RAMAZAN - 05 Mayıs 2019 Pazar 22:41

Büyük Çamlıca Camii'ne Ramazan arifesinde yoğun ilgi

A
A
A
Büyük Çamlıca Camii'ne Ramazan arifesinde yoğun ilgi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından geçtiğimiz cuma günü ibadete açılan Büyük Çamlıca Camii’ne Ramazan-ı Şerif arifesinde ziyaretçi akını yaşandı. Ziyaretçilerin önüne Panoramik İstanbul manzarasını seren camii, işçiliği, hatları, şadırvanıyla vatandaşlardan büyük beğeni topladı.

Açılışı geçtiğimiz cuma günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan Büyük Çamlıca Camii’ne ziyaretçi akını sürüyor. Ramazan-ı Şerif arifesinde on binlerce vatandaş, ibadetlerini yerine getirmek için pazar günü de yeni açılan Büyük Çamlıca Camii’ne geldi. 3 kapıdan aynı anda giriş yapılabilen caminin altında 4 kat otopark bulunuyor. Vakit namazlarında cami otoparkına 5’er bin araç girmesine rağmen, hiçbir sıkıntı yaşanmadı. Otoparkta aracının kolay bulunabilmesi için camiye gelen vatandaşların araç park ettikleri alanın kaydetmeleri veya fotoğrafını çekmeleri işlerini kolaylaştırıyor.

Büyük Çamlıca Camii’nin panoramik İstanbul manzarası 

Açıldığı günden bugüne her geçen gün vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılanan Büyük Çamlıca Camii’nde panoramik İstanbul manzarası görenleri büyülüyor. Caminin avlusundaki panoramik İstanbul manzarasında hem Fatih Sultan Mehmet Köprüsü hem de 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nü bir anda kaydeden vatandaşlar İstanbul Boğazı’nın en güzel seyredildiği yerin Büyük Çamlıca Camii olduğunu söyledi. İbadetlerini yerine getiren vatandaşlar cami avlusuna çıkarak bol bol hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi.

Vakit namazlarında Büyük Çamlıca Camisinde yaklaşık 20’şer bin kişi saf tuttu 

Cumhuriyet tarihinin en büyük camisi olan Büyük Çamlıca Camisinde haftasonu vatandaşlar en uğrak noktası haline geldi. İbadetini yapmak için İstanbullu vatandaşlar Büyük Çamlıca Camii’ne geldiği görüldü. Vakit namazlarında Büyük Çamlıca Camii’nde yaklaşık 30 safta yaklaşık 20 bin kişinin saf tuttuğu gözlendi. Abdesthaneler ve şadırvanlarda hiçbir sıkıntı yaşanmazken, dış avluya bakan minarelerin altındaki asansörlerin çalıştırılmaması dikkat çekti. Camiyi çok beğendiklerini belirten ziyaretçiler, Ramazan öncesinde muhteşem bir duygu yaşadıklarını ifade etti.

