SPOR - 02 Nisan 2015 Perşembe 10:10

Bu spor selam ve besmeleyle başlıyor

A
A
A
Bu spor selam ve besmeleyle başlıyor

Kickboks Milli Takım Antrenörü Talat Ayhan, Osmanlı’ya ait olan ’Oba Boksu’nu yaşatmaya çalışıyor. Sporcular ringde birbirlerini ’Selam-un aleyküm’ diye selamladıktan sonra ’Bismillahirrahmanirahim’ diyerek müsabakaya başlıyor.

İslami kültürü, Osmanlı geleneğini, Anadolu adetleriyle harmanlanmış tüm sporlardaki tekniklerin uygulandığı bir sanat olan Osmanlı Oba Boksu ile sporcular kendilerini daha rahat hissetmenin yanı sıra İslam kültürünü ve Osmanlı adetlerini öğreniyor. Osmanlı ve İslam kültürü yansıtan Osmanlı Oba Boksu’nda ’Osmanlı tokadı’, ’Elense’, ’Tek dalış’, ’Çift dalma’, ’Çelme takma’, ’Döner tekme’, ’Alttan yan tekme’ gibi bazı teknikler yer alıyor. Osmanlı Oba Boksu’nda ’Selam-ün aleyküm’, ’Bismillahirrahmanirahim’ ve ’Hakkını helal et’ gibi dini unsurlar da dövüşün başlamasında ve bitişinde sporcuların söylediği cümleler arasında yer alıyor. Osmanlı Oba Boksu’nda antrenmanların tamamlanmasının ardından bütün sporcular hocalarının arkasında bağdaş kurup oturarak dua ederek çalışmalarını tamamlıyorlar.

"SEKİZ AY ASLANLA YAŞADIM"

Bu sporla az teknikle direkt sonuca gitme amaçlarının olduğunu belirten Kickboks Milli Takım Antrenörü ve Kickboks Profesyonel Şube Başkan Yardımcısı Talat Ayhan, 8 ay aslanla beraber yaşadığını ifade etti. Talat Ayhan, "Osmanlı Oba Boksu’nu ortaya çıkarırken hayvanlardan çok etkilendim. Özellikle aslandan çok etkilendim. Hatta aslanla beraber 8 ay yaşadım. Diğer sporlara baktığımız zaman bizim yaptığımız spor az teknikle direkt olarak sonuca gitme amacı var. Bu spor kesinlikle atalarımızın bize mirasıdır. Atalarımız çocuklarını iyi savaşçı, iyi dövüşçü, iyi kılıç kullansınlar diye köpeklerle ve hayvanlarla yetiştirirlerdi. Osmanlı Oba Boksu aslına bir savaş sanatıdır ama biz bunu bir spor haline getirdik. Tekniklerini belli bir kural haline getirerek antrenmanlara başladık" dedi.

"SPORCULARI İSLAM VE OSMANLI KÜLTÜRÜ İLE YETİŞTİRİYORUZ"

Talat Ayhan yaklaşık 8 yıldır konu ile ilgili araştırma yaptığını anlatarak, sporcularının İslam ve Osmanlı kültürü ile yetişmelerini sağladıklarını söyledi. Ayhan, "Şu anda da 40-50 civarında öğrencimiz var. Kıyafetimizin alt tarafı şalvar, doğu kültürünü anlatıyor. Üst tarafta ise, tamamıyla cübbe İslam kültürünü anlatıyor. Osmanlı da bu şekilde giyinirdi. Bizim buradaki farkımız içeriye girdiğimiz zaman ‘Selam-ün aleyküm’ diyoruz. Maç başlarken de ‘Bismillahirrahmanirahim’ diyoruz. Osmanlı ve İslam kültürü içerisinde çocuklarımızı yetiştiriyoruz. Diğer buna benzer spor dallarına baktığınız da bir branşta ringde dans ediyor. Sporcuya ’Niye dans ediyorsun?’ dediğiniz zaman ’Kötü ruhları kovduğunu’ söylüyor. Biz böyle felsefeleri çocuklarımıza anlatmıyoruz. Yanlış felsefeler içerisinde çocuklarımız yetişsin istemiyoruz. Tamamıyla Osmanlı ve İslam kültürü içerisinde yetişsin istiyoruz" şeklinde konuştu.

"OBA BOKSU SPORUNU ÜLKEYE VE DÜNYAYA MİRAS BIRAKMAK İSTİYORUM"

Osmanlı Oba Boksu sporunu ülkeye ve dünyaya miras olarak bırakabilmek istediğini belirten Talat Ayhan, "Osmanlı’nın devamını sağlayabilmek çünkü biz bu sporu Türkiye genelinde 16 ilde temsilcilikler aracılığıyla yaymaya çalışıyoruz. Seminerler yapıyoruz. Ayrıca Osmanlı Oba Boksu’nu, Almanya’da mahkeme kararıyla uluslararası federasyona bağladık. Dünya federasyonuna da Osmanlı Oba Boksu olarak bağlıyız. Osmanlı Oba Boksu’nda kilo yok. Bu da kendine has özelliklerini ortaya koyuyor. Seyirciye görsel izleme alanını fazlasıyla veriyor. Bizim maçlarımız çok farklı başlıyor. Maçların bitişinde de iki sporcunun yanına hakem gelerek haklarınızı helal edin diyor. Sporcular da birbirlerinin yanına gelerek haklarını helal ediyorlar. O şekilde de ringden uğurlanıyorlar. Bu spor bir savaş sanatıdır ama biz bunu spor haline getirdik" ifadelerini kullandı.

"BU SPOR KENDİMİ DIŞARIDA KORUMAMI SAĞLIYOR"

Bir yıldır Oba Boksu yaptığını söyleyen Ayşe Taş, bu sporun diğer spor dallarına göre daha özgür olduğunu belirterek, "Oba Boksu diğer sporlara göre daha özgür. Bu yüzden de resmi olmasını istiyorum. Diğer sporlara göre dışarıda kendimizi korumamız açısından mükemmel bir spor dalı. O yüzden bu spora destek sağlanmasını istiyorum. Bu spor kendimi dışarıda korumamı sağlıyor. Kötü insanlara karşı tedbirimi alabiliyorum" dedi.

"MÜSLÜMANLIĞIN ÖNEMİNİ GÖRÜYORUZ"

Muharrem Dere isimli sporcu ise, "Bu spor hem kendimizi korumamıza hem de mirasımıza sahip çıkmamızı sağlıyor. Eski tarihimizi ve kültürümüzü öğreniyoruz. Bu sporda Müslümanlığın önemini görüyoruz. Kıyafetlerimiz Osmanlı kıyafetleri. Altta şalvarımız var. Bunun amacı rahat olmamızı sağlamak. Müslümanlığı çağıran bir kıyafetimiz var. Bu spor kendimize güvenimizi ve Osmanlı kültürünü yaşatmamızı sağlıyor” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.