SPOR - 19 Ocak 2021 Salı 18:51

Antalyaspor'da Başkan Ali Şafak Öztürk istifa etti

A
A
A
Antalyaspor'da Başkan Ali Şafak Öztürk istifa etti

Antalyaspor Başkanı Ali Şafak Öztürk istifa ettiğini açıkladı. Öztürk, istifa sebebini maddi ve manevi yıpranma olarak gösterdi.

Antalyaspor'un sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "En sonda söylenmesi gerekeni en başta söyleyelim; Öztürk ailesi olarak Antalyaspor yönetimini bırakma kararı aldık. Bırakırken 'nereden aldık, nereye geldik ve hangi şartlarda bırakıyoruz' konusunu net olarak kamuoyu ile paylaşmak üzere bu açıklamayı yapma gereği duyuyoruz. Öztürk ailesi olarak 30 Haziran 2016 tarihinde bu şanlı armayı taşıyan bayrağı emanet aldığımızda o günkü kur üzerinden 41 milyon Euro borç ile devraldık. Antalyaspor'un bugün itibarı ile 7 milyon 700 bin Euro ihtilaflı dosyalar ve cari borcu bulunmaktadır. 1 Ocak 2021 tarihine kadar mevcut teknik ekibin, futbolcuların ve personelin bütün alacakları ödenmiştir" denildi.

"Neredeyse borçsuz bırakıyoruz"

Bu süreçte Öztürk ailesine ait olan şirketlerden yapılan sponsorluk ödemelerinin 45 milyon TL olduğunu ifade eden Öztürk, "Ayrıca Öztürk ailesi olarak Antalyaspor'umuza 85 milyon TL nakit olarak harcanmıştır. Toplamda 130 milyon TL olan bu ödemelerin dışında kulübümüzün banka borçları olarak görünen finansman gideri olan 61 milyon Euro ve 88 milyon TL'yi yine Öztürk ailesi olarak ödemeye devam edeceğiz. Bugün itibari ile Antalyaspor'un hiçbir geliri üzerinde icra, temlik veya herhangi bir kısıtlama yoktur. Buna ek olarak TFF'den elde edilen günü geçmiş alacak tutarımız 9 milyon 900 bin TL, ayrıca stopaj iadesinden beklenen tutar 8 milyon 600 bin TL'dir. Bugünkü mali tablo içerisinde 41 milyon Euro borç ile devraldığımız Antalyaspor'u neredeyse borçsuz bir kulüp olarak bırakıyoruz" dedi.

Yatırımlar

Antalyaspor’un mali yapısı ile borç yükü taraflarından finanse edildiği için Süper Lig'in en borçsuz kulüplerinden biri haline geldiğini açıklayan Başkan Öztürk, "Bugüne kadar kulübümüzün bundan sonraki varlığını sürdürebilmesi ve kalıcı gelir kaynaklarının yapılması adına yaptığımız hizmetleri de kısaca gözden geçirmek gerekirse; hafriyat işinde yıllık oluşan gelirimiz 5 milyon TL ile 10 milyon TL arasında düzenli hale gelmiştir. Bugünkü değeri yaklaşık olarak 30 ila 40 milyon TL olan benzin istasyonu da bu sürede kulübe kazandırılmıştır. Hasan Subaşı Tesisleri'nin sahası ve binası tamamen yenilenmiş, Atilla Vehbi Konuk Tesisleri günün bilimsel şartlarına göre modernize edilmeye devam edilmiş ve 2 adet ilave çim saha yapılmıştır" değerlendirmesinde bulundu.

"Yıprandık"

Geçen zaman içerisinde Öztürk, ailesinin hem maddi hem de manevi olarak çok yıprandığına değinen Ali Şafak Öztürk, "Aile olarak aldığımız karar doğrultusunda Antalyaspor yönetimini bırakmaya kararı verdik. Bu kararı alırken gurur duyduğumuz bir tabloyla veda ediyoruz. Bugün itibari ile bakıldığında Türkiye Süper Ligi'nde kadrosunda en az sayıda yabancı futbolcu bulunduran, hemen hemen her yaş kategorisinde milli oyuncusu olan, altyapısı ve A takımda oynattığı genç futbolcu sayısı ile örnek gösterilen bir kulüp haline getirdik" diye konuştu.

