POLİTİKA - 26 Aralık 2014 Cuma 11:59

CHP’li Kaleli’den 'Birgül Ayman Güler' özrü

A
A
A
CHP’li Kaleli’den 'Birgül Ayman Güler' özrü

CHP Bursa Milletvekili Sena Kaleli, partisinin İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in “Türk ulusuyla Kürt milliyetini bana eşit gördüremezsiniz” ifadesine bütün partililerin tepki gösterdiğini savunarak, bütün Kürt halkından özür dilediğini vurguladı.

Bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere dün Diyarbakır’a gelen CHP Bursa Milletvekili Sena Kaleli, Güneydoğu Genç İşadamları Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Hakan Akbal’ı ziyaret etti. Ziyarette konuşan Akbal, CHP’ye yönelik eleştirilerde bulundu. Akbal, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır’da düzenlediği toplantıya katıldığını ve orada da CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler hakkında eleştirilerde bulunduğunu belirterek, "Birgül Ayman Güler konusu bizi derinden yaralayan bir konu. Ancak geçtiğimiz günlerde daha fazla yaralandık. Güler’in, ‘Türk ulusuyla Kürt milliyetini bana eşit gördüremezsiniz’ açıklamaları resmi rakam 15 milyon olsa da Türkiye’de 25 milyon nüfusa sahip Kürt realitesine ciddi bir hakarettir" dedi.

"25 MİLYON KÜRT’ÜN 3 YÖNETİCİ KADAR KIYMETİ YOK"
Kılıçdaroğlu’na partisi içerisinde böyle faşizan ve ırkçı söylemlere izin vermemesi gerektiği yönünde eleştirilerde bulunduklarına dikkat çeken Akbal, "Bunun çok radikal bir çıkış olduğunu ve cezalandırılması gerektiğini söyledik. Cezalandırılmasa bile iyi niyet göstergesi olarak yine disiplin kurulana sevk edip, ‘Ben sevk ettim ama bir şey çıkmadı’ diyebileceğini söyledik. Ancak bunu yapmadı. Bunun yanı sıra yakın zaman da Güler’in kendi partisine ‘Fethullahçı’ diye bir ithamı oldu. Hemen disiplin kuruluna verildi. Şimdi ise biz ‘keşke disiplin kuruluna verilmeseydi’ diyoruz. Verilmeseydi üzülmezdik çünkü hanımefendi çıktı 25 milyon Kürde hakaret etti disipline verilmeli, ama böyle deyince verildi. Bizim duygularımız daha fazla rencide oldu. 25 milyon Kürde hakaret ediyor, vermiyorsunuz ancak partide 3-5 tane yönetici ile ilgili ithamda bulunuyor, hemen disipline veriyorsunuz. Demek ki 25 milyon kürdün 3 tane yöneticin kadar kıymeti yok. Dünyanın neresine giderseniz giden sol partiler halkın içinden gelen, işçinin partisidir. Ama Türkiye’de içinde halk taşıyan partiler halktan o kadar uzaklaştı ki. Bu nedenle üzgün olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz" diye konuştu.

"CHP 23 YIL ÖNCEKİ RAPORUN BİLE GERİSİNDE"
Eleştirilerini sürdüren Akbal, Kılıçdaroğlu’na partisinin Avrupa Birliği (AB) ile ilgili hiçbir fikrinin olmadığını söylediklerini ya da varsa kendilerinin bunu bilmediğini vurgulayarak, "CHP’ de takıldığımız mevzulardan biri de ülke gündeminde bir polemik oluyor. Bunun peşine takılıp gidiyor. Kendisi bir gündem yaratamıyor. Bunun yanı sıra yayınlamış olduğunuz bir rapor var. Bu raporu 23 yıl geçmiş olmasına rağmen çok ciddiye alıyoruz. Biz artık şunu söylüyoruz. CHP’nin yeni rapor çalışmalarında 23 yıl önceki raporun önüne geçmesi lazım. Bugünkü konuşmaları bile 23 yıl önce hazırladığı raporun çok gerisinde. CHP’ye yakışan o raporun bir ya da iki tık ilerisinde olması" şeklinde konuştu.

