SAĞLIK - 04 Ağustos 2021 Çarşamba 10:29

Azeri genç kız doktorlar sayesinde hayata yeniden adım attı

A
A
A
Azeri genç kız doktorlar sayesinde hayata yeniden adım attı

Azerbaycan'da geçirdiği trafik kazasında boynunun kırılması sonucunda felç kalan 17 yaşındaki Nazrin Aliyeva, Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezinde gördüğü tedavi sonrasında hayata yeniden adım attı.

Azerbaycan’da iki yıl önce geçirdiği trafik kazası sonrası boynu kırılan ve boynundan aşağısını kımıldatamayan 17 yaşındaki Nazrin Aliyeva, kazanın ardından hareket kabiliyetini neredeyse kaybetti.

17 yaşındaki talihsiz genç kız kaza sonrasında ameliyat olduktan sonra hareket kabiliyetini arttırabilmek için birçok hastanede tedavi görse de istediği noktaya ve motivasyona ulaşamadı.

Ailesinin ve kendisinin araştırmalarının sonucunda Eskişehir’de hizmet veren Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’ni bulan aile bir ay önce Eskişehir’e gelip tedaviye başladı.

Bir aylık tedavi süreci sonucunda Nazrin Aliyeva, bazı hareketlerini geri kazandı. Diğer gittiği hastanelerden farklı bir ortamla karşılaştığını ifade eden Azerbaycanlı aile, kızlarının hareket gelişimi ile ilgili yarınlar için daha umutlu olduğunu dile getirdi.

“Burayı kendi ülkemden ayırt edemiyorum”

Geçirdiği kaza sonucunda neler yaşadığından bahseden Nazrin Aliyeva, birçok hastanede fizik tedavi gördüğünü ama aralarında en iyisinin Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi olduğunu dile getirdi. Bu olumlu farkın nedeninin ise hastane personelinin aile gibi olmasına bağlarken diğer tedavi merkezlerinden daha çok motive olduğunun ise altını çizdi. Verilen hizmet hakkında Nazrin Aliyeva, “İki yıl önce trafik kazasında boynum kırıldı. Birçok yerde tedavi gördüm ama en çok etkisini gördüğüm yer Fizyomer. Fizyomer’in tedavisini ve en çok da motivasyonunu çok sevdim. Tedavide motivasyon çok önemli diye düşünüyorum. Çünkü insan üzgünken hiçbir tedaviyi yapamıyor diye düşünüyorum. İlk başlarda benim boynumdan aşağısı kıpırdamıyordu şimdi ise oturma dengem, ayakta kalma sürem gibi değerler daha da iyileşti. Burada doktorum Türkan hoca başta olmak üzere, fizyoterapistlerim Hüseyin hoca, İbrahim hoca, Canan hoca ve Görkem hocaya çok teşekkür ederim. İyileşmemde bana yardım ettiklerini düşünüyorum. Ailem gibi hissettim, çok samimiler. Burayı kendi ülkemden ayırt edemiyorum, burayı kendi evim gibi biliyorum” dedi.

“Faydasını gördük daha çok kalmaya karar verdik”

Kızı gibi babası Habil Aliyev de doktorların ve sağlık çalışanlarının özverisine dikkat çekerken, süreci anlattı. Bir ayda çok yol kat ettiklerini söyleyen baba Habil Aliyev, mutluluğunu şu sözlerle dile getirdi:
“Biz Azerbaycan Bakü’den geldik. Trafik kazası geçirdik. Biz buranın faydasını gördüğümüz için daha çok kalmaya karar verdik. Tedaviler iyi gidiyor, sağ olsun yönetim, fizyoterapistler herkes çok iyi hepsine çok teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun. Oturmasında fark var, göğsünü tutabiliyor, kendisi yemek yiyor. Fark çok fazla, şükürler olsun, umudumuz daha fazla.”

