MAGAZİN - 23 Mart 2016 Çarşamba 13:40

Can Atilla, 'Can-ı Yunus' albümüyle geliyor

A
A
A
Can Atilla, 'Can-ı Yunus' albümüyle geliyor

Tarih ve Aşk’ı notalarla yeniden yazan besteci Can Atilla bu kez 'Can-ı Yunus' albümüyle yeniden dinleyicisiyle buluşuyor.

Tarih ve Aşk’ı notalarla yeniden yazan besteci Can Atilla bu kez “Can-ı Yunus” albümüyle yeniden dinleyicisiyle buluşuyor!

Türkiye’de elektronik etnik müziğin uluslararası alandaki önemli temsilcisi Can Atilla’nın yeni albümü
Can-ı Yunus, 28 Mart 2016 tarihinde müzik marketlerdeki yerini alacak.

2005 yılından bu yana ülkemizde çıkardığı albümler ile 150.000’in üzerinde satış başarısı elde eden besteci Can Atilla, bu kez Anadolu Erenlerinden Yunus Emre’nin sıra dışı hayat öyküsünü benzersiz müziği ile anlatıyor.

2015’de yayınladığı, bir önceki albümü Hüzn-ü Diyar Kerbela ile de dinleyicilerin “kalbine dokunan” Can Atilla, Türkiye’deki ve Avrupa’daki albümleri dâhilinde 21. albümü Can-ı Yunus ile bizi “manevi” ve bir o kadar da “büyülü” bir yolculuğa çıkarıyor.

2008 yılında, Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı tarafından İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth onuruna Çankaya Köşkü'nde verdiği özel konseri neticesinde, klasik müzik alanında Türkçe yayın organı olan Andante dergisine "Tek Kişilik Orkestra" başlığıyla kapak olan ve Çanakkale - 57. Alay Senfonisinin bestecisi sanatçı, müziğini “saklı aşkı ve ruhu” ortaya çıkarmak için var olmuş bir sanat ekolü olarak tanımlıyor.

Can-ı Yunus’u, romanıyla kendisine ilham verdiğini belirttiği yazar Nezihe Araz’a ithaf eden sanatçı, yeni albümünü şöyle ifade ediyor:

“Can-ı Yunus albümü Selçuklu dönemi tasavvuf dünyasına ait üçleme albüm serisinin ilk eseridir. Albüm, Yunus Emre’nin sıra dışı hayatındaki önemli olaylar ve onun kendini bulmasını sağlayan tasavvuf erenleri ile birlikteliğini  konu alan kompozisyonlar; müzik olarak etnik, elektronik ve yer yer rock unsurlarını içerir niteliğiyle, 73 dakika, 13 eserden oluşuyor. Can-ı Yunus, Yunus Emre’nin Divan’ında yer alan en önemli şiirlerden biri ile başlıyor. Bu şarkı aslında albüme aynı zamanda adını veren eser ve albüm yine bu şarkının enstrumantal versiyonu ile kapanıyor. Albümde lirizm ve natural duygusallık egemen, aynı zamanda, her eser bir kişiyi, bir olayı ve bir sonucu sembolizma olarak betimliyor. Albümdeki eserlerin içerik olarak daha iyi anlaşılabilmesi için kitapçığa, bir “albüm dinleme kılavuzu” ekledim. Bu sayede tüm eserler ve anlattığı sembolizmalar dinleyici tarafından daha kolay anlaşılır bir hale gelecek. Albüm bu niteliğiyle de müzik sektöründe bir “ilk” niteliği taşıyor.”

Geçmişten bugüne süre gelen kültürel zenginlimizin kendisine sonsuz bir ilham verdiğini belirten sanatçı, albümüyle ilgili görüşlerini şu şekilde anlatmaya devam ediyor: “Bu Selçuklu dönemi albümlerimin ilki, aynı zamanda plağa basılan ilk albümüm. Albüm, ülkemizin dış dünyada kültürel tanıtımını üstlenmiş YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ ‘ nün katkıları ile hazırlandı. Ayrıca enstitü, albümün dünya lansmanını dış ülkelerde bir konserler dizisi ile gerçekleştirmeyi planlıyor. Daha önce hep şarkı sözleri olarak kullanılan Yunus Emre müziklerinin dışında, onun hayat hikâyesini anlatan ilk müzikal çalışma olması bakımından da önemli...”

