SAĞLIK - 15 Mart 2022 Salı 13:06

Biberiye kokusunun hafızayı güçlendirdiği keşfedildi

A
A
A
Biberiye kokusunun hafızayı güçlendirdiği keşfedildi

Son dönemde evlerde tüketimi artan biberiyenin faydaları konusunda İngiltere’de yapılan bir araştırmanın sonuçlarını paylaşan Diyetisyen Melisa Karataş, “Northumbria Üniversitesi araştırmacıları, biberiye koklayan yaşlı insanların kısa süreli hafıza performansının yüzde 15 oranında arttığını keşfetti” dedi.

Biberiye tüketiminin başta hafızayı güçlendirmek üzere sağlık üzerine birçok faydasının bulunduğunu belirten Medical Park Ordu Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümünden Diyetisyen Melisa Karataş, biberiyenin faydaları hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

BEYİN FONKSİYONLARINA FAYDA SAĞLIYOR

Sağlıklı ve dengeli beslenme için biberiye türevi aromatik bitkilerin, diyetisyen önerisiyle beslenme planına entegre edilebileceğini belirten Dyt. Melisa Karataş, “Amerikan tarzı steak house restoranlarının dünya genelinde yaygınlaşmasıyla beraber, evlerimizde de biberiye tüketimi arttı. Biberiye tüketiminin artışı ile birlikte akademi dünyası biberiye tüketiminin muhtemel fayda ve zararlarının tespiti için çeşitli araştırmalar yapmıştır. İngiltere’deki Northumbria Üniversitesi araştırmacıları, biberiye koklayan yaşlı insanların kısa süreli hafıza performansının yüzde 15 oranında arttığını keşfetti. Bu bağlamda biberiye koklamanın beyin fonksiyonlarını güçlendirdiği belirtildi” diye konuştu.

GÜNDELİK HAYATI KOLAYLAŞTIRIYOR

Biberiyenin içeriğinde bulunan bileşenlerin, akciğer yoluyla doğrudan beyne iletildiğini ifade eden Dyt. Melisa Karataş, “Biberiye soluduğumuzda içindeki bileşenler akciğer yoluyla kana emilir ve ardından beyin kimyasına etki etmek üzere beyne iletilir. Yüzde 15’lik artış, düşük gibi gelebilir fakat akademik çalışmaya katılan bireylerin günlük işleri kolaylıkla hatırlayabildikleri gözlenmiştir. Bu nedenle 50’li yaşlardan itibaren biberiye koklamak, günlük işlerimizi kolaylaştırabilir” şeklinde konuştu.

KANSERLİ HÜCRE OLUŞUMUNU YAVAŞLATABİLİR

Onkoloji Raporları dergisinin biberiye üzerinde yapmış olduğu çalışmaya dikkat çeken Dyt. Melisa Karataş, biberiyenin kanserli hücrelerin çoğalmasına engel olduğunu söyleyerek şu bilgileri paylaştı:
“Ham etanolik biberiye özünün (RO) insan lösemi ve meme kanseri hücreleri üzerinde kademeli çoğalmayı önleyici etkileri olduğu bulunmuştur. Biyolojik Bilimler, Biyoteknoloji ve Biyokimya dergisinde yayınlanan bir başka çalışmada ise biberiyenin etkili bir anti-tümör ajanı olabileceği tespit edilmiştir. Buna ek olarak, Gıda Bilimleri Dergisi’nde yayınlanan bir rapor, et kıyması içine biberiye ekstresi eklemenin, pişirme sırasında oluşabilen kansere neden olan maddelerin oluşumunu azalttığını ortaya koydu. Bu akademik çalışmalar doğrultusunda biberiye tüketimimizi alışkanlık haline getirerek, çeşitli yöntemler ile beslenme planımıza dâhil etmemiz gerekmektedir.”

ALZHEİMER HASTALIĞINA YAKALANMA RİSKİNİ AZALTABİLİR

Biberiyenin sağlık açısından bazı diğer faydalarına dikkat çeken Dyt. Melisa Karataş, “Biberiye ile ilgili yapılan çalışmalar neticesinde biberiye tüketiminin hafızayı güçlendirmenin yanı sıra konsantrasyonu yüzde 45 oranında artırdığı tespit edilmiştir. Alzheimer hastalığına yakalanma riskini azaltır. Kalp ve damarların düzenli çalışmasına yardımcı olur. Sinir sistemini gevşetir ve yatıştırır” ifadelerini kullandı.

BİBERİYE ÇAYI TARİFİ

Danışanlarının biberiye çayını keyifle tükettiklerinin altını çizen Dyt. Melisa Karataş, biberiye çayı tarifi paylaştı:
“1 tatlı kaşığı kurutulmuş veya taze biberiye yaprağını bir bardak sıcak suya atıp demlemeniz yeterlidir. Tatlandırmak için bal ve limon kullanabilirsiniz. Günde 2 bardak biberiye çayı içmeniz günlük doz için yeterli olacaktır” dedi.

