DÜNYA - 13 Eylül 2016 Salı 14:40

Arafat’ta klimalı yüksek çadırlar dünyaya örnek oldu

A
A
A
Arafat’ta klimalı yüksek çadırlar dünyaya örnek oldu

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Türkiye’nin bu yıl ilk olarak Arafat’ta klimalı yüksek çadır kurmasının, diğer ülkeler için örnek olduğunu, hacıların Arafat’ta can kaybının da yeni uygulama ile ortadan kalktığını söyledi.

Hac programını takip eden gazetecilerle Mekke Din Hizmetleri Ataşeliği'nde bayramlaşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Biz Müslümanlar bu bayramları hakkı ile idrak edebilelim. Cenab-ı Hak bu bayramları en güzel bir şekilde yaşamayı nasip etsin" dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 1979 yılından itibaren hac görevini üzerine aldığını hatırlatan Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Son 13-14 yılında bizzat bulundum. Son 5-6 yıldır da en büyük sorumluluğu omuzlarımda taşıyarak buraya geliyorum. Her yıl biraz daha gelişiyor. Çok oturmuş bir sistemi olmakla birlikte diğer dünya hac organizasyonları ile mukayese edildiğinde, Diyanet’in organizasyonu çok iyi bir noktada kabul ediliyor. Hem de bir eksiğimizi görerek bir sonraki yıl onu tamamlamaya çalışıyoruz. Organizasyonunun yüzde 80’i başka bir ülkenin topraklarında gerçekleştirildiği için birçok zorlukları içinde bulunduruyor. Bu sene çok güzel bir hac ibadeti yaptık” diye konuştu.

Görmez, bu sene iki gelişmenin sevincini paylaşmak istediğini belirterek, “Birincisi Suudi Arabistan, geçen yıl yaşanan vinç kazası ve Mina izdihamı sebebiyle pek çok kardeşimiz vefat etti. Bu sene çok daha büyük önlemlerin alındığına şahit olduk. Haccı gerçekleştirmek için çok fazla gayret sarf edildiğini gördük. Haccın yükünü büyük oranda arttıran içeriden gelen ziyaretçilerin sınırlandırılması bu yıl hac ibadetini çok kolaylaştırdı. Bu yıl güvenlik ve diğer hizmetler bakımından birçok yeniliğe şahit olduk. Hac zamanında Suudi Arabistan’da binlerce insanın işini bırakarak dünyanın değişik bölgelerinden gelen hacılara hizmet için seferber oluyorlar. Diğer güzel bir gelişme ise bizim Arafat’taki yeni düzenlemelerimiz oldu. Geçen sene 26 vatandaşımızı kaybettik. Çok sıcaktı ve oranın şartları farklı idi. Biz ikili görüşmelerle, şartları zorlayarak bu sene kurduğumuz klimalı yüksek çadır sistemi ile hacılarımızı rahatlattık. Bizim dinimizde ibadet içerisinde vücuda eziyet ederek ibadet etmek yoktur. Hac meşakkattir diye bir hadis vardır. O zorlukları ifade etmek için söylenmiştir. Bizim işimiz de meşakkatleri imkanlar dahilinde kaldırmaktır. Bizim inancımızda vücuda zarar vermek anlayışı yoktur. Sağlığımızı en güzel şekilde koruyarak Rabbimize en güzel ibadeti yapmakla mükellefiz. Her türlü tedbire başvurarak güzel ibadet etmek bize emredildi. Zorluk çekerek ibadet etmek esas olsaydı, dünyanın farklı yerlerinde farklı abidler ortaya çıkardı. Peygamber Efendimizin 'din kolaylıktır' hadisini merkeze alarak kolaylaştırmamız gerekiyor. Hacda seyahat boyutunu kolaylaştırırken, ruhunu da unutmamak gerekiyor. Hac ibadeti dünyaya büyük mesajlar taşıyor. Hac Müslümanların dünyada en büyük kongresi, öyleyse dünyaya güçlü bir barış mesajı veremezler mi diye soruyorlar. Bu mesaj sembollerle veriliyor. Binlerce hacı adayının ihramını giyerek yola çıkması, börtü böceği, karıncayı ezmeden bir dünya kuracağımızın, tabiata saygılı olmanın bir mesajıdır. Bu kadar farklı ırklarda, dillerde insanın Kabetullah’da tavaf etmesi, bütün dünyaya en büyük kardeşlik