GÜNDEM - 16 Eylül 2020 Çarşamba 18:19

Bakan Koca: 'Bilim dünyası yılın sonuna kadar aşının bulunacağına hemfikirdir'

A
A
A
Bakan Koca: 'Bilim dünyası yılın sonuna kadar aşının bulunacağına hemfikirdir'

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ”Sağlık Bakanlığının izniyle Çin Sinovac aşısının Türkiye'deki ilk uygulamasına Hacettepe Üniversitesinde 3 gönüllü sağlık çalışanında başlandı” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası düzenlenen basın toplantısında konuştu. Bakan Koca, Bilim Kurulu toplantısının ana gündeminin salgının dünyadaki ve Türkiye'deki seyri, vaka artışının sebepleri, vaka sayılarının arttığı illerde alınacak önlemler, hastane kapasitelerinin ve aşı çalışmalarının ele alındığını bildirdi. Bakan Koca, konuşmasında ilk hastadan sonra 7 bin 185 kişinin hayatını kaybettiğini belirtirken, şu ifadelere yer verdi:

Bakan Koca: 'Bilim dünyası yılın sonuna kadar aşının bulunacağına hemfikirdir'

“Bugün ağır hasta sayışımız bin 300’ün üzerinde toplam vaka sayısı yüzbinlerle ifade buluyor. Bugün biz ve dünya virüs saldırısı karşısında baştakinden daha zor bir dönemdeyiz. Bu daha zor ve umutların gerçekleşmeye yakın olduğu bir dönemdir. DSÖ verilerine göre Dünya genelinde korona virüs konulan kişi sayısı 29 milyon 500 bini geçti. Hayatını kaybeden insan sayısı ise 1 milyona yaklaştı. Salgında İngiltere 40 bin 637, İtalya 35 bin 624, Fransa 30 bin 950, İspanya 29 bin 848, Belçika 9 bin 927, Almanya 9 bin 437 kayıp verdi. Vefat sayımız Türkiye’nin kıyaslanabileceği Almanya gibi ülkelere dikkat alındığında tedavi bir başarı gösterdiğimizi ortaya koymaktadır. Türkiye’nin 6 ay dünyanın ise 31 Aralık yaklaşık 9 aydır süren salgın mücadelesinde toplumların duyguları benzerlikleri gösteriyor. Toplumlar sadece salgının sadece kendi başlarına geldiklerine inanıyor. İnsanlar yaşananlara karşı bıkkınlık hayatın yavaşlayışına karşı öfke duyuyor. Korona virüs salgını sonu yaklaşan bir salgındır. Bunun heyecan verici açıklamasını birazdan yapacağım.“

Filyasyon ekipleri hakkında bilgiler veren Koca, “Türkiye Covid-19 şüphesi olan telefon edip hastaneden randevu istediğinde doktordan ‘nefesin kesilmeden konuşabildiğine göre tedaviye ihtiyacın yok’ diyen bir ülke olmadık. Bazı ülkelerde bu olayların olmasına el birliğiyle izin vermeyeceğiz. Salgının bu yana pozitif konmuş her hastamız gerekli sağlık hizmetini muntazam şekilde almıştır. Pozitif tanı konmuş her kişinin temaslı taraması yapılmıştır. Yapılmaya devam edilmektedir. Virüsün iz sürücüleri olan filyasyon ekiplerimizin sayısı 6 binden 11 bin 238 çıkmıştır. Filyasyon ekipleri yaptıkları taramayla kaldığınız riski azaltmakta karantina ve tedavinin önünü açmaktadır.

Salgına verdiğimiz savaşta görevli bu öncü birliklerin dünyada örneği olmadığını yabancı televizyon yaptığı programlardan biliyorsunuz. Filyasyon ekiplerimizle bildiğimiz hastalardan bilmediğimiz hastalara ulaşıyoruz. Sadece durumu ilerlemiş hastalarla ilgilenen ülkeler filyasyona gerek duymamaktadır. Virüsün izi sürülmediği içinde o ülkelerde salgının gerçek boyutuyla görünmemektedir. Aşı bulanana kadar hastalık bir anlamda kendi seyrine bırakılmıştır” diye konuştu.