Büyük Çamlıca Camisi mimarisiyle dikkat çekiyor 

İbadete açılan Büyük Çamlıca Camisinin doğu tarafındaki yeşil mesire alanının düzenleme çalışmaları devam ederken, caminin muhteşem hatları mükemmel mermer işçilikleri, kusursuz ahşap kapı ve pencereleriyle vatandaşlardan tam not aldı. Zeminde yün halının olması sağlık açısından olumlu karşılanırken, caminin içindeki İznik tarzı Osmanlı motif çini süslemelerine büyük beğeni topladı. Yakın zamanda açılacak solanlardaki sergilerle cami tam bir ibadet ve kültür merkezine dönüşecek. Açılışı yapılan camide halen çevre düzenlemesinin devam etiği gözlendi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum ETÜ’lü gençler ve özel gereksinimli çocuklar renkli etkinliklerle bir araya geldi Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Engelsiz Öğrenci Birimi ile ETÜ Çocuk Kulübü ve ETÜ Vizyoner Gençlik Kulübü iş birliğinde, 3-10 Aralık Engelliler Haftası kapsamında Erzurum Görme Engelliler İlkokulu ve Ortaokulunda farkındalık programı düzenlendi. Özel gereksinimli bireylere yönelik farkındalığı artırmak ve dayanışma kültürünü güçlendirmek amacıyla düzenlenen programa ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ceren Sultan Elmalı, ETÜ Engelsiz Öğrenci Birimi Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Ceren Davutoğlu, ETÜ Çocuk Kulübü Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Yıldız, ETÜ Vizyoner Gençlik Kulübü Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Ramazan Yıldız ve çok sayıda üniversite öğrencisi katıldı. Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) ve Erzurum Kızılay Şubesi’nin destekleriyle gerçekleştirilen etkinlik kapsamında üniversiteli gençler ve çocuklar birlikte kurabiye ve çeşitli atıştırmalıklar hazırladıkları uygulamalı mutfak etkinliği, spor faaliyetleri, şarkı ve şiir performansları gibi çeşitli aktiviteler gerçekleştirerek hem eğlendi hem üretti. Programda konuşan Rektör Bülent Çakmak, ETÜ’nün özel gereksinimli bireylerin eğitim, sosyal yaşam ve kültürel faaliyetlerde daha görünür olması adına yürüttüğü çalışmalara ara vermeden devam ettiğini belirterek: "Bugün burada çocuklarımızla bir araya gelmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Onların gözlerindeki heyecan ve neşe bizlere de güç veriyor. Bu tür etkinlikler hem toplumsal farkındalığın artmasına hem de çocuklarımızla kurulan bağların güçlenmesine katkı sağlıyor. ETÜ olarak özel gereksinimli bireylerin hayatın her alanında daha etkin olmasını istiyoruz. Bu nedenle bu buluşmaları yalnızca bir günle sınırlı tutmadan sürdürülebilir hâle getirmek için çalışıyoruz. Bir sonraki etkinliğimizde çocuklarımızı kampüsümüzde misafir etmeyi, onlara üniversite ortamını tanıtmayı ve farklı atölye çalışmalarıyla yeniden bir araya gelmeyi arzu ediyoruz" diye konuştu. Etkinlik boyunca çocuklarla yakından ilgilenen Engelsiz Öğrenci Birimi Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Ceren Davutoğlu ise özel gereksinimli çocuklarla bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Bugün burada çocuklarımızla birlikte olmak, onların enerjisi ve mutluluğuna ortak olmak bizler için çok değerli. Bu tür etkinlikler, öğrencilerimizin toplumsal sorumluluk bilincini artırırken, özel gereksinimli çocukların da kendilerini daha güçlü ve değerli hissetmelerini sağlıyor. Biz birlikte güçlüyüz ve birbirimizden güç almalıyız" ifadelerini kullandı.
Zonguldak Mevlana’nın 752. Vuslat yıl dönümünde Türk Kültüründe Şehadet ve Vuslat ele alındı Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde (BEUN), Hz. Mevlana’nın 752. Vuslat yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen "Türk Kültüründe Şehadet ve Vuslat" başlıklı konferansla Türk kültüründe şehadet anlayışı ve vuslat düşüncesi farklı yönleriyle ele alındı. Sezai Karakoç Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programa; BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer ve eşi Seran Özölçer, Genel Sekreter Prof. Dr. Zehra Safi Öz, senato üyeleri, akademik ve idari personel, Zonguldak Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri Müdürü Erhan Yavaş ile öğrenciler katıldı. "Mevlana’nın Sözleri Asırlardır Gönüllerimize Yol Gösteriyor" Program, aziz şehitlerin anısına yapılan saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer açılış konuşmasını yapmak üzere kürsüye geldi. Rektör Özölçer konuşmasında, iki üniversite öğrencisinin vefat ettiğini hatırlatarak üzüntülerini şu sözlerle dile getirdi: "Değerli öğrencimiz Arif Aykanat ile dün akşam ani bir şekilde aramızdan ayrılan kıymetli öğrencimiz İrem Gül Karakuş’un vefatı bizleri derinden üzmüştür. Huzurlarınızda iki evladımızı rahmetle anıyorum. Rabbim mekânlarını cennet eylesin; ailelerine, yakınlarına ve Üniversitemiz camiasına sabrıcemil ihsan eylesin." Konuşmasının devamında Hz. Mevlana’nın hikmet yüklü sözlerinden örnekler veren Rektör Özölçer, Mevlana’nın sevgi, hoşgörü ve teslimiyet merkezli tasavvuf anlayışının asırlardır yol gösterici olduğuna dikkat çekti: "Allah’a ulaşacak birçok yol var; ben aşkı seçtim." diyen Hz. Mevlana’nın aşk ateşi, aradan yedi buçuk asır geçmesine rağmen hâlâ gönüllerimizi ısıtıyor. Dünya telaşıyla çoraklaşan gönüller, Mesnevî’den süzülen hikmet damlalarıyla diriliyor. Onun ‘Bizim dergâhımız umutsuzluk dergâhı değildir’ sözü, umudun ve irfanın en güçlü ifadesidir." Rektör Özölçer; Mevlana’nın imtihan, sabır ve tevekkül anlayışını anlatan sözlerine de dikkat çekerek konuşmasının sonunda, konferansa katkı sunan Dr. Sait Başer’e, programa katılan tüm misafirlere ve öğrencilere teşekkür etti. Açılış konuşmasının ardından konferansın konuşmacısı yazar Dr. Sait Başer kürsüye çıktı. Türk kültürü üzerine derinlikli bir perspektif sunan Başer, Mevlana’dan Dede Korkut’a uzanan köklü geleneğin bugün dahi yol göstericiliğini sürdürdüğünü ifade etti. Başer; "Tanrı kelimesinin çoğulu olmaz, kültürümüz buna müsaade etmez. Kültür; bir milletin yüzyıllar boyunca yoğurduğu tecrübenin adıdır. Türk kültürü köleliği tanımaz; adalet duygusuyla var olmuş bir medeniyetin ürünüdür." sözleriyle kültür kavramının Türk-İslam düşüncesindeki yerine vurgu yaptı. Adaletin yalnızca hukuk değil, hayatın tamamını kuşatan bir denge ölçüsü olduğunu belirten Başer, Türkçenin köklü yapısının bu kavramla doğrudan ilişkili olduğunu ifade etti. Başer, konuşmasının sonunda Hz. Mevlana’nın özlü sözlerinden örnekler vererek vuslatının 752. yıl dönümü münasebetiyle Mevlana’yı rahmetle anıp sözlerini sonlandırdı. Program, Dr. Sait Başer’e teşekkür belgesinin takdim edilmesi ve toplu hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.