gösterisidir. Ancak üzülerek belirteyim, biz Müslümanlar ve inananlar için en büyük tehlikelerden bir tanesi ibadetlerin özünü, mahiyetini, hikmetini kaybetmek en büyük kayıptır. Eğer bir Müslüman haccın hikmetini hakkıyla kavrasa, her Müslüman kavrasa, Kabetullah’ı tavaf ederken Hacer’ül Esved’i öpmek için zorluk çıkarmaz, incitmez. Her Mümin'in kalbi nazargahı ilahi kadar kıymetlidir. Dünya Müslümanlarının organizasyonu işlerini yürütürken, hac ibadetinin bizi bize kavuşturan yönleri üzerinde yoğunlaşmamız gerekiyor. Bunun için de haccın bir eğitim olduğunu düşünerek, kayıt olduğumuz günden itibaren, bunu bir mektep haline dönüştürmeye çalışıyoruz. Diyanet olarak biz bunun üzerinde yoğunlaşıyoruz. İrşat heyetimizle bir değerlendirme yaptık. Bizim haccı eğiten, Peygamberimize ümmet olmayı öğreten, ihram ile nasıl eşitlendiğimizi anlatan, ihram ile börtü böceğe dokunmamayı bile gösteren, tavaf ile say ile Arafat ile bizim gönül dünyamızı, ahiret ve dünyamızı tanzim eden bir ibadet olduğunu öğrenmemiz ve öğretmemiz lazım. Haccın büyük bir mektep olduğunu dikkate alarak insanları geliştirmemiz gerekiyor. Haccı bir seyahat gibi görmeyip ibadet boyutunu, irşat, mektep boyutunu öne çıkarmamız gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

"Bayram, sevinci ibadet kılan bir zaman dilimidir"
Ülkemizde büyük zorluklar olduğunu, terörün milletimizin sırtından bir türlü düşmediğine işaret eden Görmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hacıların en büyük duası milletimizin 30 yıldır yakasından düşmeyen, Türkiye’nin dünya mazlumlarının ümidi olmaktan çıkması için müstevlilerin yönettikleri terörün bitmesi yönündedir. Ülkemiz ateşle kuşatıldı. Bu ateşle kuşatmayı ortadan kaldırmak için sınır ötesine geçen askerlerimiz var. Cenabı Hak onlara da yardım etsin. Hiçbir can kaybı yaşamadan, yaşatmadan, bölgemizde huzuru tesis etmeyi bize, milletimize nasip etsin. Bayramda yapacaklarımız var. Bayram ilmihalinin ilk kuralı bayramın sevincini tatmaktır. Bayram, sevinci ibadet kılan bir zaman dilimidir. Bayramda kalbimizde sevinçleri hissetmeliyiz, sevinçleri evlerden evlere taşımalıyız. Peygamberimizin güzel bir sözü vardır. En büyük sadaka müminlerin kalbine sevinç taşımaktır. Beyazıd-ı Bestami'nin mezarında şu yazılıdır. 'Soru: Ne ile ulaştın bu dereceye? Cevap: Müminlerin yüreklerine sevinç, sürur taşımakla nail oldum' der. Tam da bayram bunun zamanıdır. Nice bayramları huzur içerisinde yaşamayı nasip etsin. Haccınız mebrur olsun. Salimen, (sıhhat ve selamet içerisinde), ganimen (ganimetlenmiş olarak. Maddi değil manevi ganimetlenme, yüreklerimiz doymuş olarak) gitmeliyiz. Hac ibadetleri belli bir vakit içinde yapılsa da, insan dünya hayatına bir kez geliyor. O bir kez geldiğimizde Rabbimizle ilişkiyi düzgün tutmamız gerekiyor. Namaz da, o vakitteki ibadet ile hac vaktindeki ibadetlerle olmuyor. Mühim olan onu hayatın her anına yansıtmaktır. Eşinizle, komşu ve çocuklarınızla bu güzel ilişkiyi sürdürmektir. İyi bir Müslüman olmak, iyi bir insan olmayı gerektiriyor. Bunlar birlikte olduğu zaman kıymetli oluyor. Allah'ı zikretmek sadece tespih ile olmuyor. Allah'ı zikretmek dört duvar arasında kendimizle baş başa kaldığımızda Allah bizi görüyor gibi yaşamaktır. Arafat’taki duayı canlı olarak yayınlıyoruz. Bu programlar ile memleketimizdeki hacı adaylarımız da duygulanıyorlar. Bir arkadaşım nakletti, Türkiye’de sıra bekleyen bir hacı adayımız, ihramını giyerek Arafat duasına iştirak etmiş.”

