GÜNDEM - 07 Mart 2018 Çarşamba 00:54

Bu kahvede yere çekirdek kabuğu atmayana ceza var

A
A
A
Bu kahvede yere çekirdek kabuğu atmayana ceza var

Afyonkarahisar'da bulunan bir kahvehanede, yerlere çekirdek kabuğunu atmayan müşterilere çay cezası veriliyor.

Erenler Mahallesi'nde hizmet veren Süleyman Efendi Çekirdek Kahve, müşterilerine çok farklı bir konsept ile hizmet veriyor. Birçok işletmede çekirdek kabuklarının yerlere atılması hoş karşılanmazken, Süleyman Efendi Çekirdek Kahve'de bu durumun tam tersi yaşanıyor. Eğer bir müşteri çekirdek kabuklarını yere atmayıp masada biriktirmeye kalkarsa işletme sahipleri tarafından cezalandırılıyor. Öğrencilere uygulanmayan cezaya göre, çekirdek kabuklarını masada biriktiren müşteriler tüm kahveye çay ısmarlıyor. Kimsenin şikayetçi olmadığı durum ile müşterilerin daha rahat oyun oynaması ve sohbet etmesi amaçlanıyor.

"Olması gereken bu"
Kahvedeki uygulamanın güzel olduğunu söyleyen Melike Sarıdemir, şimdiye kadar ceza almadığını anlattı. Olması gerekenin yapıldığını aktaran Sarıdemir, "Aslında ben çok şaşırmadım. Çünkü olması gereken bu ve bunu benimsememiz gerekiyor. Ama bu mekanın bu uygulamanın başında yer alması güzel bir şey. Şimdiye kadar ceza yemedim" dedi.

"Ben ilk geldiğimde ceza yemiştim"
Kahvenin sürekli müşterilerinden Enes Dost, ilk geldiğinde kuralları bilmediği için ceza yediğini ifade etti. Ceza sonrası 2 kez de kendisine çay ısmarlandığından söz eden Dost, "Çekirdek Kahve açıldıktan sonra hem fiyat olarak hem de buradaki samimiyet olarak ayağım buraya bağlandı. Buradan başka bir yere gitmiyorum. Hem çayın 1 lira olması hem ikram çekirdeklerinin olması hem de çekirdek kabuklarını yere atmamız çok güzel konsept bence. Öğrenci olarak bütçemizi de zorlamıyor. Zevkle haftanın 4-5 günü buradayız. Ben ilk geldiğimde masanın üstüne atmıştım ve ceza yemiştim. Yan masadaki 4 arkadaşa çay ısmarlamıştım. Tecrübe kazandığım için ondan sonra bir daha olmadı. Ardından kendime burada 2 kez çay ısmarlattım. Ama yan masadaki kızlar güzelse bilerek masaya çekirdek atarım" diye konuştu.

"Konsepti Türkiye'ye tanıtmak istiyorum"
İşletme konseptinin fikir babası olan Mehmet Sivri, uygulamayı bir çok şehre yaymak için çalıştıklarından bahsetti. Kurumsal bir kimlik ile tüm Türkiye'de markayı tanıtmak istediklerini söyleyen Sivri, "Yıllarca turizm sektöründe bir şehirde çalıştığım için bu tarzda mekanlar gördüm. Kimisinde çekirdek, kimisinde fıstık vardı ama bu benim memleketimde yoktu. Bunun için Afyon'a bu konsepti kurmak istedim. Bunu kurarken de kurumsal bir kimlik kazanmak istedik. Daha önceki gördüğüm yerlerde kurumsal kimlik kazandırılmamıştı. Bunu bir marka haline getirmek istiyorum. Markamızı franchising vererek Eskişehir, Kütahya, Konya ve Isparta gibi çevre illerden başlayıp, tüm Türkiye'de bu markayı ve konsepti tanıtmak istiyorum" şeklinde konuştu.