"CHP BU BÖLGEDEN KOPMUŞ"
Daha sonra eleştirilere yanıt veren CHP Bursa Milletvekili Sena Kaleli, Türkiye’de demokratik hamleleri başlatan partinin CHP olduğunu belirterek, partisinin 1989 yılında yayımladıkları raporun gerisinde olduğu yönündeki eleştirilere hak verdiklerini söyledi. Özeleştirilerde de bulunan Kaleli, "Bizim burada Kürt hareketi ile ortak siyasi girişimde bulunmamızda da bir gerileme olmuş. CHP bu bölgeden kopuk olmuş. Geliş gidişlerimizde aksama olmuş. Ama her zaman CHP’nin Kürtlerle kadim işbirliği hiçbir zaman yok olmamıştır. Biz her zaman toplumun tüm kesimlerinin değerlerini, inançlarının ve kimliklerinin yanında yer almaya gayret ettik. Ancak fiziken ve fiilen ilişkilerimizde aksamalar olmuş olabilir. Ama CHP şu anda Türkiye’nin her kesiminde var olmaya çalışan kimliğini sürdürüyor. Bu ülkede herkesin hukuku ve hakları ile var olması için mücadele eden bir partiyiz. Kendimizi anlatmakta zorlandık. Tabi medyanın tutumu ve baskılar anlattıklarımızın size ulaşmasına da engel oldu. Ama sosyal mecralar ve başka yollarla ulaşmaya başladık ve ulaşmak konusunda engellerimizi aştık" dedi.

"BÜTÜN SORUNLAR BARIŞLA ÇÖZÜLÜR"
Türkiye’de giderek iç barışın ve iç güvenliğin de yok olmaya başladığını vurgulayan Kaleli, şunları kaydetti:
"Biz bu sorunların hepsinin ancak barışla çözülebileceğini inanıyoruz. Bu anlamda hem iç hem dış barışta sorumluluklarımız neyse yerine getirmeye çalışıyoruz. Nerede kimin yardıma ihtiyacı varsa, kim hukuksuzluğa ve hak ihlaline uğramışsa onun yanındayız. Bu cemaat de olabilir. Cemaat bize eziyet de etmiş olabilir. Usulsüz yargılamalar da yapmış olabilir. Ama o hak ihlali ve hukuksuzluk ona uygulandığında onun yanındayız. Arkadaşlarımız KCK’lıları da , Ergenekoncuları da Hizbullahçıları da cezaevinde ziyaret eder."

"BİRGÜL AYMAN GÜLER’İ ONAYLAMIYORUZ"
Akbal’ın CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler ile ilgili eleştirilerine de yanıt veren Kaleli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birgül Ayman Güler ile ilgili genel başkanımız da buna cevap vermiştir. Biz hepimiz tepkimizi ortaya koyduk. Arkadaşımızın savunması sadece cemaat işbirliği ile ilgili atıfta bulunması ile ilgili değil. Biz demokrat bir partiyiz. Herkes görüşlerinde fikir iadesinde özgürdür. Ama bu uyarılmadığı anlamına gelmez. İnsanların ifadelerini almadan yargılamayı eleştiriyoruz. Genel başkanımız Birgül hanımla görüşmesini yaptı. Kendisinin bize de, ‘Görüşü ne olursa olsun millet, milliyet kavramı buraya Türk ve Kürt’ü koyduğunuz zaman eşitsizlik algılanıyor. Ben milletin üzerinde milliyetler olmamalı anlamında söyledim’ şeklinde ifade vermiştir. Burada biz bunu onayladık anlamında algılanmışsa tüm Kürt halkından özür dilerim. Böyle cümleleri onayladığımızı ifade edemeyiz. Şu anda Yüksek Disiplin Kuruluna verilmesinin nedeni birikmiş söylemleri. Başka nedenleri de vardır. Başka gittiği yerlerde başka söylemleri, sizleri de, başka kesimleri de, partiyi de rahatsız eden söylemleri birikerek, yüksek disiplin kurulana verilmesine neden olmuştur. Bu bir birikimdir." 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Tarımsal üretim planlaması ve yeni destekleme modeli anlatıldı Tekirdağ’da tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ve planlı bir yapıya kavuşturulması amacıyla düzenlenen Tarımsal Üretim Planlaması ve Desteklemeler Toplantısı geniş katılımla gerçekleştirildi. Programda, son yıllarda etkisini giderek artıran iklim değişikliği, nüfus artışı, doğal afetler, göç hareketleri, gıda milliyetçiliği ve jeopolitik risklerin tarımsal üretim üzerindeki etkileri ele alındı. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilen ve Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda tarımı daha planlı, programlı ve öngörülebilir bir yapıya kavuşturmayı hedefleyen "Tarımsal Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli" hakkında katılımcılara kapsamlı bilgiler verildi. Yeni modelle birlikte üretimin yönlendirilmesi, verimliliğin artırılması ve üreticinin desteklere daha etkin şekilde erişebilmesi amaçlanıyor. Toplantıda ayrıca, tarımsal üretimin geleceği açısından stratejik öneme sahip konular üzerinde durulurken, üreticilerin karşılaştığı sorunlar ve beklentiler de masaya yatırıldı. Programın soru cevap bölümünde ise üreticiler merak ettikleri konuları doğrudan yetkililere iletme fırsatı buldu, yöneltilen sorular alanında uzman isimler tarafından ayrıntılı şekilde yanıtlandı. Toplantı, karşılıklı görüş alışverişinin ardından sona erdi. Toplantıya Tekirdağ İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy, bağlı kurum ve kuruluşların yöneticileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda üretici katıldı.