"Millet olarak daha çok bir istikbalin inşasına yönelmeliyiz"
Görmez, şu ifadelere yer verdi: “Millet olarak daha çok bir istikbalin inşasına yönelmeliyiz. Geçmişi bırakıp, geçmiş üzerinden hesap sormayı bırakıp, bu hataları bir daha işlemeyecek bir şekilde barış ve istikrar içerisinde barış ve istikrarın inşasına yönelmeliyiz. Bugün Mekke’de vahyin kalbinden de tekrarlamak isterim. Bu aziz milletin 15 Temmuz'daki soylu direnişini, bir merhamet ve adalet ile taçlandırırsak tarihteki yerimizi alırız. Millete karşı kötülük yapanın cezasını bulması, merhamet direnişinden kastım da, doğrudan millete kötülük yapmayan saf duygularla aldatılanları kazanarak yolumuza devam etmeliyiz. Ülkemizin yüzde 99'unu Müslüman kabul ederiz. Bu milleti dindar olanlar, olmayanlar diye tasnif etmeyi doğru bulmayız. Herkes kendi şakilesince (fıtratınca), din okyanusundan nasibini alır, avuçlar. Herkesin dini hayatı kendine özgüdür. Hiç kimse kendi yaşadığı dini tecrübeler üzerinden başka bir insanın dindarlığını sorgulamaya kalkışmamalıdır. Dünyanın her tarafından ırkçılık belası varken, biz hiçbir ırk ayrımı yapmadık. Hacda insanlara sorunuz, biz millet olarak tarihte 5 asır başka toprakları yönettik. Fakat hamdolsun, bizim arkamızdan 4 asır yönettiğimiz toprakta yaşayan hiçbir Müslüman beddua etmiyor. Bilakis dua ediyor. Başka ülkeler 20 yıl başka ülkelerde kaldılar. O sömürgeci olarak kaldılar. Irk, dil ve inançları yok ettiler. Bütün mazlumlar onlara beddua etmeye devam ediyor. Dünyanın hiçbir yerinden bizim milletimize beddua duymadım. Hep yüksek dua ve özlem duydum. Bu ayrımcılığı bir tarafa bırakmalıyız. Aynı şekilde Alevi, Sünni ayrımını kabul etmiyoruz. Türkiye’de tarih boyunca birlikte yaşadığımız dindarlığa eğer kahir ekseriyeti için Sünnilik ismi verilecek ise, Aleviliğin zıddı olmamıştır. Aleviliğin zıddı Emeviliktir o da tarihte kaldı. Farklı dünyalarda bu ayrışmayı körüklemek için farklı mühendislikler yapıldığını biliyoruz. Bunun karşısında durmalıyız. Devletler hukuk ile ayaktadır. Adalet mülkün temelidir. Buradaki mülk, mal anlamında değil, yönetim devlet manasındadır. Bir suç işlendiğinde bunun karşılığı bulunur. Adalet bir suç yapınca karşılığını bulmasıdır. İhsan ise insanlar arasındadır. Aile içerisindeki ilişkilerde ihsan, adaletten yüz kat üstündür. Bireyler arasında, arkadaşlar arasında ihsan adaletten üstündür. 15 Temmuz'dan sonra devlet adalet üzerinde duracak. Biz millet olarak ihsan üzerinde duracağız.”

