ASAYİŞ - 05 Şubat 2020 Çarşamba 12:17

Çığ bölgesinde ikinci facia: Şehit sayısı 33'e yükseldi

A
A
A
Çığ bölgesinde ikinci facia: Şehit sayısı 33'e yükseldi

Van'da 5 kişinin öldüğü çığ felaketinde kaybolan 2 kişiyi arayan ekiplerin üzerine de çığ düştü. 30'dan fazla kişi kurtarılırken; 33 şehidimiz var. Kurtarma çalışmaları bölgeye sevk edilen takviye ekipler eşliğinde devam ediyor.

Van'ın Bahçesaray ilçesinde çığ altında kalan minibüsteki iki kişiyi arama çalışmalarını yürüten ekiplerin üzerine çığ düştü. Kurtarma çalışmalarına katılmak üzere bölgeye takviye ekipler gönderildi.

AFAD: "ÇIĞDA 33 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ, 53 KİŞİ YARALANDI"

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Van'da yaşanan ikinci çığda aralarında güvenlik görevlilerinin de bulunduğu 33 kişinin hayatını kaybettiğini, 53 kişinin ise yaralandığını açıkladı.

AFAD, Van'ın Bahçesaray ve Çatak ilçeleri arasındaki bölgeye düşen ikinci çığda hayatını kaybedenlerin sayısının 33'e yükseldiğini bildirdi. Yapılan açıklamada, "Çığ altında kalan AFAD Van İl Müdürü ile Birlik Müdürü hastanede tedavi görüyor. Olaya müdahale için bölgedeki AFAD il müdürlüklerinden 67 arama kurtarma uzmanı 11 araçla alana sevk edildi. Ayrıca 75 kişilik Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ve 10 kişilik AFAD arama kurtarma ekibi ile 2 araç, Ankara’dan askeri uçakla bölgeye gönderiliyor. Haberleşmenin aksamaması için alanda bir mobil baz istasyonu kuruldu. 3 mobil baz istasyonu daha bölgeye doğru yola çıkarıldı. Bir AFAD Mobil Koordinasyon Merkezi, Elazığ’dan bölgeye gönderildi. Türk Kızılayı, 350 kişilik kumanyayı bölgeye sevk etti. AFAD İzmir, Bursa ve Samsun arama kurtarma birlikleri olası bir ihtiyaç için teyakkuz durumuna geçirildi. Olaya müdahale edilmesi için bölgeye aralarında Şırnak İtfaiyesi’nden 4 kişinin de bulunduğu toplam 156 arama kurtarma personeli ve 18 araç sevk edildi. Bölgeye ayrıca 28 ambulans ve 10 Sağlık Bakanlığı UMKE ekibi gönderildi. AFAD İl Müdürü’nün görevi sırasında çığ altında kalması nedeniyle Van İl Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’nin koordinasyonu için AFAD Muş İl Müdürü ve ekibi Van’a ulaştırıldı. Van Bahçesaray ve Çatak arasındaki karayoluna 4 Şubat 2020 günü 17.45’te çığ düşmüştü. AFAD Van koordinasyonundaki arama kurtarma ekipleri, çığ altında kalan minibüs ve iş makinesinden 8’i sağ olmak üzere 13 vatandaşımızı çıkarmıştı. Ulaşılamadığı değerlendirilen 2 kişi için AFAD Van ve koordinasyonundaki Jandarma, UMKE, 112 Acil Sağlık, Karayolları, Büyükşehir Belediyesi ile itfaiye ekiplerinin çalışmaları sürerken 12.00 sularında ikinci çığ düştü. Alanda çalışan ekiplerden bir kısmı çığ altında kaldı" denildi.

MSB'DEN ÇIĞ FACİASI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

MSB: "Van’da yaşanan çığ felaketi nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetlerimize ait bir uçak, arama-kurtarma çalışmalarına destek verecek olan 75 kişilik AFAD ve Jandarma personeli ile gerekli teçhizatı Ankara’dan Van’a ulaştırmak üzere görevlendirildi." 

MSB, AFAD ve Jandarma personelini Ankara’dan alarak havalanan Türk Silahlı Kuvvetlerimize ait uçak Van’a indiğini duyurdu.