Albümün bir de Can-ı Yunus şarkısına 3D olarak hazırlanılan bir de klibi bulunuyor. Yunus Emre’nin ziyaret ettiği Hacı Bektaş, Mevlana ve Ahmet Yesevi Türbeleri, dünyada ilk kez aslına bire bir uygun şekilde modellenmiş olarak aynı klipte yer alıyor. Bilinen tüm yaklaşımların ötesinde fütüristtik bir üslupta, şarkı sözlerinin anlamlarını güçlü bir şekilde yansıttığına dair bir inanışın eseri olan klip Nisan 2016’da gösterime girecek. Albümün ikili longplayer’ı ise 20 Mayıs’ta müzik marketlerdeki satışa sunuluyor olacak.

CAN ATİLLA KİMDİR?

1969 yılında Ankara'da, mühendis ve diplomat bir anne-babanın çocuğu olarak dünyaya geldi. 1980 yılında Hacettepe Üniversitesi, Ankara Devlet Konservatuarı’na girdi. Nuri Çeken ve Ergün Özyücel'in öğrencisi oldu. Bir süre, babasının görevi nedeniyle bulunduğu Moskova'da müzik eğitimine devam ederek keman ve piyano alanında özel eğitim aldı. 1988'den itibaren iki sezon Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası(CSO)'nda keman sanatçılığı görevinde yer aldı. 1990 yılında konservatuvarın Keman Bölümü'nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra profesyonel beste çalışmaları yapmaya başladı; çok sayıda film, belgesel, dizi, tiyatro oyunu için müzik besteledi. 1992'de çıkardığı ilk albümü "Bilinçaltıdır". Daha sonra bir İngiliz yetenek avcısı tarafından keşfedilmesi üzerine yurtdışında hızla tanındı. 1994'te "Waves of Wheels" adlı ikinci albümü Türkiye, İngiltere'de ve Hollanda'da yayımladıktan sonra doksanlı yıllar boyunca art arda albüm çıkarmayı sürdürdü ve besteleriyle pek çok ödül aldı. 1996 yılında Ankara'da "POeM" adını verdiği müzik stüdyosunu kurdu. Bazı sanat dergilerinde "Visual music" (görsel müzik) başlığı altında yazıları yayımlandı.

Avusturyalı besteci Bruckner’in 100. ölüm yıldönümü anısına bestelediği “St.Florian Senfonisi”nin dünya prömiyeri 2002 yılında CSO tarafından yapıldı. Sabiha Gökçen anısına bestelediği "Senfonik Süit"’i 2005 Mart ayında kendi yönetimindeki Ankara Devlet Opera ve Balesi orkestra ve korosu tarafından seslendirildi.
2005 yılından itibaren Osmanlı Üçlemesini oluşturan "Cariyeler ve Geceler" (2005), "1453 - Sultanlar Aşkına" (2006) ve "Aşk-ı Hürrem" adlı albümleri yayınlandı. Aşk-ı Hürrem bir kliple sunulunca 2008'de Kral Tv'nin Yılın En Başarılı Klipi Ödülü'nü kazandı.
2008 yılında "Mevlana 800. Yıl Oratoryosu"nun ve "Çağrı Balesi"nin dünya prömiyerini gerçekleştirdi.
2009'da yönetmen Kemal Başar'ın Can Atilla'nın Osmanlı üçlemesinden seçtiği eserler eşliğinde konseptini oluşturduğu ve yönettiği 'Aşk-ı Hürrem' (Loving Hurrem) adlı dans tiyatrosu formundaki eser, Polonya'daki Teatr Modjeska'nın yapımı olarak Legnica kentinde sahnelendi.
Kendisinden TBMM'nin 2010 yılında gerçekleştirilecek 90. yıl kuruluş etkinlikleri resmi müziğini bestelemesi istenen sanatçı, 2 ay süren bir çalışma ile "Diriliş" adlı senfonik eseri yarattı. Eser, 300 kişilik bir orkestra tarafından Mayıs 2009'da seslendirildi. Sanatçı, Kurtuluş mücadelesinin başlangıcından TBMM'nin açılışına kadar olan süreci anlatan eserin solo keman bölümünü özellikle Suna Kan için besteledi.
2014 yılında Kerbela balesi, 2015 yılında ise Piri Reis balesi Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelendi.
2015 yılında dünyadaki ilk Çanakkale konulu Senfoni olan2. Senfonisi” 57. Alay” Dünya Barış Zirvesinde 23 Nisan 2015 tarihinde aralarında Prens Charles’ın da bulunduğu 30 ülkenin Cumhurbaşkanlarına prömiyer yaptı.

