EĞİTİM - 31 Ağustos 2021 Salı 10:23

Bakan Özer: '(Yüz yüze eğitim) Gereken tüm hazırlıklar yapıldı'

A
A
A
Bakan Özer: '(Yüz yüze eğitim) Gereken tüm hazırlıklar yapıldı'

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, yüz yüze eğitim hakkında, “Daha fazla ertelenemeyecek kadar mühim bu sürece dair gereken tüm hazırlıkların yapıldığını, tüm tedbirlerin alındığını önemle belirtmek isterim” dedi.

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, öğretmenlerin mesleki çalışma programının başlaması dolayısıyla öğretmenlere ve okul yöneticilerine Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden hitapta bulundu. “Aynı idealin farklı cephelerinde birlikte çaba sarf ettiğimiz kıymetli mesai arkadaşlarım” diyerek sözlerine başlayan Milli Eğitim Bakanı Özer, “Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de eğitim camiamızın alışılmadık, zor yollardan geçtiği zamanları birlikte yaşadık. Dünyada dengelerin yeniden sağlanmaya başladığı, bilimin ışığındaki önlemler rehberliğinde yavaş yavaş normal hayata geçişin gerçekleştiği şu günlerde artık ülkemizde de yüz yüze eğitime başlamanın arifesindeyiz” ifadelerini kullandı.

“Biliyorum ki öğretmenlik kalple seçilen bir meslek”

Eğitimin, çocukların en temel ihtiyaçlarından birisi olduğuna dikkat çeken Milli Eğitim Bakanı Özer, “Daha fazla ertelenemeyecek kadar mühim bu sürece dair gereken tüm hazırlıkların yapıldığını, tüm tedbirlerin alındığını sözlerimin başında önemle belirtmek isterim. Bizi bekleyen zor ve kutsal görevde, hepimizin işini kolaylaştırmak için canla başla çalıştığımızı ifade etmeyi görev biliyorum. İçinde bulunduğumuz zor koşullarda, hayat geçmiş normallerine dönene kadar eskisine göre belki iki kat daha dikkatli, iki kat daha sorumluk sahibi olmamız gerekecek. Bununla beraber, biliyorum ki öğretmenlik kalple seçilen bir meslek. Sizler zaten evlatlarımızın hayatlarına ışık olabilmek için daha en baştan o sorumluluğu severek üstlendiniz. Çocuklarımız sizleri, sizler de çocuklarımızı özlediniz. Dijital eğitimde ne kadar önemli adımlar atmış olursak olalım; uzaktan eğitim, bir sınıf içerisinde öğrencinizin gözünün içine bakarak ders anlatmanın kıymetiyle kıyas edilemez” şeklinde konuştu.

"Önümüzdeki hassas geçiş sürecini yönetebilmek için işinize çok yarayacağına inandığımız bir eğitim program hazırladık"

Yüz yüze eğitime geçiş sürecinin sorunsuz yönetilebilmesi için bir eğitim programı hazırlandığına dikkat çeken Bakan Özer, şunları kaydetti:

“Önümüzdeki hassas geçiş sürecini yönetebilmek için işinize çok yarayacağına inandığımız bir eğitim program hazırladık. Üç gün boyunca sizlere, ‘Salgın Hastalık Sonrası Psikolojik Sağlamlığı Güçlendirmek ve Öğrencilerin Okula Uyumlarını Desteklemek’, ‘Salgın Hastalık Psikoeğitim Programları’ ve ‘Covid-19 Salgın Sürecinde Önleyici Tedbirlerin Alınması’ konularında bilgiler verilecek. Bundan sonraki süreçte desteğinizi ve iş birliğinizi esirgemeyeceğinize ve çocuklarımızın parlak bir geleceğe ulaşmaları için üstün bir çaba sergileyeceğinize olan inancım tam. Hepinize en içten başarı dileklerimi sunuyorum.”

Utku Şimşek
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”