Dün akşam saat 17.00 sıralarında üzerine çığ düşen minibüste bulunan 5 kişinin cansız bedenine ulaşılırken, 6 kişi ise sağ olarak kurtarılmıştı.

Çığ bölgesinde ikinci facia: Şehit sayısı 33'e yükseldi

Minibüste olduğu değerlendirilen ve sabah saatlerinden itibaren devam eden 2 kişiyi kurtarma çalışmaları sürdürülürken ikinci defa çığ düştü. İlk bilgilere göre çığ altında araçlar ve kurtarma ekibinin kaldığı bildirildi. Çığ faciasından bazı kurtarma ekibi görevlileri ve bölgeye desteğe giden vatandaşlar kendi imkanlarıyla kurtulurken, arama kurtarma çalışmalarının yoğun şekilde devam ettiği belirtildi.

Çığ bölgesinde ikinci facia: Şehit sayısı 33'e yükseldi

Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, arama kurtarma faaliyeti yürüten ekibin üzerine çığ düştüğünü söyledi.

ÇIĞ FACİASINDA 26 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

 AFAD'dan yapılan açıklamaya göre,  "Van'ın Bahçesaray ilçesindeki çığda aralarında güvenlik görevlilerimizin de bulunduğu toplam 26 kişi hayatını kaybetti"

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN BAŞ DANIŞMANI ÇIĞ FACİASINDAN YARALI KURTULDU

Van'da meydana gelen ikinci çığ faciasında Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan’ın da çığ altında kaldığı ve yaralı olarak kurtarıldığı bildirildi.

Çığ bölgesinde ikinci facia: Şehit sayısı 33'e yükseldi

Van-Bahçesaray kara yolunun 33. kilometresinde üzerine çığ düşen minibüste bulunduğu değerlendirilen 2 kişiyi arama çalışmaları devam ederken ikinci çığ düştü. Bölgede incelemelerde bulunan ve Bahçesaraylı olan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve AK Parti Van eski Milletvekili Gülşen Orhan’ın da çığ altından yaralı olarak kurtarıldığı belirtildi. Hemen Çatan Devlet Hastanesine kaldırılan Gülşen Orhan’a ilk müdahalenin yapıldığı bildirildi.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI: "ŞU ANA KADAR 30 KİŞİYE ULAŞILDI, ÇIĞ ALTINDAKİLERİ ARAMA KURTARMA ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR"

 İçişleri Bakanlığı, Van’ın Bahçesaray ilçesi karayolunun 33. kilometresinde ikinci kez yaşanan çığ olayında 30 kişiye ulaşıldığını ve arama kurtarma çalışmalarının devam ettiğini açıkladı.

Van’ın Bahçesaray ilçesi karayolunun 33. kilometresinde meydana gelen çığ felaketine ilişkin İçişleri Bakanlığı yaptı. Yapılan açıklamada, “Van-Bahçesaray karayolunun 33. kilometresinde dün meydana gelen çiğ düşmesi sonucu 15 vatandaşımız çığdan etkilenmiş, çığdan etkilenen vatandaşlarımızı kurtarmak için bölgeye ekipler sevk edilmiştir. Bölgeye sevk edilen arama kurtarma ekipleri 13 vatandaşımızı 8 sağ, 5 ölü çığ altından çıkarmış, kayıp olan 2 vatandaşımızı arama kurtarma çalışmalarına bölgedeki olumsuz hava koşulları nedeniyle saat 01.00 sularında ara verilmiştir. Söz konusu arama kurtarma çalışmaları uzman personelin görüşü alınarak, bugün saat 07.00 sıralarında tekrar başlamıştır. Devam eden arama kurtarma çalışmaları sırasında bölgede tekrar bir çığ düşme hadisesi yaşanmıştır. Yaşanan bu çığ düşmesi olayında şu ana kadar 30 kişiye ulaşılmış olup, çığ altında olanlar için arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir. Olayın ardından bölgeye hemen Van, Hakkari, Şırnak, Bitlis, Siirt, Erzurum ve Ankara illerinden JAK dahil arama kurtarma ekipleri sevk edilmiştir. Ayrıca arama kurtarma faaliyetlerini koordine ettiği sırada çığ altında kalan Van AFAD İl Müdürünün yerine Muş İl AFAD Müdürü bölgeye sevk edilmiştir. Diğer iller teyakkuza geçirilmiş olup, arama kurtarma çalışmaları için hazır bekletilmektedir. Ayrıca Ankara’dan yürütülen çalışmaları sevk etmek üzere AFAD Müdahale Daire Başkanı bölgeye gönderilmiştir. Gelişmelerle ilgili bilgi verilecektir” denildi.