Ödülleri:
Avni Dilligil Tiyatro Ödülü, 1998
Sanat Kurumu, "Yılın Sanatçısı Ödülü", 2002, Ghetto
8. Afife Tiyatro Ödülleri, Yılın En Başarılı Sahne Müziği Ödülü, 2004, Gayrı Resmi Hürrem
Tiyatro Tiyatro, Yılın En Başaralı Sahne Müziği Ödülü, 2004, Gayrı Resmi Hürrem
"Schwingungen Elections" Yılın Sanatçısı İkincilik Ödülü, 2004 - Almanya
Lions Yılın en iyi sahne müziği ödülü, 2007
Kral Tv "Yılın en başarılı Klibi " ödülü, 2008
JanJan En iyi Film Müziği ödülü, Berdansk, Ukrayna
Albümleri
Altınçağ
Aşk-ı Hürrem
Aşkın Gücü (DVD+CD Konser)
1453 – Sultanlar Aşkına
Cariyeler ve Geceler
IDEA
Concorde (Hollanda)
OMNI (Hollanda)
Live (Konser Albümü–Hollanda)
Efsaneler
Kuvayi Milliye Destanı (Sahne Müziği)
Albatros (Film Müziği)
Atatürk (Film Müziği-Promo/Limited Edition)
Ave (Hollanda)
Waves of Wheels (Türkiye-İngiltere-Hollanda)
Bilinçaltı
Mevlana'dan Çağrı (Bale Müziği)
Hi-Story
Çanakkale 1915 (Film Müziği)
Hüzn-ü Diyar Kerbela
Can-ı Yunus

Oyun, dizi, sinema ve belgesel film müzikleri
Teuta (Sinema Filmi)
Çanakkale 1915 (Sinema Filmi)
İçimdeki İnsan (Sinema Filmi)
Jan Jan (Sinema Filmi)
Sır Çocukları (Sinema Filmi)
Ferhunde Hanımlar (Tv Dizi)
Bizim Evin Halleri (Tv Dizi)
Şaşıfelek Çıkmazı (Tv Dizi)
Vasiyet (tv Dizi)
Bir Erkeğin Anatomisi (Sinema Filmi)
Kuruluş – Osmancık (TV Filmi)
Tanrıların Tahtı Nemrut (Belgesel)
Bam Teli
Kuvayı Milliye Destanı (Tiyatro)
Hamlet (Tiyatro)
Romeo ve Julliet (Tiyatro)
Gayri Resmi Hürrem (Tiyatro)
Süleyman ve Öbürsüler (Tiyatro)
Yer Demir Gök Bakır (Tiyatro)
Aklı Havada (Tiyatro)
Jeniffer’ın Düğünü (Tiyatro)

 


