POLİTİKA - 12 Ağustos 2019 Pazartesi 10:35

Bakan Akar: 'B ve C planlarımız hazır'

A
A
A
Bakan Akar: 'B ve C planlarımız hazır'

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD ile müşterek harekat merkezinin önümüzdeki günlerde kurulacağını belirterek, "B ve C planlarımız hazır, kendi faaliyetlerimiz olacak. Koridorun derinliği 30-40 kilometre olmalı, bu konuda adımın atılacağını tahmin ediyoruz" dedi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Suriye'nin kuzeyinde oluşturulacak Güvenli Bölge konusunda ABD ile varılan mutabakat kapsamında müşterek harekat merkezinin kısa süre içinde açılacağını belirterek, "Bu müşterek harekat merkezi kurulduktan sonra müttefiklik ve stratejik ortaklık ruhuna uygun bir şekilde ilerlemeyi ve ABD'li müttefiklerimizle beraber hareket etmek arzusuyla bunları söylüyoruz. Ama diğer taraftan da ister 'B', ister 'C planı' deyin eğer bunlar yürümezse kendi başımıza yapacağımız faaliyetlerimiz de hareketlerimiz de olacaktır" dedi.

Milli Savunma Bakanı Akar, TRT Haber'de yayımlanan özel röportajda gündeme ilişkin soruları cevapladı.
Beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve TSK'nın komuta kademesi ile KKTC'de gerçekleştirdiği temaslara ilişkin soru üzerine Bakan Akar, şu cevabı verdi: 

"Kıbrıs, bizler için bir milli davadır. Biz Kıbrıslı kardeşlerimizle kader birliği içinde olduğumuzun bilincindeyiz. Kıbrıslı kardeşlerimizin siyasal eşitliği, güvenliği konularında çok duyarlı olduğumuzu, bu konuda hiçbir şekilde taviz verilmeyeceğini, bunun vazgeçilmez bir konu olduğunu ifade ettik. Görüşmelerin barışçıl yol ve yöntemlerle gerçekleşmesini, çözümlerin uluslararası hukuka uygun şekilde gerçekleşmesini dilediğimizi, temenni ettiğimizi de vurguladık. Biz burada herhangi bir şekilde bir çözümle alakalı çalışma metodu dayatmıyor, herhangi bir metodu da dışlamıyoruz. Ancak sırf müzakere yapmak için müzakere yapmanın da taraflara bir yararının olmadığını da dile getirdik." 

Türkiye'nin garantör devletlerden biri olduğunu anımsatan Akar, "Türkiye'nin garanti ve ittifak anlaşmaları çerçevesinde önemli hak ve sorumluluklarının olduğunu herkesin bilmesi lazım. Bu hak ve sorumluluklarımızı bugüne kadar olduğu gibi aksaksız ve eksiksiz yerine getirmeye devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu konuda bize ne düşüyorsa bunları bugüne kadar yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Bugüne kadar Kıbrıslı kardeşlerimizin yanında olduk, bundan sonra da aynı şekilde yanlarında olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu. 

"Doğu Akdeniz'de giderek artan enerji gerilimi olduğu ve bunun nasıl aşılacağı"nın sorulması üzerin Akar, "Türkiye'nin ve KKTC'nin içinde olmadığı hiçbir kararın ve çözümün yaşama şansı olmadığını söylüyoruz. Bizim hiçbir oldubittiye müsaade etmeyeceğimizi herkesin bilmesi lazım. Hakkımızı, hukukumuzu gasbederek yeni birtakım oluşumları gerçekleştirmeye çalışacak girişimlerin başarı şansı olmadığını başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bizler devamlı suretle söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Bununla ilgili atılması gereken ne adım varsa bunlar için de Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve TSK'nın hazır olduğunu herkesin bilmesini istiyoruz" ifadesini kullandı. 

Akar, sorunların uluslararası hukuka uygun şekilde çözülmesi ve ilişkilerin iyi komşuluk ilişkileri içinde devam etmesinin önemine de değindi. 

Barışçıl yöntemlere verilen önemin en güzel örneğinin önce Atina'da sonra da Ankara'da Türkiye ve Yunanistan heyetleri arasında yapılan toplantı ile gösterildiğini vurgulayan Akar, "Biz bu toplantıların devamından yanayız. Dolayısıyla Ege'deki, Doğu Akdeniz'deki, Kıbrıs'taki bütün konularımızı karşılıklı konuşmak ve görüşmek suretiyle görüşmekten yanayız" diye konuştu.