VAN AFAD MÜDÜRÜ UÇAR ÇIĞ'DAN YARALI KURTULDU

Van-Bahçesaray kara yolunun 33. kilometresinde meydana gelen ikinci çığ faciasında Van Afet ve Acil Durum (AFAD) İl Müdürü Usman Uçar yaralı olarak kurtarıldı.

Dün akşam saat 17.00 sıralarında üzerine çığ düşen minibüsteki 5 kişinin cansız bedenine ulaşılırken, 6 kişi ise sağ olarak kurtarılmıştı. Minibüste olduğu değerlendirilen ve sabah saatlerinden itibaren devam eden 2 kişiyi kurtarma çalışmaları sürdürülürken ikinci bir çığ daha düştü. Bölgede arama kurtarma çalışmalarına katılan Van AFAD İl Müdürü Osman Uçar çığ altından yaralı olarak kurtarılarak Van Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.

FACİANIN OLDUĞU BÖLGE ÇIĞ RİSKİNE KARŞI BOŞALTILDI

Van-Bahçesaray kara yolunda meydana gelen ve 33 kişinin hayatını kaybettiği çığ bölgesi olası bir faciaya karşı boşaltıldı.

Dün akşam saat 17.00 sıralarında üzerine çığ düşen minibüste bulunan 5 kişinin cansız bedenine ulaşılırken, 6 kişi ise sağ olarak kurtarılmıştı. Minibüste olduğu değerlendirilen ve sabah saatlerinden itibaren devam eden 2 kişiyi kurtarma çalışmaları sürdürülürken meydana gelen ikinci çığ faciasında 33 kişi hayatını kaybederken, bölgede arama kurtarma çalışmaları da aralıksız sürdürülüyor.

Bölgede zorlu hava koşulları altında arama kurtarma çalışmaları devam ederken, üçüncü bir çığ uyarısı daha yapıldı. Buna karşılık ekipler bölgeden yaklaşık 10 kilometre uzaklaştırılırken, çığ tehlikesinin bertaraf edilmesi bekleniliyor.

ÇIĞ FACİASI İÇİN 5 SAVCI GÖREVLENDİRİLDİ

Van-Bahçesaray kara yolunda meydana gelen ve 33 kişinin hayatını kaybettiği çığ faciasıyla ilgili 5 cumhuriyet savcısı görevlendirildi.

Van Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, “İlimiz Bahçesaray ilçesinde çığ düşmesi sonucu hayatını kaybeden ve yaralanan vatandaşlarımızın adli işlemleri yönünden konu bizzat Van Cumhuriyet Başsavcısı Oğuzhan Dönmez tarafından titizlikle takip edilmekte olup, 5 cumhuriyet savcısı adli işlemler yönünden görevlendirilmiştir” denildi.

Yılmaz Sönmez - Şükrü Akyüz

Bakan Soylu’dan çığ faciasıyla ilgili açıklama

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ikinci çığ faciasında 33 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, “Tabi orada çalışma yapılırken özellikle en büyük hasarı alanlar, yolda ve ateşin başında bekleyenlerdir” dedi.

Dün akşam saat 17.00 sıralarında üzerine çığ düşen minibüste bulunan 5 kişinin cansız bedenine ulaşılırken, 6 kişi ise kurtarılmıştı. Minibüste olduğu değerlendirilen ve sabah saatlerinden itibaren devam eden 2 kişiyi kurtarma çalışmaları sürdürülürken meydana gelen ikinci çığ faciasında 33 kişi hayatını kaybetti.