"Üzerimize düşeni yaptık"

55 yıllık kulüp tarihinin en fazla puan, en iyi sırada ligi tamamlama, bir sezonda en fazla galibiyet, en az yenilgi, seyirci rekoru gibi daha birçok rekoru kırarak sonraki yönetimler için çıtayı yükseltip, bıraktıklarını vurgulayan Öztürk, "Son 5 yılın puan durumuna bakıldığında görevde olduğumuz sürece Süper Lig'in en başarılı 6'ncı takımı olduk. Pandemi döneminde Türkiye'yi bırakın, dünyada örnek gösterilecek bir yönetim tarzıyla sadece sahada değil, söz konusu sağlık olduğunda da en hassas şekilde ve büyük bir fedakarlıkla üzerimize düşeni gerçekleştirdik" şeklinde konuştu.

"Kulübümüze bundan sonraki dönemde başarılar diliyoruz"

Ali Şafak Öztürk, açıklamasını şu cümlelerle sonlandırdı:

"Bizim için en fazla gurur duyulacak olan özelliğimiz ise, aynı sezon içinde en fazla altyapıdan oyuncuyu A takıma kazandırma, alt yapıdan 14 milli oyuncu çıkarma ve artık Türkiye'de örnek gösterilen altyapı sayesinde sporcu yetiştirip düzenli olarak Türk futboluna kazandırma projemizdir. Her yıl kadro kalitemizi artırmakla kalmayıp genç yıldız adayları ile dinamizmimizi ve sağlıklı kulüp yapısını oluşturma başarımızdır. İlk günden bugüne kadar reklam, koltuk, makam peşinde olmadığımızı söyledik, bugün de aynı söylemlerle yönetimi bırakma kararı alıyoruz. Antalyaspor'un sahipsiz kalmayacağına olan inancımızla, bizden daha iyi yöneteceğine inananların önünü açıyor, kulübümüze bundan sonraki dönemde başarılar diliyoruz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars TAB Gıda 2000’inci restoranını Kars’ta açtı Hızlı servis restoran işletmecisi TAB Gıda, Türkiye’de 2000’inci restoranını Kars’ta açarak ekonomiye katkısını ve sunduğu istihdam imkanlarını daha da güçlendirdi. Hızlı servis restoran operatörü TAB Gıda, Edirne’den Kars’a uzanan büyüme vizyonu doğrultusunda, çatısı altındaki 7 markadan, ekosistem şirketlerinden ve dijitalleşme yatırımlarından aldığı güçle yeni restoran açılışlarına devam ediyor. Şirket, Burger King markasıyla Kars’ta 2000’inci restoranını açarak Türkiye’nin her noktasını kapsayan büyüme stratejisinde önemli bir dönüm noktasına imza attı. Restoran, şirketin hizmet kalitesinin yanında oluşturacağı işgücü ve ekonomik hareketlilikle de bölgeyi destekleyecek. "Her yıl restoran portföyümüzün yüzde 10’u kadar yeni restoran açarak ülkemizin her yerinde büyümeyi sürdürüyoruz" Açılışı değerlendiren TAB Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Kurdoğlu, "Türkiye’nin lider hızlı servis restoran operatörü olarak 30 yılı aşan yolculuğumuzda kendimize her zaman yeni hedefler koyarak daima ileri gitmeyi benimsedik. Bu kapsamda, her yıl portföyümüzün yaklaşık yüzde 10’una karşılık gelen sayıda yeni restoran açmayı sürdürüyoruz. İstanbul’da tek bir restoranla başladığımız hikâyemiz, bugün Türkiye’nin dört bir yanına yayıldı. Bu yolculukta 2000’inci restoranımızı Kars’ta açmanın gururunu yaşıyoruz. Türkiye’deki mutfak tercihlerinin yüzde 85’ini kapsayan yedi markamızla güçlü bir büyüme hikâyesi yazmaya devam ediyoruz. Büyürken hem ülkemizin