Güvenli Bölge
Suriye'nin kuzeyinde Güvenli Bölge oluşturulması konusunda ABD ile oluşturulan mutabakatın çerçevesi sorulan Bakan Akar, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ve ABD Savunma Bakanı Mark Esper ile görüştüklerini hatırlatarak, "En son da bu konuda bizim tahammülümüzün kalmadığını, görüşmelerin çok uzadığını, Türkiye'nin güvenlik endişelerinin arttığını, buna göz yumamayacağımızı, eğer isterlerse birlikte bazı tedbirler almamız gerektiğini, değilse Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, TSK'nın daha önceki örneklerde olduğu gibi gerekli tedbirleri alma niyetinde olduğunu görüştük" diye konuştu. 

Bunun ardından ABD'nin askeri bir heyeti Türkiye'ye gönderdiğini ve 5-7 Ağustos'ta yapılan görüşmelerde belirli aşamalar katedildiğini belirten Akar şunları kaydetti: "İyi bir başlangıç olduğunu değerlendiriyoruz. Niyetimizi, endişelerimizi, taleplerimizi ortaya koyduk onlar da görüşlerini bize söylediler. Bununla alakalı geldiğimiz nokta, YPG'nin güvenli bölgeden çıkarılmasını, ağır silahlarının toplanmasını dile getirdik. Hava sahasının kontrol ve koordinasyonu, istihbarat değişimi önemli bir konu. Bu konularda da belli noktalarda anlaşmaya, mutabakata varıldı." 

Teröristlerden arındırılacak bölgelere, evlerini terk etmek zorunda bırakılan ve Türkiye'de ikamet eden Suriyelilerin güvenli ve huzur içinde dönmelerini de konuştuklarını dile getiren Akar bunda da büyük ölçüde mutabakat sağlandığını bildirdi. Akar, "Önümüzdeki günlerde çok kısa bir süre sonra müşterek bir harekat merkezinin kurulması ve bu müşterek harekat merkezinin çalışmasıyla bu bahsettiğim aşamaların o merkezdeki ayrıntılı çalışmalarla arazide yerini bulmasını gündeme getirdik. Bu çalışma önümüzdeki günlerde başlayacak" ifadelerini kullandı.

"Gecikmeye tahammülümüz yok"
Konuya ilişkin bir zaman kısıtlamasının olup olmadığı sorulan Akar, "Bazı süreler koyduk. Çünkü daha önceki tecrübelerimizden, bazı gecikmelerin olduğunu, bazı işlerin sürüncemede kaldığını gördük. Bunları yaşamayı kabul edemeyeceğimizi, bunlara tahammülümüzün olmadığını, ne yapacaksak bir program dahilinde yapmamız gerektiğini kendilerine ifade ettik" değerlendirmesini yaptı. 

"Ne kadar bir süre" sorusu üzerine Akar, "Önümüzdeki günlerde müşterek harekat merkezinin açılmasıyla diğer faaliyetler de gerçekleştirilecek. En son söyleyeceğimizi de en başında söyledik. Bu bölgede, ülkemizin güneyinde bir terör koridoru kurulmasına asla izin vermeyeceğimizi açık ve net ortaya koyduk. Bununla ilgili yapılması gereken ne varsa, alınması gereken ne tedbir varsa bunları da almaya kararlı olduğumuzu muhataplarımıza açık bir şekilde ilettik" cevabını verdi. 

Güvenli bölgenin derinliğine ilişkin bir mutabakatın sağlanıp sağlanmadığı sorulan Akar, her ortamda 30-40 kilometrelik bir derinlik gerektiğini ilettiklerini belirtti. Bu mesafenin ABD Başkanı Donald Trump tarafından da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a telefon görüşmesinde ifade edildiğini hatırlatan Akar, şunları söyledi: 

"Bu konuda önümüzdeki günlerde de yeni birtakım adımlar atılacağını değerlendiriyoruz. Burada hava sahasının kontrolü ve koordinasyonu çok önemli. Orada da epey ilerleme kaydedildi. Bu müşterek harekat merkezi kurulduktan sonra müttefiklik ve stratejik ortaklık ruhuna uygun bir şekilde ilerlemeyi ve ABD'li müttefiklerimizle beraber hareket etmek arzusuyla bunları söylüyoruz. Ama diğer taraftan da ister 'B', ister 'C planı' deyin eğer bunlar yürümezse kendi başımıza yapacağımız faaliyetlerimiz de hareketlerimiz de olacaktır."