Olay yerinde incelemelerde bulunduktan sonra Van Eğitim ve Araştırma Hastanesine geçen Bakan Süleyman Soylu, burada yaralıları ziyaret ederek olayla ilgili bilgi aldı. Hastane çıkışı açıklamalarda bulunan Bakan Soylu, Van Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yatan 25 hastayı ziyaret ettiklerini belirterek, “2’si yoğun bakımda, ama kendileriyle görüştük ve konuştuk. Belki birinin sevki Ankara’ya gerçekleştirilecek. Biraz sonra Sağlık Bakanımız da gelecek” dedi.

Üst üste iki facianın yaşandığını ifade eden Bakan Soylu, “Maalesef bu üst üste iki çığ faciası hepimizi hem üzdü hem de acı kayıplarımız oldu. Bugün adli tıpa giden vefat eden sayısı 33 oldu. Sabahtan itibaren adli tıpa gidenlerin sayını vermeye çalışıyoruz. Dün de 5 kaybımız olmuştu. Dün iki vatandaşımız hem şoför hem de belediye görevlisi çığ altında kalmıştı. Onlar için kurtarma çalışması söz konusuydu. Bugün de 2 kişi olduğunu değerlendiriyoruz, oradaki AFAD görevlileri 3 kişi olduğunu görmüşler. Hemen bir vincin altında. Akşam oraya gittikten hemen sonra yaptığımız değerlendirmede arama kurtarma çalışmalarına son verdik. Tipi şiddetlendi, yarın sabah tekrar değerlendirme yapılacak ve arama kurtarmanın devam edip etmeyeceğine karar vereceğiz. Ülkemize geçmiş olsun ve baş sağlığı dileğimizi iletiyoruz” ifadelerini kullandı.

Bakan Soylu, toplam 67 yaralı olduğunu ve taburcu olanların bulunduğunu da söyleyerek, “Buradaki yaralıların çoğu doku zedelenmesi. Büyük bir afetle karşı karşıya kaldıkları apaçık ortada. Tam da toparlanmak üzere, havanın bozulduğunu görünce ayrılmak üzereyken bu afetle karşı karşıya kalmışlar” diye konuştu.

Gece eksi 24 dereceye kadar ulaşım bir soğuk olduğunu da dile getiren Soylu, “Orada da koşullar şöyle, yol o noktaya kadar açık, ama çığ dediğiniz kar birikmesi sonucu oluşan bir olay. Tabi orada çalışma yapılırken özellikle en büyük hasarı alanlar yolda ve ateşin başında bekleyenler. Aşağıda derede kurtarma çalışması yapanlara çığ gelene kadar etkisini kaybediyor. Esas itibariyle aşağıda çalışma yapanlarda çok büyük bir yaralanma ve kayıp söz konusu değil. İş makinelerini de bir kağıt parçası gibi savurup atıyor. Onların ezdiği insanlar var, üzerine düştüğü insanlar var. Geçmiş olsun, ülkemizin bağı sağ olsun. Allah bir daha böyle bir afet göstermesin” şeklinde konuştu.

Bakan Soylu, uçak kazasıyla ilgili de İstanbul Valisinin olay yerinde olduğunu, kendisinin de olayı yakından takip ettiğini ve tahliyelerin gerçekleştiğini kaydetti.

