SAĞLIK - 21 Haziran 2022 Salı 10:03

'ALS hastalığında tedavi iyi yönetilmeli'

A
A
A
'ALS hastalığında tedavi iyi yönetilmeli'

Her yıl yaklaşık 100 bin kişi arasından 1 ila 2 kişiye ALS tanısı konulduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, “ALS hastalığı sıklıkla 55 ila 75 yaş arası kişilerde izlenir ve erkekler daha fazla risk altındadır. Bununla birlikte ALS gelişiminde genetik yatkınlık, ağır metal maruziyeti, pestisit gibi organik kimyasallara maruziyet, fiziki travma öyküsü, sigara kullanımı gibi risk faktörleri ile ilgili yapılan pek çok çalışma mevcuttur” dedi.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Nöroloji Bölümünden Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, 21 Haziran Dünya ALS günü kapsamında ALS hastalığına ilişkin açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, her yıl yaklaşık 100 bin kişiye ALS tanısı konulduğunu belirterek, “ALS hastalığı yaklaşık 150 yıl önce tanımlanmış, motor nöronları etkileyen bir nörodejeneratif, kronik, nörolojik hastalıktır. Motor nöronlar istemli hareketi kontrol eden nöronlardır, bu nedenle hastaların şikâyeti güçsüzlük sonucunda yürüme, konuşma, yutma, nefes almak gibi istemli hareketleri yapamamaktır. ALS hastalarının uyuşma gibi duyusal yakınmaları olmaz.

Zaman içerisinde yakınmalar giderek artış gösterir, kasların erimesi ile güçsüzlük daha da belirgin hale gelir. Özellikle solunum güçlüğü en zorlayıcı şikâyetlerdir. Artan solunum zorluğu hastaların cihazlar ile solunumunun desteklenmesini gerektirir. İşitme ve görme duyuları bu hastalıkta etkilenmez. Bu nedenle hastalığın takibinde bu iletişim yollarının daha iyi kullanmak gerekir” diye konuştu.

"Genetik yatkınlık ve pestisitler risk oluşturuyor"

ALS tanısı için hastadan alınan hastalık öyküsü ve nörolojik muayenenin yanı sıra en önemli tanı aracının elektromyografidir (EMG) olduğuna değinen Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, şöyle devam etti: "Gerekli görüldüğünde ayırıcı tanı için kan tetkikleri, manyetik rezonans görüntüleme (MRG), beyin omurilik sıvısı (BOS) incelemeleri kullanılabilir. Belirgin bir risk faktörü olmamakla birlikte bazı özelliklerin ALS hastalarında daha belirgin olduğu bilinir. Sıklıkla 55 ila 75 yaş arası kişilerde izlenir. Beyaz ırkta siyah ırka göre daha sık izlenir ve erken yaşta izlendiğinde erkekler daha fazla risk altındadır. Bununla birlikte ALS gelişiminde özellikle çevresel toksinlere maruziyet belirgin olarak araştırılıp etkin olduğu düşünülür. Genetik yatkınlık, ağır metal maruziyeti, pestisit gibi organik kimyasallara maruziyet, fiziki travma öyküsü, sigara kullanımı gibi risk faktörleri ile yapılan pek çok çalışma mevcuttur".

"Ses bankası sistemlerine başvurulabilir"

Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, ALS’nin tedavi edilebilir bir hastalık olmadığına işaret ederek açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: "Birlikte hastaların yaşam kalitesini artırmak için desteğin sağlanması hem hasta hem de hasta yakını için önemlidir. ALS tanısı sonrası hastanın ve hastalığın mümkün olduğunda büyük bir ekip tarafından multidisipliner değerlendirilmesi önerilir. Bu ekibin içerisinde nörolog, konuşma terapisti, fizyoterapist, beslenme uzmanı, solunum terapisti, psikolog gibi uzmanların yer alması uygun olacaktır. İlaç tedavisine ek olarak fizik tedavinin ve diğer rehabilitasyon tedavi basamaklarının uygulanması hastalığın yaşam kalitesini belirgin olarak etkiler. Konuşma terapistleri ile konuşmanın uygun olarak devam ettirilebilmesi için solunum ve konuşma teknikleri için hastanın yönlendirilmesi önemlidir. Ses bankası sistemi de hastaların başvurabildiği ve son dönemde belirginleşen konuşma destek yöntemlerinden birisidir".