15 Temmuz'dan hemen sonra olağanüstü din şurasını topladıklarını hatırlatan Görmez, “3 günlük bir şura gerçekleştirdik. 18. maddesi Diyanet Yüksek İşler Kurulu’nun din eğitimine katkıda bulunan bütün sivil dini yapılarla bir araya gelerek, bu hatalara bir daha bu milleti düçar etmemek için, ortak görevlerin neler olduğu konusunda istişarelerde bulunmak idi. 15 Temmuz'dan sonra değerlendirmelerde bazı yanlışlar yapılıyor. Bir ihanet üzerinden, topluca bütün dini yapılara, dini cemaatleri zan altında bulundurmak. Bir taraftan da benzer hataların benzer yapılar içerisinde ortaya çıkma tehlikesini de gözardı etmemeliyiz. Bu iki konuyu dikkate alarak, Türkiye’de dini hayata katkı sunan sivil dini yapılarla bir araya gelerek değerlendirmeler yapılacaktır. Bunun bir zorunluluk arz ettiğini düşünüyorum. Biz din üzerinden bölünme ve parçalanmanın İslam dünyasında Müslümanları nereye getirdiğini görmeliyiz. İbret almalıyız. Bu hataya düşmemek için her türlü önlemi almalıyız. Yasaklamak çare değildir. Devletleştirmek hiç çare değildir. Çare liyakattır, ehliyettir, ilimdir, özgürlüktür. Çare şeffaflıktır. Bir yapı, hangi çerçevede hizmet veriyor ise topluma onu deklare etmeli ve onun dışına çıkmamalıdır. Ben bir alanda milletin hayırları ile hizmet vereceğim diye ortaya çıkıyor ise, biz onu siyasette, ticarette, futbolda, şikede görmemeliyiz. Bu toplantı hacdan dolayı ertelendi. Hacdan sonra en önemli çalışma bu olacaktır. 14-15 Ekim'de Avrasya İslam Şurasını toplayarak Türkiye’de vardığımız bu neticeleri Asya ve Orta Asya ile Balkanlar ve Avrupa’daki teşkilatlarımıza anlatacağız. İslam dünyasında en büyük kuruluşları da bu toplantıya gözlemci olarak davet edeceğiz. 14-15 Ekim’de İstanbul'da yapacağımız şuraya Cumhurbaşkanımız da iştirak edecekler” dedi.

Hac organizasyonunda seyahat acenteleri ile Diyanet arasında bir rekabetin söz konusu olmadığı kaydeden Görmez, seyahat acenteleri ile gelen hacıların da irşat görevi başta olmak üzere birçok hizmeti birlikte yürüttüklerini anlattı.

İbadetin evrensel olduğunu bildiren Görmez, “Hac hizmetini misafiri olduğumuz ülke yürütüyor. Bütün İslam dünyasının birlikte konuşabileceği bir konu, benim değerlendirme yapmam doğru olmaz. Biz hacılarımızı doğru bilgilendirerek, eğitimi daha yüksek seviyelere çıkartarak, ev sahipliği yapan ülkeye yardımcı olmamızın daha sağlıklı olacağını düşünüyorum. Arafat’ta binlerce araçla yapılan nakillerin, raylı sisteme dönüşmesi ile güzel bir ortamın oluşmasını umut ediyoruz. Yüzde 10 civarında misafirimiz vardı. Suudi Arabistan’da başka ülkelerin hacılarının organizasyonu ile ilgilenmeme şartı var. Keşke başka ülkelere yardımcı olma konusunda bir yetki verilse, Mekke’de sokaklarda yatan diğer ülke hacılarına da hizmet vermek isteriz. Dağıstan’dan otobüslerle gelen onlarca hacı adayı bir yıl sokaklarda kaldılar. Bizden ambulans yardımı istediler. Dağıstan'dan gelen 9 bin kişiyi ücretini ödeyip kullanmadığımız Mina’daki çadırlara taşıdık. Şimdi gidin Dağıstan’a köylerde o günkü hacılar efsane gibi Türkiye’nin bu hizmetini anlatırlar” diye konuştu. 

