafkasya'yı da istikrarsızlaştırıyor. Fransa, Ermenistan'ı silahlandırarak militarist bir politika uyguluyor, bölgemizde yeni savaşların başlamasına zemin hazırlıyor" ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de Bağlantısızlar Hareketi tarafından "Sömürgeciliğin sonlandırılması: Kadınların Güçlendirilmesi ve Haklarının Genişletilmesi" konulu uluslararası konferansa mesaj gönderdi. Aliyev mesajında, "Azerbaycan, sömürgeciliğin devam etmesinden, özellikle de sömürge bölgelerindeki kadın ve çocuk haklarının apaçık ihlalinden büyük endişe duymaktadır. Halihazırda 13 denizaşırı bölgeyi sömürgesi olarak kontrol eden ve dünya çapında farklı kıtalarda bulunan eski sömürgelerinin iç işlerine müdahale eden Fransa, uluslararası kuruluşların ve bağımsızlık mücadelesi veren halkların uzun yıllardır taleplerine rağmen yeni sömürgecilik politikasını sürdürüyor" ifadelerini kullandı.

"Fransa'nın aktif olarak giriştiği köle ticareti, insanlığın en utanç verici sayfalarından biridir"

Aliyev, "İnsanlığın sömürge tarihindeki kanlı suçların çoğu Fransa tarafından işlenmiştir. Afrika, Güneydoğu Asya, Pasifik Okyanusu, Atlantik ve Hint Okyanusu ile Latin Amerika'da onlarca ülkeyi işgal eden Fransa, onların zenginliklerini yağmaladı, halklarını uzun yıllar köleleştirdi, çok sayıda savaş suçu ve insanlığa karşı suç işledi. Fransız Silahlı Kuvvetleri etnik ve dini kimliklerine göre ayrımcılık yaptı ve yüz binlerce sivili soykırıma maruz bıraktı. Fransa'nın aktif olarak giriştiği köle ticareti, insanlığın en utanç verici sayfalarından biridir. Milyonlarca Afrikalı Fransız kölelik politikasının kurbanı oldu. Bağlantısızlar Hareketi dönem başkanı olarak, Fransa'nın işgal altındaki ülkelerde işlediği çok sayıda insanlığa karşı suç ve zulümle ilgili gerçekleri defalarca sıraladım. Cezayir, Fas, Tunus, Mali, Cibuti, Nijerya, Çad, Senegal, Benin, Fildişi Sahili, Orta Afrika Cumhuriyeti, Gabon, Togo, Kamerun, Vietnam, Komorlar, Haiti ve diğer ülkelerde milyonlarca masum insan Fransa tarafından öldürüldü. Fransa, 1994 yılında Ruanda'da 800 binden fazla Tutsi'nin katledilmesinden de sorumludur" ifadelerine yer verdi.

"Fransa, bölgemizde yeni savaşların başlamasına zemin hazırlıyor"

Fransa'nın ayrıca Güney Kafkasya'yı istikrarsızlaştırdığına dikkat çeken Aliyev, "Fransa, ayrılıkçı eğilimleri ve ayrılıkçıları destekleyerek sadece geçmiş ve şimdiki sömürgelerini değil, bölgemiz olan Güney Kafkasya'yı da istikrarsızlaştırıyor. Fransa, Ermenistan'ı silahlandırarak militarist bir politika uyguluyor, Ermenistan'da intikamcı güçleri teşvik ediyor ve bölgemizde yeni savaşların başlamasına zemin hazırlıyor. Fransa aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi olma statüsünü kötüye kullanarak taraflı ve ön yargılı politikasını sürdürmekte, çeşitli bölgelerde jeopolitik entrikalara girişmekte, Batılı örgütleri diğer devletler üzerinde baskı aracı olarak kullanmaya çalışmaktadır" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler Belediyesi’nden ’Gazze İçin Ne Yapabilirim?’ paneli Esenler Belediyesi, İsrail kuşatması altındaki Gazze’de yaşanan soykırımlara karşı kamuoyunu bilinçlendirmek ve harekete geçirmek amacıyla “Gazze İçin Ne Yapabilirim?” paneli düzenledi. İsrail kuşatması altındaki Gazze’de yaşanan soykırımlara karşı kamuoyunu bilinçlendirmek ve harekete geçirmek amacıyla Esenler Belediyesi tarafından “Gazze İçin Ne Yapabilirim?” paneli düzenlendi. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen panelin moderatörlüğünü gazeteci Nuriye Çakmak Çelik yaparken, panele yönetmen Tülay Gökçimen, Filistinli yönetmen Nawras Abu Saleh, eğitimci-yazar Yavuz Yiğit ve çok sayıda davetli katıldı. Tülay Gökçimen panelde yaptığı konuşmada Gazze için yapılması gereken en öncelikli şeyin "kendini eğitmek" olduğunu belirterek, "Filistin’i tanımak aslında, ’Gazze İçin Ne Yapabilirim’ diyorsanız öncelikle dünya haritasını önünüze açın Filistin nerede, Gazze nerede, Kudüs nerede bunları bilmeliyiz" dedi. Filistin’deki bölgeler hakkında sözlerine devam eden Gökçimen, "Filistin bir anne diğerleri onlara bağlı çocuklar gibi eğer bu kuralı bilmezseniz Filistin’i okuyamazsınız. Filistin ile alakalı çalışmalar yapmak için en azından yakın tarihe doğru gitmemiz lazım. 