Samsun Samsun’da 2025’e damga vuran olaylar Samsun’da 2025 yılına, Canik’teki akaryakıt istasyonu faciası ile Bafra’da Kızılırmak Nehri’nde yaşanan trajedi damga vurdu. Samsun, yaşanan bazı acı olayların yanı sıra büyük yatırımlarla da gündemde önemli yer tuttu. Makine ve Kimya Endüstrisi(MKE) ile BAYKAR tarafından açıklanan yatırımlar, şehirde heyecan oluşturdu. 2025 yılı, Samsun’da Türkiye genelindeki birçok ile kıyasla sakin geçmesine rağmen, yaşanan iki büyük trajedi ve ardı ardına açıklanan stratejik yatırımlarla hafızalara kazındı. Yılın en sarsıcı olayları Canik ve Bafra ilçelerinde meydana geldi. 28 Nisan’da Canik’te, Lovelet AVM yanındaki akaryakıt istasyonunda meydana gelen heyelanda baba ile iki çocuğunun hayatını kaybetmesi kentte derin üzüntüye neden oldu. 17 Eylül’de ise Bafra’da bir otomobilin Kızılırmak Nehri’ne düşmesi sonucu anne ve 3 yaşındaki çocuğun hayatını kaybetmesi kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Olaya ‘kaza süsü’ verdiği iddiasıyla tutuklanan baba Dr. Serdar Kıyak’ın cezaevinde intihar etmesi, süreci daha da dramatik hale getirdi. Bu iki olay, 2025 yılının Samsun’daki en dikkat çeken trajedileri olarak kayıtlara geçti. Spor alanında da Samsun adına öne çıkan bir yıl yaşanırken, Samsunspor’un 2024-2025 sezonunda Süper Lig’i 3. sırada tamamlaması ve Avrupa kupalarında mücadele etmesi kentte büyük sevince neden oldu. MKE ve BAYKAR yatırımları Samsun, yaşanan acı olayların yanı sıra önemli yatırımlarla da gündeme geldi. MKE A.Ş. ile BAYKAR tarafından açıklanan yatırımlar, şehirde özellikle genç nüfus için yeni istihdam alanları oluşturma umudu doğurdu. Savunma sanayii odaklı bu yatırımların, Samsun’un sanayi altyapısını güçlendirmesi ve bölgesel kalkınmaya ivme kazandırması bekleniyor. 2025 yılı, Samsun için bir yandan acı kayıpların yaşandığı, diğer yandan ise geleceğe yönelik büyük beklentilerin şekillendiği bir yıl olarak geride kaldı. 2025’te yaşanan olaylar Samsun, 2025 yılı boyunca hem yürek burkan olaylar hem de kentin geleceğini etkileyecek önemli gelişmelerle gündeme geldi. Yılın ilk aylarında Samsun Limanı’nda Palau bayraklı "Fıruze G" adlı kuru yük gemisinde çıkan yangın paniğe neden oldu. 28 Ocak’ta meydana gelen olayda, itfaiye ve deniz ekiplerinin yoğun çalışması sonucu yangın yaklaşık iki saat içinde kontrol altına alındı. Şubat ayı ise peş peşe gelen trafik kazalarıyla hafızalara kazındı. Havza ilçesinde panelvan minibüs ile tırın çarpışması sonucu anne ile 4 yaşındaki kızı yaşamını yitirirken, baba ve 2 yaşındaki oğulları yaralandı. Aynı gün Kavak ilçesinde yolcu otobüsünün su kanalına devrilmesi sonucu şoför hayatını kaybetti, 21 kişi yaralandı. 