Ali Yılmaz Ergen - İrfan Altıkardeş - Mehmet Demirbağ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da yeni yıl coşkusu buz paten pistiyle başladı Muğla Büyükşehir Belediyesi Menteşe ilçesi Kent Meydanı’na yılbaşında vatandaşların keyifli vakit geçirmesi için buz paten pisti kurdu. Kış sporlarını Muğlalılarla buluşturmayı amaçlayan pist, yıl boyunca hizmet verecek. Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin 2025 yılında vatandaşlarla ilk kez buluşturduğu ve vatandaşlardan yoğun ilgi gören buz paten pisti, 2026’nın yeni yıl hazırlıkları kapsamında tekrar Kent Meydanı’nda Muğlalıların hizmetine sunuldu. Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan buz paten pisti, 2 Ocak 2026 tarihine kadar ücretsiz olarak vatandaşların kullanımına sunulacak. Her yaştan vatandaşın faydalanabileceği pist, özellikle çocuklar ve gençler için önemli bir spor ve sosyal alan oluşturuyor. Büyükşehir Belediyesi ayrıca yeni yıl hazırlıkları kapsamında Muğla genelinde sokak, park ve meydanları kendi üretimi olan yeni yıl süslemeleriyle de aydınlattı. Kurslar ücretsiz olacak Büyükşehir Belediyesi’nin Kent Meydanı’nda vatandaşlarla buluşturduğu buz paten pistinde 5-15 yaş arası çocuklara yönelik ücretsiz buz paten kursları da verilecek. Kurslar, hafta içi 14.00-21.00, hafta sonu ise 09.00-21.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Alanında uzman eğitmenler eşliğinde verilecek eğitimlerle çocukların hem eğlenmesi hem de buz pateni sporunu öğrenmesi hedefleniyor. Çelebi: "Arkadaşlarımla aktivite yapmak için güzel oldu" Uzay Nur Çelebi "Muğla için gerekli bir şeydi. Arkadaşlarımla zaman geçirmek için güzel bir alan. Arkadaşlarla hep birlikte eğlendik. Belediyemize teşekkür ederiz." dedi. Pala: "Pist gerçekten güzel olmuş" Üniversite öğrencisi Cihangir Pala "Buz pistinden çok memnun kaldık. Herkese tavsiye ediyorum. İlk defa geliyorum. Pist gerçekten güzel olmuş. Büyükşehir Belediyesi’ne yapmış olduğu bu hizmetten dolayı teşekkür ediyorum." dedi. Başkan Aras: "Herkes için erişebilir, mutlu ve yaşanabilir bir kent hedefliyoruz" Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Kent Meydanı’na kurulan buz pistini ziyaret etti. Başkan Aras: "Muğla’mızda herkes için erişebilir, mutlu ve yaşanabilir bir kent hedefimiz doğrultusunda kent yaşamını canlandıran çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu anlayışla Menteşe Kent Meydanı’nda hayata geçirdiğimiz buz paten pisti ile vatandaşlarımıza kent merkezinde dört mevsim boyunca spor yapma ve sosyalleşme imkânı sağlamak istedik. Buz paten pistimizin çocuklarımızdan ailelere, gençlerden yetişkinlere kadar tüm hemşehrilerimize keyifli, güvenli ve nitelikli bir sosyal ortam sunacağına inanıyorum. Tüm vatandaşlarımızı Menteşe Kent Meydanı’ndaki buz pistimize davet ediyorum. Vatandaşlarımızın yeni yılını en içten dileklerimle kutluyorum" dedi.
Muğla MUSKİ’den 281 milyon liralık araç yatırımı Muğla Büyükşehir Belediyesi ve MUSKİ, kentin altyapı hizmetlerini hızlandırmak amacıyla bir yatırıma imza attı. 281 milyon TL bedelle alınan 108 yeni hizmet aracı törenle hizmete girdi. Başkan Ahmet Aras törende personele seslenerek, "Bu araçlar halkın vergisiyle alındı, kendi malınızdan daha iyi bakacaksınız" uyarısında bulundu. Muğla Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ) Genel Müdürlüğü, 2025 yılını dev bir hizmet hamlesiyle kapatıyor. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın vizyonu doğrultusunda hizmet kapasitesini artıran MUSKİ, filosuna kattığı 108 yeni araçla sahada daha etkin bir döneme girdi. Şengül: "2026 yılında hedeflerimiz daha büyük" Törenin açılış konuşmasını yapan MUSKİ Genel Müdürü Yılmaz Şengül, kurumun teknik kapasitesinin her geçen gün arttığını vurguladı. Şengül, "Başkanımız Ahmet Aras’ın liderliğinde, 281 milyon liralık yatırımla 108 yeni aracı Muğla’nın hizmetine sunmanın gururunu yaşıyoruz. Bu araçlar; etkin, hızlı ve kent dostu hizmet anlayışımızın sahadaki en güçlü temsilcileri olacaktır. Göreve geldiğimizden bu yana kaynaklarını doğru kullanan, yatırım açığını kapatan ve hesap verebilir bir yönetim anlayışıyla 7/24 sahadayız. 