Bakan Koca: 'Bilim dünyası yılın sonuna kadar aşının bulunacağına hemfikirdir'

“İlk döneme kıyasla sağlık çalışanlarımızın yükü 4-5 kat artmış durumda”

Her gün ortalama 100 bin test yapıldığını aktaran Koca, “Artan yeni hasta ve ağır hasta sayısı bugüne kadar kimsenin tedavi almasına mani olmamıştır. İlk döneme kıyasla sağlık çalışanlarımızın yükü 4-5 kat artmış durumda. Kendinizi bir sağlık çalışanın yerine koyun. Onların cephede sizin için göğüs göğüse kişiler olduğunu bilin. Bu mücadelede onlara verebileceğiniz destek kendinizi virüsten korunmanızdır. Bu desteği vermek için elinizden geleni verin” ifadelerine yer verdi.

İki aydır bulaşma hızının artığını ifade eden Bakan Koca, “Her ne kadar tespit edilen vakaların tüm temaslarına ulaşmaya çalışsak da virüs taşıyan herkesin tespiti ve taşıyanların izole edilmeleri söz konusu olmamaktadır. Tüm taşıyıcıları bilmek mümkün olmadığı için herkese taşıyıcı gözüyle bakmak tedbirin mantığıdır. Böyle yaparsanız büyümekte olan sorunu çözmemize yardımcı olursunuz. Kesin olan sizin yardımınız olmadan bu sorununun üstesinden gelinemeyeceğidir” dedi.

“HES uygulamasının indirilmediği cep telefonu kalmamalıdır”

HES hizmetinden vatandaşların yararlanmasını isteyen Koca, “HES uygulamasının indirilmediği cep telefonu kalmamalıdır. Ücretsiz indireceğiniz bu uygulama tüm taşıyıcıları temasları hastaları içerecek şekilde size bölgesel risk harikalarını sunuyor. Girip çıkacağınız veriler risk değerlendirmesi yapıyor. HES uygulaması sizin risk rehberinizdir. Kullanımı ise basit bir telefon işlemi gibi kolaydır. HES salgın yönetiminde bizim içinde büyük bir işleve sahip. Karantina koşullarına uyulup uyulmadığını bu uygulamayla denetliyoruz. Bugüne kadar izolasyon da olması gerektiği halde dışarı çıkmaya teşebbüs eden yaklaşık 140 bin kişi bu sistemle engellenmiştir. Sorumsuzluk göstererek toplumda risk oluşturan kişilere karşı bir diğer önlem akıllı bileklik uygulamaları olacaktır. Taşıyıcı ve temaslıların bu dönemde özellikle toplum salığı açısından izolasyonu zorunlu kılmıştır. Kendisi hasta olmayan taşıyıcılardan virüs başkalarına bulaştığında bazen ağır sonuçlar karşı karşılaşıyoruz. Kişi kendisini düşünmese bile başkasını düşünmeye vicdanen ahlaken mecburdur. Tedbir bir sağlık kuralı ve ahlak kuralıdır” diye konuştu.

“Salgının toplumu zayıf düşürmesine izin vermeyelim”

Salgınını toplumu zayıf düşürmemesine izin vermemelerinin gerekliliğini aktaran Koca, “Dün itibarıyla 7 bin 186 ulaşan kayıp sayımız 1327 olan ağır hasta hepimiz için uyarıcı olmalıdır. Her taşıyıcı her hasta ve sonuç olarak her vaka vefatlarda olduğu gibi gücümüzden moralimizden yaşama heyecanımızdan bir şeyler ekşitiyor. Salgının toplumu zayıf düşürmesine izin vermeyelim. Hiç kimse hasta olursam sağlık çalışanlarımız tedavimi nasıl olsa yapar kolaycılığına düşmemelidir. Bu bir hak ihlalidir. Tedavilerimiz yapan sağlık personelimizin ailelerine yanlarına gittiklerinde yorgunluktan vakitleri kalmadığını unutmayalım. Sağlık çalışanlarımızın en büyük motivasyonu hasta sayılarının azaldığını görmektir” açıklamasında bulundu.

Bakan Koca, hastane yükünün arttığı bu dönemlerde sağlık yatırımların öne çekildiği Diyarbakır, Konya, Van, Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Batman gibi şehirlerde yatak sayılarını arttığının bilgisini verdi.