 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul ATP Capital, Menulux yatırımını tamamladı ATP Capital Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. (ATP Capital), daha önce kamuoyuna duyurduğu Menulux Yazılım A.Ş. yatırımını tamamladı. ATP Capital, Menulux yatırımını tamamladı. Gerçekleştirilen işlem kapsamında ATP Capital, konuk ağırlama sektörüne yönelik bulut tabanlı POS çözümleri geliştiren Menulux’ün ilk etapta yüzde 10 oranındaki paylarının sahibi oldu. Yatırım sözleşmesi çerçevesinde; yazılım şirketinin tanımlanan kriterleri karşılaması halinde, ayrıca ATP Capital’in şirketteki payların tamamına sahip olma hakkı da bulunuyor. Performansa dayalı bu yapı, yatırımın uzun vadeli ve büyüme odaklı stratejik niteliğini ortaya koyuyor. Farklı ölçeklere hitap eden tamamlayıcı ürün stratejisi Yapılan açıklamaya göre Menulux yatırımı, şirketin ekosisteminin restoran teknolojileri alanındaki ürün portföyünü tamamlayıcı bir yapı sunuyor. Şirketin büyük ölçekli zincirler ve kurumsal işletmelere yönelik geliştirdiği kapsamlı restoran yönetim çözümü Zenia, kompleks operasyonel ihtiyaçlara yanıt verirken; yazılım şirketi, orta ölçekli zincirler başta olmak üzere farklı servis modellerine sahip konuk ağırlama ve perakende işletmelerinin ihtiyaçlarına yönelik bulut tabanlı POS çözümleri sunuyor. Bulut tabanlı restoran yazılımları ve POS çözümleri; hızlı devreye alınabilmeleri ile esnek ve ölçeklenebilir yapıları sayesinde, özellikle büyüme hedefi olan işletmeler tarafından giderek daha fazla tercih ediliyor. Bu eğilim, SaaS tabanlı çözümleri restoran teknolojileri pazarının en dinamik büyüme alanlarından biri haline getiriyor. Restoran işletmeciliği sektörünün parçalı yapısı dikkate alındığında yazılım şirketi, hızlı yaygınlaşma potansiyeline sahip güçlü bir konumda bulunuyor. Bu yatırım, Zenia’nın hedeflediği müşteri segmentine ek olarak, şirketin farklı ölçeklerdeki işletmelere uçtan uca bir teknoloji çerçevesi sunmasını mümkün kılıyor. Uluslararası ölçeklenebilirlik ve büyüme potansiyeli Açıklamaya göre, dijital restoran çözümlerine olan talebin artması, özellikle gelişmekte olan pazarlarda yazılım tabanlı platformlara olan ilgiyi güçlendirirken; bu durum Menulux’ün hem Türkiye’de hem de uluslararası pazarlarda büyüme potansiyelini destekleyen önemli bir unsur olarak öne çıkıyor. Şirket, Menulux yatırımıyla restoran teknolojileri alanındaki stratejik konumunu güçlendirirken, teknoloji odaklı sektörlerde ölçeklenebilir ve uzun vadeli değer oluşturma hedefi doğrultusunda portföyünü disiplinli bir yaklaşımla geliştirmeye devam ediyor. "Uzun vadeli değer oluşturmaya odaklanıyoruz" ATP Capital CEO’su Alp Can Gökdeniz, yatırımın tamamlanmasına ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı: "Şirket olarak yatırım kararlarımızı, yapısal büyüme potansiyeli yüksek olan sektörler ve ölçeklenebilir iş modelleri üzerine inşa ediyoruz. Restoran teknolojileri, önümüzdeki yıllarda küresel ölçekte en hızlı dönüşüm yaşayacak dikeylerden biri. Menulux yatırımıyla şirketimiz, bu dönüşümün doğru segmentinde ve doğru zamanda konumlanıyor. Pazardaki asıl değer, yalnızca teknoloji üretmekten değil; ölçeklenebilir, tekrarlanabilir ve farklı pazarlara hızla uyum sağlayabilen iş modelleri kurmaktan geçiyor. Yazılım şirketi, bulut tabanlı mimarisi ve SaaS modeliyle bu yaklaşımı güçlü biçimde temsil ediyor. Menulux’ün ölçeklenebilir yapısının, ATP Capital ekosisteminin teknoloji ve sektör deneyimiyle birleşerek sürdürülebilir bir büyüme oluşturacağına inanıyoruz. Stratejik yol haritamız doğrultusunda, yalnızca bugünün değil, geleceğin ihtiyaçlarını da gözeten yatırımlarla portföyümüzü geliştirmeyi sürdüreceğiz."
Düzce DEAŞ operasyonunda şehit olan polis memuru memleketinde toprağa verildi Yalova’da terör örgütü DEAŞ’a yönelik operasyonda çıkan çatışmada şehit olan polis memuru Turgut Külünk için memleketi Düzce’nin Akçakoca ilçesinde düzenlenen cenaze törenini ardından dualarla son yolculuğuna uğurlandı. Yalova İl Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli polis memuru Külünk, dün terör örgütü DEAŞ’a yönelik düzenlenen operasyonda çıkan çatışmada şehit düşmüştü. Şehidin Türk bayrağına sarılı naaşı, işlemlerinin ardından Akçakoca Merkez Camisi’nin avlusuna getirildi. Burada düzenlenen törende, şehidin babası Aydın, annesi Kevser, eşi Dilek ve kızı Eslem Külünk ile kardeşleri ve akrabaları taziyeleri