Azeri genç kız doktorlar sayesinde hayata yeniden adım attı

“Kendi dilimizle kendi insanımız gibi”

Fizyomer Terapia Kurucusu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Türkan Tünerir ise 17 yaşındaki Nazrin Aliyeva’nın kaydettiği gelişimleri aktardı. Uzmanı Dr. Türkan Tünerir, Azerbaycan vatandaşı olan aileyi kendilerinden biri olarak gördüklerini belirterek, çok güzel bir uyum sağladıklarını ifade etti. Fizyomer Terapia Kurucusu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Türkan Tünerir, “Nazrin’in tedavisinin ikinci ayındayız. Daha önce geldiğinde Servikal 5 ve 6’daki kırık nedeniyle trafik kazası sonrası her iki kol ve bacağında felç durumu mevcuttu. Daha önce altı ay fizik tedavi ve rehabilitasyon görmesine rağmen motivasyonu iyi değildi ve kendisini umutsuz hissediyordu. Ama Fizyomer’de ona motivasyon ve iyileşebileceği duygusunu açıkladık. Tedavisine başladık. Kendileri Azerbaycan’dan, kardeş ülkeden geldiler. Biz kendilerini bizim ülkemizden bir vatandaş gibi görüyoruz, bizim misafirimiz onlar. Nazrin ellerini çok iyi kullanmaya başladı, oturma dengesi düzeldi. Dik oturabiliyor, destekli olarak ayakta durmaya başladı. Ayakta durma süresi gitgide uzuyor. Çok güzel bir uyum sağladık. Onlar da bir aylık tedavi sürecini ikinci aya uzattılar. En büyük amacımız Nazrin’in yürümesini görmek” diye konuştu.