Bakan Koca: 'Bilim dünyası yılın sonuna kadar aşının bulunacağına hemfikirdir'

“ Zamanımız daha çok kapalı mekanlardan geçeceği için grip hastalığının yayılmasını hapşırma ve öksürmelerle kolaylaştıracak”

Tedbirlere uyulmazsa hastalığın grip gibi yayılacağını aktaran Koca şu ifadeleri kullandı:

“Kısıt günleri bize kalkan oldu. Normalleşme sürecinde bir bocalamak yaşadık ve bunu aştık. Fakat görünen o bayramlar düğünler bayram havasında yaşanan olaylar taziyeler salgın sınavında başarısızlığa yol açan sınavlar oldu. Şimdi bu gibi fırsatları yakaladığı bu günler geride kalıyor. Fakat sonbahara girerken tüm dünyayı tehdit edecek bir riske yaklaşıyoruz. Grip vakaları salgın acısında çok sakıncalıdır. Zamanımız daha çok kapalı mekanlardan geçeceği için grip hastalığının yayılmasını hapşırma ve öksürmelerle kolaylaştıracak. Bildiğiniz gibi grip ve korona virüs aynı şekilde bulaşmaktadır. Tedbirlere uygulamasak hastalık grip gibi yayılabilir.”

“Sağlık Bakanlığının izniyle Çin Sinovac aşısının Türkiye'deki ilk uygulamasına başlandı”

Sağlık Bakanlığının izniyle Çin Sinovac aşısının Türkiye’deki ilk uygulamasını 3 gönüllü sağlık çalışanında başladığını duyuran Koca, “Tarih sonu gelmemiş bir kaydetmemiştir. Bilimsel gelişmeler salgının sonunun yakın olduğunu gösteriyor. İnsan aklı korona virüs karşısındaki galibiyetini yakın zamanda ilan edebilecek. Korona virüs karşısındaki galibiyetini yakın zamanda ilan edilebilecektir. Aşı konusunda dünya kamuoyuna yansıyan bilgiler umut veren belki de çare bildiren bilgilerdir. Bilim dünyası yılın sonuna kadar sonuç alınacağı konusunda hemfikirdir diyebiliriz. Şuanda hazırlık çalışmaları Faz-3 çalışması olan 9 aşı var. Türkiye olarak bizde kendi aşı çalışmamızı sürdürürken en erken uygulama için tedarik teşebbüslerimizi başlattık. Sağlık Bakanlığının izniyle Çin Sinovac aşısının Türkiye'deki ilk uygulamasına Hacettepe Üniversitesinde 3 gönüllü sağlık çalışanında başlandı” dedi.

