POLİTİKA - 26 Ekim 2016 Çarşamba 14:54

CHP’li Oran: “Sistem 10 yılda bir arıza veriyor, değişmeli”

A
A
A
CHP’li Oran: “Sistem 10 yılda bir arıza veriyor, değişmeli”

24. Dönem CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, mevcut sistemin her 10-20 yılda bir darbelerle arıza verdiğini, yeni bir anayasanın mutlaka yapılması gerektiğini ancak başkanlık sisteminin ortaçağa uygun bir yönetim modeli olacağını, demokrasinin bu şekilde gelmeyeceğini savundu.

Alsancak, Dokuz Eylül, Gündoğdu, Kordon ve Kordon Rotaract Kulübü tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen ortak toplantıya 24. Dönem CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran konuşmacı olarak katıldı. İzmir Swissotel Grand Efes’te gerçekleştirilen toplantıda “Cumhuriyet ve Demokrasi” konulu bir konuşma gerçekleştiren Oran, 1980 modeli sistemin her 10-20 yılda bir darbelerle arıza verdiğini belirterek, “Yeni bir anayasaya ihtiyacımız var. Sadece yeni anayasa yetmiyor. Bununla beraber önemli unsurlar da var. Başkanlık sistemiyle 60 madde değişimi tamamen aldatmaca. Bununla demokrasi gelmez. Daha ortaçağa uygun bir yönetişim modeli bu. Bu sistemin yeni anayasa ile ileriye taşınması için mücadele etmemiz gerekiyor. Mutlaka yeni bir anaysa, yeni bir siyaset sistemine ihtiyacımız var. Seçim barajının indirilmesi gerekiyor. Mutlaka siyasi ahlakla etik yasasını getirmemiz gerekiyor. Bu sistem her zaman arıza yapıyor 10-20 senede bir darbe oluyor” dedi.Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çok terörle mücadele eden başka bir ülke olmadığını söyleyen Umut Oran, terörle mücadelede yanlış politikalar uygulandığını, siyasi hatalar yapıldığını savundu.

“Benim partim de lehe çeviremiyorsa sorumludur”
Ana muhalefet partisi olarak son seçimlerde başarılı olamadıklarını ve hatalar yaptıklarını kaydeden Oran, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çok büyük hatalar yaptık. 7 Haziran seçimlerinde millet doğru bir irade kullandı, yüzde 60 ile diğer partilere ’koalisyon kurun’ dedi ama değerlendiremedik. 1 Kasım’da da tuş olduk. İktidar dip yapmış vaziyette, baştaki yol arkadaşlarının hiçbirisi yok şu an. Yaverlerden görüyoruz. Milli güvenlik ellerinde olmasına rağmen, 24 saat yaşadığı yaverleri bile seçemiyor. Bugün yine emniyet müdürleri değişti. Hakikaten şu an Türkiye yönetilemiyor. Bundan ders çıkarmamız lazım benim partim de bunu Türkiye’nin lehine çeviremiyorsa benim partim de ben de bundan sorumluyum” diye konuştu.

“Bugünkü ortamdan hepimiz sorumluyuz”
Oran, şöyle devam etti:
“Son 2 yılda Cumhurbaşkanlığı seçimi yaşadık ama bizim yanlış bir adayımız oldu, meydanı boş bıraktık. Teröre bulaşmış bir parti bile oylarını çıkarttı. Toplum artık bir şey istiyor. Halkın da milletin de iradesinde umut var. Millete ‘biat ediyorlar’ diye bakmamak lazım, onlara alternatif seçenek sunmak lazım. Bizler zaten sorumluyuz, ama sizlere de görev düşüyor. Bugünkü ortamdan hepimiz sorumluyuz.”

“CHP’nin tepeden tırnağa değişmesi gerekiyor”
CHP’nin tepeden tırnağa değişmesi gerektiğini belirten Umut Oran, şunları söyledi:
“CHP olarak bizim 4 seçimde yaptığımız hatalarımızla yüzleşmemiz lazım. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hatalarımızla yüzleşmedik. Yerel seçimlerde 17-25 Aralık’a rağmen oy oranımızı artıramadık. Bizim hatalarımızın üzerinden gelmemiz için yüzleşmemiz gerekiyor. ‘Birisi gitsin birisi gelsin’ değil, partide lider değil liderlik anlayışı değişikliği olsun diye mücadele ettik olmadı. Bugün söz konusu vatansa parti içi sürtüşmeleri bir kenara bırakmamız azım. Ben milletvekili döneminde nasıl çalışıyorsam aynı şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Şu anki yönetimi silkelemeye, farklı şeyler yaparak farklı sonuç almaya zorluyoruz. Bunu başarabilir miyiz bilmiyorum ama başaramazsak kökten bir değişime ihtiyaç var. Bu böyle gitmez.”

