KÜLTÜR SANAT - 26 Mayıs 2019 Pazar 11:50

Bilfenli öğrenciler ve Kubat’tan senfonik türküler

A
A
A
Bilfenli öğrenciler ve Kubat’tan senfonik türküler

Türkiye’nin ilköğretim düzeyindeki öğrencilerinden oluşan ilk ve tek filarmoni orkestrası olan ‘Bilfen Filarmoni Orkestrası ve Korosu’, muhteşem bir geceye imza attı. 6, 7 ve 8. sınıf öğrencilerinden oluşan yaklaşık 500 kişilik orkestra ve koro, Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleşen geleneksel yıl sonu konserinde Kubat ile birbirinden güzel türküler seslendirdi.

2018 - 2019 öğretim yılının bitmesine sayılı günler kala, Bilfen Ortaokullarının İstanbul içi ve İstanbul dışı tüm kampüslerinden, ilgi ve yetenekleri doğrultusunda seçilen 6, 7 ve 8. sınıflarından oluşan yaklaşık 500 kişilik Bilfen Filarmoni Orkestrası ve Korosu, bu kez Türk halk müziği sanatçısı Kubat ile aynı sahneyi paylaştı. Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleşen geleneksel yıl sonu konserinde Bilfenli öğrencilerle sahne alan Kubat, birbirinden güzel türküleri öğrencilerle seslendirdi. Orkestra öğrencilerinin bağlama, keman, gitar, flüt, klarnet, obua, orff, korno ve çellolarını konuşturduğu gece, uzun yıllar akıllardan silinmeyecek görüntülere sahne oldu. ‘Bilfen Filarmoni Orkestrası ve Bilfen Korosu’yla birlikte olmaktan çok mutlu olduğunu belirten Kubat, özellikle bu eşsiz orkestra ve koronun çalışmasına katkıda bulunan 90 müzik öğretmenine ayrıca teşekkür etti. 

“Türküler emin ellerde gençliğin elinde” 

Şimdiye kadar sayısız ödül aldığını söyleyen Kubat, “Bugün gerçekten benim için bir tarih yazılıyor. Türküler emin ellerde, işte gençliğin elinde. En güzel ödül beni buraya davet etmeniz ve Bilfenli öğrencilerle bu güzel geceyi birlikte gerçekleştirmek. Bu organizasyonun mimarı Bilfen Okulları müzik öğretmenlerine özellikle teşekkür ederim. İnanılmaz bir ekiple birlikteyim” dedi. 

Türküler yayıldıkça, büyüdükçe daha mutlu olduğunu ve bu organizasyon için iki gündür heyecandan uyuyamadığını söyleyen Kubat, asıl alkışı öğrencilerin ve onları müziğe, sanata yönlendiren ailelerinin hak ettiğini söyledi.

Gelenekselleşen Yıl Sonu Konseri 

Daha önceki yıllarda Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Kenan Doğulu, Teoman, Emma Shapplin, Sertap Erener, Enrico Macias, Nilüfer ve Candan Erçetin gibi birçok ünlü isimle aynı sahneyi paylaşan öğrenciler, performansları ile izleyenleri oldukça etkiledi. Gecede perde; orkestranın çaldığı "The Avengers" adlı parça ile açıldı. Orkestra şefliğini müzik öğretmeni Atilla Azizi’nin yaptığı konser programında, Kubat ve öğrencilerin beraber seslendirdikleri “Gesi Bağları”, “Fidayda”, “Ah Yalan Dünya” ve “Gönül Dağı" türküleri izleyenlerden büyük alkış aldı. 

Haliç Kongre Merkezi'ni dolduran 2 bin 500 davetlinin izlediği konserde Bilfen müzik öğretmeni Özgür Önal’ın seslendirdiği "Uzun İnce Bir Yoldayım" türküsü geceye renk kattı. Türkiye'nin önemli halk müziği sanatçılarından Kubat, Anadolu ezgilerine yer verdiği konserinde "Doyulur mu", "Bu Gün", “Bahçe Duvarından Aştım”, "Kerimoğlu" ve "Yas" isimli dillerden düşmeyen türküleri de seslendirdi. Kubat, enstrümanları ve sesleri ile kendisine eşlik eden öğrencilere teşekkür ederek, öğrencilerle birlikle konserin finalini "Bu Gala" türküsüyle yaptı.  