"Hastanın kendisini kolay ifade etmesine yardımcı olun"

ALS hastalarının rahat konuşabildikleri anlarda seslerini kaydetmelerini öneren Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, “Genel olarak hastaların yavaş konuşacağı yakınları tarafından bilinmeli, hastaya konuşması için yeterli süre tanınmalı ve acele ettirilmemelidir. Yüz yüze iletişim her zaman bu hastalar için daha değerlidir. Hasta iletişim kurulurken yavaş konuşulmalı ve hastaya cevap vermesi için süre tanınarak iletişim kurmasına yardımcı olunması tercih edilir. Cevabı evet veya hayır olan sorularla iletişim hastanın daha kolay cevap vermesini sağlayacağı için önerilir. İlerleyen dönemlerde ses yükselticiler, elektrolarenks gibi alet yardımlı konuşma bir alternatif olarak düşünülmelidir. Ancak en basit yöntem, kalem ve kâğıt iletişim için iyi bir alternatiftir. Alfabe tahtaları da benzer şekilde hastanın kendisini ifade etmesi için basit ancak önemli çözüm araçlarındandır. Hastalar tarafından tedavi sürecinde sorulan pek çok soru vardır. Tedavi yöntemleri, kullanılacak ilaçlar, kendisi için yapabilecekleri, hastalığın ilerleme süreci gibi pek çok soru hasta tarafından cevaplanması beklenen sorulardandır. Tedavi yöntemleri arasında ilaç tedavisi ile birlikte rehabilitasyonun varlığı hastalığı sonlandıramasa da hastaların daha uzun süre bağımsız kalabilmelerine olanak sağlar” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Kemaliye’nin asırlık mirası "Gazenne kumaşı" dünyaya açılıyor Kemaliye’nin coğrafi işaretli Gazenne kumaşı, modern dokunuşlarla yeniden hayat buluyor. Kaymakamlık koordinesinde hazırlanan projeyle, asırlık kumaşın markalaşması ve kadın istihdamına katkı sağlaması hedefleniyor. Erzincan’ın tarihi ve kültürel dokusuyla ünlü ilçesi Kemaliye (Eğin), geleneksel el sanatlarını ekonomiye kazandırmak için dev bir adım attı. Kemaliye Kaymakamı Emirhan Arıkan başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, "Gazenne Kumaşının Geliştirilmesi ve Markalaşması Projesi"nin yol haritası belirlendi. Kültürel miras modern tasarımla buluşuyor Yüzyıllardır Kemaliye yöresindeki el tezgâhlarında, kendine özgü desenlerle dokunan Gazenne kumaşı, coğrafi işaret tesciliyle koruma altına alınmıştı. Kemaliye Nimet Talu Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Kübra Akay tarafından sunumu yapılan projeyle, bu geleneksel üretimin modern tasarımlarla birleştirilerek ulusal ve uluslararası pazara sunulması hedefleniyor. Toplantıda öne çıkan temel stratejiler şunlar oldu: Sürdürülebilir Gelir: Kadın emeğinin istihdama dönüştürülerek yerel ekonominin güçlendirilmesi. Markalaşma: Katma değerli ürünlerle Gazenne kumaşının bir dünya markası haline getirilmesi. Tanıtım: Geleneksel kumaşın modern moda ve ev tekstili dünyasına entegre edilmesi. Kaymakam Arıkan: "Ekonomik Değere Dönüştüreceğiz" Toplantıya Kemaliye Kadınlar Derneği Başkanı Nurcan Özçelik, dernek yöneticileri ve akademisyenler katıldı. Kaymakam Emirhan Arıkan, kültürel mirasın sadece korunmasının yeterli olmadığını, bu mirasın gelecek nesillere aktarılması için ekonomik bir değer kazanması gerektiğini vurguladı. Arıkan, "Kaymakamlık olarak bu projenin en büyük destekçisiyiz" dedi. Gazenne kumaşından ilk ürün takdim edildi Programın sonunda, Kemaliye Kadınlar Derneği tarafından tamamen (%100) Gazenne kumaşından el emeğiyle dikilen özel bir gömlek, Kaymakam Emirhan Arıkan’a takdim edildi.