Toplantının sonunda Rotary 2440. Bölge Federasyon Başkanı İsmail Rodoplu, katılımlarından dolayı Umut Oran’a teşekkür plaketi takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Anadolu Üniversitesi ekibinden öğrencilerin eğitim hedefleri için TÜBİTAK projesi Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Köksal Büyük’ün yürüttüğü ’Türk Yükseköğretim Sisteminde Mikro-Yeterliliklerin Kredilendirilmesi İçin Gereksinimlerin Belirlenmesi’ projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmeye hak kazandı. Projeleri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Köksal Büyük, “Mikro-yeterlilikler ya da diğer bir ismi ile mikro krediler öğrenme kazanımlarını, iş yükünü ve kredi değerini içeren kısa süreli eğitim programlarıdır. Öğrenciler, kendi eğitim hedeflerine uygun yeterlilikleri seçebilir ve alacakları krediyi önceden bilebilirler. Yüksek öğretim kurumları, öğrenme kredisi karşılığı olmayan okul dışı eğitim faaliyetlerini akademik krediye dönüştürmek için bugüne kadar yeterince çaba sarf etmediler. Ancak, geleceğin başarılı üniversitelerinin okul dışı öğrenmeye imkan tanıyan kurumlar olacağını net bir şekilde ifade etmeliyim. Bu açıdan, mikro-yeterlilikler büyük bir fırsattır. Konu ile ilgili olarak Avrupa Komisyonu, mikro-yeterlilikler için ortak tanımlar ve standartlar geliştirmeyi hedeflerken, Avrupa Birliği Konseyi ise hayat boyu öğrenme ve istihdam edilebilirlik adına bu yaklaşımı destekleyen kararlar almıştır. Türkiye’de ise, son zamanlarda bu yeterliliklerin yükseköğretim sistemine entegrasyonu ve uygulanması üzerine yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Bu süreçler, uluslararası öğrenci hareketliliğini destekler ve öğrenenlere kişisel ve profesyonel gelişimleri için esnek eğitim imkanları sunar" dedi. “Daha etkin bir uygulama modeli tasarlanabilecek” Projenin kapsamına da değinen Prof. Dr. Köksal Büyük, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’deki mikro-yeterlilik uygulamalarının mevcut durumunu ve modellerini belirlemek, farklı ülkelerdeki benzer uygulamalarla karşılaştırmalı analiz yapmak, Türkiye’nin eğitim sistemi özellikleri ve ihtiyaçlarına uygun mikro-yeterlilik ilke ve esaslarının oluşumuna katkı sağlamak önemli çıktılarımız arasındadır. Bu süreçte öğrencilerin, öğretim elemanlarının ve iş dünyasının mikro-yeterliliklere bakış açıları ve beklentileri araştırılacak, böylece daha etkin bir uygulama modeli tasarlanabilecektir. Yükseköğretimdeki tüm paydaşların yani Yükseköğretim Kurulu, üniversite yönetimleri, öğretim elemanları, idari personel, öğrenciler ve sektör temsilcilerinin mikro-yeterliliklere ilişkin hazır bulunma düzeyleri belirlenecek ve bu konudaki potansiyel direnç noktaları tespit edilecektir. Ayrıca, mikro-yeterliliklerin kredi değerlerinin belirlenmesi, kontrol edilmesi ve kabul süreçlerini içeren bir sistem tasarımı yapılacak, bu süreçlerin yükseköğretime entegrasyonu sağlanarak sistemin uygulanabilirliği arttırılacaktır. Son olarak hem eğitim sistemimize hem de öğrencilerimize katkı sağlayacak olan proje ekibimizde Anadolu Üniversitesi’nden değerli araştırmacılarımız Prof. Dr. Zafer Asım Kaplancıklı, Doç. Dr. Murat Akyıldız, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Doç. Dr. Nurcan Deniz ve ASBÜ’den Doç. Dr. Ahmet Yusuf Yılmaz yer almaktadır.”