Yılmaz Sönmez - Şükrü Akyüz - Atilla İdiz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı İstanbul’da bulunan Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde, usulsüz reçete düzenlenerek, muayene olmayan hastaların tedavi edilmiş gibi gösterip, SGK’nın ve hastanenin zarara uğratıldığı iddiasına ilişkin, yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, bir sanık hakkında, 46 yıla kadar, 4 sanık hakkında ise 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Balıklı Rum Hastanesi’nde, çocuk psikiyatri doktoru Prof. Dr. A.E. ve tıbbi sekreter N.D. ile bir eczanede kalfa olarak çalışan R.Ç. başta olmak üzere 16 şahsın, sahte reçete düzenleyerek Balıklı Rum Hastanesini zarara uğratıldığı, konun ise hastane tarafından yapılan iç denetimde ortaya çıktığı olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde yapılan operasyon neticesinde, 6 şüpheli gözaltına alınmış, bu şüphelilerden 3’ü tutuklanmıştı. Konuya ilişkin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan 157 sayfalık iddianamede; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı ‘müşteki’, 18 kişi ‘mağdur’, 16 kişi ‘müşteki’, 5 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, tıbbi sekreter N.D. ve eczacı kalfası R.Ç. diğer sanıkların da içinde olduğu sahte reçeteler düzenlenmek suretiyle resmi evraklarda sahtecilik yapıldığı, müşteki hastane başta olmak üzere bir çok kişi ve kuruma zarar verdiği, Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nın kendi kurum bünyesinde yapmış olduğu iç denetim sonucunda; hastanede "Çocuk Psikiyatristi" olarak görev yapan sanık Prof.Dr. A.E. ve tıbbi sekreter sanık N.D.’nin, dışarıdan eczacılar ile anlaşarak, kimlik kontrolü yapmadan hastayı muayene ettikleri, resmi evrak düzenledikleri, hastaneye gelen kişi adına SGK sisteminde sorun olmadığı halde "Sistemde Problem Var"mazeretiyle kayıt açmadan işlem yaptıkları ve yeşil ile kırmızı reçete düzenledikleri, bunun sonucunda da kamu kurumlarını zarara uğrattıkları belirtildi. "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak SGK zarara uğratıldı Protokol numaralarının çoğunda muayene olan hastanın değil, başkalarının kayıtlı olduğunun belirtildiği iddianamede, hastaların kayıtlı oldukları tarihte hastaneye hiç gelmedikleri, dolayısıyla hastaların hastanenin resmi sisteminde hiç bir kaydı olmadığı, dolayısıyla o kişi adına hastanede kaydı olan başka bir kişinin protokol numarasına yazılarak adına sahte reçete düzenlendiği, sisteme kaydedilmeyen hastalara usulsüz reçete verildiğinde; "Kişinin ne kadar ilaç alıp alamayacağı, sistemin buna izin verip vermediğinin görülmediği, "kırmızı ve yeşil reçeteli ilaçların fazla miktarda ve kayıtsız alındığının tespit edildiği, bazı hastaların belirli bir tarihten sonra hastane sistemine hiç kayıt olmadıkları, ancak bu hastalar adına yeşil ve kırmızı reçete düzenlenmeye devam edildiği aktarıldı. İddianamede, hastanenin maddi zarara uğradığı gibi hastaneye gelmeyen bu hastaların adına kendilerinden habersiz reçete düzenlenmesi sebebiyle bu kişilerin kimlik bilgilerinin izinsiz kullanıldığı, birçok hastaya hastanenin yoğun olduğu söylenerek, sanık Doktor A.E. tarafından, anlaşmalı olduğu bazı psikiyatristlere yönlendirilme yapılarak hastanenin maddi kayba uğradığı, hastane ve sağlık çalışanlarının normalde "dışarıda başka eczane, sağlık kurumu gibi yerler ile resmi ve uygun olmayan ilişki içine girmesi" yasak olduğu halde sanık Doktor A.E’nin sürekli olarak eczane kalfası R.Ç. tarafından reçete edilen ilaçlar getirildiği, bunun sonucunda da her ikisi arasında menfaat ilişkisi olduğu bilgisi yer aldı. Hazırlanan iddianamede, bazı hastalara "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak sisteme kayıt edilmeden çokça yeşil ve kırmızı reçeteye tabi ilaçların hastane adına reçete edildiği, SGK’nın maddi kayba uğramasına sebep olunduğu bilgisi yer aldı. İlaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri belirtildi Hazırlanan iddianamede, Doktor A.E.’nin, 2020 yılından beri hastanede çalıştığı, bir psikolojik danışmanlık merkezine yüzde 50 ortağı olduğu, bu merkezin 