"Olay daha da neşeli bir hale gelmeye başladı"
Sivri, "Burada farklı bir konsept de var. İkram ettiğimiz çekirdeğin kabuklarının yere atılmasını istiyoruz. Buradaki insanların oyun oynarken veya sohbet ederken rahat etmelerini istiyoruz. Evlerinde ve parklarda yapamadıklarını burada stres atmak için kullanmalarıdır. Evinde olsa atamaz ama ben çekirdeği yere atmaları için ikram olarak veriyorum. Yere atmayan misafirlerimize 10 bardak çay cezası verdik. Tabi bu cezayı öğrencilere uygulamadık. Yerel müşterilerimize ve iş sahiplerine yaptık ve öğrencilere 10 bardak çay ikram ettirdik. Bu şekilde olay daha da neşeli bir hale gelmeye başladı. Şu an buradaki misafirlerimizle aile gibiyiz. Süleyman Efendi Çekirdek Kahve ismini tüm Türkiye'de yaymak istiyoruz. Marka tescilimizi aldık ve bu ismi koyarken konseptimiz çekirdekti. Bunun üzerine babamızın ismini öne alarak, Süleyman Efendi Çekirdek Kahve olarak tüm Türkiye'de hizmet vermek istiyoruz" dedi.

"Öğrencileri cezadan muaf tutuyoruz"
Çekirdek Kahve'ye ismini veren ve 2 oğlunun arkasında duran Süleyman Sivri, öğrenci dostu bir işletme açtıklarını anlattı. Çekirdek kabuğunu yere atmayan müşterilere verilen cezanın öğrenciler için geçerli olmadığına dikkat çeken Sivri, şu şekilde konuştu; 

"Oğlum 10 yıl turizm sektöründe aşçılık yaptı. 5 yıldızlı otellerde çalışıyordu ve böyle bir mekan istedi. Ben de oğlumun üzerine bir işletme açtım. Adeta burası bir ticarethane değil, öğrencilerin ikinci ev adresi oldu. Ben de çocuklarımı üniversitede okuttuğum için ailelerin ne şartlarda çocuklarını okuttuklarını iyi bilirim. Bundan dolayı öğrencilerin bütçelerine göre hizmet veriyoruz. Bunun yanında evlerinde çekirdek çitleyip kabuklarını atamıyorlar. Biz buna mekanda izin veriyoruz ve teşvik ediyoruz. Böylelikle insanların raht edip stres attıklarını düşünüyoruz. Sadece öğrenciler değil, Afyon merkezden gelen müşterilerimiz ve esnaf yani çalışan müşterilerimiz de var. Öğrenciler haricindeki müşterilerimiz masaya çekirdek kabuğu atarlarsa, 10 bardak çay cezası kesiyoruz. Bunu da öğrencilere gönderiyoruz. Bu durumdan ısmarlayanlar da memnun. Bizim sayemizde öğrencilere çay ısmarladıklarını söylüyorlar. Bugüne kadar hiç itiraz eden olmadı."  