100 yılın en ağır kışı 20 Şubat’ta Samsun 100 yılın en yoğun kar yağışını yaşadı. Kent genelinde kartpostallık manzaralar oluşurken, ulaşımda aksamalar ve günlük yaşamda yaşanan zorluklar birçok vatandaş için karı çileye dönüştürdü. Bahar aylarında ise ölümlü olaylar art arda geldi. 6 Nisan’da Çarşamba ilçesinde iki otomobilin çarpışması sonucu 5 kişi hayatını kaybetti. 9 Nisan’da bir annenin rehber öğretmeni olan kızını boğarak öldürmesi kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. 16 Nisan’da Canik ilçesinde uzaklaştırma kararı bulunan bir koca, boşanma aşamasındaki eşini sokak ortasında öldürdü. 24 Nisan’da Alaçam’da bir restoranda eşini silahla öldüren şahıs, ardından intihar etti. Mayıs ayında yaşanan bir olay, aile içi şiddetin geldiği noktayı gözler önüne serdi. Samsun’da 16 yaşındaki bir çocuk, evlenmek için ablasını kaçıran genci tabancayla vurarak öldürdü. 27 Mayıs’ta ise geçmişte cezaevi müdürü cinayetiyle gündeme gelen ve cezasını tamamlayan bir şahıs, İlkadım ilçesinde bir berberde silahlı saldırıya uğradı. Ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden şahsın, ağabeyi tarafından vurulduğu ortaya çıktı. Yaz aylarında da acı olaylar devam etti. 25 Ağustos’ta Terme ilçesinde yolcu otobüsünün yol kenarında kamyonete branda çeken kişilere çarpması sonucu meydana gelen kazada 2 kişi yaşamını yitirdi. Eylül ayında ise hem kazalar hem de şiddet olayları öne çıktı. Tekkeköy’de bir kereste fabrikasında çıkan yangın ekiplerin müdahalesiyle söndürülürken, Asarcık’ta bir şahsın eşini bardakla öldürmesi infiale yol açtı. 30 Eylül’de İlkadım ilçesinde iki kız çocuğu kamyonetin çarpması sonucu hayatını kaybetti. Kasım ayı Samsun’a şehit acısını getirdi. 11 Kasım’da Türk Hava Kuvvetleri’ne ait C-130 tipi kargo uçağının Gürcistan sınırları içinde düşmesi sonucu uçakta bulunan 20 personelden biri olan Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Emre Altıok şehit oldu. Şehit Altıok, memleketi Samsun’da düzenlenen törenle toprağa verildi. Ay sonunda ise kent adına önemli bir gelişme yaşandı. Sağlık Bakanlığı’nın öz kaynaklarıyla yapılan, bin 458 yatak kapasiteli Samsun Şehir Hastanesi’nin Göğüs Hastalıkları Kliniği 28 Kasım’da hasta kabulüne başladı. Yılın son aylarında bir şehit haberi daha Samsun’u yasa boğdu. 9 Aralık’ta İstanbul’da düzenlenen narkotik operasyonunda şehit olan polis memuru Emre Albayrak, memleketi Ladik ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. Samsun, 2025 yılında yaşadığı tüm acılara rağmen hem kayıplarını uğurladığı hem de geleceğe dair önemli adımlar attığı bir yılı geride bıraktı.