Metin Akyürek 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Depremde tamamen yıkılan Emek Mahallesi, inşa çalışmalarıyla yeniden ışıl ışıl Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan ve depremde yaşanan yıkımlarla yerle bir olan Emek Mahallesi, enkazın kaldırılmasıyla boş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çalışmalarıyla Emek Mahallesi, binalarla doldu ve ışıl ışıl çehreye kavuştu. Kahramanmaraş merkezli depremde en çok yıkımın olduğu Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetti. Asrın felaketinin en çok hasara uğrayan ilçesi olan Antakya kent merkezi, depremden sonra enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kısa sürede çalışmalara başlamıştı. Depremzede vatandaşların yuvalarına kavuşmaları için gece gündüz emek veren ekiplerin çalışmalarıyla Antakya kent merkezi adeta yeni baştan inşa edildi. Depremden önce gecekondu ve harabe evlerin olduğu Emek Mahallesi’nde; asrın inşasının ardından modern, estetik ve sağlam görünümlü yeni konutlar yapıldı. Depremin ardından enkazın kalkmasıyla çorak araziye dönen mahalle, inşa çalışmalarının ardından afetzede vatandaşlarını bekleyen sıcak yuvalara dönüştü. "Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü, devletimiz gücünü burada göstererek evlerimizde ışıklar yanmaya başladı" Depremle birlikte boş araziye dönen mahallesinin yeniden inşa edildiğini söyleyen Emek Mahallesi Muhtarı Celal Sarı, "Cumhuriyet Caddesi üzerindeyiz ve arkamda bulunan yerde Emek Mahallesi. Deprem olduktan sonra bu mahallede hiçbir şey kalmamıştı. Binalarımızın çoğu ağır hasarlı veya yıkılmıştı. Mahallemde de birçok can kaybı da oldu. Mahallemizde birçok yerde sadece ağaçlarımız kalmıştı. Depremden sonra mahallemiz enkazla doluydu ve sonra enkaz kaldırılmıştı. Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Sadece sağlam kalan ağaçlarımızdı. Devletimizin gücünü burada görülmektedir. Evlerimizin ışıkları yanmaya başladı. Allah da en kısa zamanda mahalle sakinlerimizle birlikte oturmamızı nasip etsin. İnşallah böyle acılarda yaşamayız. Bu mahalleyi deprem dümdüz boş araziye çevirdi. Devletimizin gücü o kadar güzel ki burada yapılan işler anlatmakla bitmez. Sadece görmeleri gerekiyor. Emek Mahallesi’ne gelin bakın neler yapıldığını görün. Sayın Cumhurbaşkanıma teşekkür ederim. Depremden önce burası gecekondu ve harabe evler vardı, şimdi ise her şey yapıldı ve dört dörtlük oldu" ifadelerini kullandı.
Kocaeli YEDEP 2026 proje teklif çağrısı yayımlandı: Başvurular 1-31 ocak tarihleri arasında alınacak Kocaeli’de Yerel Destek Programı kapsamında 2026 Yılı Proje Teklif Çağrısı ilan edildi. Sivil toplumun güçlendirilmesi ve katılımcı yerel yönetim anlayışının yaygınlaştırılmasını hedefleyen program için STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitim süreci başlarken, başvurular 1 Ocak’ta başlayacak ve 31 Ocak’ta sona erecek. Yerel Destek Programı (YEDEP) 2026 çağrısı, önceki yıllarda olduğu gibi kentlilik bilincinin artırılması ve katılımcılığın güçlendirilmesi ana temasıyla hayata geçirilecek. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Kent Konseyi ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle sürdürülen program kapsamında; gönüllülüğün teşvik edilmesi, toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi, yerel değerlerin korunması ve tanıtılması, sürdürülebilir kalkınma ve kapsayıcılığın desteklenmesi öncelikli alanlar arasında yer alıyor. 2022 yılından bu yana kesintisiz devam eden YEDEP ile kentte daha bilinçli, katma değeri yüksek ve iş birliğine dayalı projelerin hayata geçirilmesi amaçlanıyor. STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitimler düzenlenecek Proje teklif çağrısının ilan edilmesiyle birlikte, Kocaeli genelinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına yönelik bilgilendirme ve eğitim toplantıları düzenlenecek. Toplantılarda programın kapsamı, hedefleri ve başvuru süreçleri detaylı şekilde anlatılacak, katılımcılara rehberlik sağlanacak. Eğitimlerin yer ve tarihleri, STK’lara SMS ve e-posta yoluyla duyurulacak. YEDEP 2026 için son başvuru tarihi 31 Ocak 2026 olarak belirlendi. Sivil toplum kuruluşları proje başvurularını, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren online olarak yapabilecek. Kimler başvurabilir? YEDEP 2026’ya başvuracak kuruluşların; kar amacı gütmeyen tüzel kişiliğe sahip STK (dernek, vakıf, federasyon veya konfederasyon) olması, Kocaeli’de faaliyette bulunması, son yıla ait beyannamesini vermiş olması, Sivil Dünya Kocaeli platformuna kayıtlı bulunması gerekiyor. Program kapsamında küçük, orta ve büyük ölçekli olmak üzere üç ayrı destek alanı bulunuyor. Küçük ölçekli projeler için STK’nın 2026 yılı veya öncesinde kurulmuş olması, orta ölçekli projeler için STK’nın 2024 yılı veya öncesinde kurulmuş ve mali, proje ile idari kapasite açısından deneyimli olması, büyük ölçekli projeler için ise STK’nın 2023 yılı veya öncesinde kurulmuş ve yeterli deneyime sahip olması şartı aranıyor.