Mehmet Sıddık Yeşilırmak - Ahmet Bilal Hamzaçebi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Palandöken: “Tüm sektörler sermayenin elinde” Enflasyonla mücadelenin en önemli ayağı olan esnaf ve sanatkarların haksız rekabet karşısında dayanacak gücü kalmadığını hatırlatan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Tüm sektörler sermayenin elinde. Maalesef perakende yasası bir türlü çıkmıyor. Çıkmayınca da haksız rekabetle birlikte fiyatları regüle edecek mahalle esnafı neredeyse yok noktasına geldi. Artan nüfusa karşı esnaf sayısında büyük bir artış yok. Sokakta kasap, manav kalmadı. Karşılıklı fiyatların ucuzlamasını sağlayacak bir sistem gerekiyor. Öncelikle zincirlerin haftada 1 gün tatil ve açma kapama saati belli olmalı. Bunun içinde perakende yasası şart. Yasanın olmaması, Hakkari’de, İstanbul’da, Ankara’da veya Bursa’da da aynı fiyatları dayatmaya yol açıyor. Oysa esnaf ve sanatkarlarımız enflasyonla mücadelenin en önemli ayağıdır. Anayasanın 173. maddesinde olduğu gibi esnaf ve sanatkar korunmalı. Meclis tatile girmek üzere bundan sonraki süreçte açılır açılmaz perakende yasası tartışılacak ilk madde olmalı” dedi. “Esnafı tezgahtar, çiftçiyi işçi konumuna getirdiler” Haksız rekabet yüzünden esnafın tezgahtar çiftçinin ise işçi konumuna geçtiğini söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Türkiye’de, gelişmiş ülkelerden örneği alınanla hiç uyuşmayan bir haksız rekabet var. Tüm sektörler sermayenin elinde. Tüm sektörlerdeki ürünleri sattıkları yetmiyormuş gibi ülkenin her yerindeki ürünlerin fiyatını tek tuşla belirleyebiliyorlar. Esnafı bitirdiler, tezgahtar yaptılar. Çiftçiyi de kendilerine işçi yaptılar. Fideyi veriyor, ürettiriyor. Ondan sonra ürünü toplayıp kendi mağazalarına gönderiyor. Fiyatı da kendisi belirliyor. Bir tarafta işsizler ordusu varken diğer tarafta da iştigal edecek, kendi kendine iş yeri müteşebbis olacak insan yok. Artık her şey sermayenin elinde. Ben yaparım, ithal ederim diyor. Bireysel işletme kalmadığı müddetçe etin fiyatının düşmesini kimse beklemesin” şeklinde konuştu. “Haksız rekabetin önüne geçilmeli” Her şeyi bol olan ülkemizde fiyatları düşürememe sıkıntısı olduğunu dile getiren Palandöken, “Küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Devletimizin enflasyonla mücadele ederken aldığı tedbirlerin işe yarayabilmesi için önce esnaf ve sanatkarların korunması şart. Küçük işletmeler ayakta kalmalı ki vatandaş fiyatları mukayese edip gerçek indirimin farkına varsın” diye konuştu.
Bursa Özgür Ozel: “Küfeyi benim sırtıma ver. Ben taşırım” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara hitap etti. Sırtına küfe alan Özel, “Tayyip Bey, bırak küfeyi benim sırtıma ver. Ben emekliyi aslan gibi taşırım” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara otobüs üzerinden seslendi. İki gencin protesto amaçlı küfe getirdiğini gören Özel, gençleri yanına çağırdı. Burada eleştirilerini sürdüren Özel, “Geçen gün Tayyip Bey’i dinliyorum. Ben demişim ‘emekliye 12 bin 500 yetmez, 17 bin 500 ver.’ ‘Asgari ücrete zam yok’ demiş, asgari ücreti zam yapalım demişim. 17 bin lira çay parası çay parası olmaz, 25 bin taban fiyat olsun dedim. 9 bin 200’e buğday satılmaz, 15 bin olsun dedim. Tarlalarda 2 liraya domates kaldı, kavunun karpuzun bostanda kalması olmaz demişim, diyor ki ‘Özgür Bey’in sırtında küfe yok, emekliye zam istiyor.’ ‘2 bin 500 lira zam 33 milyar tuttu’ diyor. ‘Benim sırtımda küfe var’ diyor. Gençler bunu duymuş, küfeyi getirmişler. Tayyip Bey’e dedim ki, ‘Doğru, senin sırtında küfe var. Bu milletten oy istedin, onlar da aldı küfeyi sırtına koydu. Tayyip Bey diyor ki, ‘Emekliler bana ağır geliyor, taşıyamam. Asgari ücretli ağır gelir taşıyamam. Rizeli hemşerime çay parası veremem ağır geliyor’ diyor. Ama bir bakıyorsunuz yandaş müteahhitte sıra gelince dikeliveriyor. 660 milyar lirayı buluyor. Ben diyorum ki, ‘Tayyip Bey, bırak küfeyi ver benim sırtıma. Ben emekliyi aslan gibi taşırım. Asgari ücretliyi taşırız. Biz bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan, bırak küfeyi. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler değil, asgari ücretliler değil, esnaf, çiftçi değil. Bu küfeye ne yük koyarsan koy, biz taşırız. Taşıyamayanlar bırakacak, taşıyanlar gelecek. Getir sandığı küfeyi biz taşıyalım. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız” dedi. Özel, seçimlerin galibiyetle sonuçlanması durumunda kutlamalarda bu iki gencin de olacağının sözünü verdi.