1948’de ne oldu, 1917’de ne oldu, bu insanlar neden sürgün ediliyor. Neden böyle yaşıyorlar" diye konuştu. Filistinli yönetmen Saleh de Gazze’de yaşananları anlamak ve anlatmak için İsrail’in bu alandaki lobi ve propaganda çalışmalarını bilmek gerektiğini söyledi. Saleh, "İsrail kendini Holokost üzerinden inşa etti. Dünya önünde de o hikayeye bağlı kalarak kendilerini devam ettirdiler. Biz biliyoruz ki Yahudiler Avrupa’da azaplar gördüler. Bu azap görmeleri, zulüm görmeleri Orta Doğu’da başka bir toplum için tekrar azap göstermesine bir sebep olamaz. Bu konuda en büyük güçleri hikaye biz Siyonist hikayesini doğru anlayabilirsek ancak Yahudiliği, Filistin hikayesini gerçek ve doğru şekilde aktarabiliriz" ifadelerini kullandı. Eğitimci yazar Yavuz Yiğit de sosyal medya başta olmak üzere, kirli ve yanlış bilgiyi yayan birçok kaynağın özellikle çocukları etkilediğine dikkati çekti. Yavuz, "Bugünün dünyasında aynı kanalı izlemek, aynı yerden bilgi almak gibi bir mevzu yok. Aynı yerden ders çalışmıyoruz, aynı kişileri takip etmiyoruz. Gençler o kadar çok bilgi bombardımanına tutuluyor ki şunu diyebilirsiniz, bunu nasıl görmezsin, nasıl bilemezsin. Bugün sosyal medya algoritmasında örnek olarak bir kişinin sosyal medyasını açsak birçok Gazze içeriği görürüz. Bazı çocuklarda ise hiç görmezsiniz" dedi.
Isparta Isparta’da Amerika’nın veto kararı protesto edildi Amerika Birleşik Devletleri’nin Gazze’de derhal insani ateşkes ilan edilmesini isteyen tasarıyı reddetmesinin ardından Isparta’da basın açıklaması gerçekleştirildi. TÜGVA İl Başkanı Furkan Tülü yaptığı basın açıklamasında “ABD’nin 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu” söyledi. ABD’nin, BM Güvenlik Konseyi’nde Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) sunduğu Gazze’de derhal insani ateşkes ilan edilmesini isteyen tasarıyı reddetmesinin ardından Isparta’da yatsı namazının ardından basın açıklaması yapıldı. Mimar Sinan Camii önünde basın açıklaması yapan TÜGVA İl Başkanı Furkan Tülü, İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamın insanlık tarihine kara bir leke olarak geçtiğini belirtti. Tülü son 68 günde İsrail tarafından 18 bin masum insanın katledildiğini söyleyerek, “7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadın olmak üzere binlerce masum, ibadethanelerin, okulların, hastanelerin bombalanması sonucu acımasızca öldürülmüştür. Bu rakamlar bir matematik hesaplaması değil, katledilen masum insanlardır. Savaş hukukunun, evrensel insan haklarının alt üst edildiği bu saldırılar, şüphesiz bir soykırımdır. Dünya halkları bu soykırıma, bu katliama sessiz kalmamış, tepkiler göstererek ülkelerin harekete geçmesi çağrısında bulunmuştur. Her ne kadar çok geç kalsa da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de bu çağrılara cevap vererek ateşkes ilan edilmesi için harekete geçmiştir. Ne yazık ki yapılan oylamada bütün üyeler oy birliği ile ateşkes yapılmasını talep ederken, ABD’nin veto etmesi sebebiyle karar alınamamış, reddedilmiştir” dedi. ABD’nin 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu vurgulayan Tülü, “Böylece Amerika tarihine de İsrail barbarlığına ortak olmak bir kara leke olarak yazılmıştır. Bu ret kararı şüphesiz Amerikan halkının değil, iktidarda bulunan Siyonist Biden hükümetinin bir kararıdır. Artık özgürlük, barış, insan hakları konusunda Amerika hükümetinin hiçbir iddiası ve samimiyeti söz konusu olamaz. Bu kararla dünyanın da 5’ten büyük olduğu açıkça görülmüştür. Artık Amerika, insanlığın gözünde özgürlük ve insan hakları ülkesi değil barbarlık, zulüm, ırkçılık ve katliam ülkesi olarak tanımlanacaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi yeniden reforme edilmeli, bütün dünya milletlerinin karşısına alan Amerika bu katliama ortak olmanın bedelini ödemelidir. Daha iyi, daha adil bir dünya için bu ret kararını kınıyor, bütün dünya halklarını Amerika’ya karşı harekete geçmeye davet ediyoruz” şeklinde konuştu.