Mehmet Kalay - Utku Şimşek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris Kordon Caddesi taksicilerinden belediyeye tepki Muğla’nın Marmaris ilçesi Tepe Mahallesi’nde bulunan Kordon Caddesi’nde Marmaris Belediyesi tarafından hayata geçirilmesi planlanan yürüyüş yolu ve meydan düzenlemesi projesine, cadde üzerinde hizmet veren üç taksi durağı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Taksi duraklarında görev yapan taksiciler, Marmaris Atatürk Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı önünde bir araya gelerek kamuoyuna çağrıda bulundu. Yaklaşık 50 yıldır Kordon Caddesi’nde kesintisiz hizmet verdiklerini belirten taksi esnafı, söz konusu projenin ulaşım bilimine, şehir planlama esaslarına ve kamu yararı ilkesine aykırı olduğunu savundu. Açıklamada, "Bugün tartışılan mesele bir meydan meselesi değil; akıl mı rant mı, bilim mi keyfilik mi meselesidir" ifadelerine yer verildi. Taksiciler, Kordon Caddesi’nin kaymakamlık, emniyet birimleri, bankalar, liman, tur tekneleri, eczaneler ve taksi duraklarıyla Marmaris’in en kritik kamusal ulaşım akslarından biri olduğuna dikkat çekerek, bu hattın araç trafiğine kapatılmasının şehir içi ulaşımı olumsuz etkileyeceğini dile getirdi. Yapılan açıklamada, tek giriş-çıkışlı bölgelerde yayalaştırmanın alternatif ulaşım koridorları oluşturulmadan uygulanmasının trafik kilitlenmesine ve acil hizmetlere erişimde aksamalara yol açacağı vurgulandı. Marmaris’in bir metropol olmadığına işaret edilen açıklamada, ilçenin mevsimsel turizm ekonomisiyle ayakta durduğu, bu nedenle taksi duraklarının bilinçli bir planlamayla üç ayrı noktada konumlandırıldığı ifade edildi. Kordon Caddesi’nde Es Taksi’nin 38, Çınar Taksi’nin 23, Özlem Taksi’nin ise 26 araçla hizmet verdiği belirtilerek, bu dağılımın yıllara dayanan saha tecrübesinin sonucu olduğu kaydedildi. Durak sayısının bire düşürülmesinin yaklaşık bin kişinin geçimini doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyeceğini savunan taksiciler, böyle bir durumda Marmaris ulaşım sisteminin ciddi zarar göreceğini öne sürdü. Açıklamada, projenin hayata geçirilmesi halinde yalnızca taksicilerin değil, vatandaşların, esnafın, turistlerin, yaşlı ve engellilerin de mağdur olacağı belirtildi. "Henüz yazılı bir açıklama almadık" Basın açıklamasının ardından meydanda konuşan Marmaris Şoförler Odası Başkanı Bülent Kalaycı Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü ile görüşme gerçekleştirdiklerini ve taleplerini ilettiklerini ancak şu ana kadar kendilerine yazılı bir açıklama ulaşmadığını söyledi. Kalaycı, "Biz Marmaris’in yararına yapılan tüm projelerin yanındayız, önce bunu belirtelim. Konu ile ilgili Belediye başkanımızla görüştük, tüm taleplerimizi kendisine ilettik. Ancak elimizde henüz yazılı bir belge yok. Burada 90 taksinin tek durakta toplanması yüzlerce taksi şoförünü ve taksici esnafını doğrudan etkiler" ifadelerini kullandı. Taksi esnafı, belediyenin projeye ilişkin işlemlerinin denetlenmesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sürece müdahil olması ve kamu zararına yol açtığı iddia edilen uygulamalar için müfettiş görevlendirilmesi talep ederek, tazminatlarının verilmesini istediler. Açıklamanın sonunda, taleplerin karşılanmaması halinde konunun yargıya taşınacağı belirtilerek, "Marmaris masa başında değil, yaşayanlarıyla yönetilmelidir" ifadeleriyle kamuoyuna çağrıda bulunuldu.
İzmir Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı Ödemiş T ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin el emeği göz nuru eserleri, tarihi Çakırağa Konağı’nda düzenlenen anlamlı bir sergiyle ziyarete açıldı. Satıştan elde edilen gelirlerin doğrudan hükümlülerin hesaplarına yatırılacağı bu özel sergi, 21 Aralık tarihine kadar ziyaretçilerini bekliyor. Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Ödemiş T Tipi ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Sosyal ve kültürel faaliyetler çerçevesinde üretilen yağlı boya resimler ve el sanatı ürünleri, Birgi Çakırağa Konağı önünde düzenlenen törenle sergilenmeye başlandı. Protokolden yoğun katılım Cumhuriyet Savcısı Fatih İbiş’in koordinesinde titizlikle hazırlanan serginin açılışına; Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, Ödemiş Belediye Başkanı Mustafa Turan, hakim ve savcılar, cezaevi müdürleri, denetimli serbestlik personeli ve çok sayıda vatandaş katıldı. Protokol üyeleri açılış kurdelesini kestikten sonra sergiyi gezerek ürünleri inceledi. Geliri hükümlülere umut olacak Serginin açılış konuşmasını yapan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, ceza infaz sisteminin sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırma süreci olduğunu vurguladı. Karabulut, "Burada sergilenen her bir ürün sabır, emek ve umutla üretilmiştir. Ürünlerin satış fiyatları bizzat hükümlüler tarafından belirlenmiş olup, elde edilen gelirler doğrudan kendilerinin veya ailelerinin hesaplarına yatırılacaktır. Bu sayede maddi durumu iyi olmayan bireylerin hayata tutunmalarına destek olunmaktadır" dedi. Tarihi mekanda sanat köprüsü Başsavcı Karabulut, serginin toplum ile ceza infaz kurumları arasında bir gönül köprüsü kurduğuna dikkat çekerek emeği geçen personele ve tüm kurumlara teşekkür etti. Tarihi Çakırağa Konağı’nın atmosferinde sergilenen özgün yağlı boya tablolar ve el sanatları ürünleri, katılımcılardan tam not aldı. Ziyaretçilerini bekliyor 18 Aralık’ta protokolün katılımıyla kapılarını açan sergi; 19, 20 ve 21 Aralık 2025 tarihlerinde de halkın ziyaretine açık kalacak. Vatandaşlar, hem sanata destek olup hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecine katkı sağlayabilecek.