3 yöneticisinden de biri olduğu, ayrıca Doktor A.E.’nin eylemlerini hastane çalışanı N.D. ile birlikte hareket ederek gerçekleştirdikleri, sanıkların Balıklı Rum Hastanesine kayıt yaptırmayan ancak özel polikliniğe giden hastaların reçetesini hastane aracılığı ile SGK’ya fatura ettikleri, fatura edilen ve kırmızı ve yeşil reçetelere mahsus edilerek alınan ilaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri, yazılan usulsüz ilaçlardan dolayı temin edilen haksız kazancı diğer sanıkların aralarında paylaştıkları, bu ilaçları temin ederken Eczacı sanık A.H. ile ilaç mümessili sanık C.K.’nin iletişim kurarak ilaç temini yönünde birlikte hareket ettikleri, işlenen suç yönünden dosyadan bulunan tüm sanıkların iş birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı. Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi İddianamede, sanık A.H. hakkında, 5 suçtan 21 yıldan, 46 yıla kadar, sanık A.E. başta olmak üzere diğer sanıklar C.K., N.D. ve R.Ç. hakkında ise 11’er yıldan 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan iddianame Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.
Muş Muş’ta dolandırıcılık operasyonu: 5 tutuklama Muş’ta yatırım vaadiyle dolandırıcılık yaptığı belirlenen şüphelilere yönelik Muş’ta düzenlenen siber operasyonda 5 kişi tutuklandı. Muş İl Emniyet Müdürlüğüne yapılan müracaat üzerine başlatılan soruşturmada, müştekinin kendisini arayan şahıslar tarafından yatırım vaadiyle dolandırıldığı belirlendi. Müştekinin, iki ayrı şirkete ait banka hesaplarına 26 işlemde toplam 2 milyon 352 bin 382 TL para gönderdiği tespit edildi. Soruşturma kapsamında yapılan incelemelerde, söz konusu paraların farklı şahıslara ait banka hesaplarına aktarıldığı, bu hesaplardan kripto para platformlarına yönlendirilerek kripto varlık alımı yapıldığı ve kripto cüzdanlara transfer edildiği belirlendi. Muş İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 25.12.2025 tarihinde gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarda, çeşitli illerde toplam 10 şüpheli yakalandı. Şüphelilerden 7’si adli işlemlerinin tamamlanması amacıyla ile getirilirken, 3 şüpheli ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Bazı şüphelilerin adreslerinde bulunamadığı, bir kısmının ise yurt dışında olduğu tespit edildi. Şüphelilerin ikametlerinde yapılan aramalarda 13 cep telefonu, 6 SIM kart, 2 hard disk ve 1 hafıza kartı ele geçirildi. İle getirilen 7 şüpheli, 26.12.2025 tarihinde mevcutlu olarak adli makamlara sevk edildi. Şüphelilerden 1’i savcılıktan serbest bırakılırken, 1 şüpheli yurt dışı yasağı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 5 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine teslim edildi.
Bayburt Bayburt’ta ’Liseler Arası Münazara Yarışması’ devam ediyor Bayburt İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Liseler Arası Münazara Yarışması kapsamında ikinci münazara Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi ile Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında gerçekleştirildi. Öğrenciler, eğitimde teknoloji ve insan ilişkisinin önceliğini tartıştı. Yarışmada, Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencileri ’Eğitimde teknolojik araçlar öncelikli olmalıdır’ tezini savunurken, Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimde öğretmen-öğrenci ilişkisi öncelikli olmalıdır’ tezi üzerinden görüşlerini dile getirdi. Belirlenen tezler doğrultusunda gerçekleşen münazarada öğrenciler; eleştirel düşünme, etkili ifade ve akademik tartışma becerilerini sergileyerek nitelikli bir tartışma ortaya koydu. Öte yandan, yarışmanın ilk münazarası ise Bayburt Lisesi ile Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında Çoruh Kültür Merkezi’nde düzenlenmişti. İlk münazarada Bayburt Lisesi öğrencileri ’Eğitimin öncelikli amacı değerler eğitimidir’ tezini savunmuş, Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimin öncelikli amacı bilgi aktarımıdır’ tezi üzerinden görüşlerini paylaşmıştı. Liseler Arası Münazara Yarışması ile öğrencilerin kendini ifade etmesine ve akademik gelişimlerine katkı sunulması amaçlanıyor.