Kırklareli Kırklareli’nden ABD’ye tepki Kırklareli’nde toplanan STK’lar, Gazze’de insani ateşkes önerisini reddeden ABD’ye tepki gösterdi. Kırklareli’nde Hızırbey Camisi’nde kılınan yatsı namazı sonrası toplanan STK temsilcileri, Gazze’de insani ateşkes önerisini reddeden ABD’ye tepki gösterdi. Toplanan grup sloganlar attı. Daha sonra Türkiye Gençlik Vakfı Kırklareli İl Temsilcisi Mehmet Doğancan Kamiloğlu topluluk adına basın açıklaması yaptı. İsrail zulmünün Gazze’de her geçen gün daha da arttığını söyleyen Kamiloğlu, "Gazze’de terör devleti İsrail tarafından yapılan soykırım insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmekte, bütün dünya bu soykırıma şahit olmaktadır. Son 68 günde İsrail tarafından 18 bin masum insan katledilmiştir. 7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadın olmak üzere binlerce masum, ibadethanelerin, okulların, hastanelerin bombalanması sonucu acımasızca şehit edilmiştir. Bu rakamlar bir matematik hesaplaması değil, katledilen masum insanlardır" dedi. Savaş hukukunun, evrensel insan haklarının alt üst edildiği bu saldırıların soykırım olduğunu da belirten Kamiloğlu, "Dünya halkları bu soykırıma, bu katliama sessiz kalmamış, tepkiler göstererek ülkelerin harekete geçmesi çağrısında bulunmuştur. Her ne kadar çok geç kalsa da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de bu çağrılara cevap vererek ateşkes ilan edilmesi için harekete geçmiştir. Ne yazık ki yapılan oylamada bütün üyeler oy birliği ile ateşkes yapılmasını talep ederken, ABD’nin veto etmesi sebebiyle karar alınamamış, reddedilmiştir. ABD 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu tescillemiştir. Böylece Amerika tarihine de İsrail barbarlığına ortak olmak bir kara leke olarak yazılmıştır. Bu ret kararı şüphesiz Amerikan halkının değil, iktidarda bulunan Siyonist Biden hükümetinin bir kararıdır. Artık özgürlük, barış, insan hakları konusunda Amerika hükümetinin hiçbir iddiası ve samimiyeti söz konusu olamaz. Bu kararla dünyanın da 5’ten büyük olduğu açıkça görülmüştür" şeklinde konuştu. Amerika’nın, insanlığın gözünde özgürlük ve insan hakları ülkesi değil barbarlık, zulüm, ırkçılık ve katliam ülkesi olarak tanımlanacağını belirten Kamiloğlu, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi yeniden reforme edilmeli, bütün dünya milletlerini karşısına alan Amerika bu katliama ortak olmanın bedelini ödemelidir. Daha iyi, daha adil bir dünya için bu ret kararını kınıyor, bütün dünya halklarını Amerika’ya karşı harekete geçmeye davet ediyoruz. Dünya Amerika’ya hükmeden Siyonist zalimlerden elbette daha büyüktür. Müslümanlar muzaffer olacak, onurlu ve izzetli Gazze halkının dik duruşu, katil İsrail’in sonunu getirecektir. İşgal edilen Filistin topraklarındaki bu zulmün hesabı insanlık vicdanıyla birlikte hukuk önünde elbette sorulacaktır. Gazze kasapları uluslararası mahkemelerde eylemlerinin hesabını verecektir. Son nefesimize kadar Gazzeli masum sivillerin yanında olacak, suçlular cezalandırılana kadar her platformda girişimlerde bulunmaya devam edeceğiz. Bir kez daha haykırıyoruz; dünya 5’ten büyüktür" diye konuştu.