"Bir şekilde aksilik çıktığında..."
"ABD, Türkiye'yi oyalamak için böyle bir anlaşma yaptı" şeklindeki görüşler hatırlatılarak, "ABD'nin samimiyetine inanıyor musunuz" sorusu üzerine Akar, şu karşılığı verdi: 

"Samimiyet subjektif bir olay. Biz bunun yerine çok somut, şu anda sizlerle paylaşamayacağım hedefler koyduk, zamanla ilgili kontrol noktaları belirledik. Bunlara uyulduğu sürece birlikteliğimiz, beraberliğimiz iş birliğimiz memnuniyetle devam edecektir. Eğer bunlarda uyumsuzluk olduğu takdirde beklemeye tahammülümüzün olmadığını kendilerine tekrar tekrar söyledik. Eğer böyle bir şey olmazsa o zaman tek başına hareket etme inisiyatifimizi kullanma hakkımızın doğacağını, bu konuda da hiçbir tereddütümüzün olmadığını dile getirmiş bulunuyoruz. Temennimiz, müttefikimiz olan ABD'nin yaptıkları konuşmalar, verdikleri sözler çerçevesinde doğal bir şekilde bu sürecin ilerlemesine gayret göstereceklerine inanıyoruz. Ama herhangi bir şekilde aksilik çıktığında bu işin tarafımızdan devam ettirileceğini, kendi planımızı uygulamaya koyacağımızı da söyledik. Önemli bir konu olarak da muhatabımız olan askeri heyetin başkanına da PKK'dan hiçbir farkı olmayan YPG'ye özellikle silah ve mühimmat desteklerinin sonlandırılmasının acilen gerekli, zorunlu olduğunu, müttefiklik, stratejik ortaklık adına bunun şart olduğunu da açık ve net söyledik. Tedbir almalarını bekliyoruz."

"Saldırılara misliyle mukabele edeceğimizi dile getirdik"
İdlib'de Rusya Federasyonu destekli rejimin havadan, karadan "acımasız ve ahlak dışı" saldırılarını sürdürdüğünü ifade eden Akar, hazirandan itibaren 400 civarında masum insanın hayatını kaybettiğini söyledi.
Akar, sözlerine şöyle devam etti: 

"Zaman zaman bizim oradaki 12 gözlem noktamıza da bazı saldırılar oluyor. Bunu da biz çok açık bir şekilde ifade ettik Rusya nezdinde. Burada yapılan saldırılara karşı misliyle mukabele ettiğimizi, edeceğimizi açık bir dille dile getirdik. Onlar da bunun kaza ile olduğunu izah etmeye çalışıyorlar." 

Bakan Akar, bölgedeki hayatın normalleşmesini sağlamak amacıyla gerekli tedbirlerin alınması konusunda Rusya ile temasları sürdürdüklerini kaydetti.

Terörle mücadele
FETÖ ile mücadele konusundaki soru üzerine Bakan Akar, "Yeni bilgiler, belgeler, veriler çıktıkça, istihbarat örgütlerimizden, adli makamlar tarafından bilgiler geldikçe bu mücadele devam ediyor. Bu konuda TSK son derece hassas ve dikkatli bir şekilde, büyük bir ciddiyetle bu mücadeleyi sürdürmektedir. Bununla ilgili yapılması gerekenler tereddütsüz yapılmaktadır. 15 Temmuz'dan bugüne kadar 17 bin 499 kişi TSK'dan ihraç edildi. Bunların dışında da 6 bin 353 personelle ilgili işlemler devam etmektedir" diye konuştu. Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkin, caydırıcı ve saygın statüsünü devam ettirdiğini vurgulayan Akar, "Bu hainler içimizden temizlendikçe güçleniyoruz." diye konuştu. 

Terör örgütü PKK ile yapılan mücadelede gelinen noktanın sorulması üzerine Akar, geçen yıl terörle mücadele operasyonlarının daha da arttığını belirtti. Bu kapsamda küçük operasyonlar hariç orta ve büyük çaplı 105 operasyon yapıldığını kaydeden Akar, "Hava harekatlarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Hava harekatlarını ele aldığımızda Kıbrıs Harekatı sırasında 211 hava harekatı yapıldı. Bizim son dönemdeki iç güvenlik harekatlarında ise 476... Dolayısıyla bu konudaki kararlılığımızı açıkça ortaya koyduk" şeklinde konuştu. 

Teröristleri inlerinde etkisiz hale getirmeyi amaçladıklarını ifade eden Akar, başta Irak olmak üzere tüm komşuların toprak bütünlüğüne saygılı olduklarını da vurguladı. Akar, teröristlerin inlerine tek tek gireceklerini kaydederek "Terörle mücadele konusundaki kararlılığımız terör örgütünün sözde yöneticileri tarafından anlaşıldı ama biz alttakilerin de gerçekleri görmesini bekliyoruz" dedi. 