2026 yılında çok daha büyük hedeflerle şehrimize layık olmaya devam edeceğiz" dedi. Başkan Aras’tan "emanet" vurgusu: "Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var" Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, törende yaptığı konuşmada kamu kaynaklarının korunmasına dair net mesajlar verdi. Büyükşehir bünyesine katılan 1miyar 170 milyon TL’lik araç yatırımının ardından MUSKİ’ye de 281 milyon TL’lik ek filo kazandırdıklarını belirten Aras, şunları söyledi: "Bu araçlar kutsaldır; çünkü halkın boğazından kestiği vergilerle alınmıştır. Şoföründen daire başkanına kadar herkes bu araçlara kendi malı gibi, namusu gibi sahip çıkmak zorundadır. Bu araçları bize babamız bahşetmedi. Yağından suyuna, temizliğinden arızasına kadar titizlikle takip edeceğim. İhmal sonucu zarar verene gereğini yaparım" "Bölge daire başkanlıkları ile hızlı çözüm" Başkan Aras, hizmetin yerinden yönetilmesi adına kurulan bölge daire başkanlıklarının yetkilerini artırdıklarını ifade ederek, "Fethiye’den Bodrum’a kadar dağınık bir coğrafyadayız. Artık merkezden talimat beklemenize gerek yok. Bölge başkanlarımız tam yetkilidir. Bir okulun, bir hastanenin veya bir muhtarın ihtiyacı mı var? Hemen koşacaksınız. Bizim sizden tek beklentimiz, halkın şikayetini bitirmeniz ve bir litre suyun bile israfına izin vermemenizdir" dedi. Yeni vidanjörlerle uygun fiyatlı hizmet Filoya katılan 20 yeni vidanjörün önemine değinen Aras, kanalizasyon altyapısı henüz tamamlanmamış mahallelerde ekonomik zorluk yaşayan vatandaşa MUSKİ güvencesiyle daha uygun fiyatlı hizmet sunulacağını müjdeledi.
Kayseri Kayseri Serbest Bölge’de 2025 yılının son yönetim kurulu toplantısı gerçekleşti Kayseri’nin üretim ve istihdamda yükselen yıldızı Kayseri Serbest Bölge’de 2025 yılının son yönetim kurulu toplantısı gerçekleşti. Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu Başkanı ve Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu’nun başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, 2025 yılında yapılan hizmetlerin değerlendirilmesi ile 2026 yılında yapılacak olan hizmetlerin istişaresi gerçekleşti. Başkan Palancıoğlu: "2026 yılı da Kayseri Serbest Bölge ve Kayseri açısından en iyi şekilde geçecek" Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, Kayseri Serbest Bölge’nin rol model işler yaptığını belirterek şunları söyledi: "Kayseri Serbest Bölge olarak 2025 yılının son toplantısını gerçekleştirmiş oluyoruz. Bir yıl boyunca Kayseri’nin ihracatına yön veren, Kayseri’nin yaklaşık dörtte bir ihracatının ortaya çıktığı Kayseri Serbest Bölge’de çok şükür işler yolunda gidiyor. Birçok yatırımlar hayata geçiyor. Özellikle Serbest Bölgemizin son yıllarda yapmış olduğu en büyük altyapı çalışmasını son aşamaya getirmiş bulunuyoruz. Gerekli yolların kilit parke ve asfalt yapımı ile birlikte 2026 yılında altyapı çalışması tamamlanmış olacak. Geçtiğimiz dönemde güneş enerjisi santralleri kurduk, kiralanabilir hangarlar yaptık, açılabilir yolların tamamını açmış olduk, altyapı çalışmalarının %70 oranında tamamı bitmiş oldu. Bunlarla birlikte giriş kapımız yapılmış oldu, kantarlarımız yapılmış oldu, yeni tesislerimizin tamamı bitmiş oldu. Kayseri Ticaret Odası Başkanımıza, Sanayi Odası Başkanımıza, yönetim kurulu üyelerimize ve mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Biz burada emanetçi olarak tüm hissedarların haklarını korumak, Kayseri’nin ihracatının ve üretiminin gelişmesi için çalışmak durumundayız. Kayseri Serbest Bölge şu anda 19 serbest bölge içerisinde rol model olan, en önde olan bir bölge haline gelmiştir. İnşallah 2026 yılı da Kayseri Serbest Bölge ve Kayseri açısından en iyi şekilde geçecek. Altyapı çalışmalarımızın hepsinin hazırlığını yaptık. Yaptığımız çalışmalar hayırlı, uğurlu olsun inşallah." Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mehmet Büyüksimitci ise Kayseri Serbest Bölge’nin ihracat konusunda önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, "Kayseri Serbest Bölge son dönemlerde inanılmaz bir atakla altyapısını oldukça iyi hale getirdi. Arıtma tesisinden kanalizasyon sistemine, elektrik altyapısından suyuna kadar bütün altyapısı hemen hemen bitmiş durumda. 2026 yılında sanayicilere daha iyi hizmet vermek, aynı zamanda KAYSER A.Ş.’nin hissedarları ile ilgili iyi haberler vermek için çalışmaya devam edeceğiz. Serbest Bölge ihracat konusunda önemli bir noktamız Kayseri’de. İnşallah bu vesileyle ihracatın artmasına bir katkımız olur" diyerek Yönetim Kurulu Başkanı Palancıoğlu’na ve yönetim kuruluna teşekkür etti. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy da, "Sanayicilerimize daha rahat iş yapabilme kolaylığı sağlamak, konfor alanını geliştirmek için yıl boyunca bütün eksiklikler tamamlanmış durumda. 2026 yılının daha çok ihracat, daha çok istihdam, daha çok ekonomiye kazanç verilebilecek bir yıl olmasını diliyorum. Başkanımız Mustafa Palancıoğlu’na ve yönetimine teşekkür ediyorum" dedi.
İstanbul Kadınlar Federasyon Kupası’nda eşleşmeler belirlendi Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi takımlarının katılımıyla düzenlenecek Halkbank Kadınlar Federasyon Kupası 2026’nın kura çekimi Turkcell Basketbol Gelişim Merkezi’nde gerçekleştirildi. Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) yöneticileri ve Halkbank Kadınlar Federasyon Kupası’nda mücadele edecek Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi takımlarının temsilcileri kura çekiminde yer aldı. Ali Türkmen: "Kadın basketboluna verilen her destek çok kıymetli" Açılış konuşmasını gerçekleştiren TBF Yönetim Kurulu Üyesi Ali Türkmen, "Yalova’da gerçekleştirilen operasyon sırasında şehit olan kahraman polislerimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralanan güvenlik güçlerimize acil şifalar diliyorum. Halkbank Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi’nde ligin ilk yarısında gösterdikleri performansla bu kupada mücadele etmeye hak kazanan ekiplerin, sahada ortaya koyacakları mücadeleyle kadın basketbolunun gelişimini bir kez daha gözler önüne sereceklerine inanıyorum. Bu organizasyonda yer almaya hak kazanan takımları tebrik ediyor ve şimdiden başarılar diliyorum" dedi. TKBL Yönetmeni Ozan Yıkılmaz ise yaptığı konuşmada "Halkbank Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi’nin ilk yarısını puan tablosunda ilk sekiz içinde bitiren takımlarımızın karşı karşıya geleceği Halkbank Kadınlar Federasyon Kupası’na katılmaya hak kazanan tüm kulüplerimizi tebrik ederim. Tüm takımlarımıza hem kupada hem de ligin devamında başarılı bir sezon geçirmelerini temenni ederim" ifadelerine yer verdi. Gerçekleştirilen kura çekimi sonucunda oluşan eşleşmeler şu şekilde: Çeyrek Final Eşleşmeleri Yalova VİP - Zorlu Koleji Samsun Basketbol Kırklareli Belediyesi Kırklareli Fen Bilimleri - Mersin Gençlerbirliği İstanbul Gençlik Spor - Seçil Kauçuk Mersin Basketball Fenerbahçe Gelişim - Turgutlu Belediyespor Dörtlü Final Eşleşmeleri (Yalova VİP/Zorlu Koleji Samsun Basketbol galibi) - (Fenerbahçe Gelişim/Turgutlu Belediyespor galibi) (Kırklareli Belediyesi Kırklareli Fen Bilimleri/Mersin Gençlerbirliği galibi) - (İstanbul Gençlik Spor/Seçil Kauçuk Mersin Basketball galibi) Halkbank Kadınlar Federasyon Kupası, 20-21 Ocak tarihlerinde tek maç üzerinden gerçekleşecek çeyrek final müsabakalarının ardından, 23-25 Ocak tarihlerinde Turkcell Basketbol Gelişim Merkezi’nde gerçekleşecek Dörtlü Final organizasyonuyla sahibini bulacak.