ekonomisine destek oluyoruz hem de restoranlarımızla daha fazla istihdam oluşturuyoruz. Büyüme başarımızda; stratejik karar alma yetkinliğimiz, operasyonel verimliliğimiz, pazar dinamiklerini ve tüketici eğilimlerini doğru okuyabilmemiz ve yüksek inovasyon kapasitemiz kadar gıda işletmeciliği konusundaki ihtiyaçlarımızı kendi bünyemizde karşılamamıza imkân tanıyan ekosistem şirketlerimizin önemli payı bulunuyor. Şirket olarak uzun vadeli bakış açımızla yatırımlarımızı istikrarlı biçimde sürdürürken paydaşlarımız için kalıcı değer üretiyoruz. Dünya çapında sevilen markaları, gıda ve hijyen standartlarından ödün vermeden Türkiye’deki tüketicilerin beklentilerine uygun yeniliklerle sunma kabiliyetimizin yanı sıra, kendi oluşturduğumuz ve yakın coğrafyalardan başlayarak yurt dışına da açtığımız markalarımız da uzun yıllardır pazarda öncü konumda olmamızın temel unsurları arasında yer alıyor. TAB Gıda’da markalarımızın dengeli yapısı, müşteri odaklı inovasyonlarımız ve dijitalleşme yatırımlarımız bizi güçlü bir şekilde ileri taşıyor. Ekosistem şirketlerimizin sağladığı benzersiz destekle, önümüzdeki dönemde de sürdürülebilir değer oluşturarak büyümeye devam edeceğiz" dedi. "Teknoloji yatırımlarımızla, Franchise sistemimizle ve operasyonel gücümüzle liderliğimiz ve sürdürülebilir büyümemiz güçlenerek devam ediyor" Şirketin teknoloji yatırımları, sürdürülebilir ve dengeli iş modeliyle büyümeye devam ettiğinin altını çizen TAB Gıda Yönetim Kurulu Başkan Vekili Korhan Kurdoğlu ise şöyle konuştu: "Şirketimizde inovasyon kapasitemizin yanında, franchise ekosistemimiz, güçlü operasyon yapımız, entegre ekosistemimiz, markalarımızın rekabet gücü ve uzun vadeli yatırım disiplinimizle bugün bir kilometre taşına daha imza attık. 2000’inci restoranımızın Kars’ta açılması, uzun vadeli büyüme modelimizin bir yansıması. Türkiye’nin her noktasında ekonomiye katkı sağlayacak, istihdam oluşturacak, teknolojik yeniliklerle hizmet sunacak ve bölgesel potansiyeli harekete geçirecek yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Restoranlarımız işimizin kalbinde yer alıyor ve bu bilinçle onları birer deneyim alanına dönüştüren önemli yatırımlar yapıyoruz. Yalnızca lezzetli ve kaliteli ürünler sunan noktalar olarak görmediğimiz restoranlarımızı, veriye dayalı çalışan, teknolojiden beslenen ve müşterisini yakından tanıyan modern ve dijital deneyim merkezlerine dönüştürüyoruz. Aynı zamanda franchise ağımızı güçlendiriyoruz ve markalarımızı daha fazla yatırımcıyla buluşturmayı sürdürüyoruz. Sadece restoran sayısı açısından değil; teknolojiyi etkin kullanma ve yenilikçi çözümler geliştirme konusunda da öncü bir yaklaşımı sürdürüyoruz. Hedefimiz, yalnızca Türkiye’de değil, dünya genelinde teknoloji ve yapay zekâ kullanımında sektörün lider şirketleri arasında yer almak. Entegre tedarik zincirimiz, güvenilir ve yüksek operasyonel standartlarımız ve teknolojik ilerlemeyi merkeze alan yönetim yaklaşımımız ve bu yetkinlikleri hayata geçiren insan kaynağımız sayesinde büyüme hedeflerimizi yerine getiriyoruz. Kars’ta açılışını yaptığımız 2000’inci restoranımızla beraber, sunduğumuz fırsatları, üstün hizmet kalitemizi, markalarımızın gücünü ve istihdam olanaklarımızı ülkemizin her köşesine taşımayı sürdüreceğiz. Ülkemizdeki varlığımızı daha da genişletirken sürdürülebilir büyüme yolculuğumuzda da kararlılıkla ilerleyeceğiz." 