Adana Şehitlerin ismi geleceğe nefes oldu Adana’nın Kozan ilçesinde yangın sonrası küle dönen ormanlık alanda, şehit ve gazilerin isimlerini taşıyan fidanlar yeniden yeşertilmek üzere toprakla buluştu. Kozan Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği koordinesinde düzenlenen etkinlikte, Kozan Bucak Ortaokulu öğretmenleri, öğrencileri, şehit yakınları ve gazilerle bir araya gelerek anlamlı bir çevre hareketine imza attı. Kozan Köseli Mahallesi’nde geçmişte meydana gelen orman yangınlarından zarar gören alana fidan dikimi gerçekleştirdi. Her fidana bir kahraman ismi "Geleceğe Nefes" sloganıyla gerçekleştirilen etkinlikte, her bir fidana Kozanlı bir şehit veya gazinin ismini verdi. Dikilen fidanların üzerine isim levhaları asılırken, duygu dolu anlar yaşandı. Öğrenciler, vatan savunmasında canını ortaya koyan kahramanların isimlerini yaşatmanın gururunu yaşarken, şehit aileleri de evlatlarının adının bu fidanlarla büyüyecek olmasından dolayı memnuniyetlerini dile getirdi. "Vatan ve Doğa Sevgisini Birleştirdik" Kozan Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği Başkanı Gazi Ali Rumi Küntaş, etkinliğin hem çevre bilinci oluşturmak hem de milli değerlere sahip çıkmak adına büyük önem taşıdığını ifade ederek, "Yanan orman alanlarımızı yeşertirken, bu topraklar için canını feda eden kahramanlarımızı da unutmadık. Her fidan bir can, her isim bir onur vesilesidir. Bu etkinliğe destek veren Bucak Ortaokulu ailesine teşekkür ediyoruz," ifadelerini kullandı. Etkinlik, dikilen fidanların ardından toplu fotoğraf çekimi ve dualar eşliğinde sona erdi.
Aydın Kuşadası’nda ‘Doğal Yaşam Alanı’ için çalışmalara başlandı Kuşadası Belediyesi kısırlaştırılan can dostların sıcak bir yuvaya kavuşana kadar doğal ve konforlu bir ortamda kalabilmelerini sağlamak amacıyla kollarını sıvadı. Bu kapsamda Başkan Ömer Günel, Yaylaköy Mahallesi’nde yapılması planlanan ‘Doğal Yaşam Alanı’ arazilerinde incelemelerde bulundu. Kuşadası Belediyesi, Başkan Ömer Günel’in "hayvan dostu kent" hedefi doğrultusunda çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Bu kapsamda bir süre önce kurulan Veteriner İşleri Müdürlüğü’nde de can dostların sağlığı ve konforu için yeni projeler üretiliyor. Bu amaçla Kuşadası Belediyesi, kısırlaştırıldıktan sonra kayıt altına alınan sokak köpeklerinin sahiplendirilinceye kadar doğal bir ortamda kalabilmelerini sağlayacak olan ‘Doğal Yaşam Alanı’nın yapımı için düğmeye bastı. Başkan Ömer Günel de Yaylaköy Mahallesi’nde oluşturulması planlanan ‘Doğal Yaşam Alanı’nın arazilerinde incelemelerde bulundu. Kuşadası Belediyesi olarak can dostlar için önemli bir projeyi yaşama geçireceklerini belirten Başkan Günel, "Sokak hayvanlarımızın ömürlük sıcak yuvalarına kavuşana kadar kafes veya padok içerisinde değil de özgürce dolaşabilecekleri bir alanda yaşamalarını istiyoruz. Doğal Yaşam Alanı projemiz gerçekleştiğinde can dostlarımızın konforuna da önemli bir katkı sunacak. Bugün de Yaylaköy Mahallesi’nde Doğal Yaşam Alanı yapmayı planladığımız arazilere baktık. Eğer gerekli kurumlardan onay gelir de araziler bize tahsis edilirse sokak hayvanları için yine Türkiye’ye örnek olacak bir Doğal Yaşam Alanı yapacağız" diye konuştu.