Akar, Türk milletini terör belasından kurtarmaya kararlı olduklarını vurguladı.

S-400 tedariki
Rusya'dan S-400 tedarikine ilişkin soru üzerine, Akar, birinci filonun birinci bataryasının teslimatının tamamlandığını hatırlattı. "Ağustos-eylül ayında ikinci bataryanın intikali söz konusu" diyen Akar, "Bir taraftan kurulum, diğer taraftan eğitimlerle aralık ayının sonunda ilk harekat yeteneği dediğimiz hususlar ve daha sonra tam harekat yeteneği dediğimiz hususlar Nisan 2020 için planlanmış durumda. Bunlar gerçekleşecek. Bunlar adım adım ilerliyor." diye konuştu. 

Akar, yer seçimi, teşkilat ve kurulum faaliyetlerinin devam ettiğini belirttiği Patriot konusundaki görüşmelerin de ABD'lilerle sürdüğü bilgisini paylaştı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Dere ıslahı ve su güvenliği sağlayacak ‘Büyük Su Projesi’ başladı Sel taşkınlarına ve doğal afetlere karşı çözüm bulmak adına önemli bir proje olan ve DSİ tarafından yapılan “Büyük Su Projesi”nde çalışmalar başladı. Hacılar Belediyesi, ilçe için öneme sahip olan dere ıslahı ve su güvenliği projesinde yapım çalışmaları devam ediyor. Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından, yaklaşık 200 milyon TL’lik bir yatırımla ilçedeki tüm derelerin ıslah edilerek taşkın su kanallarının oluşturulması için çalışmaların hızla devam ettiğini belirtti. Özdoğan, yaptığı açıklamada, "Dere ıslahı ve su güvenliği bizim için önemli ve üzerinde sıklıkla durduğumuz, çalıştığımız konulardan birisiydi. Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğümüz tarafından, Beğendik Mahallesi Gizem Sokak’ta geçtiğimiz yıl yapımı tamamlanan, Güney istikametine doğru 700 metrelik bir kanal yapılmıştı. Yine bu kanalın devamında güney istikametinde yaklaşık 2 km’lik bir kısmın yapımına devam ediliyor. Aksu Deresi’nin memba kısmında 1.869 metre çift taraflı beton ağırlıklı taşkın kontrol kanalı ve 11 adet menfez, mansap kısmında 595 metre çift taraflı beton ağırlıklı taşkın kontrol kanalı ve 3 adet menfez, Lara Deresi’ne 74 metre çift taraflı beton ağırlıklı taşkın kontrol kanalı ve duvar üstlerine pano panel tel çit yapılacak" dedi. Aksu Deresi ve Lara Deresi’nin Hacılar ilçesi içerisinden Erciyes’in eteklerinden inerek Beğendik Bağları, Organize Sanayi Bölgesi’nin güneyinden geçerek Boğaz köprüye ulaştığını ifade eden Başkan Özdoğan, “Bu bütün çalışmalar, ilave projelerle birlikte 3 kilometrelik bir taşkın koruma kanalını 2024 yılında tamamlamış olacağız. Böylelikle küresel iklimdeki değişiklikler, meydana gelebilecek sel baskınları ve ani yağışlarında vatandaşımızın herhangi bir can ve mal kaybına uğramasını engellemiş olacağız” dedi.
Sivas "Babam çekirdeğinden büyüttü" dediği ağaca öyle bir not astı ki gören 2 kez düşündü Sivas’ta bir esnaf, baba yadigârı ağacı korumak için ilginç bir yönteme başvurdu. Meyvelerini alırken vatandaşların zarar vermesinin önüne geçmek isteyen esnaf, ağacın dalına ilginç bir not astı. Sivas’ta Çarşıbaşı Mahallesi’nde bir esnafın beton binalar arasında yetiştirdiği kayısı ağacı, görenlerin ilgisini çekiyor. Yaklaşık 13 yıl önce meyve çekirdeğinden ekilip taşıma suyu ile büyütülen kayısı ağacının meyveleri için zarar görmeye başladı. Dallarındaki meyveleri alırken ağaca zarar verildiğini gören esnaf Mesut Gülle, ağacın zarar görmesini engellemek için ilginç bir yönteme başvurdu. Ağacı ilaçlatan Gülle, yazdığı notta, "Ey iman