Esra Karamahmut
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris Kordon Caddesi taksicilerinden belediyeye tepki Muğla’nın Marmaris ilçesi Tepe Mahallesi’nde bulunan Kordon Caddesi’nde Marmaris Belediyesi tarafından hayata geçirilmesi planlanan yürüyüş yolu ve meydan düzenlemesi projesine, cadde üzerinde hizmet veren üç taksi durağı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Taksi duraklarında görev yapan taksiciler, Marmaris Atatürk Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı önünde bir araya gelerek kamuoyuna çağrıda bulundu. Yaklaşık 50 yıldır Kordon Caddesi’nde kesintisiz hizmet verdiklerini belirten taksi esnafı, söz konusu projenin ulaşım bilimine, şehir planlama esaslarına ve kamu yararı ilkesine aykırı olduğunu savundu. Açıklamada, "Bugün tartışılan mesele bir meydan meselesi değil; akıl mı rant mı, bilim mi keyfilik mi meselesidir" ifadelerine yer verildi. Taksiciler, Kordon Caddesi’nin kaymakamlık, emniyet birimleri, bankalar, liman, tur tekneleri, eczaneler ve taksi duraklarıyla Marmaris’in en kritik kamusal ulaşım akslarından biri olduğuna dikkat çekerek, bu hattın araç trafiğine kapatılmasının şehir içi ulaşımı olumsuz etkileyeceğini dile getirdi. Yapılan açıklamada, tek giriş-çıkışlı bölgelerde yayalaştırmanın alternatif ulaşım koridorları oluşturulmadan uygulanmasının trafik kilitlenmesine ve acil hizmetlere erişimde aksamalara yol açacağı vurgulandı. Marmaris’in bir metropol olmadığına işaret edilen açıklamada, ilçenin mevsimsel turizm ekonomisiyle ayakta durduğu, bu nedenle taksi duraklarının bilinçli bir planlamayla üç ayrı noktada konumlandırıldığı ifade edildi. Kordon Caddesi’nde Es Taksi’nin 38, Çınar Taksi’nin 23, Özlem Taksi’nin ise 26 araçla hizmet verdiği belirtilerek, bu dağılımın yıllara dayanan saha tecrübesinin sonucu olduğu kaydedildi. Durak sayısının bire düşürülmesinin yaklaşık bin kişinin geçimini doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyeceğini savunan taksiciler, böyle bir durumda Marmaris ulaşım sisteminin ciddi zarar göreceğini öne sürdü. Açıklamada, projenin hayata geçirilmesi halinde yalnızca taksicilerin değil, vatandaşların, esnafın, turistlerin, yaşlı ve engellilerin de mağdur olacağı belirtildi. "Henüz yazılı bir açıklama almadık" Basın açıklamasının ardından meydanda konuşan Marmaris Şoförler Odası Başkanı Bülent Kalaycı Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü ile görüşme gerçekleştirdiklerini ve taleplerini ilettiklerini ancak şu ana kadar kendilerine yazılı bir açıklama ulaşmadığını söyledi. Kalaycı, "Biz Marmaris’in yararına yapılan tüm projelerin yanındayız, önce bunu belirtelim. Konu ile ilgili Belediye başkanımızla görüştük, tüm taleplerimizi kendisine ilettik. Ancak elimizde henüz yazılı bir belge yok. Burada 90 taksinin tek durakta toplanması yüzlerce taksi şoförünü ve taksici esnafını doğrudan etkiler" ifadelerini kullandı. Taksi esnafı, belediyenin projeye ilişkin işlemlerinin denetlenmesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sürece müdahil olması ve kamu zararına yol açtığı iddia edilen uygulamalar için müfettiş görevlendirilmesi talep ederek, tazminatlarının verilmesini istediler. Açıklamanın sonunda, taleplerin karşılanmaması halinde konunun yargıya taşınacağı belirtilerek, "Marmaris masa başında değil, yaşayanlarıyla yönetilmelidir" ifadeleriyle kamuoyuna çağrıda bulunuldu.
İzmir Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı Ödemiş T ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin el emeği göz nuru eserleri, tarihi Çakırağa Konağı’nda düzenlenen anlamlı bir sergiyle ziyarete açıldı. Satıştan elde edilen gelirlerin doğrudan hükümlülerin hesaplarına yatırılacağı bu özel sergi, 21 Aralık tarihine kadar ziyaretçilerini bekliyor. Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Ödemiş T Tipi ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Sosyal ve kültürel faaliyetler çerçevesinde üretilen yağlı boya resimler ve el sanatı ürünleri, Birgi Çakırağa Konağı önünde düzenlenen törenle sergilenmeye başlandı. Protokolden yoğun katılım Cumhuriyet Savcısı Fatih İbiş’in koordinesinde titizlikle hazırlanan serginin açılışına; Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, Ödemiş Belediye Başkanı Mustafa Turan, hakim ve savcılar, cezaevi müdürleri, denetimli serbestlik personeli ve çok sayıda vatandaş katıldı. Protokol üyeleri açılış kurdelesini kestikten sonra sergiyi gezerek ürünleri inceledi. Geliri hükümlülere umut olacak Serginin açılış konuşmasını yapan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, ceza infaz sisteminin sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırma süreci olduğunu vurguladı. Karabulut, "Burada sergilenen her bir ürün sabır, emek ve umutla üretilmiştir. Ürünlerin satış fiyatları bizzat hükümlüler tarafından belirlenmiş olup, elde edilen gelirler doğrudan kendilerinin veya ailelerinin hesaplarına yatırılacaktır. Bu sayede maddi durumu iyi olmayan bireylerin hayata tutunmalarına destek olunmaktadır" dedi. Tarihi mekanda sanat köprüsü Başsavcı Karabulut, serginin toplum ile ceza infaz kurumları arasında bir gönül köprüsü kurduğuna dikkat çekerek emeği geçen personele ve tüm kurumlara teşekkür etti. Tarihi Çakırağa Konağı’nın atmosferinde sergilenen özgün yağlı boya tablolar ve el sanatları ürünleri, katılımcılardan tam not aldı. Ziyaretçilerini bekliyor 18 Aralık’ta protokolün katılımıyla kapılarını açan sergi; 19, 20 ve 21 Aralık 2025 tarihlerinde de halkın ziyaretine açık kalacak. Vatandaşlar, hem sanata destek olup hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecine katkı sağlayabilecek.