Düzce DTSO’da yılın son meclis toplantısı yapıldı Düzce Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Erdoğan Bıyık, 2025 yılının son meclis toplantısında yaptığı konuşmada, "Yeni yılın odamıza, ilimize ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum" dedi. DTSO aralık ayı olağan meclis toplantısı Şehit Emniyet Müdürü Ufuk Baysan toplantı salonunda gerçekleştirildi. Meclis Başkanı Tanju Acar’ın açılış konuşmasıyla başlayan toplantıda Düzce Organize Sanayi Korumalı İş Merkezi (DOSKİM) projesi ile ilgili son durum hakkında bilgiler aktardı. DTSO Başkanı Erdoğan Bıyık, aralık ayı içinde gerçekleştirilen faaliyetler hakkında bilgiler verdi. Bıyık "Yeni yılın odamıza, ilimize ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. Oda akreditasyon sistemi çalışmalarımız kapsamında çok geniş bir katılımla Swot Analizi Çalıştayımızı gerçekleştirdik. Düzce Üniversitesi’nden akademisyenler başta olmak üzere paydaş kurumlarımızın tamamından temsilciler ve meclis üyelerimizin de katılımlarıyla muhteşem bir çalışma oldu. Yine akreditasyon çalışmalarımız kapsamında Düzce’nin önemli sanayi kuruluşu temsilcileri, eski yönetim kurulu ve meclis başkanlarımız ve Düzce Belediye Başkanımız Dr. Faruk Özlü’nün katılımlarıyla odamız Yüksek İstişare Kurulu toplantısını gerçekleştirdik. Hayli verimli ve etkili bir organizasyon oldu. TOBB ve YÖK arasında imzalanan protokol ile proje okullarımız arasına giren Düzce Meslek Yüksekokulu ile iş birliğinde ‘Mesleki Eğitim Çalıştayı’ programını gerçekleştirdik. Meclis Başkan Yardımcımız ve TOBB Ar-Ge İnovasyon Kurulu Üyesi Murat Taştepe, Düzce’de faaliyet gösteren bilişim firmalarının sorun ve çözüm önerilerini görev aldığı TOBB Ar-Ge İnovasyon Kurulu’nda gündeme getirerek TOBB Yönetimine önerge hazırlanmasını sağladı. Bu önerge TOBB Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu tarafından bakanlıklar düzeyinde gündeme getirildi ve bu girişimlerimizin sonucunda Teknoloji geliştirme bölgeleri ile Ar-Ge veya tasarım merkezlerinde çalışan personellere yönelik teşvik bir yıl daha uzatıldı. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız ve Turizm Komisyonu Üyesi İbrahim Canpolat, Meclis Üyemiz ve Turizm Komisyonu Başkanı Ümit Yıldırım, Meclis Üyemiz ve Turizm Komisyonu Üyesi Görkem Özdemir, İzmir’de düzenlenen Travel Turkey İzmir fuarında yer alan Düzce standında fuar ziyaretçilerini ağırladı. Düzce Üniversitesi Sigortacılık ve Sosyal Güvenlik Bölümünde eğitim gören öğrenciler, odamızda sektör temsilcileriyle bir araya gelerek 4. sınıf öğrencilerinin staj yeri bulmaları ve verimli staj imkanlarıyla ilgili istişarelerde bulundular. Ortağı olduğumuz ABİGEM A.Ş’nin olağan genel kuruluna katıldık. Düzce Valisi Selçuk Aslan ve Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü ile birlikte İstanbul Düzceliler Derneği tarafından İBB Sosyal Tesislerinde düzenlenen istişare toplantısına katıldık. Ay içinde istekli firmalar ile indirim protokolleri imzaladık. Ayrıca odamız bünyesinde eğitim faaliyetlerimiz de hız kesmeden devam ediyor. Rutin faaliyetlerimiz arasındaki proje okullarımızın toplantıları, kurumlardaki görevlendirmelerimiz gereği katıldığımız toplantılar, üyelerimizin açılış merasimleri ve diğer faaliyetlerimize de ay içinde devam ettik" dedi. Toplantının devamında DTSO 2026-2029 Stratejik Planı ve 2026 İş Planı hakkında görüşmeler yapıldı. Son bölümde 2026 taslak bütçesi hakkında görüşmeler gerçekleştirilirken, aylık hesaplar ve ekonomik raporlar da meclis üyeleri tarafından görüşülerek karara bağlandı.