Bahadır Turgut - Ali Furkan Çetiner
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Geçmiş ve gelecek ehramda buluşuyor Erzurum ve çevresinde kadınların örtü olarak kullandığı ehram, büyük ölçüde terkedilmesine rağmen moda dünyasına farklı tasarımlarla girmesi için özel çalışmalar yapılıyor. Erzurum’daki bir çok atölyede koyun yününden elde edilen ipliklerin dokunmasıyla elde edilen ehram kumaşıyla giyimden süs eşyalarına, tablolardan yastıklara daha onlarca ürün ortaya çıkarılıyor. Erzurum, Bayburt, Erzincan, Elazığ, Ağrı, Van, Malatya ve Kayseri gibi daha bir çok ilde ehram, ince eğrilmiş koyun yününden yapılan çok zahmetli aşamalardan geçerek düz yüzeyli mekikli dokuma ile elde edilen kadın dış giysisinin adı olarak özetleniyor. Yazılı kaynaklarda ehramın ilk ne zaman dokunmaya ve kullanılmaya başlandığına ilişkin kesin bilgiye ulaşılamamakla birlikte bugünkü şekliyle 1850’li yıllardan beri kullanıldığı belirtiliyor. "Kısır koyun ve koç yününden ehram olmaz" Ehram için koyunun 6-7 aylarında kırkılan yünü kullanılıyor. Bölge halkı bu yünün tellerinin uzun olduğuna, yağmurda çekmeyeceğine; kısır koyun ve koç yününden ehram olmayacağına inanıyor. Ehramın değeri ipin inceliği ile doğru orantılı olarak değerlendiriliyor. Ehramda genellikle kahverengi, siyah, krem gibi yünün doğal renkleri kullanılıyor, renkli iplerle ehram üzerine dokuma esnasında ya da sonradan elle nakış işleniyor. Yazın ve kışın yaygın olarak kullanılıyor. Yazın açık renk kışın koyu renk tercih ediliyor. Doğal yün oluşu nedeniyle özellikle kışın örtünmeyle beraber, ısınma avantajı da sağlıyor. Koyun yününden yapılan ve kimyasal madde içermeyen sağlıklı olması yönüyle tercih edilen el emeği olan bu kıymetli kumaş günümüzde kadın/erkek giysisi ve aksesuarlarına(kadın el çantası/cüzdan, dizlik, erkek yelekleri, kravat, kemer, anahtarlık, magnet) varana dek yapılmakta olup geleneksel ehram kullanımından modern kullanıma adapte edildi.
Rize Rize’nin denizi gören zirvesinde kar keyfi Rize’de şehir merkezine yakınlığı, deniz manzarası ve kristal kar kalitesiyle dikkat çeken Handüzü Yaylası, kurulan yeni kayak pisti ile kış sporları ve eğlencenin yeni adresi oldu. Rize’nin Güneysu ilçesine bağlı, şehir merkezine olan yakınlığıyla dikkat çeken Handüzü Yaylası, bu kış yoğun kar yağışıyla birlikte kış turizminin yeni cazibe merkezlerinden biri haline geldi. Bin 800 rakımdaki yayla, hem kolay ulaşımı hem de zirveden denizin görülebildiği eşsiz manzarasıyla ziyaretçilerine farklı bir deneyim sunuyor. Karla kaplanan yaylada her yaştan vatandaş keyifli anlar yaşarken, özellikle kar kalitesinin yüksek olması kış sporlarına ilgi duyanların dikkatini çekiyor. Daha önce hiç bu kadar kar yağışına şahit olmadığını o nedenle de karın tadını çıkardıklarını dile getiren Safiye Mak "Özlemişiz karı. O nedenle şuan çok eğlenceli vakitler geçiriyoruz. Bu yıl ilk kez şahit oldum bu kadar fazla kar yağdığına. Normalde alışkın olmadığım bir ortam aslında. Günlerimiz güzel geçiyor" ifadelerini kullandı. Her yaştan insanın Handüzü Yaylası’nda keyifli vakit geçirdiğine değinen Gizem Yağız "Gerçekten çok eğlenceli vakit geçiriyoruz. Geçen yıl daha erken yağmıştı kar ama bu yıl biraz geç geldi. Güzel bir pist açmışlar burada. Çok mutlu olduk. Her yaştan insan burada eğlenebiliyor. Herkes çok güzel vakit geçiriyor" dedi. Aslında bir su sporu olan Flyboard Dünya Şampiyonu olan fakat kış sporlarını da denemek istediği için Rize’nin Güneysu ilçesine bağlı Handüzü Yaylası’na gelen Kahraman Aktaş ise "Yaz sporlarından sonra kış sporlarını da denemek istedik ve Handüzü Yaylası’na geldik. Rakımımız bin 800 şuan ve ben tek olduğunu düşündüğüm bir noktadayım. Deniz manzarasına karşı snowboard ile kar sporları yapıyorum. Bunun yanında kar motorları ile turlar atıyoruz. Güneysu’daki kar tahminimce kristal. Bu da dünyada nadir bulunan kar kalitesinden bir tanesi. Şunu söyleyebilirim snowboard yapanların tercih ettiği tek kar. Diğer karlar yapıştığı için tercih edilmiyor. Handüzü Yaylası bence Türkiye’de 1 numara olacak" ifadelerini kullandı. Rusya’dan Handüzü Yaylası’na snowboard yapmak için geldi Bölgeye Rusya’dan gelerek kar sporları için Handüzü Yaylası’nı tercih eden Kristina Timonova da "Bu manzarada bir yeri dünyada hiçbir yerde bulamadım. Serbest snowboard yaptığım için burayı ayrıca seviyorum. Şuanda buraya gelmek için Batum Havalimanı’nı kullanıyoruz. Eğer Rize’ye Rusya’dan direk uçuşlar olursa burada turizm yüzde 100 artar" şeklinde konuştu. Bölgede turizmcilik yapan Cihan Tüylüoğlu ise Handüzü Yaylası’nın en güzel özelliğinin denizi gören bir kış sporları merkezi olması olduğunu dile getirerek "Geçtiğimiz yıl kar 18 Ekim’de yağmıştı ancak bu yıl biraz geldi ama çok güzel geldi. Görünüşe göre de çok güzel kar yağışları olacak. Handüzü Yaylası güzel bir kış sporları merkezi olma yolunda ilerliyor. En büyük özelliği buranın denizi görmesidir. O nedenle de tektir. Burası Türkiye’de denizi tek gören spor merkezi diyebiliriz" dedi.