Gaziantep Gençlik ve Spor Bakanı Bak: "Savunma sanayisinde her alanda yatırım yapan bir Türkiye var" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Gaziantep’in kurtuluşunun 104. yılı kutlama programında yaptığı açıklamada, "Savunma sanayisinde her alanda yatırım yapan bir Türkiye var" dedi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Gaziantep’in kurtuluşunun 104. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen programa katıldı. Bakan Bak, yaptığı konuşmada, "Bizim için en önemli husus, destansı mücadelemizi unutmamaktır. Gençlerimize verdiğimiz en büyük tavsiyelerden biri de budur. Çünkü bu millet, tarih boyunca büyük ve destansı bir mücadele vermiş; bu mücadelenin sonunda Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuş ve bu topraklarda ülkesinin başarısı ve gelişimi için var gücüyle çalışmıştır. Elbette hedeflerimiz var. Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz var. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ortaya konulan Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde ülkemiz; yatırımlara, üretmeye ve çalışmaya kararlılıkla devam etmektedir. Bugün de bir spor tesisinin açılışı vesilesiyle burada bulunuyoruz. Aynı zamanda bugün Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü. Gaziantep’in verdiği destansı mücadeleyi anlatan hologramı izlerken gerçekten çok mutlu oldum ve derinden etkilendim. Bu çalışmada emeği geçen herkese yürekten teşekkür ediyorum. Bu destansı mücadeleyi anlatmak zorundayız. Bu şehrin çocuklarına da, bu ülkenin tüm çocuklarına da anlatmak zorundayız. 14 yaşında şehit düşen Şehit Kamil’i, Şahin Bey’i, Karayılan’ı, Tüfekçi Yusuf’u burada öğreniyoruz. Bunlar bu toprakların destansı kahramanlarıdır ve bütün gençlerimizin bu kahramanları tanıması, bilmesi gerekir. Çünkü bizim tarihimiz destanlarla doludur ve tarihimizle gurur duymalıyız. Gaziantep’teki bu direniş, Kurtuluş Savaşı’nın adeta fitilini ateşlemiştir. Bir milletin ne kadar güçlü olduğunu, bir şehrin tüm imkanlarıyla nasıl topyekun bir mücadele ortaya koyduğunu göstermiştir. Aynı duruşu bugün de görüyoruz Gazze’de. Gazze’nin direnişini tüm dünya izlemiştir. Türkiye Cumhuriyeti olarak, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu haklı direnişi tüm dünyaya anlattık. Birleşmiş Milletler kürsüsünden anlattık, katıldığımız her uluslararası toplantıda dile getirdik. Çünkü Türk milleti her zaman mazlumun yanında, zalimin karşısındadır. Ancak bunu yapabilmek için güçlü olmak gerekir. Bugün ifade edildiği gibi, savunma sanayisinde kendi İHA ve SİHA’sını üreten, dünyada sayılı ülkelerden biri olan güçlü bir Türkiye vardır. Kendi TCG Anadolu gemisini, KAAN’ı, uçağını, füzesini üreten; savunma sanayinde her alanda yatırım yapan bir Türkiye vardır. Gaziantep’in gücü de tam olarak buradan gelmektedir. Birlik ve beraberliğinden, çalışkanlığından ve vatanına olan sarsılmaz bağlılığından" dedi. "Önümüzdeki virajları geçecek Dünya Kupası’na katılacağız" "Gaziantep aynı zamanda vefasını da gösteren bir şehir" ifadelerini kullanan Bakan Bak, "Kamil Hoca’nın hayat hikayesini ben de okumuştum. Türk sporuna büyük hizmetler vermiş, Devlet Bakanlığı görevinde bulunmuş, bir spor adamı, bir futbolcu. Görev aldığı her dönemde gençlerin gelişimi için spor tesislerine öncelik vermiştir. Bugün kızı da burada bir konuşma yaptı. Pek çoğumuzun anılarında yer etmiş, törenlerine katılmış olduğu bu tesis, Gaziantep tarafından yeniden Kamil Hoca’nın adıyla hizmete açıldı. Bu çok anlamlı bir duruştur. Hayırlı, uğurlu olsun diyorum. İnşallah bu tesislerde nice şampiyonluklar, nice başarılar ve büyük organizasyonlar yapılacak. Bugün bizimle birlikte Türkiye Basketbol Federasyonu Başkan Vekili Sayın Harun Erdenay da burada. Türk basketbolunun efsanelerinden, ’Altın Bilek’ lakaplı Harun Erdenay’ın aramızda olması da ayrı bir değer kattı. Gaziantep’te sporda gerçekten çok güzel gelişmeler yaşanıyor. Büyükşehir Belediyemiz, Şahinbey Belediyemiz, Şehitkamil Belediyemiz spora ciddi yatırımlar yapıyor. Şehrimizde sporda büyük bir potansiyel ve ivme var. Gaziantep, spor şehri olma yolunda hızla ilerliyor. Gençlerimizi sporla buluşturarak, sporu tabana yayarak çok önemli faaliyetler gerçekleştiriliyor. Bunun güzel bir örneği de bugün başlattığımız 4. Gazi Turnuvası’dır. Şehre hizmet etmiş, ismini kabul ettirmiş kıymetli isimlerin adının bu turnuvalara verilmesi son derece anlamlıdır. Binlerce gencimizin bu turnuvalarda mücadele edecek olması, hem Gaziantep hem de Türk sporu adına çok güzel bir tablodur. 