kabul etti. Aile üyeleri, şehidin tabutu başında gözyaşı döktü. Şehidin kardeşi, ağabeyinin tabutuna sarılarak, "Bizi orada bekle ağabey" diyerek gözyaşlarına hakim olamadı. Duygu dolu anların yaşandığı cami avlusunda, şehidin yakınlarını aile üyeleri ve protokol üyeleri teskin etti. Törene, şehidin ailesi ve yakınlarının yanı sıra İçişleri Bakan Yardımcıları Münir Karaloğlu ve Bülent Turan, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Düzce Valisi Selçuk Aslan, Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, milletvekilleri, siyasi partilerin temsilcileri, meslektaşları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Şehit polis memuru Turgut Külünk, ikindi vakti kılınan cenaze namazının ardından Kapkirli Mahallesi Mezarlığına defnedildi.
Balıkesir Başkan Akın depremzedeleri ziyaret etti Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ile Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, Sındırgı ilçesinde meydana gelen depremlerin ardından yürütülen çalışmalar ile devam eden ve planlanan projeleri değerlendirmek üzere bir araya geldi. Program kapsamında depremzede vatandaşlar ve esnaf ziyaret edilerek talep ve öneriler yerinde dinlendi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak’ın ev sahipliğinde Sındırgı’da bir dizi temas ve incelemede bulundu. Başkan Sak’ın makamında gerçekleştirilen istişare toplantısında, ilçede 10 Ağustos ve 27 Ekim tarihlerinde meydana gelen depremlerin ardından yürütülen çalışmalar ele alınırken, devam eden ve planlanan projelere ilişkin kapsamlı değerlendirmeler yapıldı. Toplantıya Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın yanı sıra daire başkanları, meclis üyeleri, belediye başkan yardımcıları, mahalle muhtarları, birim amirleri ile CHP Sındırgı İlçe Başkanı Ahmet Algın ve ilçe yönetimi katıldı. Vatandaş ve esnafla birebir temas Ziyaret programı kapsamında Başkan Akın ve Başkan Sak, beraberlerindeki heyetle birlikte ONON Kafe’de vatandaşlarla bir araya geldi. Ardından Koca Han İş Merkezi ile Akpınar Yaşam Merkezi’ndeki dükkanlar ve çarşı konteynerleri ziyaret edilerek esnafın talep ve önerileri dinlendi. Programın devamında Tomruk Konteyner Geçici Yaşam Alanı’na geçilerek depremzede vatandaşlarla sohbet edildi. Gerçekleştirilen saha incelemelerinde, deprem sonrası süreçte atılan adımlar, devam eden hizmetler ve önümüzdeki döneme ilişkin planlamalar ele alındı. Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, vatandaşların ve esnafın beklentilerini sahada dinlemeye büyük önem verdiklerini belirterek, çözüm odaklı çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti. Başkanlardan birlik ve dayanışma mesajı Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın deprem sürecinin ilk anından itibaren Sındırgı’yı yalnız bırakmadığını vurgulayarak, "Ahmet Başkanımız ilk andan itibaren hem ziyaretleriyle hem de sahadaki ekipleriyle Sındırgı’mızın yanında oldu. İlçemizi hiçbir zaman yalnız bırakmadı. El birliğiyle Sındırgılı hemşehrilerimizin yaralarını saracağız" dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ise "Biz aileyiz" vurgusu yaparak, "İlk depremden itibaren Büyükşehir Belediyemiz ve Sındırgı Belediyemiz sahadaydı. Devletimizin tüm kurumlarıyla iş birliği içerisinde, vatandaşlarımızın sorunlarını çözmek için mücadele verdik ve vermeye devam ediyoruz. Konteyner kentlerdeki yaşam şartlarını ve talepleri yerinde tespit ediyoruz" ifadelerini kullandı. Başkan Akın, destek sürecine katkı sunan herkese teşekkür ederek, "2026 yılının Sındırgılı hemşehrilerimize, Balıkesirli ailemize ve tüm milletimize sağlık, huzur ve esenlik getirmesini diliyorum. Afetlerin yaşanmadığı bir yıl temenni ediyorum" şeklinde konuştu. BALMEK için yeni alanlar hazırlanıyor Öte yandan, Akpınar Yaşam Merkezi’nde yer alan BALMEK alanının, depremden etkilenen esnaf için iş hanına dönüştürülmesinin ardından yeni yerinde hizmet vermeye hazırlandığı bildirildi. Kadınların sosyal, kültürel ve mesleki gelişimine katkı sağlayacak BALMEK Sındırgı Şubesi’nin ise Koca Han İş Merkezi’nde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle kısa süre içinde açılacağı ifade edildi. Başkan Akın ve Başkan Sak, tahsis edilen alanlarda incelemelerde bulunarak yapılacak çalışmalar hakkında değerlendirmeler yaptı. Kadınların sosyoekonomik hayatta daha güçlü yer almasını hedefleyen üretim, eğitim ve dayanışma temelli projelerin artarak devam edeceği vurgulandı.