edenler, dokunmayın çok fenayım. Bakımlarımı yeni yaptırdım. Ben sizin saçınızı sakalınızı yolmuyorsam bir zahmet siz de bana dokunmayın" ifadelerine yer verdi. "Babamızın yadigârı ağaca sahip çıkmaya çalışıyoruz" Yaz geldiğinde vatandaşların hem bu ağacın meyvesinden hem de gölgesinden yararlandığını söyleyen Mesut Gülle, “Bu çevrede hiç ağaç yok. Babam bu kayısı ağacını çekirdekten büyüttü. Çevrede su bile yok, bu ağaca su taşıdı. Biz de babamızın yadigârı ağaca sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bu ağaca yazıyı asmamızın sebebi de insanların ağaca zarar vermesi. Meyve yemek adına ağacın dallarını kopartıyorlar. Bu durumun önüne geçmek için kendimizce bir önlem almak istedik ve ‘Ey iman edenler, dokunmayın çok fenayım. Bakımlarımı yeni yaptırdım. Ben sizin saçınızı sakalınızı yolmuyorsam bir zahmet siz de bana dokunmayın’ yazısını yazarak aslında ağacı dillendirdik” dedi. “Yazıyı görüp kıranlar da oluyor” Yazıyı görenlerin şaşırdığını ifade eden Gülle, “Tebrik edenler de var, yazıyı okuduğu halde gelip ağacın dalını kıranlar da var. Her mevsim geçişlerinde ağacın soğuktan etkilenmemesi için ağacı tamamen naylonla kapatıp tedbir alıyoruz. Ağaca özen gösteriyoruz ama insanlar biraz duyarsız. Çevrede hiç ağaç yok ve burada kısıtlı bir alan var. Yaz aylarında bu ağacın gölgesinde insanlar oturuyor, dinleniyor. Fakat meyve yemek adına ağaca çok zarar veren var” şeklinde konuştu.
Kütahya Kütahya’da 2022, 2023 ve 2024 yılı hırsızlık olay sayıları açıklandı İl Emniyet Müdürlüğü 2022, 2023 ve 2024 yıllarında il merkezi hırsızlık olay sayılarını açıkladı. Yapılan açıklamaya göre, 2022 yılında il merkezinde, açıktan hırsızlık 92, evden hırsızlık 108, işyerinden ve kurumdan hırsızlık 82, motosiklet hırsızlığı 44, oto hırsızlığı 11, otodan hırsızlık 43 ve diğer hırsızlıklar 47 olmak üzere toplam 427 olay meydana geldi. Bu suçlardan toplam 34 fail (8 yaşı küçük, 26 yaşı büyük) adli merciler tarafından tutuklandı. “2023 yılı” 2023 yılında, açıktan hırsızlık 118, evden hırsızlık 42, işyerinden ve kurumdan hırsızlık 40, motosiklet hırsızlığı 22, oto hırsızlığı 12, otodan hırsızlık 34 ve diğer hırsızlık suçlarından 38 olmak üzere toplam 306 adet hırsızlık olayı meydana geldi. Bu olaylardan toplam 73 fail (9 yaşı küçük, 64 yaşı büyük) adli merciler tarafından tutuklandı. “2024 Yılı” 2024 yılında, açıktan hırsızlık 27, evden hırsızlık 7, işyerinden ve kurumdan hırsızlık 6, motosiklet hırsızlığı 6, oto hırsızlığı 4, otodan hırsızlık 6 ve diğer hırsızlık suçlarından 2 olmak üzere toplam 58 adet hırsızlık olayı meydana geldi. Bu olaylardan toplam 16 fail (5 yaşı küçük,11 yaşı büyük) adli merciler tarafından tutuklandı. 2024 yılında 4 oto hırsızlığı suçu meydana geldi. Bu olayların hepsi aydınlatılırken, çalıntı araçlar bulunarak sahibine teslim edildi. 2023 yılında 12 oto hırsızlığı suçu meydana geldi. Bu olaylardan 10 adet oto bulunarak sahibine teslim edildi. 2 t otonun bulunmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. 2023 ve 2024 yılları(26.04.2024 tarihine kadar) hırsızlık olayları karşılaştırıldığında il merkezinde, evden hırsızlık olaylarında yüzde 50, motosiklet hırsızlığı olaylarında yüzde 33, işyerinden ve kurumdan hırsızlık olaylarında yüzde 63, otodan hırsızlık olaylarında yüzde 70, açıktan hırsızlık olaylarında yüzde 51 olmak üzere toplam hırsızlık olaylarında yüzde 55 oranında azalma meydana geldi.