2025 yılında Türk sporu önemli başarılara imza attı. Basketbolda ’12 Dev Adam’ Avrupa ikincisi oldu. Filenin Sultanları dünya ikinciliğini elde etti. İnşallah olimpiyatlarda ve dünya şampiyonalarında daha büyük başarılar bizleri bekliyor. Bireysel sporlarda da gurur verici sonuçlar alıyoruz. A Milli Futbol Takımımızı da hep birlikte büyük bir heyecanla takip ediyoruz. Dünya Kupası yolunda Romanya ve ardından Slovakya ile oynanacak kritik maçlar var. İnşallah bu virajları da başarıyla geçecek ve Dünya Kupası’na katılacağız. O gün geldiğinde hep birlikte sokaklara dökülüp bu başarıyı coşkuyla kutlayacağız. Bugün burada gördüğümüz tablo; birlik, beraberlik ve spora verilen değerin en somut göstergesidir. Emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Gaziantep Valisi Kemal Çeber, 104 yıl önce vatan uğruna can veren şehitleri rahmet ve minnetle andıklarını söyleyerek, Gaziantep için daha çok çalışacaklarını ifade etti. Açılışta konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül, 104 yıl önce vatan uğruna can veren şehitleri rahmet ve minnetle andıklarını söyleyerek, gazilere de uzun ömür diledi. AK Parti Gaziantep Milletvekili Bünyamin Bozgeyik de, vatan uğruna can veren şehitleri rahmet ve minnetle andıklarını söyledi. Gaziantep’in önünde Gazi ünvanından başka hiçbir şeyin duramayacağını söyleyen Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep için her zaman çalışacağını ifade etti.
Bursa Bursa’da metal işçileri ayağa kalktı: Prysmian’da eylem başladı Bursa’da metal işçileri toplu sözleşme görüşmelerinde istediklerini alamayınca eylem süreci başlattı. Mudanya’da bulunan Prysmian Fabrikası çalışanları da üretimden gelen güçlerini kullanıp üretimi durdurdu. Disk Birleşik Metal İş Başkanlar Kurulu, 24 Aralık 2025 Çarşamba günü toplanıp işyerlerinde ve ülkede yaşanan sorunların yanı sıra MESS ile sürdürülen grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde gelinen aşamayı değerlendirdi. Yapılan değerlendirme sonrası Genel Yönetim Kurulu tarafından bir dizi eylem kararı alındı. Buna göre metal işçileri, üretimden gelen gücü kullanarak 1 saatlik üretim durdurma eylemi gerçekleştirecek. Eylemlerin 25 Aralık 2025 Perşembe, 2 Ocak 2026 Cuma ve 8 Ocak 2026 Perşembe günlerinde de devam edeceği bildirildi. Bu karar doğrultusunda Mudanya’daki Prysmian Fabrikası çalışanları iş bırakma eylemi yaptı. Ayrıca 26 Aralık Cuma günü Bursa’nın Mudanya ilçesinde yürüyüş ve kitlesel basın açıklaması yapılacağı belirtildi. İşyerlerinde kokart takma eyleminin sürdürüleceği ifade edildi. Genel Yönetim Kurulu kararları kapsamında, 29 Aralık 2025 Pazartesi gününden itibaren ikinci bir karara kadar fazla mesailerin durdurulacağı, fazla mesaiye kalınmayacağı açıklandı. Öte yandan grev kararlarının alınmasının ardından, tüm temsilcilerin tam gün izinli sayılacağı ve grev hazırlıklarının etkin şekilde yürütüleceği kaydedildi. Açıklamada, metal işçilerinin hakları için mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceği vurgulandı.