İstanbul Yurtta hava durumu Ülke genelinde parçalı, yer yer çok bulutlu, Güney ve İç Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz ile İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bilecik, Kırklareli’nin kıyı kesimleri ve Balıkesir’in kuzey kesimlerinin aralıklı yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, Batı Akdeniz ile Güney Ege kıyılarında yer yer gök gürültülü sağanak, Batı ve Orta Karadeniz’in iç kesimlerinin yüksekleri, İç Anadolu’nun kuzey ve doğusunun yükseklerinde karla karışık yağmur ve yer yer kar şeklinde olması bekleniyor. Yağışların, Antalya çevreleri ile Muğla’nın kıyı kesimlerinde yer yer kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde kuzey, iç ve doğu kesimlerde buzlanma ve don ile birlikte pus ve yer yer sis bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan tahminlere göre, hava sıcaklıkları ülke genelinde mevsim normalleri civarında seyredeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın ise genellikle güney yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmurlu, akşam saatlerinden sonra kuzeydoğusunun yüksekleri karla karışık yağmur ve kar yağışlı 9 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı 12 İzmir: Parçalı ve çok bulutlu, güney kesimleri yer yer sağanak yağışlı 15 Bursa: Parçalı ve çok bulutlu 14 Adana: Parçalı ve çok bulutlu 17 Antalya: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların yer yer kuvvetli olması bekleniyor. 16 Samsun: Parçalı ve çok bulutlu 14 Trabzon: Parçalı ve çok bulutlu 15 Erzurum: Parçalı bulutlu 5 Diyarbakır: Parçalı ve az bulutlu 12
Gümüşhane Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden kaçanlar Torul’un zirvelerinde buluştu Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden ve boğucu havasından uzaklaşmak isteyen 22 doğasever, bu hafta Torul ilçesinin karlar altındaki eşsiz coğrafyasında bir araya geldi. Pamuk tarlasını andıran orman yollarında gerçekleştirilen yürüyüş, katılımcılara hem fiziksel hem de zihinsel bir arınma imkanı sundu. Yürüyüş, Torul ilçesine bağlı Tokçam köyü Merkez Mahalle’de bin 481 metre rakımda başladı. Sporcular Yanıklık Sırtı, Sel Gediği, Mandızlı Sırtı ve Hanzarosman Sırtı gibi kritik noktaları aşarak ilerledi. Kar diz boyu, manzara on numara Kar kalınlığının yer yer diz boyuna ulaştığı parkurda, Torul ve Kürtün baraj göllerinin panoramik manzaraları yürüyüşe eşlik etti. Bin 668 metre yüksekliğe kadar tırmanan ekip, 12 kilometrelik rotayı bin 94 metre rakımdaki Yurt köyünde başarıyla tamamladı. Kristalize kar taneleri eşliğinde ilerleyen ekip orman içindeki yatay geçişlerde çam ağaçlarının üzerine çöken kar yükününün oluşturduğu masalsı görüntüleri bol bol fotoğrafladı. Yurt köyüne ulaşan sporcuların yorgunluğunu köy sakinlerinden İrfan Aydın’ın ikramı bitirdi. Aydın’ın evindeki sıcak sobanın etrafında toplanan ekip, demlenen çaylar eşliğinde haftanın stresini, günün yorgunluğunu geride bıraktı. Psikolojik sağlık için ’Doğa’ reçetesi Yürüyüşe katılan Psikolojik Danışman Zeliha Fatma Aykın, doğada vakit geçirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış faydalarına dikkat çekerek, "Bugün Tokçam köyünden Yurt köyüne yürüdük. Harika manzarasıyla aslında kışa bir "merhaba" dedik. Kar yer yer diz boyuydu, bazı yerlerde de tozak şeklindeydi. Çok tatlı bir etkinlikti. Yeni gelen arkadaşlarımız da oldu. Onlara hem doğayı sevdirdik hem de doğa yürüyüşleri için katkıda bulunmaları adına bir nevi motive ettik diyebiliriz. Doğada, özellikle ormanlık alanda yapılan yürüyüşlerin depresyon ve anksiyete üzerindeki olumlu etkileri dünya genelinde yapılan çalışmalarla destekleniyor. Bugün burada sadece fiziksel bir aktivite yapmadık, aynı zamanda kışa ’merhaba’ diyerek ruhumuzu dinlendirdik. Tüm vatandaşlarımıza ’Doğada iziniz olsun’ diyerek bu deneyimi yaşamalarını öneriyorum" ifadelerini kullandı. GÜDAK Başkanı Mustafa Akbulut ise daha önce bahar ve sonbahar mevsiminde yürüdükleri parkuru kış mevsiminde ilk kez deneyimlediklerini belirterek, "Muhteşem bir kar parkuru yürüdük. Ormanlar, çam ağaçları yağan karla süslenmiş. Doğanın her güzelliğini gördük. Hava bazen rüzgarlıydı, bazen güneşli. Sona doğru biraz soğuk oldu ama çok güzeldi. Her mevsimde bu doğayı biz devamlı yürüyoruz. İlk defa kış mevsiminde burayı yürüdük. Gerçekten harika bir manzara vardı. Hafta sonunu evinde ya da kahve köşelerinde geçiren hemşehrilerimizi dağlara, temiz havaya, bu doğal güzellikleri görmeye davet ediyoruz" dedi.