2 bin restoran ve 22 bini aşkın çalışanla Türkiye ekonomisine destek Yapılan açıklamaya göre, bugün 2000’e ulaşan restoran sayısıyla şirket, Türkiye’nin yanı sıra Gürcistan, Kuzey Makedonya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de restoranlar işletiyor. Franchise operasyonları dahil 22 bini aşkın çalışan istihdam eden şirket, Türkiye ekonomisine sunduğu önemli katkıları her gün artırıyor. Şirket bünyesinde, Burger King, Sbarro, Popeyes, Arby’s ve Subway gibi dünya çapında başarılı olmuş markalar ve Usta Dönerci ve Usta Pideci gibi şirketin sıfırdan oluşturduğu iki marka olmak üzere toplam 7 marka bulunuyor. Ana hissedarı TFI TAB Gıda Yatırımları’nın kurduğu birbiriyle entegre çalışan dev gıda ekosistemi sayesinde şirket, gıda tedarikini ve lojistik operasyonlarının büyük bölümünü kendi içinde karşılayarak Türkiye’den dünyaya örnek olan bir iş modeliyle çalışmaya ve büyümeye devam ediyor.
Denizli Tüp mide ameliyatı hastalara konfor ve ağrısız bir tedavi imkanı sunuyor DENİZLİ (İHA) – Denizli’de aşırı kilolarından kurtulmaları için ağrısız tüp mide ameliyatı uygulanan iki hasta, sağlıklı kilo kaybını günlük yaşamlarını daha rahat sürdürerek sağladı. Ağrısız tüp mide ameliyatları hakkında bilgi veren Öğr. Üyesi Prof. Dr. Onur Birsen, "Ağrısız tüp mide ameliyatı olarak da bilinen perigastrik blokaj yöntemiyle gerçekleştirdiğimiz sleeve gastrektomi (tüp mide) ameliyatlarında, hastalar ameliyat sonrasında çok daha kısa sürede sağlığına kavuşmakta ve belirgin şekilde daha az ağrı hissetmektedir. Perigastrik blokaj tekniği, ameliyat sırasında mide çevresindeki sinir hatlarına uygulanan bölgesel bir anestezi yöntemi olup, hastanın ameliyat sonrası ağrı kontrolünü önemli ölçüde iyileştirir. Bu sayede hastalar hem erken yürüme olabilmekte hem de normal yaşantılarına daha hızlı dönebilmektedir. Ayrıca bu yöntemin kullanılması, ameliyat sonrası narkotik ağrı kesicilere duyulan ihtiyacı azaltarak hem daha konforlu hem de daha güvenli bir iyileşme süreci sağlamaktadır. Sleeve gastrektomi zaten kapal) olarak uygulandığı için hastaların iyileşme süreci kısa olsa da, perigastrik blokaj sayesinde bu konfor bir adım daha ileri taşınmaktadır. Kısacası, uyguladığımız bu yöntemle hastalarımız ameliyat sonrası dönemi daha rahat geçirirken, hızlı ve güvenli bir şekilde sağlıklarına kavuşmaktadır. Bu yöntemi son olarak iki hastamıza başarıyla uyguladık ve her iki hastamızın da ameliyat sonrası süreci son derece rahat ve konforlu geçirdiğini gözlemledik" dedi. "Kilolarım yüzünden yaşadığım zorluklar artık geride kaldı." Ameliyat sonrası kilo vermeye başlayan hasta Erkan İpek de iyileşme sürecini şu sözlerle anlattı: "Ameliyat olmaya karar vermeden önce endokrin