İzmir Karşıyaka ile Trabzonspor, Adem Yeşilyurt için masaya oturacak Trabzonspor, Karşıyaka’da forma giyen 2007 doğumlu kanat oyuncusu Adem Yeşilyurt’u kadrosuna katmak için çalışmalarını hızlandırdı. Tarafların, transferin gerçekleşmesi adına cuma günü İzmir’de bir araya gelmesi bekleniyor. TFF 3. Lig 4. Grup’ta şampiyonluk mücadelesi veren Karşıyaka, Burhanettin Basatemür yönetiminde genç ağırlıklı bir yapılanmaya giderek yeni bir sayfa açtı. Bu süreçte birçok gelecek vadeden oyuncuyu kadrosuna katan yeşil-kırmızılılar, altyapıdan da pek çok ismi A takıma yükselterek forma şansı verdi. Bu fırsatı en iyi şekilde değerlendiren isimlerden biri de 18 yaşındaki kanat oyuncusu Adem Yeşilyurt oldu. Özellikle bahis cezalarının ardından bir anda ilk 11’de kendine yer bulan genç futbolcu, ortaya koyduğu performansla futbol kamuoyunun dikkatini çekti. Ligin ilk devresinin son 5 maçında 1 gol ve 2 asistlik katkı sağlayan Adem, hem yurt içinden hem de yurt dışından birçok kulübün radarına girdi. Bu süreçte en somut adımı ise Trabzonspor attı. Bordo-mavililerin, transferi netleştirmek adına 2 Ocak Cuma günü İzmir’e gelerek görüşmeleri yüz yüze sürdürmesi bekleniyor. Karşıyaka’nın transfer görüşmelerine 5 milyon Euro’dan başladığı ifade edilirken, Trabzonspor cephesinin bu rakamı aşağı çekmek için pazarlıklarını sürdürdüğü belirtildi. Tarafların orta noktada buluşarak transferi sonuçlandırması bekleniyor.
Samsun Başkan Kurnaz: "2026’da 10’larca projeyi hayata geçireceğiz" Samsun’un İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, 2025 yılının kendileri açısından çok verimli geçtiğini, 21 aylık görev sürelerinin ardından 2026 yılında da 10’larca projeyi hayata geçireceklerini söyledi. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, 2025 yılının belediyeleri açısından oldukça verimli geçtiğinin altını çizdi. İhlas Haber Ajansı’na(İHA) özel açıklamalarda bulunan Başkan Kurnaz, bu süreçte birçok projeyi ve hizmeti hayata geçirdiklerini, 2026 yılında da onlarca projeyi hayata geçirerek ilçeye hizmet vermeye devam edeceklerini ifade etti. 21 aylık görev süresini değerlendiren Başkan Kurnaz, "Bu ay sonu itibarıyla 21. ayımızı dolduruyoruz. Allah’a hamdolsun belediyemizi ekonomik yönden düze çıkardık. Çok şükür ekonomik bir problemimiz yok. Araç gerecimiz çok eksikti. Tüm araç gereç eksikliğimizi tamamladık. Hem temizlik işlerinde hem de fen işlerinin bütün alanlarındaki eksikler giderildi. Bütün hizmetleri kendimiz yapıyoruz. Eskiden hizmet alımıyla yapılan yol, kaldırım, park, bahçe ve temizlik gibi hizmetleri artık kendi imkânlarımızla, kendi personelimizle ve kendi araçlarımızla yapar hale geldik" dedi. "Gazi Caddesi 2026’dan önce ışıklandırıldı" Esnafa verilen sözü tuttuklarını ve Gazi Caddesi’ni yeni yıldan önce ışıklandırdıklarını vurgulayan Kurnaz, "Şu anda da güzel projeler yapıyoruz. Gazi Parkı yapımına devam ediliyor. İnşallah 31 Mart’a kadar pırıl pırıl, içinde kafe-restoranı ve Samsunspor’a ait mağazası olan, cadde ile parkı buluşturduğumuz çok güzel bir projeyi hayata geçireceğiz. Gazi Caddesi’ni de çok güzel bir şekilde ışıklandırdık. 1 Ocak’tan önce ışıklandırmayı tamamlayacağımıza dair esnafımıza söz vermiştik. Dün itibarıyla caddemizi ışıklandırdık ve sözümüzü tuttuk" diye konuştu. "Yeni yılda onlarca projeyi bir bir hayata geçireceğiz" 2026 yılında da birçok projenin hayata geçirileceğini belirten Başkan Kurnaz, "Yeni yılda güvenli park projelerimiz devam edecek. Güvenli parklarımızı emniyet müdürlüğümüzün belirlediği sırayla hayata geçireceğiz. Bu da projelerim arasındaydı. Parkları kamera sistemiyle donatıyoruz ve emniyet birimlerimize bağlıyoruz. Parklar 24 saat emniyetimizin denetiminde olacak. Önümüzdeki yıl bir çocuk köyü projemiz var. Yine engelsiz yaşam merkezimiz olacak. Daha onlarca projeyi bir bir hayata geçireceğiz" ifadelerini kullandı.