bölümünde uzun süre tedavime devam ettim. Bu süreçte 50 kilo verdim fakat kısa sürede geri aldım. Ardından akupunktur denedim, 35 kilo verdim ama 45 kilo geri aldım. Daha sonra diyetisyen eşliğinde diyetler yaparak 40 kilo vermeyi başardım; fakat 50 kilo geri aldım. Tüm bu denemelerden sonra artık ameliyatsız bu sorunun çözülemeyeceğini anladım ve ameliyat olmaya kesin olarak karar verdim. Kilolu olmak normal hayatımı her anlamda etkiliyordu; ayakkabılarımı bağlayamaz hale gelmiştim, nefes nefese kalıyordum ve gerçekten büyük bir eziyet çekiyordum. Kilolu olmak hem fiziksel hem de ruhsal açıdan oldukça zor ve sağlığım açısından ciddi riskler taşıyordu. Bu nedenle bu ameliyat benim için bir dönüm noktası oldu. Ameliyattan sonra toparlanma sürecim beklediğimden daha rahattı. Ağrılarım minimum seviyedeydi. Şu an kendimi daha hafif, daha enerjik ve daha umutlu hissediyorum." Ameliyat olan diğer hasta Rafet Akbaş ise "Kilo artık vücuduma zarar vermeye başlamıştı. Nefes almakta zorlanıyor, yürürken hemen yoruluyor, günlük işlerimi bile yapamaz hale geliyordum. Üstelik abimin daha önce Onur Hoca’da ameliyat olup gözlerimin önünde nasıl değiştiğine birebir şahit oldum. Kısa sürede verdiği kilolarla hem sağlığına kavuştu hem de hayatına çok daha konforlu bir şekilde devam etmeye başladı. Bu değişimi görünce, benim için de en doğru kararın ameliyat olduğuna inandım. Ameliyattan sonra şu an çok rahatım, kendimi daha özgür hissediyorum. Artık geleceğe dair umutlarım daha güçlü" ifadelerini kullandı.
Eskişehir Ankara’dan gelen "Kurbağa Adamlar" da kayıp öğretmenin arama çalışmasına katıldı Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki "Kurbağa Adamlar" isimli 6 dalgıç polisinde katıldığı 43 kişilik ekip, AFAD Eskişehir İl Müdürlüğü koordinesindeki Porsuk Çayı’nın içinde ve kenarında 7 gündür kayıp olan 51 yaşındaki Türkçe öğretmenini bulmak için arama çalışmalarını sürdürüyor. Eskişehir’de 7 gün önce kaybolan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı bulmak için son görüldüğü yer olan Porsuk Çayı’nın Gökmeydan Mahallesi kısmında yapılan aramalara bugün Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki "Kurbağa Adamlar" isimli 6 dalgıç polisi de katıldı. Aramalara Eskişehir İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nden 13, Ankara Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki Kurbağa Adamlar’dan 6, Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü’nden 3, Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi’nden (OBAK) 6, Dorlion Arama Kurtarma’dan (DAK) 4, MEB Arama ve Kurtarma Birimi’nden (AKUB) 5, itfaiyeden 3, ve Sivil Arama Kurtarma Derneği’nden (SARTEM) 2 çalışan olmak üzere toplam 43 kişilik ekip Türkçe öğretmenini bulmak için çalışma yaptı. Ekiplerin kıyı taraması da sürerken, özel kıyafetli dalgıçlar Tuncay Arslan’ın balçıkla dolu su içinde aradı. Kayıp öğretmenin yakınlarının da çalışmaları yakından takip ettiği bölgede gözlendi. AFAD Eskişehir İl Müdürü Aslan Mehmet Coşkun çalışmaları sahada koordine edip yakından takip ediyor.